Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Toman, Hüseyin" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 20 / 25
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    A Rare Case : Pulmonary Supravalvular Stenosis with Moderate Gradient Causing An Atrial Right To Left Shunt Across The Reopened Foramen Ovale
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Özcan, Sedat; Civan, Murat; Kurt, Tolga; Ekinci, Selim; Ziyrek, Murat; Toman, Hüseyin
    Supravalvular pulmonary stenosis accompanied by a right to left shunt is a rare echocardiographic finding in adults. We report a case of adult pulmonary supravalvular membranous stenosis with an atrial right to left shunt developed through a previously undiagnosed patent foramen ovale (PFO).The peculiarity of our case is that foramen ovale reopened despite a moderate pulmonary trunk gradient over a six year period. This congenital anomaly is a condition to be differentiated from valvular pulmonary stenosis as both anomalies require different modalities of treatment (surgical or catheter).
  • [ X ]
    Öğe
    Anesthesia management of a patient with Wilson's disease
    (Anestezi Dergisi, 2015) Do?u, Tu?ba; Şahin, Hasan; Erbaş, Mesut; Şimşek, Tuncer; Toman, Hüseyin; Altinişik, Hatice Betül; Kiraz, Hasan Ali
    Wilson's disease (WD) is an autosomal recessive disorder characterized by mutations in the ATP7B gene, which causes the disorder of copper excretion into bile. In this study we aimed to discuss our anesthesia experience in a Wilson's disease patient who underwent emergency surgical procedures for appendicitis. A 42-year-old male WD patient suffering the disease for 6 years with a diagnosis of cardiomyopathy and asthma, was planned an emergency surgery for appendicitis. The patient's neurological examination was normal. General anesthesia was preffered and for induction 2 mg kg-1 propofol, 1 ?g kg-1 fentanyl, and 0.5 mg kg-1 rocuronium was intravenously administered. Anesthesia was maintained with 50% oxygen and 50% air and 2% sevoflurane. The patient was extubated uneventfully, subsequently postoperative choreiform movements occurred. During the postoperative follow-up, the patient's choreiform movements were observed to disappear and declined by between 3-6 hours. We did not observe a delay in the patient's anesthesia recovery. Consequently, we think general anesthesia can be uneventually applied in Wilson's disease patients by using least toxic agents to the liver, protective measures and with an attentive follow-up in the perioperative and postoperative periods.
  • [ X ]
    Öğe
    Assessment of thyroid disease in patients who underwent surgical treatment of primary hyperparathyroidism
    (Duzce University Medical School, 2014) Özkul, Faruk; Toman, Hüseyin; Erbağ, Gökhan; Erbaş, Mesut; Anaforoğlu, İnan; Şen, Hacer; Binnetoğlu, Emine
    Purpose: In this study we aimed to evaluate thyroid pathologies in patients with primary hyperparathyroidism who underwent surgery for parathyroidectomy. Methods: Patients who underwent parathyroidectomy for primary hyperparathyroidism between the years of 2006-2012 were included in this retrospective study. Before and after surgery, hormonal and biochemical examinations of the patients and results of preoperative imaging studies were recorded. Results: Of the patients included in the study, 86 were female and 12 were male. Preoperative mean serum calcium level was 12.25 ± 1.48 mg/dL (normal range 8.5-10.1 mg/dL), mean parathyroid hormone (PTH) level was 425.09 ± 440.47 pg/mL (normal range 11-65 pg/mL). The thyroid ultrasound records of 93 patients were available. Of these patients, 26 (28%) had normal ultrasound, 18 (19.4%) had solitary nodule, 43 (46.2%) had multinodular goiter and 4 (4.3%) had thyroiditis (without nodule) and 2 (% 2.2) had solitary nodule with thyroiditis. Adenoma was detected by ultrasonography in 45.2 % of patients, and by scintigraphy in 72.7 of patients. Parathyroidectomy and thyroidectomy were performed at the same time in 54 of 98 patients (65.1%). Of these patients Seven (7.1%) had papillary thyroid cancer, 30 (30.6%) had benign multinodular goiter, 8 patients (8.2%) had benign solitary nodule, 2 patients (2%) had lymphocytic thyroiditis, and 7 (7.1%) had normal thyroid tissue. Conclusion: Thyroid diseases are frequently encountered with primary hyperparathyroidism. Therefore, before performing parathyroidectomy with minimally invasive procedure, patients must be evaluated for thyroid disorders. © 2012 Düzce Medical Journal.
  • [ X ]
    Öğe
    Bilateral alt ekstremite uzuv kaybı olan geriatrik hastada spinal anestezi: 2 olgu sunumu
    (2013) Erbaş, Mesut; Öztürk, Ömür; Kiraz, Hasan Ali; Toman, Hüseyin; Şahin, Hasan; Demiraran, Yavuz
    Yaşam kalitesinin yükselmesi, yeni teşhis ve tedaviolanaklarının geliştirilmesi ile yaşlı popülasyon tüm dünyadahızla artmaktadır. Yaşlı hasta grubundaki yandaş hastalıklarve gelişebilecek komplikasyonlar nedeniyle rejyonel anesteziteknikleri genel anesteziye tercih edilmektedir. Spinalanestezinin operasyon sırasında kognitif fonksiyonların vehava yolu reflekslerinin korunması, postoperatif dönemdeetkin analjezinin sağlanması ile birlikte erken mobilizasyongibi avantajları vardır. Spinal anestezide lokal anesteziğinsefale doğru yayılması ile birlikte preganglionik sempatikliflerde blokaj olması, kardiovasküler yan etkilere yol açabilir.Özellikle geriatrik hastalarda bu hemodinamik instabilitedenkaçınmak için lokal anesteziğin mümkün olan en düşükdozda kullanılması tercih edilmelidir. Biz bu yazıda geriatrik,bilateral alt ekstermite uzuv kaybı olan ve ürolojik girişimgeçirecek olan yüksek riskli iki olgumuzda spinal anesteziuygulamamızı ve bilateral uzuv kaybının uyguladığımız lokalanestezik d ozuna etkisini literatür eşliğinde tartışmayıamaçladık.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Birinci basamak yoğun bakım ünitesi hastalarının prognozu
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Dogu, Tuğba; Karakuzu, Ziyaattin; Delibaş Katı, Şennur; Özden Omaygenç, Derya; Katı, Yusuf Alper; Çoban, Gürkan; Toman, Hüseyin
    Bu çalışmada Çanakkale Çan Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi (YBÜ)’nde takip edilen hastaların demografik özelliklerinin, yatış tanılarının, invaziv ve noninvaziv girişim sıklığının, yoğun bakımda kalış sürelerinin, sevk oranlarının, yoğun bakım mortalitesi ve mortaliteyi etkileyen faktörlerin belirlenmesi hedeflenmiştir. Nisan 2012 ve Nisan 2013 tarihleri arasında birinci basamak YBÜ’nde takip edilen ve verilerine tam ulaşılan 111 hastanın dosyaları taranarak retrospektif bir çalışma yapıldı. Hastaların ortalama yaşı 61,55±23,7 idi. En sık eşlik eden hastalıklar hipertansiyon (%23,4), kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH)(%18,9) iken en sık yatış tanıları ilaç intoksikasyonu (%22,5), serebrovasküler olay (%15,3), KOAH alevlenmesiydi (%15,3). Hastalar yoğun bakıma çoğunlukla acil servisten transfer edilmişti (88,3). Noninvaziv mekanik ventilasyon (NİMV) en sık uygulanan girişimdi (%20,7), arteriyel kateterizasyon ikinci sıklıkla uygulanan girişimdi (%12,6). Entübe edilip sevk edilen hastaların oranı %5,4 iken YBÜ’nden toplam sevk oranı %17,1 idi. Ortalama YBÜ kalış süresi 5,54 gündü. Genel YBÜ mortalitesi %10,3 idi. YBÜ’nde mortalite oranını artışı ile birlikte olan nedenler ileri yaş, hemodinamik instabilite, onkolojik hastalıklar ve arteriyel kateterizasyon uygulaması idi. Solunum yetmezliği ve sadece monitorizasyon gereksinimi ile YBÜ’ne yatışı olan hastalarda mortalite oranı düşük bulunmuştur. Sonuç olarak birinci basamak YBÜ’lerinin yeterli ekipman ve destek ile üçüncü basamak YBÜ’lerinin iş yükünü ve sorumluluğunu paylaşabilecek iyi alternatifler olduğunu düşünüyoruz.
  • [ X ]
    Öğe
    Co-occurrence of papillary and follicular thyroid carcinoma in a patient with Hodgkin’s disease
    (2013) Aşık, Mehmet; Özkul, Faruk; Toman, Hüseyin; Durmuş, Ahmet; Anaforoğlu, İnan; Güneş, Fahri; Akbal, Erdem
    [Abstract Not Available]
  • [ X ]
    Öğe
    Ender bir olgu: Yeniden açılan foramen ovale nedeniyle sağdan sola şanta yol açan orta düzeyde gradyanlı pulmoner supravalvuler stenoz
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Özcan, Sedat; Kurt, Tolga; Ekinci, Selim; Civan, Murat; Ziyrek, Murat; Toman, Hüseyin
    Sağdan sola şantın eşlik ettiği supravalvuler pulmoner stenoz erişkinlerde ender görülen bir ekokardiyografi bulgusudur. Önceden tanısı konmamış patent foramen ovaleden gelişen sağdan sola şantın eşlik ettiği supravalvuler pulmoner stenoz gelişen hastanın olgusu sunulmuştur. Bu konjenital anomali, valvuler pulmoner stenozdan tedavi yöntemlerinin ayrı olmasından dolayı ayırıcı tanısı yapılmalıdır
  • [ X ]
    Öğe
    Epidural Anesthesia in a Patient with High Cardiac Risk
    (2015) Doğu, Tuğba; Şahin, Hasan; Kurt, Tolga; Kiraz, Hasan Ali; Altınışık, Uğur; Toman, Hüseyin; Şimşek, Tuncer
    Cardiac morbidity is the most common cause postoperative mortality furthermore anesthesia technics are associated with cardiac morbidity and mortality. A 48-year-old male, 90 kg, ASA physical status IV patient underwent femoropopliteal bypass under epidural anesthesia. Comorbidities included atrial fibrillation, dilated cardiomyopathy and 20% left ventricular ejection fraction. Epidural anesthesia was established with bupivacaine and fentanyl at L3-L4 intervertebral space. Hemodynamic stability and pain relief were established during and after the surgery. We consider that epidural anesthesia is preferable as an alternative regarding the risks of spinal anesthesia and general anesthesia for high cardiac risky patients.
  • [ X ]
    Öğe
    Evaluation of precipitation characteristics of commonly used non-steroidal anti-inflammatory analgesic drugs
    (Colegio de Farmaceuticos de la Provincia de Buenos Aires, 2015) Kiraz, Hasan Ali; Ömür, Dilek; Ekin, Serpil; Toman, Hüseyin; Uyan, Berna; Yurtlu, Bülent Serhan; Hanci, Volkan
    Postoperative pain is a major problem in clinical practice. Non-steroidal anti-inflammatory drugs have traditionally been used to relieve postoperative pain. Administration of intravenous products together can result incompatibility problems and this is clinically hazardous. Reference texts, published reports can provide information about drugs’ incompatibility characteristics but there have been limited data for new drugs such as lornoxicam, tenoxicam and dexketoprofen, commonly used non-steroidal antiinflammatory drugs. In this study, it was aimed to investigate whether there is precipitation between lornoxicam, tenoxicam and dexketoprofen with other commonly used drugs in anesthesiology practice © 2015, Latin American Journal of Pharmacy. All rights reserved.
  • [ X ]
    Öğe
    Friedreich Ataksili Hastada Anestezi Yönetimi
    (2015) Doğu, Tuğba; Şahin, Hasan; Şimşek, Tuncer; Altınışık, Uğur; Toman, Hüseyin; Altınışık, Hatice Betül; Kiraz, Hasan Ali
    Friedreich ataksisi (FA) nadir görülen herediter otozomal resesif bir hastalıktır. Friedreich ataksisi skolyoz gelişmesine neden olur ve eğer ciddi boyutlarda skolyoz varsa nefes almayı da güçleştirebilir. Skolyoz cerrahisi uygulanan, 6 yıl önce FA teşhisi konan ve anestezi riski ASA III olarak tespit edilen, 14 yaşındaki erkek hastayı sunmayı amaçladık. Propofol ve remifentanil infüzyonu ile total intravenöz anestezi (TIVA) uygulanarak anestezi sağlandı. Hastaya arter ve santral venöz basınç monitörizasyonu uygulamasının yanında BIS ve nöromuskuler monitörizasyon da yapıldı. Operasyon süresince hasta hemodinamik olarak stabil seyretti. Biz bu olgu sunumunda, skolyoz cerrahisi için anestezi uyguladığımız Friedreich ataksili bir hastada anestezi deneyimimizi literatür bilgileri ışığında tartışmayı amaçladık.
  • [ X ]
    Öğe
    Giant intramuscular lipoma localized in thigh and literature review
    (Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2015) Gölge, Umut Hatay; Göksel, Ferdi; Kömürcü, Erkam; Kaymaz, Burak; Güzel, Yunus; Toman, Hüseyin; Şimşek, Tuncer
    The most commonly encountered benign mesenchymal tumor of human body is lipoma. Intramuscular lipoma is a rarely seen lipoma. Deep seaated lipomas of extremities are generally located in thigh and shoulder. Due to their large diameters, deep localization, infiltration into muscle tissues and local recurrence they can imitate malign tumors such as liposarcoma. Therefore, differential diagnosis should be done from other soft tissue tumors. Ultrasonography (US), computerized tomography (CT), magnetic resonance imaging (MRI) is essential in differential diagnosis. In this study, clinicopathological properties of thigh seated intramuscular lipoma in three adult patients, operated following a complaint of increasing pain and a giant mass growing seated in thigh are presented with literature. © 2015, Anatolian Journal of Clinical Investigation. All rights reserved.
  • [ X ]
    Öğe
    Is cardiopulmonary bypass simulator efficient for perfusion training?
    (Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2015) Özkan, M. Turgut Alper; Yener, Ali Ümit; Özcan, Sedat; Bekler, Adem; Toman, Hüseyin; Saçar, Mustafa
    Heart-lung machine, used in open heart surgeries performed in cardiovascular surgery department, has been managed by professional groups defined as perfusionists. The preparation for the operation of the heart-lung machine used during open heart surgery, running the machine during operation, monitoring, maintenance, crisis management and use of the machine in a harmony with the team during cardiac surgery require a certain knowledge and experience. We aimed to evaluate the contribution of theoretical and practical training with the support of a heart-lung machine simulator to skills of the students during the associate degree program. First term perfusion undergraduate students who took the same curriculum and took same number of total practical lessons in different years were included in the study. Between 2012-2013, 18 students following 1st term curriculum who had taken practical training in the operating room (Group 1) and between 2013-2014, 18 students following 1st term curriculum who had taken practical training in the simulation laboratory (Group 2), were tested in 50 parameters through knowledge (17), skills (17) and attitude (16). Group 1 was successful in 40.72 ± 3.58 parameters of the 50 parameters, and Group 2 was successful in 42.17 ± 3.55 parameters of the 50 parameters. There was no statistically significant difference between the two groups (p> 0.05). In our study, we evaluated the effect of simulation training with the system we created , and we observed no significant difference between two groups. © 2015, Anatolian Journal of Clinical Investigation. All rights reserved.
  • [ X ]
    Öğe
    Management of general anesthesia in obesity
    (Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2015) Toman, Hüseyin; Şimşek, Tuncer; Şahin, Hasan; Kİraz, Hasan Ali
    Obese patients subjected to surgery is rapidly increasing in line with the increase of obesity in population. Obesity could aggravate morbid status due to the anatomical, functional and systemic changes in patients; therefore, obese patients are considered at high risk for anesthesia. Several anesthesia related complications could develop in obese patients undergoing surgery with general anesthesia. A well equipped crew and teamwork, optimal preoperative preparation, aspiration and thromboembolism prophylaxis, monitorization, choosing short acting and low doses of intravenous anesthetics for anesthesia induction and management, putting patient in ramp position for intubation, intraoperative and postoperative ventilator settings to prevent atelaktezia, applying PEEP and reküirtment, providing adequate fluid replacement and analgesia; would provide safer and effective anesthetic management for the prevention of residual block and anesthesia complications after extubation. © 2015, Anatolian Journal of Clinical Investigation. All rights reserved.
  • [ X ]
    Öğe
    Mini Doz Hipobarik Unilateral Spinal Anestezi İle Endovenöz Radyofrekans Tedavisi
    (2015) Erbaş, Mesut; Kiraz, Hasan Ali; Yener, Ali Ümit; Şimşek, Tuncer; Doğu, Tuğba; Toman, Hüseyin; Şahin, Hasan
    Amaç: Bu çalışma ile alt ekstremite yüzeyel venöz yetmezlik ve buna bağlı gelişen varislerin RFA (radyofrekans ablasyon) ile tedavisinde unilateral spinal anestezi sırasında kullanılan mini doz hipobarik bupivakainin günübirlik cerrahideki etkinliğini araştırmayı hedefledik. Yöntem: Bu çalışma 2012-2013 yılları arasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı bünyesinde Kalp ve Damar Cerrahisi ameliyathanesinde elektif endovenöz radyofrekans ablasyon yöntemi ile tek taraflı varis tedavisi yapılan hastaların dosya bilgilerinin retrospektif olarak incelenmesi ile gerçekleştirildi. Çalışmaya ASA I-II risk grubundaki 18-55 yaş aralığında 40 hasta dahil edildi. Çalışmaya alınan hastalara 1,5 mL %1 izobarik bupivakain \"Marcaine® %0,5 flakon, Eczacıbaşı\" + 3,5 mL distile su karışınımın 3 mL'si 4,5 mg olarak intratekal verildi. Bu dozdaki ilacın son hali 37 °C'de hipobarik olduğu(1) literatür bilgileri ile doğrulandı. Spinal anestezinin duyusal blok seviyesi, motor blok derecesi ve hemodinamik göstergelerden olan kalp atım hızı (KAH), ortalama arter basıncı (OAB) ve SpO2 değerleri spinal anestezi yapıldıktan sonra 15 dk boyunca her 2,5 dk'da bir, daha sonra ameliyat bitimine kadar her 5 dk'da bir kaydedildi. Bulgular: Çalışmamıza 18'ierkek 22'si kadın olmak üzere 40 hasta dahil edildi. Hastaların 2'sinde bulantı/kusma, 2'sinde de bradikardi gözlemledik. Maksimum duyusal blok oluşma süresi 9,18 dk iken maksimum motor blok oluşma süresi 11,3 dk olarak gözlendi. Sonuç: Sonuç olarak elektif endovenöz radyofrekans ablasyon yöntemi ile tek taraflı varis tedavisi yapılan hastalarda unilateral spinal anestezinin etkin bir anestezinin yanında minimal düzeyde yan etki oluşturup ve hasta memnuniyetini artırarak erken taburculuk süresi sağlar.
  • [ X ]
    Öğe
    MORBİD, SÜPER VE SÜPER SÜPER OBEZ HASTALARDA LAPAROSKOPİK TÜP GASTREKTOMİ CERRAHİSİNDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ
    (2015) Toman, Hüseyin; Erbaş, Mesut; Arık, Muhammed Kasım; Şahin, Hasan; Kiraz, Hasan Ali; Şimşek, Tuncer; Özkul, Faruk
    Amaç: Klinik olarak vücut kitle indeksinin (VK ) 30 kg m-2 üzerinde olması \"obezite\", 40 kg m-2 üzerinde olması \"morbid obezite\", 50 kg m-2den büyük olması \"süper obezite\", 60 kg m-2 den büyük olması ise \"süper süper obezite\" olarak tanımlanmaktadır. Anestezi yönetimi obezite cerrahisi geçirecek olgularda ventilasyon ve entübasyon güçlüğü, anestezik ilaç ve doz seçimi, sıvı yönetimi, postoperatif hava yolu güvenliği gibi nedenlerle önemlidir. Bu çalışmada Laparoskopik Tüp gastrektomi (LTG) yapılan morbid, süper ve süper süper obez hastalardaki anestezi deneyimlerimizi paylaşmayı amaçladık. Yöntem: Çalışma LTG cerrahisi geçiren 20 hastanın dosyalarının retrospektif olarak incelenmesi ile gerçekleştirildi. Anestezi indüksiyonunda hastalara, f entanil ideal vücut ağırlığına ( VA) göre 1-2 µg kg-1, propof ol total vücut ağırlığına göre 1.5-2.5 mg kg-1 ve roküronyum VAya göre 0.6-0.8 mg kg-1 intravenöz verilerek, ters trendelenburg ve rampa pozisyonunda entübasyon gerçekleştirildi.damede desf luran ve remif entanil inf üzyon kullanıldı. Ekstübasyon öncesi rekruitment manevrası ve 3-4 mg kg-1 i.v. sugammadeks uygulandı. Bulgular: Kadın/Erkek (K/E) oranı 18/2, ortalama Vücut Kitle indeksi (VKİ) 51.4 kg m-2 idi, hastaların 11i morbid obez, 6sı süper obez, 3ü süper süper obezdi. ASA II/III/IV değerleri sırayla 1/13/6, mallampati skoruna II/III/IV sırayla 10/6/4 idi. Onüç hastaya STOP BANG anket yapıldı ve rampa pozisyonunda entübe edildi.Sonuç: LTG geçirecek olgularda iyi bir preoperatif hazırlığın, anestezi indüksiyonu ve idamesinde kısa etkili, düşük dozlarda anesteziklerin tercih edilmesinin, rampa pozisyonu, peroperatif PEEP uygulaması, yeterli analj ezi sağlanması, nöromüsküler bloğun sugammadeks ile antagonize edilmesinin postoperatif komplikasyonları önleyebileceği kanısındayız.
  • [ X ]
    Öğe
    Non-obstetric surgery and anesthesia management in 28 weeks pregnant woman
    (2014) ŞahIn, Hasan; Erbaş, Mesut; Toman, Hüseyin; KIraz, Hasan Ali; Ömür, Dilek; Arik, Muhammet Kasim; EkIn, Serpil
    Surgical procedures, such as appendectomy and cholecystectomy due to non-obstetric reasons have been frequently encountered in pregnant women. The anesthesiologist experiencing with such a case, anesthetic management should be planned carefully for the safety of both baby and mother. In this case report, we aimed to present the anesthesia management and TIVA application made with a combination of propofol-remifentanil in 28 weeks of pregnant woman undergoing open cholecystectomy surgery under emergency conditions.
  • [ X ]
    Öğe
    Our anesthetic experiences with morbidly, super and super super obese patients underwent laparoscopic gastric sleeve surgery
    (Anestezi Dergisi, 2015) Toman, Hüseyin; Erbaş, Mesut; Arik, Muhammet Kasim; Şahin, Hasan; Kiraz, Hasan Ali; Şimşek, Tuncer; Özkul, Faruk
    Objective: Obesity is clinically defined with BMI (body mass index) greater than 30 kg m-2 and BMI over the 40 kg m-2 is defined as "morbid obesity", over the 50 kg m-2 BMI is defined as "super obesity" and if BMI is more than 60 kg m-2 it is defined as "super super obesity". Anesthetic management is important because of the problems in cases undergoing bariatric surgery such as ventilation and intubation difficulties, anesthetic drug and dose selection, fluid management and securing airway in postoperative period. In this study, we aimed to share our experiences with morbid, super and super super obese patients underwent laparoscopic gastric sleeve (LGS) surgery. Method: The study performed by the retrospective analysis of 20 patients underwent LGS surgery. Fentanyl 1-2 ?g kg-1 ideal body weight (IBW), propofol 1.5-2.5 mg kg-1 total body weight and rocuronium 0.6-0.8 mg kg-1 IBW administered intravenously for anesthesia induction, patients' intubation was performed in the reverse trendelenburg and the ramp position. Desflurane and remifentanil infusion are used for maintenance. Recruitment maneuver and 3-4 mg kg-1 iv sugammadex used.before the extubation. Results: The women-to-men ratio was 18/2, BMI was 51.4 kg m-2, and 11 were morbid obese, 6 were super obese, 3 were super super obese of the patients. ASA II/III/IV scores were 1/13/6 respectively. STOP BANG questionnaire was given to thirteen patients and intubation was performed in the ramp position. Conclusion: We think making an optimal preoperative preparation, choosing short acting and low doses of intravenous anesthetics, putting patient in ramp position for intubation, applying peroperative PEEP, providing adequate analgesia and antagonising neuromuscular block with sugammadex would prevent the postoperative complications in cases undergoing LGS surgery.
  • [ X ]
    Öğe
    Ozon tedavisi sonrası şiddetli baş ağrısı: Pnömosefali
    (2017) Toman, Hüseyin; Özdemir, Uğur; Kiraz, Hasan Ali; Lüleci, Nurettin
    Pnömosefali kranial kavitede havanın olmasıdır. Pnömosefali epidural anestezi veya epidural steroid enjeksiyonu sırasında yanlışlıkla duranın delinmesi ile meydana gelebilir. Olgumuz 41 yaşında kadın hasta, lomber disk hernisi tanısı ile opere olmuş fakat şikayetleri devam ediyordu başarısız bel cerrahisi sendromu olduğu düşünüldü. Ameliyathanede sedoanaljezi yapılarak steril koşullarda ve skopi altında RACZ kateteri kaudal bölgeden epidural alana yerleştirildi. İlk olarak Madrid deklarasyonu doğrultusunda 20 ug/ml konsantrasyon ve 5 ml hacimde oksijen-ozon karışımı epidural aralığa verildi. Perkütan epidural nöroplasti için 5 dakika sonra 1500 Ünite hiyalüronidaz, %0.25 bupivakain + 80 mg triamsinolon kateterden yapıldı. İşlem sonrası hasta sedyeye alınır iken şiddetli baş ağrısı ve mide bulantısı şikayeti oldu. Hemen bilgisayarlı beyin tomografisi çekildi ve pnömosefali ile uyumlu hava, sağ lateral ventrikül frontal boynuzu, interhemisferik fissür ve süperior serebellar sisternada gözlendi. Hasta Trendelenburg pozisyonuna getirildi ve intravenöz sıvı verildi. Tedavi olarak analjezikler verildi ve yatak istirahati tavsiye edildi. Hasta ikinci gününde taburcu edildi. Baş ağrısı ve şikayetleri bir hafta içinde kayboldu. Bu yazıda başarısız bel cerrahisi sonrası, medikal ozon tedavisinin bir komplikasyonu olarak gelişen pnömosefaliyi literatür bilgileri ışığında tartışmaya çalıştık
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Preoperatif Bakılan Kan Parametreleri Koroner Baypas Komplikasyonları Hakkında Fikir Verir Mi?
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Yener, Ali Ümit; Bekler, Adem; Özkan, Muhammed Turgut Alper; Kiraz, Hasan Ali; Toman, Hüseyin; Çiçek, Ömer Faruk; Çokkalender, Ömer; Saçar, Mustafa; Özcan, Sedat; Kurt, Tolga
    Koroner baypas cerrahisi öncesi kan testlerinde bakılan parametrelerle koroner baypas cerrahisi sonrası görülen morbidite ve mortalite arasındaki ilişkinin ortaya konulması amaçlandı.Şubat 2013 - Haziran 2014 tarihleri arasında koroner baypas ameliyatı yapılan 181 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalardan alınan preoperatif hemogram değerleri ve komplikasyonlar kaydedildi.Hastalar NLR?2.78 ( n=60) ve NLR<2.78 (n=121) olacak şekilde iki gruba ayrıldı (NLR: Nötrofil lenfosit oranı). Univariate ve multivariate lojistik regresyon analizi ile mortalite belirteçleri bulundu.Tek yönlü regresyon analizi yapıldığında kros klemp süresi, PLR (platelet lenfosit oranı) ve NLR mortalite ile ilişkili bulunmuştur. Yapılan çoklu lojistik regresyon analizine göre kros klemp süresi, PLR ve NLR koroner baypas sonrası hastane içi mortalite için bağımsız birer risk faktörü olarak tanımlanmışlardır. Ameliyat öncesi bakılan basit kan testleri yardımıyla, koroner baypas cerrahisi geçirecek hastaların ameliyat sonrası morbiditeleri ve oluşabilecek mortaliteleri hakkında fikir sahibi olunabileceği çalışmamızla ortaya konulmuştur.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Süperior Mezenterik Arterin Ateşli Silah Yaralanmasının Ardından Safen Ven Grefti İle İnterpozisyonu
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Özcan, Sedat; Kurt, Tolga; Odabaşı, Dolunay; Gür, Ali Kemal; Toman, Hüseyin
    Özet Ateşli silah yaralanması nedeniyle değerlendirilen bir hasta multipl batın içi organ yaralanmasına ek olarak Arteria Mezenterica Superior yaralanması tespit edilmesi üzerine hasta serum seti ile geçici by-pass uygulanmış ve 100 km uzaklıktaki kardiyovasküler cerrahi merkezi olan bir kuruma sevk edilmiştir. Burada uygulanan safen ven grefti interpozisyonu ile ince bağırsakların canlılığı korunmuştur. Genel cerrahi pratiğinde çok önemli bir morbidite ve mortalitenin sebebinin multi disipliner bir yaklaşımla tedavi edilmesini sunmayı amaçladık.
  • «
  • 1 (current)
  • 2
  • »

| Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Çanakkale, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim