Sessiz Ev’de Toplumsal Cinsiyet Normlarının Gölgesinde Kalan Erkeklik Üzerine Bir İnceleme

[ X ]

Tarih

2021

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Aynı soydan gelen üç kuşağın hikâyesinin anlatıldığı Sessiz Ev, yaklaşık yüz yıla yayılan tarihsel zamanıyla, Türkiye’de yaşanan değişim ve dönüşümlerin, toplumsal cinsiyete yüklenen anlam ve değerler aracılığıyla okunmasına imkân sağlar. Toplumsal cinsiyet normlarının sadece kadınlar değil, erkekler üzerinde de etkili olduğu, erkekleri de yaş, meslek, fiziksel görünüm, toplumsal statü vb. etkenlere göre sınıflandırdığı görülür. Bu bağlamda erkeklik, erkekler arasındaki bir mücadele alanı olarak toplumsal rekabeti içinde barındırır. Çalışmanın merkezinde yer alan toplumsal cinsiyete ait söylem ve uygulamaların erkekler arasındaki hiyerarşiyi belirlediği ve erkekler üzerinde baskı kurduğu incelenen roman aracılığıyla görünür kılınmıştır. Çalışmada, erkeklik ile ilgili toplumsal normların, erkekler üzerinde baskı kurulmasına sebep olduğu, onları kuşatan ve engelleyen bir yapıya dönüştüğü tespit edilmiştir. Sessiz Ev’de birinci kuşağın temsilcisi Doktor Selahattin Bey, toplumsal cinsiyet normları tarafından erkeğe atfedilen birincil toplumsal konumun başarılı, güçlü ve üstün olma gibi değerlerine sahip değildir. Selahattin Bey, mesleğinde, aile yaşamında ve toplumsal hayatta iktidar sahibi bir erkek görünümüne sahip olamamıştır. Selahattin Bey’in soyundan gelen erkeklerin tümü, toplumsal cinsiyet normlarının erkek için belirlediği üstün değerleri taşımayan ve bu sebeple iktidardan pay alamayan bir erkekliğin temsilcisidir. Roman üzerine yapılan incelemede, erkeklerin toplumsal cinsiyet yapıları içindeki kendi erkekliklerini kurgulama biçimlerinin, önceki nesillerin izlerini taşıdığı ve erkeklik algısında belirleyici olduğu görülmüştür. Sessiz Ev’de Selahattin Bey’in soyundan gelen meşru ve gayrimeşru tüm erkeklerin, bir önceki nesilden farklı bir erkeklik kurmayı hedefleseler de başarılı olamadıkları, babalarının ya da dedelerinin eril iktidardaki payından uzaklaşmalarının mümkün olmadığı tespit edilmiştir.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Sosyoloji, Edebiyat, Kadın Araştırmaları, Edebi Teori ve Eleştiri

Kaynak

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

38

Sayı

2

Künye