2019-2023 tarihleri arasında endokrinoloji polikliniğine adrenal insidentaloma nedeniyle refere edilen hastaların retrospektif değerlendirilmesi

dc.contributor.advisorSaygılı, Emre Sedar
dc.contributor.authorÖzdemir Mutaf, Tuğba
dc.date.accessioned2025-05-29T02:46:42Z
dc.date.available2025-05-29T02:46:42Z
dc.date.issued2024
dc.departmentTıp Fakültesi, İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
dc.description.abstractGiriş ve Amaç: Adrenal insidentalomalar, gelişen görüntüleme yöntemlerinin yaygınlaşmasıyla daha sık saptanmaktadır. Bu çalışmada, insidentaloma tanısı alan hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Gereç ve Metot: Ocak 2019-Aralık 2023 arasında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Polikliniğine başvuran veya refere edilen 212 hastanın verileri incelendi. Hastane otomasyon sistemi kullanılarak demografik bilgiler, laboratuvar değerleri, görüntüleme sonuçları, klinik notlar ve cerrahi uygulanan olguların histopatolojik raporları kayıt altına alındı. Bulgular: Hastaların çoğu kadındı (%68,9) ve ortalama tanı yaşı 59 idi. Kitle boyutlarının medyan değeri 24 mm bulundu. En sık eşlik eden komorbiditeler hipertansiyon (%56,6) ve diyabet (%34,43) olarak belirlendi. En sık rastlanan hormon profili nonfonksiyone adenom (NFA)(%65,09) olarak saptandı. Fonksiyonel olgular içinde Hafif Otonom Kortizol Sekresyonu (MACS) %26,4 oranla en yüksek paya sahipti; daha az sayıda Feokromositoma (FEO), Cushing sendromu (CS) ve Primer Hiperaldosteronizm (PHA) vakası belirlendi. Alt gruplar lokalizasyon, kitle çapı, yaş, cinsiyet açısından kıyaslandı. Alt gruplarda yaş ve cinsiyet dağılımında anlamlı fark saptanmazken, kitle çapı ve lokalizasyon açısından farklılıklar gözlendi. FEO ve CS olgularında kitlelerin daha büyük; MACS ve PHA olgularında daha küçük olduğu, ayrıca MACS olgularında iki taraflı tutulumun daha sık görüldüğü dikkat çekti. Takip süresince çoğu vakada anlamlı bir boyut artışı gözlenmedi. Sonuç: Bu çalışma, adrenal insidentalomaların büyük çoğunluğunun nonfonksiyonel adenom olarak sınıflandırıldığını ve hormon aktivitesi ile lezyon boyutları açısından genellikle stabil bir seyir izlediğini ortaya koymuştur. Polikliniğimizde takip edilen hastalara ait verilerin bütüncül bir şekilde incelenmesi, hasta yönetiminde daha etkin yaklaşımlar geliştirilmesi için önemli bir temel sunmaktadır. Bu bulguların, daha geniş ölçekli ve prospektif çalışmalarla desteklenmesi önerilmektedir.
dc.description.abstractIntroduction and Objective: Adrenal incidentalomas are being detected with increasing frequency due to the widespread use of advanced imaging modalities. This study retrospectively evaluated patients diagnosed with adrenal incidentalomas. Materials and Methods: The study included 212 patients who presented to or were referred to the Endocrinology and Metabolism Outpatient Clinic of Çanakkale Onsekiz Mart University Hospital between January 2019 and December 2023. Demographic data, laboratory results, imaging findings, clinical notes, and histopathological reports of surgical cases were systematically recorded using the hospital's electronic medical records system. Results: The majority of patients were female (68.9%), with a mean age at diagnosis of 59 years. The median mass diameter was 24 mm. The most common comorbidities were hypertension (56.6%) and diabetes mellitus (34.43%). Nonfunctioning adenoma (NFA) was the most frequently observed hormonal profile (65.09%). Among functional cases, Mild Autonomous Cortisol Secretion (MACS) was the most prevalent, with a rate of 26.4%, followed by fewer cases of pheochromocytoma (FEO), Cushing's syndrome (CS), and primary hyperaldosteronism (PHA). Subgroup comparisons revealed no significant differences in age or gender distribution, but significant differences were noted in terms of mass diameter and localization. Larger masses were observed in FEO and CS cases, whereas smaller masses were associated with MACS and PHA cases. Bilateral involvement was more frequently noted in MACS cases. Most masses showed no significant increase in size during follow-up. Conclusion: This study demonstrated that the majority of adrenal incidentalomas were classified as nonfunctioning adenomas, exhibiting a generally stable course in terms of hormonal activity and lesion size. A comprehensive evaluation of patients followed in our clinic provides a valuable basis for developing more effective approaches to patient management. These findings should be validated through larger-scale and prospective studies.
dc.identifier.endpage73
dc.identifier.startpage1
dc.identifier.urihttps://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=E_eEUHQic_C-LvhxNQn1W8e9JXhwDsHkTaW1TNXo8nYQ2jFenXHmH1QFpjqAfYl8
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.12428/29697
dc.identifier.yoktezid918481
dc.institutionauthorÖzdemir Mutaf, Tuğba
dc.language.isotr
dc.publisherÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
dc.relation.publicationcategoryTez
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/openAccess
dc.snmzKA_TEZ_20250529
dc.subjectEndokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları
dc.subjectEndocrinology and Metabolic Diseases
dc.subjectİç Hastalıkları
dc.subjectAdrenal insidentaloma
dc.subjecthormonal değerlendirme
dc.subjectnonfonksiyone adenom
dc.subjectHafif otonom kortizol sekresyonu (MACS)
dc.subjectAdrenal incidentaloma
dc.subjecthormonal evaluation
dc.subjectnonfunctional adenoma
dc.subjectMild Autonomous Cortisol Secretion
dc.title2019-2023 tarihleri arasında endokrinoloji polikliniğine adrenal insidentaloma nedeniyle refere edilen hastaların retrospektif değerlendirilmesi
dc.title.alternativeRetrospective analysis of patients with adrenal incidentaloma referred to the endocrinology outpatient clinic (2019–2023)
dc.typeSpecialist Thesis

Dosyalar