21. yüzyıl Türk resim sanatında kimlik, benlik ve mekân etkileşimi bağlamında portre
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Kimlik, ve mekân, resim sanatında çok katmanlı anlamlar taşıyan ve geniş bir perspektifte ele alınan kavramlardır. Bu iki kavram, bireyin kendini ifade etme biçiminden toplumsal aidiyetine, bireysel varoluşundan tarihsel bağlara kadar birçok anlamı içinde barındırır. Özellikle portre ve figüratif sanat söz konusu olduğunda, "kimlik" ve "mekân" arasındaki ilişki, sanatçının izleyiciye aktaracağı mesajın özünü oluşturur. Pek çok sanatçı bu iki öğeyi kendi sanat anlayışına göre şekillendirmiştir. Bu bağlamda, mekân, sanatçılar tarafından yalnızca fiziksel bir arka plan değil, bireyin içsel dünyasını, toplumsal konumunu ve kültürel bağlamını yansıtan dinamik bir araç olarak ele alınmıştır. Kimlik ise, sanatçıların yorumlarına bağlı olarak bazen benlik üzerinden duyguların ve psikolojik durumların, bazen de toplumsal normlara karşı duruşun bir yansıması olarak ele alınmıştır. "Benlik" kavramı, kimlik ve mekânla yakından ilişkilidir; çünkü benlik, bireyin öz farkındalıkla şekillenen, kendi iç dünyasında inşa ettiği kimlik anlayışıdır. Sanat eserlerinde benlik, özellikle portrelerde, sanatçının kendini ifade etme biçimiyle doğrudan bağlantılıdır ve kişinin içsel dünyasını dışa vurduğu bir alan olarak öne çıkmaktadır. 21. yüzyıl Türk resim sanatında bu kavramların portre sanatındaki etkileri, çalışmanın temel inceleme konusunu oluşturmuştur. Çalışmanın birinci bölümünde, felsefeci, düşünür ve sosyologlar tarafından "kimlik" ve "mekân" kavramlarının kısa tanımları ve bu iki kavramın nasıl ele alındığı incelenmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde, bireyin portre sanatı bağlamında ortaya çıkış süreci "kimlik" ve "benlik" kavramları üzerinden ele alınmıştır. Üçüncü bölümde, Batılaşma eğilimlerinin görüldüğü 15. Yüzyıl döneminden günümüz Türk sanatçılarının eserlerine uzanan süreçte, portre sanatında kimlik, benlik ve mekân ilişkisi incelenmiştir.
Identity and space are concepts that carry multi-layered meanings in painting and are addressed from a broad perspective. These two concepts contain many meanings, from the individual's way of expressing himself to his social belonging, from his individual existence to historical ties. Especially when it comes to portrait and figurative art, the relationship between "identity" and "space" forms the essence of the message that the artist will convey to the viewer. Many artists have shaped these two elements according to their own understanding of art. In this context, space has been considered by artists not only as a physical background but also as a dynamic tool reflecting the individual's inner world, social position and cultural context. Depending on the interpretations of the artists, identity has sometimes been addressed as a reflection of emotions and psychological states through the self and sometimes as a reflection of a stance against social norms. The concept of "self" is closely related to identity and space, as self is the individual's perception of identity, shaped by self-awareness and constructed within their own inner world. In works of art, self, especially in portraits, is directly connected to the artist's mode of self-expression and stands out as a space where the individual externalizes their inner world. In the first part of the study, the short definitions of the concepts of "identity" and "space" and how these two concepts were handled by philosophers, thinkers and sociologists were examined. In the second part of the study, the emergence process of the individual in the context of portrait art is discussed through the concepts of "identity" and "self". In the third part, the relationship between identity, self and space in portrait art is examined in the process extending from the 15th century, when Westernization tendencies were seen, to the works of today's Turkish artists.