Yazar "Güneşer, Onur" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 18 / 18
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe A comparative study of amino acid, mineral and vitamin profiles of milk from Turkish Saanen, Hair and Maltese goat breeds throughout lactation(Wiley, 2021) Günay, Emine; Güneşer, Onur; Yüceer, Yonca KaragülThis study aimed to evaluate the changes in nutritional compounds such as amino acids, minerals, and vitamins in the milk of Turkish Saanen, Hair and Maltese goat breeds. The Turkish Saanen goat breed had lower dry matter, fat, nitrogen, and vitamins A, E and B-2 than Maltese and Hair goat breeds throughout lactation period. High levels of proline, leucine, glutamic acid, and glutamine were found in all breeds. Except for tyrosine, all other amino acids were higher in Hair goat milk than those in other breed milk. The calcium content of the samples ranged from 1164.79 to 1214.16 mg/L.Öğe Aromatic and Sensorial Properties of Çökelek Cheese Produced by Different Methods(2019) Gün, İlhan; Güneşer, Onur; Yüceer, Yonca Karagül; Seydim, Zeynep Banu Güzel; Torun, Fatma; Çakıcı, SevdaN this study, it was aimed to reveal aroma-active compounds andensory properties of Çökelek cheese made from milk, yogurt and Tuluk yogurt. For this purpose, aroma active compounds in Çökelek samples were determinedby Gas Chromatography-Olfactometry. Furthermore, sensory properties of cheesesamples were determined by Spectrum® analysis. As result, 17 identified and 2unknown aroma active compounds were determined in Çökelek samples. Butyricacid, Furaneol® and sotolon were identified at high intensities in all cheeses. Itwas determined that the intensity of butyric acid was higher in Çökelek made fromyogurt while the intensities of Furaneol® and sotolon were found to be higher inÇökelek made from milk. “Cooked”, “Whey”, “Creamy”, “Rancid” “Fermented”,“Yeast”, “Sour”, “Salty”, “Sweet” and “Umami” were defined as characteristicsensory terms for Çökelek cheeses. It was determined that cooked, creamy andsweet were perceived in Çökelek made from yogurt while yeast aroma was foundto be a higher in Çökelek made from Tuluk yogurt.Öğe Assessment of Quality and Aroma Characteristics of Kefir Produced by Using Grain and Lyophilized Culture(2021) Şen, İrem; Güneşer, Buket Aydeniz; Güneşer, OnurKefir is traditionally produced using kefir grains, while lyophilized culture is widely used in industry. Microbial fermentation of kefir has critical importance on its aromatic profile and sensory attributes as well as its physicochemical parameters. The main objective of this study was to compare the differences between some physical, chemical, microbiological, sensory attributes and volatile components in kefir fermented with kefir grains and lyophilized cultures during storage. The compositional characteristic of kefir cultured by both kefir grains and lyophilized starter were monitored during 21-day storage in this study. In contrast to dramatic decreases in titratable acidity, serum separation and Streptococcus spp. count, an increase in the amount of various aroma compounds including 2- heptanone, butyric acid, hexanoic acid and octanoic acid was observed during storage of kefir samples. Incubation with lyophilized starter culture promoted kefir’ sensory and rheological attributes besides of improving its diacetyl and acetic acid aroma intensities compared with that incubation with kefir grain. “Sour”, “sweet”, “salty” and “bite (CO2)” were developed as taste terms, while “cooked” “creamy”, “fermented”, “dairy” and “yeast” were some aromatic terms for kefir samples developed by sensory evaluation. Consumer acceptance scores of the kefirs produced by using lyophilized cultures were higher than samples with grain.Öğe Evaluation of some physical, chemical and sensory properties of kasar cheese and its processed and analogue types(Ankara University, 2017) Yalman, Musa; Güneşer, Onur; Yüceer, Yonca KaragülThe objective of this study was to evaluate the changes in physical, chemical and sensory properties of the kasar cheese and its processed and analogue types during 90-day storage. Aroma-active compounds in the cheeses were identified by gas chromatography-olfactometry. Sensory properties of the cheeses were determined by descriptive sensory analysis. Differences in basic composition of the cheeses were found. There were also significant differences among the cheeses in terms of meltability, oil separation index, L* and a* values. Whey, cooked, creamy and fermented were the most intense sensory descriptors in the cheeses analyzed on days 1 and 30. However, waxy and animal intensities were much higher in analogue cheese than others. 18 aroma-active compounds were determined in the cheeses during 90 day storage. Diacetyl, acetic acid, butyric acid, 2-/3-methyl butyric acid, 2-acetyl-2-thiazoline, ?-ionene, 2-phenylethyl alcohol, maltol, p-cresol, sotolon, ?-decalactone and ?-dodecalactone were some of the characteristic aroma-active compounds. Kasar cheese was the most liked cheese while analogue cheese was the least liked cheese by consumers. © Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi.Öğe Ezine peyniri II. olgunlaşma süresince proteoliz düzeyi(2010) Tunçel, N. Barış; Güneşer, Onur; Engin, Burcu; Yaşar, Kurban; Zorba, N. Nükhet; Yüceer, Yonca KaragülBu çalışmada, Ezine peynirinin olgunlaşma süresi boyunca proteoliz düzeyindeki değişim incelenmiştir. Bir yıllık olgunlaşma periyodu boyunca suda çözünür azot, %12’lik trikloroasetik asitte çözünen azot ve %5’lik fosfotungustik asitte çözünen azot oranları belirlenmiş ve peynirin elektroforetik analizi gerçekleştirilmiştir. Olgunlaşma süresince, Ezine peynirinin toplam azot içeriği değişmezken, azot fraksiyonlarının oranı önemli düzeyde artmıştır. Elektroforetik analiz sonuçları depolama süresince b-kazein fraksiyonundaki parçalanmanın ?s-kazeininkinden daha yavaş olduğunu göstermiştir.Öğe Farklı katkı maddeleri kullanımının tahin helvası emulsiyon stabilitesi ve kalitesine olan etkilerinin belirlenmesi üzerine bir çalışma(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2009) Güneşer, Onur; Zorba, MuratBu çalışmada Türk Gıda Kodeksi tahin helvası tebliğinde emulgatör olarak kullanımına izin verilen katkı maddelerinin tahin helvasına eklenerek, helvada görülen yağ salma probleminin çözülmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla; sorbitan tristearat (STS, 3,5 g/kg), sorbitan monopalmitat (SMP, 3,5 g/kg) ve sorbitan tristearat: sorbitan monopalmitat (1:1) karışımı (K2, 2 g/kg) eklenerek üretilmiş helvalar, üç farklı sıcaklıkta (20, 30 ve 40 ? C) depolanmış ve katkı maddesi çeşidi, depolama sıcaklığı ve depolama süresinin helvaların fiziksel, kimyasal ve duyusal kalitesi üzerine olan etkileri incelenmiştir. Söz konusu faktörlerin helvaların fiziksel, kimyasal ve duyusal özelliklere etkisi Tekrarlanan Ölçümlü Deneme Düzeninde Varyans Analizi Tekniği ve Friedman testi kullanılarak araştırılmıştır.Katkı maddelerinin kullanımının, helvaların yağ miktarı hariç diğer fiziksel, kimyasal ve duyusal özelliklerine etkisi görülmezken, depolama süresi ve sıcaklığının ise söz konusu özellikler üzerine etkilerinin olduğu saptanmıştır. Helvaların dokusal delme kuvvetinin, depolama süresi ve sıcaklığın artmasıyla arttığı gözlenmiştir. Tüm depolama sıcaklıklarında depolama boyunca helvaların L* renk değerinde önemli bir değişim gözlenmezken, -a renk değerlerinde 20 ? C ve 30 ? C' sıcaklıkta bir azalma, 40 ? C'de sıcaklıkta ise bir artma olmuştur. Üretilen tüm helva örneklerinin nem miktarındaki değişimin depolama boyunca 20 ? C'de daha fazla olduğu saptanmıştır. Tüm depolama sıcaklıklarında helvaların protein, kül ve toplam şeker miktarlarında depolama süresince istatistiksel açıdan önemli bir değişim gözlenmemiştir. K2 karışımının helvalarda yağ salmanın engellenmesinde, söz konusu katkı maddelerinin tek tek kullanılmalarına göre daha olumlu etki gösterdiği görülmüştür. Helvaların görünüş, doku ve lezzet özelliklerine ait puan ortalamaları depolama süresince düşüş göstermiştir. Doku özelliğine ait puan ortalamalarındaki düşüşler 20°C ve 40oC'de depolanan örneklerde 12. günden sonra, 30oC'de depolanan örneklerde ise 36. günden sonra önemli olmuştur. Helvaların lezzet özelliğine ait puan ortalamaları ait düşüşlerin ise depolamanın 12. günden itibaren önemli olduğu görülmüştür.Anahtar Kelimler: Tahin Helvası, Emülsiyon Stabilitesi, Emülgatör, Sorbitol EsterleriÖğe Gıdalarda aroma maddelerinin belirlenmesinde Gaz kromatografisi-olfaktometri (GCO) tekniklerinin kullanılması(2010) Güneşer, Onur; Yüceer, Yonca KaragülEnstrümantal ve duyusal analiz tekniklerinin bir kombinasyonu olan Gaz kromatografisi-olfaktometri (GCO) tekniği Fuller ve arkadaşları tarafından 1964 yılında geliştirilmiştir. Bu teknik süt, peynir, et, meyve, sebze, meyve suyu ve şarap gibi birçok gıda ürününde bulunan aroma aktif bileşenlerin tanımlanması ve bu bileşenlerin gıdanın tüm aroması üzerine etkilerinin ortaya konması amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. GCO'da verilerin toplanması, işlenmesi ve gıdalarda bulunan her bir aroma aktif bileşenin duyusal katkısını saptamak için birçok GCÖ metodu geliştirilmiştir. Bu çalışmada; gıdalardaki aroma maddelerinin belirlenmesinde kullanılan GCO metotları hakkında genel bilgiler verilmiş ve bazı gıdalarda bu metotlarla ilgili çalışmalar değerlendirilmiştir.Öğe İNEK VE KEÇİ SÜTÜ KULLANILARAK ÜRETİLEN PROBİYOTİK FERMENTE SÜT ÜRÜNLERİNİN KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ(2020) Nalbant, Duygu; Güneşer, OnurÇalışmada, inek ve keçi sütünün L. acidophilus, Bifidobacterium animalis subsp. lactis ve S.thermophilus karışıkkültürü (ABT), Bifidobacterium animalis subsp. lactis (BB) ve L.acidophilus (LA) kültürleriyle fermente edilmesiyleelde edilen probiyotik süt ürünlerinin 4°C’de 30 gün depolanması süresince fizikokimyasal ve duyusalözelliklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Laktoferrin değerinin süt örneklerinde probiyotik fermenteürünlere göre daha yüksek olduğu görülmüştür. ACE inhibitör aktivitesi ölçümü sonuçlarının, keçi sütü ileüretilen probiyotik fermente ürünlerde inek sütü ile üretilenlere göre daha düşük olduğu tespit edilmiştir.Pişmiş, kremamsı, fermente, sütümsü, yavan, ekşi, tatlı, tuzlu ve buruk tüm ürünlerde tespit edilen duyusaltanımlayıcılardır. Ancak hayvansı koku yalnızca keçi sütü ile üretilen ürünlerde tespit edilmiştir. Tümprobiyotik fermente ürünlerde bütirik asit, asetik asit, asetoin, diasetil, d-limonen, hekzanoik asit ve 2-nonanon uçucu bileşenleri tespit edilmiştir.Öğe ISIL İŞLEM VE OLGUNLAŞTIRMA SÜRELERİNİN EZİNE PEYNİRİNDE BİYOJEN AMİN OLUŞUMUNA ETKİLERİ(2018) Diler, Mehmet; Akbağ, Erhan; Işık, Volkan; Günay, Emine Avşar; Erkayacan, Hakan; Güneşer, Onur; Yüceer, Karagül YoncaBu çalışmanın amacı farklı ısıl işlem sürelerinin Ezine peynirinde biyojen amin oluşumu ve mikroorganizmaprofilindeki değişimlerin olgunlaştırma süresince araştırılmasıdır. Çiğ süte 65oC’de 10 ve 30 dakika ısıl işlemuygulanarak Ezine peyniri üretilmiştir. Histamin, putresin, kadaverin, tiramin, triptamin ve feniletilamin biyojenaminleri yüksek basınçlı sıvı kromatografisi kullanılarak saptanmıştır. Peynir örneklerinde toplam psikrofilik vemezofilik aerobik bakteriler, laktik asit bakterileri, fekal koliform, toplam maya-küf, Enterobacteriaceae spp.Escherichia coli ve Clostridium perfiringens sayıları da tespit edilmiştir. Taze peynirlerde biyojen amin oluşmamış oluppeynir örneklerinde olgunlaşma süresince biyojen amin miktarı artmıştır. Ezine peynirinde saptanan biyojenikamin miktarlarının sağlık riski oluşturacak düzeylerde olmadığı görülmüştür. Ezine peynirinde farklı ısıl işlemsürelerinin toplam mezofilik aerobik bakteri ve laktik asit bakterisi üzerine etkisi depolama süresine bağlı olarakdeğişim göstermiştir.Öğe LİPAZ ENZİMİ VE DESTEK KÜLTÜR KULLANIMININ KEÇİ PEYNİRİNİN OLGUNLAŞMASI ÜZERİNE ETKİLERİ(2018) Uzkuç, Hasan; Güneşer, Onur; Karagül, Yonca YüceerBu çalışmada lipaz enzimi ve destek kültür kullanımının keçi peynirinin bazı kimyasal ve duyusal özelliklerive olgunlaşma karakteristiklerine etkisi araştırılmıştır. Keçi sütüne Capalase® K, Italase® C enzimleri veStaphylococcus carnosus destek kültürü ilave edilerek üretilen keçi peynirleri 5±1?C’de 90 gün süreyleolgunlaştırılmıştır. Peynirlerin titrasyon asitliği ve azot fraksiyonlarında depolamayla birlikte artış olduğugözlenmiştir. Lipolizin göstergesi olan hidrolitik ransidite değerleri enzim kullanılarak üretilen peynirlerdeyüksek bulunmuştur. Etil butirat, etil hekzanoat, dodekanoik asit ve etil dodekanoat tüm peynirlerin sadece90. gün örneklerinde belirlenmiş, 3-metil bütanoik asit, pentanoik asit, heptanoik asit ve nonanoik asit isesadece enzim kullanılarak üretilen peynirlerin 90. günlerinde saptanmıştır. Pişmiş, kremamsı, peyniraltı suyu,sülfür, ransit, toz/çimento ve keçi aromaları peynir örneklerinin karakteristik tanımlayıcı aroma terimleriolarak panelistler tarafından geliştirilmiştir.Öğe Mikroorganizmalar kullanılarak doğal aroma maddelerinin tarımsal atıklardan üretimi ve optimizasyonu(2014) Toğay, Özmen; Yüceer, Yonca Karagül; Elibol, Murat; Güneşer, Onur; Demirkol, Aslı; Hoşoğlu, Müge İşleten[Abstract Not Available]Öğe Optimization of pretreatment and enzymatic hydrolysis conditions of tomato pomace for production of alcohols and esters by Kluyveromyces marxianus(Elsevier Ltd., 2021) Kılmanoğlu, Hilal; İşleten Hoşoğlu, Müge; Güneşer, Onur; Karagül-Yüceer, YoncaTomato pomace (TP) is generated as a natural by product in a significant amount in the tomato processing industry, and it is a good source of lignocelluloses to produce some high-value products from fermentable sugars (FS). The present study was performed to produce FS by using either ultrasound-assisted dilute acid (UADA) or heat-treated dilute acid (HTDA) pretreatments of TP followed by enzymatic hydrolysis (EH). When HTDA and UADA were compared in terms of FS (g/L) concentration, HTDA pretreatment generally produced more FS content than UADA. The optimum conditions for HTDA pretreatment were the application of 2.5% H2SO4, 10% (w/v) solution of TP, and heating at 121 °C for 6 min, which yielded 31 g/L FS concentration. Beside the optimized conditions for EH of HTDA, pretreated TP required 1.5% of enzyme concentration and 6 h of hydrolysis time. In conclusion, the most abundant volatile organic compounds (VOCs) produced by K. marxianus in final tomato pomace hydrolysate (TPH) were isoamyl alcohol, phenyl ethyl alcohol, ethyl acetate and phenyl ethyl acetate in a 5-L bioreactor. Nine descriptive sensory terms were developed to characterize fermented TPH. The rose and sweet floral aromas were defined as aroma characteristics for TPH fermented by K. marxianus.Öğe Peyniraltı Suyu Tozu İlave Edilmiş Meyveli İçecek Üretimi ve Bazı Kalite Karakteristikleri(2015) Argan, Büşra Ece; Güneşer, Onur; Toklucu, Ayşegül Kırca; Karagül, Yonca YüceerBu çalışmada, peyniraltı suyu tozu ile meyve suyu konsantreleri (elma, vişne) veya meyve pulpu (kayısı) belirli oranlarda karıştırılarak fonksiyonel özellikte meyveli içecekler üretilmiş ve içeceklerin bazı fiziksel, kimyasal ve duyusal özellikleri depolama boyunca ortaya konmuştur. En yüksek toplam fenol ve antioksidan kapasite (TEAC) düzeyine sahip ürün vişneli içecek olarak belirlenirken, depolama süresince ürünlere ait TEAC değerlerinin meyve çeşidine göre farklılık gösterdiği saptanmıştır. Ayrıca, meyve çeşidinin içeceklerin asitlik, invert şeker, toplam şeker ve toplam fenol miktarı üzerine etkisinin önemli olduğu belirlenmiştir. Tüketiciler tarafından en çok beğenilen ürün kayısılı içecek olmuştur.Öğe Tahin helvalarının kimyasal ve mikrobiyolojik kalitesine üretim aşamalarının etkisi(2007) Güven, Selma; Demirel, Nükhet. N; Kırca, Ayşegül; Güneşer, Onur; Kaptan, Meltem[Abstract Not Available]Öğe Tarımsal atıklar kullanılarak biyoaroma üretimi ve optimizasyonu(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, 2014-06-25) Güneşer, Onur; Karagül Yüceer, YoncaBu çalışmanın amacı farklı bileşimlere sahip tarımsal atıklardan mikrobiyal fermentasyon yoluyla doğal bazı aroma maddelerinin üretilmesi ve seçilen mikroorganizmaların aroma üretme potansiyellerinin ortaya konmasıdır. Çalışmada Kluyveromyces spp, Debaryomyces spp., Candida spp., Rhizopus spp., Aspergillus spp., Pseudomonas spp., ve Lactobacillus spp. gibi seçilmiş bazı mikrobiyal kültürlerin pirina, domates ve biber küspeleri üzerinde gelişimi sağlanmıştır. Aroma bileşenlerinin üretimi ve optimizasyonu için erlen ve biyoreaktör düzeylerinde derin kültür fermentasyonu kullanılmıştır. Oluşan aroma bileşenlerinin belirlenmesi için gaz kromatografisi-olfaktometre tekniği (GCO), miktar belirlemesi için gaz kromatografisi-kütle spektrometresi (GC-MS) kullanılmıştır. Fermentasyon sonucu tarımsal atıklarda oluşan ürünlerin duyusal algıları ile kimyasal aroma bileşenleri arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla SpectrumTM metodu uygulanmıştır. Çalışmada kullanılan tarımsal atıklarda seçilmiş olan maya ve küflerin gelişebildikleri ve aroma maddesi üretebildikleri, ancak kullanılan bakterilerin seçilen tarımsal atıklarda gelişmediği belirlenmiştir. Domates ve biber küspesi aroma maddelerinin üretimi konusunda daha uygun besi ortamları olarak tercih edilebilir. Genel olarak maya ve küflerin tarımsal atıklarda gelişimi sonucu esterler, alkoller, asitler, aldehitler ve ketonlar oluşmuştur. Örneğin, pirinada küflerin gelişimi sonucu 1-okten-3-ol ve limonen üretilmiştir. Domates ve biber küspesinde küf gelişimi sonucu yoğunluğu artan bileşenler mantar aroması ile ilişkilendirilmiş (Z)-1,5-oktadien-3-ol, 1-okten-3-ol, (E)-2-oktenal ve (E)-2-oktenol'dür. Maya fermentasyonu sonucu pirinada mentol, fenil etil alkol ve metilbütirat; domates ve biber küspelerinde izoamil alkol, fenil etil alkol ve fenil etil asetat üretilmiştir. Genel olarak mayalarla fermente edilmiş tarımsal atıkların duyusal özellikleri 'çiçeğimsi', 'fermente meyve' ve 'tatlı aromatik' olarak tanımlanırken, küflerin geliştiği atıklardaki karakteristik terimler 'fındığımsı' ve 'fermente sebze' dir. Bu çalışma mikrobial kültürler kullanılarak tarımsal atıklardan doğal aroma üretimi konusunda temel ve uygulamalı bilgiler sağlamaktadır.Öğe Torulaspora delbrueckii ve Trichoderma atroviride Kullanılarak Pirinadan (Zeytin Katı Atığı) Biyoaroma Üretimi(2014) Güneşer, Onur; Yuceer, Yonca Karagul; Toğay, Sine Özmen; Hoşoğlu, Müge İşleten; Elibol, MuratBu çalışmada, Torulaspora delbrueckii ve Trichoderma atroviride kullanılarak, pirinadan mikrobiyal fermentasyon yoluyla doğal aroma maddelerinin üretilme olanaklarının araştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, Torulaspora delbrueckii ve Trichoderma atroviride ile %10'luk pirina solüsyonunun hem erlen hem de biyoreaktör düzeyinde 30oC'de 120 saat fermentasyonu gerçekleştirilmiştir. Her iki fermentasyon boyunca mikroorganizmaların pirinadaki gelişimleri incelenmiştir. T. delbrueckii ve T. atroviride tarafından üretilen aroma maddelerinin tanımlanması ve miktarlarının belirlenmesi gaz kromatografisi kütle spektrometresi ve gaz kromatografisi-olfaktometre ile yapılmıştır. T. delbruecki ve T. atroviride'nin erlen düzeyinde maksimum hücre sayısı artışının sırasıyla 1.49 ve 1.07 log kob/mL olduğu belirlenirken, biyorekatör düzeyindeki hücre artışları ise 2.23 ve 0.92 log kob/mL düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. 0-120 saat fermentasyon süresinde T. delbrueckii ve T. atroviride için spesifik üreme hızları sırasıyla 0.079/saat ve 0.0299/saat olarak hesaplanmıştır. T.delbrueckii'nin pirinadan fenil etil alkol (gül) ve mentol (nane), T. atroviride'nin ise 1 okten-3-ol (mantar) ve 2-oktenol (yanık, kirli) ürettiği belirlenmiştir. Mikrobiyal fermentasyon sonucunda üretilen fenil etil alkol, mentol, 1-okten-3-ol ve 2 oktenol'un maksimum üretim miktarları sırasıyla 6.69±0.01 µg/kg, 3.50±0.69 µg/kg, 330.75 µg/kg ve 25.65 µg/kg olarak belirlenmiştir. En yüksek verimlilik değerinin 88.81 µg/ kg.saat ile 1-okten-3-ol'e ait olduğu tespit edilmiştir. Yapılan duyusal analizler sonucunda, fermente pirina örneklerinde ıslak bulgur, toprak, ıslak kirli havlu, fermente ve mantar aromalarının yüksek yoğunlukta olduğu belirlenmiştir. Yüksek yoğunlukta algılan söz konusu bu aromalar, miktarı artan mentol, fenil etil alkol, 1-okten-3-ol ve 2-oktenol ile ilişkilendirilebilirÖğe Ultraviyole ışınlarının sütün mikrobiyel özellikleri üzerine etkisi(2009) Engin, Burcu; Güneşer, Onur; Yüceer, Yonca KaragülBu çalışmanın amacı ultraviyole uygulamasının sütün mikrobiyel kalitesine etkisinin araştırılmasıdır. Bu amaçla, 5 farklı süt üreticisinden elde edilen süt örneklerine pastörizasyon ve ultraviyole (UV) işlemi uygulanmıştır. Uygulama yapılan örneklerde toplam aerobik mezofilik bakteri, koliform, E. coli, maya-küf, Streptococcus spp. ve Lactobacillus spp. sayımları gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda, çiğ süte uygulanan işlemlerin söz konusu mikroorganizmalar üzerine etkileri önemli bulunmuştur. Süt örneklerinin toplam aerobik mezofilik bakteri ve koliform popülasyonu üzerine UV uygulamasının pastörizasyon işlemi kadar etkili olduğu ve önemli düzeyde redüksiyon sağladığı tespit edilmiştir. Ancak UV uygulamasının maya-küf ve Streptococcus spp. üzerine etkisinin daha düşük olduğu belirlenmiştir.Öğe Volatile Compounds, Chemical and Sensory Properties of Butters Sold in Çanakkale(2016) Demirkol, Aslı; Güneşer, Onur; Yuceer, Yonca KaragulBu çalışmanın amacı Çanakkale'de satılan tereyağı örneklerinin fiziksel, kimyasal ve duyusal özelliklerinin belirlenmesidir. Bu amaçla onbir tereyağı örneğinin, renk, viskozite, refraktif indeks, erime noktası, nem (%), toplam asitlik (%), asit değeri ve yağ içeriği belirlenmiştir. Uçucu bileşenler gaz kromatografisi-kütle spektrometresi kullanılarak belirlenmiştir. Örneklerin duyusal özellikleri SpectrumTM metodu ile ortaya konmuştur. Fiziksel, kimyasal ve duyusal özellikler bakımından örnekler arasında önemli farklar olduğu bulunmuştur. Örneklerin viskozite, refraktif indeks, erime noktası, nem, toplam asitlik ve yağ içeriği sırasıyla 45.40-62.0 cP, 1.3331-1.4672, 32.50-37.50 ?C, % 15.03-19.06,% 0.24-0.42, % 82-89 arasında değişmektedir. Diasetil, asetoin, asetik asit, hekzanoik asit, butirik asit ve ?-dekalakton tereyağı örneklerinin önemli uçucu bileşenleridir. Ayrıca, pişmiş, kremamsı, ransit ve margarin benzeri panelistler tarafından geliştirilmiş karakteristik terimlerdir.