Şubat depremleri sonrasında yeni medyada görünürleşen nefret söylemi: Suriyeli göçmenler örneği

dc.contributor.advisorÇoban, Serhat
dc.contributor.authorÖzel, Mine
dc.date.accessioned2025-01-26T21:09:43Z
dc.date.available2025-01-26T21:09:43Z
dc.date.issued2024
dc.departmentÇOMÜ, Enstitüler, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Medya ve Kültürel Çalışmalar Ana Bilim Dalı
dc.descriptionLisansüstü Eğitim Enstitüsü, Medya ve Kültürel Çalışmalar Ana Bilim Dalı
dc.description.abstractNefret söylemi, düşmanlık ya da ayrımcılık gibi tutumlarda ve farklı durumlarda ortaya çıkmaktadır. Günümüzde yeni medya, nefret söyleminin üretildiği, dolaşıma sokulduğu, geniş kitleleri etkisi altına aldığı ortamlardır. Ancak nefret söylemi özellikle olağanüstü durumlarda daha da belirginleşmekte ve bütünleştiricilikten uzak, farklılıkları derinleştiren, toplumsal çatışma ve kutuplaşmayı artıran ve nefreti körükleyen bir olgu halini almaktadır. Bu bağlamda Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan Suriyeli göçmenlere dair 6 Şubat 2023 tarihinde gerçekleşen depremler sonucu yeni medyada nelerin söylenip söylenmediği, ne şekilde söylendiği; göçmenlerin nasıl temsil edildikleri sorgulanarak, nefret söyleminin yeni medyada ne şekilde inşa edilip dolaşıma sunulduğunu ortaya koymak amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda çalışmada, nitel araştırma modeli kullanılmıştır. Öncelikle nitel araştırma yöntemlerinden olan doküman analizi yapılarak kavramsal çerçeve çizilmiş ve sonrasında van Dijk tarafından ortaya konulan eleştirel söylem analizi metodundan yararlanılarak çevrimiçi haberler incelenmiştir. Yapılan araştırma sonucunda yeni medyada Suriyeli göçmenlere yönelik nefret söyleminin varlığı ve olağanüstü durumlarda görünürleştiği tespit edilmiştir.
dc.description.abstractHate speech occurs in environments such as hostility or discrimination and in different situations. Today, new media are the environments in which hate speech is produced, put into circulation, and brought under the influence of large masses. However, hate speech becomes even more prominent, especially in extraordinary situations, and far from being integrative, it becomes a phenomenon that deepens differences, increases social conflict and polarization, and fuels hatred. In this context, it is aimed to reveal what is being said and not said in the new media as a result of the earthquakes that took place on February 6, 2023 about Syrian migrants who were forced to take refuge in Turkey, and how they were said; by questioning how migrants are represented, how hate speech is being constructed and presented for circulation in the new media. For this purpose, a qualitative research model was used in the study. Firstly, a conceptual framework was drawn by conducting literature review and document analysis, which are qualitative research methods, and then online news was examined using the critical discourse analysis method put forward by van Dijk. As a result of the research, it has been determined that hate speech directed against Syrian immigrants exists in the new media and becomes visible in extraordinary situations.
dc.identifier.endpage161
dc.identifier.startpage1
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=KMB79M3N7zK1UR2WYeRgQveWBuXSAL92QGva1M1Oml33fzNyoCt5M9cUpL73MPeW
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12428/9914
dc.identifier.yoktezid866157
dc.language.isotr
dc.publisherÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
dc.relation.publicationcategoryTez
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.snmzKA_Tez_20250125
dc.subjectİletişim Bilimleri
dc.subjectCommunication Sciences
dc.titleŞubat depremleri sonrasında yeni medyada görünürleşen nefret söylemi: Suriyeli göçmenler örneği
dc.title.alternativeHate speech that appeared in new media after the February earthquakes: The case of Syrian migrants
dc.typeMaster Thesis

Dosyalar