Yazar "Şahin, Çiğdem" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Determination of the soil persistency of native entomopathogenic nematodes applied with a drip irrigation system in a peach orchard(2022) Şahin, Çiğdem; Gözel, UğurThe period of persistence of entomopathogenic nematodes (EPNs) in soil is an important factor in the success of biological control efforts. In this study, the persistency of four native Turkish entomopathogenic nematode species, Steinernema feltiae (Filipjev), S. carpocapsae (Weiser), S. affine (Bovien) and Heterorhabditis bacteriophora (Poinar), was investigated in a peach orchard after their application with a drip irrigation system in Çanakkale Province, Turkiye, in 2018 and 2019. The EPNs were applied at the rate of 50 IJs/cm2. After application, the persistency of the EPNs was determined with soil sampling on a monthly basis. EPN persistence in the soil was 90 days and 150 days in 2018 and 2019, respectively. Additionally, the persistency of the EPNs in soil after their application varied, depending on environmental factors. The longer survival of EPNs in soil after application is important for the increase of the efficiency of EPNs against pests. It was concluded that the local EPN species have potential for use in the biological control of agricultural pests.Öğe Efficacy and persistence of native entomopathogenic nematodes against Capnodis tenebrionis in peach (Prunus persica) orchard in Turkey(Springer, 2021) Şahin, Çiğdem; Gözel, UğurEntomopathogenic nematodes (EPN) have an important potential in the biological control of agricultural soil pests. Efficacy and persistence of native EPN species from Turkey were investigated against Capnodis tenebrionis (L.) (Coleoptera: Buprestidae) larvae with different irrigation methods in a peach (Prunus persica L. Rosaceae) orchard for two years. Four native EPN species, Steinernema carpocapsae Weiser (Nematoda: Steinernematidae), S. feltiae Filipjev (Nematoda: Steinernematidae), S. affine Bovien (Nematoda: Steinernematidae) and Heterorhabditis bacteriophora Poinar (Nematoda: Heterorhabditidae), were applied to soil via drip irrigation, surface irrigation and soil injection methods to determine the mortalities of C. tenebrionis neonate larvae caused by these species naturally. In all applications, EPNs were applied as 50 IJs/cm(2). Mortalities were calculated on the 1st, 3rd, 5th and 7th days of the experiment. The results of the study indicated that on the first day of surface irrigation, the highest mortality was found in H. bacteriophora with 87.5% and the lowest mortality was found in S. feltiae with 16.6% in 2018. In 2019, however, the highest mortality on the first day was from S. affine with 91% and the lowest was from both S. carpocapsae and S. feltiae with 33.3%. EPN persistence in soil was found to be 90 days in 2018, while it was 150 days in 2019. In all EPN treatments, 100% mortality was reached on the fifth day indicating all EPN treatments were highly effective. Based on the study results, it can be concluded that farmers might be able to control C. tenebrionis damage by using EPN in their regular irrigation calendar.Öğe Eğitimde Yapısal Değişim ve Kurumsallaşma: Bir Eğitim Fakültesi Öğretim Elemanlarının Görüşleri(2003) Aypay, Ahmet; Şahin, Çiğdem; Işık, HalilBu çalışmanın amacı eğitimde yapısal değişmelerden birisi olan YÖK'ün eğitim fakültelerini yeniden yapılandırması örneği kullanılarak beş yıllık bir uygulama süreci sonunda uygulamada amaçlananların kurumsallaşma düzeyini belirlemektir. Çalışmada, Yeni Kurumsalcılık'ın (New Institutionalism) getirdiği kuramsal temeller kullanılarak kurumsallaşma öğretim elemanlarının görüşleri doğrultusunda incelenmektedir. Araştırma bir eğitim fakültesinde görevli dokuz öğretim elemanı ile yapılan yarı-yapılandırılmış görüşmelerden oluşmaktadır. Bu çalışma öğretim elemanlarının görüşlerini temel aldığından nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada yeniden yapılandırma örgütsel açıdan bazı sorunlara yol açmakla birlikte öğretim elemanlarınca düzenleyici kurumsal baskı olarak adlandırılabilecek bu değişiklikler olumlu karşılanmaktadır. Öğretim elemanları normatif ve bilişsel açılardan kurumsallaşmada henüz sorunlar yaşanmaya devam ettiğini belirtmişlerdir.Öğe Entomopatojen nematodların Capnodis tenebrionis L. (Coleoptera: Buprestidae) mücadelesinde kullanım olanaklarının araştırılması(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2021) Şahin, Çiğdem; Gözel, UğurBu çalışmada, sert çekirdekli meyve ağaçlarında ekonomik zarar meydana getiren Capnodis tenebrionis L. (Coleoptera: Buprestidae)'in birinci dönem larvalarına karşı 4 yerel entomopatojen nematod (EPN) türü; Steinernema feltiae (Filipjev), S. carpocapsae (Weiser), S. affine (Bovien) ve Heterorhabditis bacteriophora (Poinar)'nın etkinlikleri laboratuvar ve doğa koşullarında araştırılmıştır. Bu kapsamda Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Nematoloji laboratuvarında 2015-2020 yılları arasında çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Laboratuvar çalışmalarında 12 hücreli platelerde her bir hücreye 1'er adet C. tenebrionis larvası aktarılarak 50 IJ, 500 IJ ve 1000 IJ dozlarında EPN uygulanmıştır. Uygulama sonrası 1., 3., 5. ve 7. günlerde larva ölüm oranları incelenmiştir. Saksılar üzerindeki etkinlik çalışmalarında, kiraz (Prunus avium L.) fidanları kullanılmış olup, saksı toprağına 10'ar adet C. tenebrionis birinci dönem larvası aktarılmış ve 1 gün beklendikten sonra toprağa 40.000 IJ dozda EPN'ler 10 ml su ile uygulanmıştır. Uygulamalardan sonraki 1., 3., 5. ve 7. günlerde fidanlar sökülerek toprakta ve bitki kökünde bulunan ölü ve canlı C. tenebrionis larva sayımları yapılarak larva ölüm oranları incelenmiştir. Doğada şeftali bahçesinde gerçekleştirilen etkinlik çalışmalarında ise, seçilen şeftali (Prunus persica L.) bahçesinde her ağacın altındaki toprağa 8'er adet C. tenebrionis larvası kese tüller ile toprağa 5-10 cm derinliğe yerleştirilmiştir. EPN türlerinin uygulanmasında; damla sulama, spreyleme sulama ve toprak enjeksiyonu olmak üzere 3 farklı yöntem kullanılmış ve 1., 3., 5. günlerde larva ölüm oranları belirlenmiştir. Uygulamaların ardından, periyodik olarak ayda bir toprak örnekleri alınarak EPN'lerin kalıcılık süreleri belirlenmiştir. Laboratuvarda gerçekleştirilen araştırmaların sonucunda, C. tenebrionis larvalarında meydana gelen ölümün EPN türleri, dozlar ve günlere bağlı olarak değiştiği ve tüm EPN türlerinde ve dozlarında 5. günde %100 ölüm oranına ulaştığı belirlenmiştir. Saksılar üzerindeki etkinlik denemelerinde, C. tenebrionis larva ölüm oranları günlere ve EPN türlerine bağlı olarak %50- 92,5 arasında değişiklik göstermiştir. Doğa çalışmasında ise, genel olarak C. tenebrionis larvalarında görülen ölüm oranlarının EPN türleri, sulama yöntemleri ve günlere bağlı olarak değiştiği belirlenmiştir. 2018 yılında, damla sulama ve spreyleme sulama yöntemlerinde S. carpocapsae ve S. feltiae kaynaklı C. tenebrionis larva ölümü 5. günde %100 oranına ulaşırken S. affine ve H. bacteriophora'da 3. günde ulaşıldığı tespit edilmiştir. Toprak enjeksiyonu yönteminde ise tüm EPN türlerinde %100 ölüm oranına 3. günde ulaşılmıştır. Doğa çalışmalarında 2019 yılında, tüm EPN türlerinde ve sulama yöntemlerinde 3. günde C. tenebrionis larvalarında %100 ölüm meydana gelmiştir. Doğada etkinlik uygulamaları sonrası, EPN'lerin topraktaki kalıcılıkları 2018 yılında 90 gün, 2019'da 150 gün olarak belirlenmiştir. Çalışma sonuçları değerlendirildiğinde, laboratuvar ve doğa koşullarında C. tenebrionis larvalarına karşı yerel EPN türleri yüksek etkinlik göstermiştir. Bu sonuçlar C. tenebrionis'in biyolojik mücadelesinde yerel EPN türlerinin kullanım potansiyelinin yüksek olduğunu göstermektedir.Öğe İngiltere'nin Kıbrıs'ı Askeri Üs Olarak Yapılandırma Stratejisi(2007) Hasgüler, Mehmet; Şahin, Çiğdem‘Kıbrıs sorunu’ dendiği zaman, artık kendi dili olan bir alan anlaşılmakta, bubilgi sade ce taraflar arasındaki özel bir alanı ifade etmektedir. Son noktada, içinde geçtiği konuya ve bağlama ilişkin etkenlerle birlikte bu özel dili konuflanların niyet ve ilişkilerine dair et kenler belirleyici olmaktadır. Hakimiyet stratejileri, siyasi tarihin yazımında çok önemli bir unsurudur. Kıbrıs da, işte hem böylesi hakimiyet stratejilerinin günümüze sürüklediği so runlara ev sahipliği yapan bir coğrafya hem de ‘gördüğümüz’ ve ‘bildiğimiz’ şekliyle yaplan(dırıl)mış bir ‘sorun’dur. Adadaki Rum ve Türk toplumlar (ve yönetimleri), İngiltere, Türkiye ve Yunanistan, ABD, eski SSCB, BM, NATO ve AB nisbi yoğunlukları farklı olmakla birlikte, Kıbrıs yapısını oluşturan siyasal sürecin aktörleridir. Kıbrıs- yapılan(dı rıl)masının değerlendirilmesinde, bu süreci işleten tüm aktörler, sürece katıldıkları andaki ‘fikir yapıları’ temel alınmak suretiyle sürece katkıları, hem aktörlerin hem de aktörlerle yapının karşılıklı olarak birbirlerini nasıl yapılandırdıkları ele alınmalıdır. Buınun ön ko şulu ise, tüm öznelerin ‘görünür’ kılınmasıdır. Bu tartışma özneleri tarihsel ve sosyal in celeme metodunu ve karşılaştırmalı inceleme yaklaşımını birlikte kullanarak dış aktörlerin yarattıkları Kıbrıs sorunsalını kimlikleştirecektir. Bir baflka deyişle Kıbrıs sorunsalının tartışma konusu yapılmamış dış aktörlerin askeri ihtiyaçlarını da dikkate alarak tarihsel gelişim içinde tarif etmek amacındadır.Öğe Okul Deneyimi I ve II Derslerine İlişkin Öğrenci Görüşleri(2004) Işık, Halil; Aypay, Ahmet; Şahin, ÇiğdemBu çalışmanın amacı Okul Deneyimi I ve II derslerine ilişkin öğrenci görüşlerinin belirlenmesini sağlamaktır. Çalışma Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği ve Sosyal Bilimler Enstitüsü Ortaöğretim Sosyal Alanları öğretmenlikleri bölümlerinden 81 öğrenciyi kapsamaktadır. Uygulama etkinliklerine ilişkin olarak geliştirilen anket uygulama etkinliklerine ilişkin beş boyutu (uygulamaların gerekliliği, kritik etme becerisi, öğretim ortamı oluşturma, öğretmenlik becerisi ve uygulama öğretmenleri) kapsamakta olup toplam 21 maddeye sahiptir. Öğrenciler uygulama derslerinin gerekliliğini en üst düzeyde destekledikleri görüsünü belirtmişlerdir. Öğrencinin farklı düzeylerde olması ve farklı cinsiyete sahip olması durumu Okul Deneyimi I ve II derslerine ilişkin görüşleri arasında birkaç madde dışında anlamlı bir fark bulunamamıştır.