İnsani güvenlik perspektifinden BM iklim ve çevre politikaları

dc.contributor.advisorDemirtepe, Mustafa Turgut
dc.contributor.authorAlbayrak, Muhammed
dc.date.accessioned2025-01-26T21:14:38Z
dc.date.available2025-01-26T21:14:38Z
dc.date.issued2024
dc.departmentÇOMÜ, Enstitüler, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
dc.descriptionLisansüstü Eğitim Enstitüsü, Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
dc.description.abstractUluslararası sistemde yaşanan değişime paralel olarak zaman içinde güvenlik tehditleri çoğullaşmış ve güvenlik kavramı daha geniş bir perspektiften tanımlanmaya başlanmıştır. 20. Yüzyılda yaşanan ilk küresel savaşın etkisiyle böylesine bir savaşın bir daha tekrar etmemesi adına kolektif güvenlik anlayışına dayalı olarak Milletler Cemiyeti kurulmuştur. Savaş sonrası oluşan yeni uluslararası sistem iyimser ve iş birliğine dayalı güvenlik anlayışı ile inşa edilmeye çalışılmış ve sorun alanlarının uluslararası örgüt bünyesinde çözülebileceğine dair bir ideali yansıtmıştır. Ancak bu örgüt amacını yerine getirmede başarısız olmuş ve 1939 yılında 2. Dünya Savaşı'nın patlak vermesini önleyememiştir. Savaş sonrası uluslararası sistemin başat aktörleri tarafından Birleşmiş Milletler kurulmuş ve yaşanan tarihsel tecrübenin de etkisiyle karamsar, güç odaklı ve askeri güvenlik politikalarının hâkim olduğu bir atmosferde hayatiyetini devam ettirmiştir. Öte yandan süreç içerisinde özellikle de 1990 sonrası dönemde güvenlik tehditlerinin niteliğinde farklılaşma yaşanmış ve organize suç, kaçakçılık, iklim değişikliği, yasadışı göç gibi sorunlar da yeni güvenlik tehditleri olarak ortaya çıkmıştır. Bu durum güvenlik kavramının yeni tehditleri de içerecek şekilde daha geniş bir perspektiften tanımlanmasını beraberinde getirmiş ve klasik güvenlik anlayışından insani güvenlik anlayışına doğru bir değişim yaşanmıştır. Bu değişim kendini belki de en çok iklim değişikliğinin bir güvenlik tehdidi olarak ele alınmaya başlanması ve sorunun çözümü için BM nezdinde çalışmaların yürütülmesinde göstermektedir. Nitekim, küreselleşme sürecinin de etkisiyle Birleşmiş Milletler iklim ve çevre politikaları referans nesnesi devlet olan klasik güvenlik anlayışından ziyade insan merkezli bir güvenlik yaklaşımı üzerine inşa edilmiştir. Çalışma, son yüzyılda güvenlik paradigmasında yaşanan değişime işaretle Birleşmiş Milletler'in iklim ve çevre politikalarına odaklanmakta ve uluslararası sistemde klasik güvenlik yaklaşımından insani güvenlik yaklaşımına doğru yaşanan değişimin izleri sürmektedir. Anahtar Kelimeler: Birleşmiş Milletler, İklim Değişikliği, İnsani Güvenlik, Klasik Güvenlik, Milletler Cemiyeti.
dc.description.abstractIn parallel with the changes in the international system, security threats have increased over time and consequently the concept of security has begun to be defined from a broader perspective. After the 20th century's first global war, the League of Nations was established based on the concept of collective security in order to prevent such a war from recurring. The new international system that emerged after the war was tried to be built with an optimistic and cooperative understanding of security and reflected an idea that problem areas could be solved within the international organization. However, this organization failed to fulfill its purpose and could not prevent the outbreak of World War II in 1939. The United Nations was established by the leading actors of the post-war international system and, with the influence of historical experience, continued its existence in an atmosphere dominated by pessimistic, power-oriented and military security policies. On the other hand, in the process, especially in the post-1990 period, the nature of security threats has changed and problems such as organized crime, smuggling, climate change and illegal migration have emerged as new security threats. This has led to a broader definition of the concept of security, including new threats, and a shift from classical security to human security. This change is perhaps most evident in the fact that climate change has begun to be treated as a security threat and that efforts are being carried out at the UN to solve the problem. As a matter of fact, with the influence of the globalization process, the United Nations climate and environmental policies have been built on a human-centered security approach rather than the classical security approach in which the object of reference is the state. The study focuses on the climate and environmental policies of the United Nations by pointing to the change in the security paradigm in the last century, and traces the shift from the classical security approach to the human security approach in the international system. Keywords: Classical Security, Climate Change, Human Security, League of Nations, United Nations.
dc.identifier.endpage213
dc.identifier.startpage1
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=cr4SkWLaRMhkDRBjqthpsSs_HSXvoGt3Z8vpH9l-TKZes0U0DJiGKfE5AXnxfiKN
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12428/10313
dc.identifier.yoktezid855960
dc.language.isotr
dc.publisherÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
dc.relation.publicationcategoryTez
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.snmzKA_Tez_20250125
dc.subjectUluslararası İlişkiler
dc.subjectInternational Relations
dc.titleİnsani güvenlik perspektifinden BM iklim ve çevre politikaları
dc.title.alternativeThe UN climate and environmental policies from human security perspective
dc.typeMaster Thesis

Dosyalar