Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi (2018 - halen)
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Basketbolcularda Çoklu Performans Analizi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Kılınç, Fatih; Özen, GökmenAmaç: Bu çalışmada basketbolcuların çoklu performans analizine dair literatürdeki kuramsal bilgiler ve yeni teknolojiler incelenerek bir sentez sunulması amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma kapsamında basketbolcularda performans analizi içeriğine sahip bilimsel makale, tez ve kitap çalışmaları dijital veri tabanlarında incelenerek kavramsal bilgiler elde edilmiştir. Bulgular: Basketbolcularda çoklu performans değerlendirmesinde iç faktörler olarak kalıtım, fiziksel yapı, fizyolojik, biyomotor, mental, psikolojik özellikler, yetenek, yaş, cinsiyet, bioritim ve sağlık temel parametrelerdir. Dış faktörler olarak ise yükselti, biyoiklimsel konfor, beslenme ve ergojenik gıda takviyeleri, doping, kullanılan araç-gereç, antrenman sahası, salonu veya havuzunun fiziki yapısı ve kullanım durumu, antrenör ve spor bilimleri uzmanı, antrenman planı ve periyotlaması sporcuların çoklu performans analizinde temel parametrelerdir. Sonuç: Basketbolcularda performans bütünleşik yapıda ve birbiriyle etkileşim içerisinde sporcunun başarısını etkilemektedir. Sporcunun üst düzey gelişimine yön verecek antrenör ve spor bilimcilerinin performans boyutlarını incelerken tüm faktörleri göz önünde bulundurması ve çok boyutlu analizler yapılarak bütünleşik olarak değerlendirilmesi gereklidir.Öğe Profesyonel Futbol Antrenörlerinin Yenilikçi Davranışlarının Farklı Değişkenler Açısından İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Siyahtaş, Anıl; Çavuşoğlu, Selçuk BoraAmaç: Hiç şüphesiz antrenörler futbolun en önemli paydaşları arasındadır. Bireysel yenilikçilik davranışı ise tüm alanlarda olduğu gibi modern futbolun da vazgeçilmez olgusudur. Bu doğrultuda araştırmanın amacı, profesyonel futbol antrenörlerinin yenilikçilik davranışlarını farklı değişkenler çerçevesinde incelemektir. Yöntem: Çalışma, nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeline uygun tasarlanmıştır. Araştırma grubunu Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) kayıtlı ve araştırmaya dâhil edilme kriterlerini karşılayan antrenörler oluşturmaktadır (n=429). Araştırmanın verileri Nisan-Mayıs 2024 tarihleri arasında Kişisel Bilgi Formu (KBF) ve Bireysel Yenilikçilik Ölçeği (BYÖ) ile toplanmıştır. Normal dağılım göstermeyen verilerin analizinde Mann-Whitney U ve Kruskal-Wallis testleri uygulanmıştır. Bulgular: Tamamı erkeklerden oluşan antrenörlerin yaş ortalaması 45,14 (±9,65) olarak tespit edilmiştir. Yüksek düzeyde yenilikçi olan futbol antrenörlerinin “Öncü” sınıfında yer aldıkları saptanmıştır (x̄=72,64±8,03). Antrenörlerin yaş kuşakları, lisans düzeyi, eğitim, gelir, deneyim ve sertifikaya sahip olma durumları ile bireysel yenilikçilik davranışları arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<0,05). Sonuç: Baby Boomers (1946-1964)” kuşağındaki antrenörlerin değişime direndikleri, çeşitli faktörlerin yenilikçilik düzeyini etkilediği tespit edilmiştir. Gelişen futbol dünyasında antrenörlerin yeniliği benimsemeleri gerekmektedir.Öğe 10-14 Yaş Arası Taekwondo Sporcularında Müzik Türünün El-Göz Tepki Süresi Üzerine Etkilerinin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Taştan, Sezer; Topraklı, MustafaAmaç: Bu araştırmanın amacı 10-14 yaş arası taekwondo sporcularında müzik türünün el-göz tepki süresi üzerine etkilerinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırmaya yaş ortalaması 12,4±1,90 yıl olan 10 erkek ve 10 kız olmak üzere toplam 20 taekwondo sporcusu gönüllü olarak katıldı. Katılımcıların tepki süreleri 3 tür müzik ortamında (tercihe bağlı müzik, klasik müzik, sessiz ortam) dominant el, dominant olmayan el ve çift el ile test edildi. El-göz tepki süresi akıllı telefonda bulunan BlazedPod adlı uygulama içerisindeki “Formula Reactions” protokolü ile belirlendi. Verilerin karşılaştırılması için iki faktörlü ve tekrarlı ölçümler için ANOVA, ikili gruplar için bağımsız t testleri kullanıldı. Bulgular: Tercih edilen müzikte çift el ve dominant el ile belirlenen tepki süresinin dominant olmayan elden daha düşük olduğu gözlendi. Sonuç: Sonuç olarak; tercih edilen müziğin antrenman esnasında arka planda çalınmasının 10-14 yaş arası taekwondo sporcularında dominant olmayan el tepki süresini olumlu etkilediği söylenebilir.Öğe Yeni Malatyaspor Taraftarlarının Futbolda Şiddetin Kaynağına İlişkin Görüşleri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Karataş, Özgür; Karadağ, Tuba Fatma; Öztürk Karataş, Emine; Öner, İsmailAmaç: Bu araştırmanın amacı, Yeni Malatyaspor taraftarlarının futbolda şiddetin kaynağına ilişkin görüşlerinin incelenmesidir. Yöntem: Araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini 2022-2023 yılı futbol sezonunda Malatya ilindeki futbol taraftarları oluştururken, örneklem grubunu ise tesadüfi örneklem yolu ile seçilen Malatya ilindeki 554 Yeni Malatyaspor taraftarları oluşturmaktadır. Araştırmada Reyhan ve ark. (2020) tarafından geliştirilen ‘taraftarların futbolda şiddetin kaynağına ilişkin görüşleri’ ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Yeni Malatyaspor taraftarlarının yaş değişkenine göre futbolda şiddetin kaynağına ilişkin görüşleri sporcu davranışlarından kaynaklanan şiddet alt boyutunda anlamlı farklılık olduğu, gelir durumu değişkenine göre spor medyasından kaynaklanan şiddet ile hakem kararlarından kaynaklanan şiddet alt boyutlarında anlamlı farklılık olduğu, eğitim durumu değişkenine göre hakem kararlarından kaynaklanan şiddet alt boyutunda anlamlı farklılık olduğu, taraftarlarının mesleği değişkenine göre tüm alt boyutlarda anlamlı farklılık olmadığı belirlenmiştir. Sonuç: Taraftarların futbolda şiddetin kaynağına ilişkin olarak spor medyası, hakem kararları, antrenör ve teknik direktör davranışları, taraftar ve amigolar, sporcu davranışları gibi faktörlerin etrafında şekillenmektedir. Futbolda şiddetin yalnızca taraftarların davranışlarına yönelik bireysel müdahalelerle değil, çok boyutlu bir yaklaşımla ele alınması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.Öğe Ortaöğretim Öğrencilerinin Fiziksel Uygunluk ile Dikkat ve Bilişsel Esneklik Düzeylerinin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Günay Çelik, Kardelen; Civil, TamerAmaç: Araştırmada ortaöğretim öğrencilerinin fiziksel uygunluk (FU) düzeyleri ile dikkat ve bilişsel esneklik (BE) düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi ve okul türüne göre fiziksel uygunluk, dikkat ve bilişsel esneklik düzeylerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma nicel araştırma yöntemi kapsamında ilişkisel tarama modeli ile yürütülmüştür. Araştırmaya Trabzon Spor Lisesi ve Trabzon Affan Kitapçıoğlu Anadolu Lisesi’nde öğrenim gören 310 (220 erkek, 90 kadın) gönüllü öğrenci dâhil edilmiştir. Verilerinin elde edilmesinde d2 Dikkat Testi, Bilişsel Esneklik Ölçeği (BEÖ) ve Fiziksel Uygunluk Testleri kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 23 istatistik programı kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi p< 0,05 olarak kabul edilmiştir. Bulgular: Spor Lisesi öğrencilerinin fiziksel uygunluk testlerinden çeviklik, esneklik, dikey sıçrama, mekik, şınav, reaksiyon ve sürat skorlarının Anadolu Lisesi öğrencilerine göre anlamlı düzeyde yüksek olduğu tespit edildi. Dikkat test skorlarının Anadolu Lisesi öğrencilerinde Spor Lisesi öğrencilerine kıyasla anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı. Bilişsel esneklik skorlarının Spor Lisesi ve Anadolu Lisesi öğrencilerinde benzer olduğu ve anlamlı bir farkın olmadığı tespit edildi. Fiziksel uygunluk test skorları ile dikkat test skorları arasında anlamlı ilişki olmadığı tespit edildi. Fiziksel uygunluk testlerinden dikey sıçrama, mekik, çeviklik ve sürat skorları ile bilişsel esneklik skorları arasında anlamlı bir ilişki olduğu saptandı. Sonuç: Sonuç olarak fiziksel uygunluk düzeylerinin artırılmasının bilişsel esneklik düzeyini olumlu yönde etkileyebileceği ve bu nedenle çok yönlü gelişim için öğrencilerin fiziksel uygunluk parametrelerinin geliştirilmesinin önemli olduğu düşünülmektedir.Öğe Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Personellerinin Kriz Yönetimi Algıları Üzerine Bir Araştırma(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Atilgan, Mehmet Akif; Gezer, HasanAmaç: Mavi kürede olağandışı doğal afetlerin yaşandığı günümüzde, krizleri istenilen düzeyde yönetebilecek yönetimlere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ihtiyaç her alanda olduğu gibi spor hizmetleri sağlayan kurumlarda/örgütlerde de önemli görülmektedir. Bu çalışmada, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü personellerinin kriz yönetimi algılarında bağımsız değişkenler bakımından anlamlı farklılıkların olup olmadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma yöntem olarak nicel bir çalışma olup betimsel tarama modelinde gerçekleştirilmiştir. Verilerin toplanması 2024 Mayıs-Temmuz ayları arasında sağlanmıştır. Araştırmada Çalışkan (2020), tarafından geliştirilmiş olan Kriz Yönetimi Ölçeği (KYÖ) kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Kahramanmaraş ve Kilis şehirlerindeki Gençlik ve Spor İl Müdürlüklerinde seçkisiz örneklem yöntemiyle seçilen personellerden 305 katılımcı oluşturmuştur. Araştırmanın verileri istatistik yazılım paket programları kullanılarak analiz edilmiştir Bulgular: Araştırma bulgularında katılımcıların kriz yönetimine yönelik algıları aritmetik puan ortalamasının ölçek genelinde ve kriz esnası faaliyetler alt boyutunda orta düzeyde; kriz öncesi faaliyetler ve kriz sonrası faaliyetler alt boyutlarında ise yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Katılımcıların kriz yönetimine yönelik algıları bakımından katılım ili değişkeninde anlamlı farklılıklar bulunmamıştır. Görev/Unvan ve öğrenim durumu değişkenlerinde ise katılımcıların kriz yönetimine yönelik algılarında anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Sonuç: Bu araştırma ile Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri personellerinin yöneticilerini değerlendirmeleri; yönetici konumunda olanlardan ise kendilerinden daha üst yönetimi değerlendirmeleri ile birtakım sonuçlar elde edilmiştir.Öğe Dijital Çağda Spor Taraftarlığı: Dijital Dönüşümün Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Şengül Gültekin, Gülnur; Kaçay, ZülbiyeAmaç: Dijital çağ, spor taraftarlığını köklü bir şekilde dönüştürmüştür. Sporun dijitalleşmesi, spor izleyiciliğini daha erişilebilir, dinamik ve etkileşimli hale getirmiştir. E-Sporun yükselişi, dijital teknolojilerin sporla entegrasyonunun en belirgin örneğidir ve bu yeni spor dalı, geleneksel spor anlayışını değiştirmiştir. Bu araştırmada dijitalleşmenin spor taraftarlığı üzerindeki etkilerinin analiz edilerek, dijital teknolojilerin spor izleyiciliği ve taraftar etkileşimindeki rolünün incelenmesi amaçlamaktadır. Yöntem: Bu çalışma, konuyla ilgili literatür verilerini inceleyerek konuya ilişkin verileri aydınlatmayı amaçlayan bir derleme çalışmasıdır. Google Scholar, PubMed, Web of Science akademik veri tabanları kullanılarak anahtar kelimeler ve konu başlıkları aracılığıyla yayınlanmış çalışmalar taranmış ve bu çalışmalar üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. Bulgular: Bu çalışma, dijitalleşmenin spor dünyasında spor taraftarlığını daha erişilebilir, etkileşimli ve dinamik hale getirdiğini, sosyal medya ve dijital platformlar aracılığıyla taraftar katılımını artırdığını ortaya koymaktadır. E-Spor'un yükselişi, dijital teknolojilerin spora entegrasyonunun güçlü bir örneği olarak öne çıkarken, dijitalleşme aynı zamanda dijital bağımlılık, sosyal izolasyon ve gizlilik riskleri gibi olumsuz etkiler doğurmuştur. Bulgular, dijital dönüşümün sporun gelecekteki dinamiklerini şekillendireceğini göstermektedir. Sonuç: Sonuç olarak; dijital platformlar ve sosyal medya, taraftarların spor etkinliklerine anında erişim ve etkileşim imkanını artırmış ayrıca spor pazarlaması ve sponsorluğunun daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamıştır. Çalışma sonucunun sporun dijitalleşmesi ile literatüre katkı sağlayacağı düşünülmektedir.Öğe Türkiye Futbol Federasyonun A Milli Erkek Futbol Takımı Faaliyetleriyle İlgili Gelir ve Giderlerinin Sportif Başarı Çerçevesinde Analizi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Koçdemir, MehmetAmaç: Futbol endüstrileştikçe, futbolda mali performans daha fazla önem kazanmış, mali durum ile sportif başarı arasında bir uyum olabileceği tartışılmaya başlanmıştır. Bu bağlamda çalışma, Türkiye A Milli Erkek Futbol Takımı’nın 2005-2022 yılları arasındaki 17 yılda, gelir ve giderler çerçevesindeki mali performansını belirleme çabasındadır. Çalışma aynı zamanda, bu dönemdeki sportif sonuçlar ile mali performansı karşılaştırmaktadır. Bu karşılaştırma mali performans ile sportif başarı arasında uyum olup olmadığının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu araştırma çalışmasında, Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) internet sitesinde yer alan mali tablolardaki A Milli Erkek Futbol Takımıyla ilgili gelir-gider verileri ve milli takımın elde ettiği müsabaka sonuçları kullanılmış ve analiz edilmiştir. Bulgular: Bulgular, futbol milli takımının sportif başarısı ile mali performans arasında sürekli ve sistematik bir uyum olmadığını göstermektedir. Diğer bir ifade ile incelenen yıllarda, mali denge ile sportif sonuçlar arasında, sürekli şekilde olumlu ya da olumsuz yönde bir ilişki olmadığı anlaşılmıştır. Sonuç: Futbol milli takımı başarılarının arttırılması bağlamındaki tartışmalarda, başarı üzerinde, mali performanstan daha fazla etki edebilecek değişkenler olacağı dikkate alınmalıdır.Öğe Elit Karatecilerde Sakatlanma Sıklıkları Ve Nedenleri Bartın İli Örneği(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Şahin, Burcu Özlükan; Şahin, FeyyazAmaç: Bu çalışma Bartın İlindeki karatecilerde sakatlanma sıklıkları ve sakatlık nedenlerinin tespit edilerek, sporcuların sakatlık öncesi alabileceği önlemleri ve sakatlık sonrası ilk yardım şeklindeki uygulama yöntemlerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırmaya 11 kadın, 21 erkek olmak üzere toplam 32 karateci gönüllü olarak katılmıştır. Verilerin toplanmasında araştırmacı tarafından oluşturulan “Bilgi Formu” kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 27.00 paket programında yüzdelik dilimleri ve frekans dağılımları testleri ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Elde edilen bulgular, karate sporuyla ilgilenen sporcuların antrenman sırasında sakatlanmanın (%62,5) ile antrenman sırasında burkulma ve ezilmelerin ayak (%37,5) kısmındadır. Sakatlanmada esnasında ilk yardım uygulamaları (%65,6) ve tedavi amaçlı materyal kullanımı (%56,3) olduğu tespit edilmiştir. Sonuç: Araştırma bulguları sonucunda sporcuların antrenmanlar esnasında olmak üzere sakatlanma ve sakatlanma türleri en çok antrenman, vurma, hazırlık dönemlerinde yetersiz antrenman, antrenmanlarda aşırı yüklenme, burkulma, özellikle sporcuların hazırlık dönemi yetersiz antrenmanlardan, antrenmanlardaki aşırı yüklenmelerden, ayak ve rakiple mücadeleden kaynaklı olduğu tespit edilmiştir.Öğe Tenis Sporuyla Uğraşan Çocukların Spora Yönelmelerinde Ailenin Rolü(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Kara, EbruAmaç: Tenis sporuyla uğraşan çocukların bu spora yönelmelerinde ailenin rolü, çeşitli açılardan ele alınabilecek önemli bir konudur. Ailelerin çocuklarına sağladıkları destek; onların sporla olan bağlılıklarını artırmak, karşılaştıkları zorluklar karşısında direnç göstermelerini sağlamak ve hedeflerine ulaşmaları için gerekli olan psikolojik ve fiziksel ortamı sunmak açısından kritik öneme sahip olduğu düşünülmektedir. Bu bağlamda çalışmanın amacı tenis sporuyla uğraşan çocukların spora yönelmelerinde ailenin rolü üzerine yapılmış bilimsel çalışmaların analizidir Yöntem: Tenis sporuyla uğraşan çocukların spora yönelmelerinde ailenin rolünü tespit etme amacıyla literatürde yayınlanan bilimsel makaleler doküman analizi yöntemiyle incelenmiştir. Bilimsel makaleler konu ile ilgili anahtar kelimeler kullanılarak PubMed, Yök tez, Web of Science, Tr Dizin, Dergipark ve Google Scholar veri tabanlarında taranmıştır. Bulgular: Araştırma kapsamında ilgili veri tabanlarında 2003-2023 yılları arasında yayınlanmış 10 makale analiz edildi. Çalışmaların 5. inde çocukların spora yönelmelerinde ailenin pozitif etkisi olduğu belirlenirken 3’ünde anlamlı bir etkisi olmadığı belirlendi. Sonuç: Sonuç itibariyle incelenen çalışmalarda tenis sporuyla uğraşan çocukların spora yönelmelerinde ailenin rolünün önemli olduğu ortaya çıkmıştır. Aileler çocukları spora yönlendirebilmeleri için farklı yöntemler üretebilir ve spora olan ilgilerini arttırabilir.Öğe Üniversite Öğrencilerinin Spora Yönelik Tutumları ve Egzersiz Sağlık İnançları Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Çutuk, SelmanAmaç: Bu araştırmada üniversite öğrencilerinin spora yönelik tutumları ile egzersiz sağlık inançları arasındaki ilişkinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Yöntem: Bu çalışma ilişkisel tarama modeli üzerine kurulmuştur. Bu araştırma kapsamında, üniversite öğrencilerinin sporla ilgili tutumları ile egzersiz sağlık inançları arasındaki ilişki incelenmiştir. Örnekleme ise, kolay erişilebilir durum örnekleme yöntemiyle seçilen spor bilimleri fakültesinde eğitim gören 184 öğrenci dahil edilmiştir. Koçak,(2014) tarafından geliştirilmiş “Üniversite Öğrencilerinin Spora Yönelik Tutumları Ölçeği” ile Yılmaz, (2019) tarafından geliştirilen 25 maddelik Sağlık İnanç Modeli (SİM) ölçeği araştırmada kullanılmıştır. Bulgular: Üniversite Öğrencilerinin Spora Yönelik Tutumları ve Egzersiz Sağlık İnançları anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Sonuç: Bu çalışmanın analiz sonucunda spora yönelik tutum ile egzersiz yapmanın hastalık riskinin azalttığı inançları ve egzersiz yararlarının egzersizin maliyetinin önüne geçtiğiyle alakalı inançlar arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı ilişkiler tespit edilmiştir.Öğe Türkiye’de Karate Başlığı ile Yapılan Lisansüstü Tezlerin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Yavuz, ÜlfetAmaç: Türkiye’de karate ile ilgili hazırlanan lisansüstü tez çalışmalarının çeşitli değişkenler açısından incelenmesidir. Yöntem: Doküman incelemesinden yararlanılan bu çalışmada nicel içerik analizinden faydalanılmıştır. Bu doğrultuda 2003-2023 yılları arasında Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi'nde (YÖK TEZ) kayıtlı olan ve başlığında “karate” ile “karate do” kelimelerini içeren erişime açık toplam 52 adet lisansüstü teze ulaşılmış ve ulaşılan tezler; yayınlanma yılı ve türü, yayınlandıkları üniversite ve anabilim dalı, kullanılan yöntem, çalışma grubu ve araştırmacıların cinsiyeti değişkenlerine göre tanımlayıcı istatistik hesaplamalarına tabii tutularak elde edilen veriler tablolaştırılmış ve bulgular yorumlanmıştır. Bulgular: YÖK TEZ üzerinden 2003-2023 yılları arasında ulaşılan 52 adet tezin en çok 2019 yılında yapıldığı ve bu tezlerin 43 tanesinin yüksek lisans, 9 tanesinin ise doktora düzeyinde olduğu görülmüştür. Konu başlığında karate olan tez çalışmaları 24 farklı üniversitede ve 15 farklı anabilim dalında yayınlanmışlardır. Nicel yöntemin kullanıldığı 49, nitel yöntemin kullanıldığı 3 tez çalışması bulunmasına karşın karma yöntemle yapılan tez çalışmasına rastlanmamıştır. Tezlerin çalışma grupları karate sporcuları, elit karate sporcuları ve diğer branş sporcuları ya da sedanter bireylerle karşılaştırma çalışmalarına yoğunlaşırken yalnızca kadın karate sporcuları ya da yalnızca erkek karate sporcuları ile yapılan tez çalışmaları da bulunmaktadır. Buna ek olarak karate antrenörleri ve hakemler ile de tez çalışmaları yapılmış olup öğrenci karatecilerle ve çocuklarla yapılan çalışmalar da mevcuttur. 52 tezin yazarlarının 19 tanesi kadın 33 tanesi erkektir. Sonuç: Sonuç olarak yıllara göre yapılan incelemede en çok tez çalışmasının 2019 yılında yapıldığı büyükşehirlerde yer alan üniversitelerde karate ile ilgili daha çok sayıda tez çalışması olduğu ve çalışmaların yapıldığı anabilim dalları arasında da en çok orana sahip olanın Beden Eğitimi ve Spor Anabilim Dalı olduğu bulunmuştur. Tez çalışmalarının büyük çoğunluğunda nicel yöntem tasarımları tercih edilirken çalışma grubu olarak da en çok karate sporcularının oluşturduğu örneklemlerin tercih edildiği tespit edilmiştir. Ayrıca bu konuda çalışma eğilimi olan tez yazarlarının çoğunluğunun erkek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Buradan hareketle benzer konu başlığında tez yazacak araştırmacılara örneklem grubu seçimi ve yöntemin çeşitlendirilmesi konusunda öneride bulunulabilir.Öğe Farklılaştırılmış Dönüşümcü Liderlik Envanteri: Spor Ortamında Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Görgülü, Recep; Adiloğulları, İlhan; Engin, Merve Begüm; Şenel, EnderAmaç: Bu çalışmanın amacı Farklılaştırılmış Dönüşümcü Liderlik Envanterinin Türkçe formunun geçerlik ve güvenirliğinin sporcularda test edilmesidir. Yöntem: Çalışmanın örneklemini 40 kadın (X̅yaş=19.58±2.26) 147 erkek (X̅yaş =22.29±4.29) olmak üzere toplam 187 (X̅yaş=21.81±6.40) sporcu oluşturmaktadır. Envanterin her bir alt boyutu için uyum indeksleri ve faktör yükleri hesaplanmıştır. Farklılaştırılmış Dönüşümcü Liderlik Envanteri, 27 madde ve 7 alt boyuttan oluşan beşli likert tipi bir envanterdir. Bu envanter sporcuların antrenörlerindeki liderlik özelliklerini; bireysel ilgi, ilham verici motivasyon, düşünsel uyarım, grup hedeflerinin kabulünü teşvik etme ve takım çalışmasını destekleme, yüksek performans beklentisi, uygun rol model ve koşullu ödül olmak üzere toplam 7 alt boyutta değerlendirmelerine olanak sağlamaktadır. Envanterin yapı geçerliği doğrulayıcı faktör analiziyle test edilirken ölçüt bağıntılı geçerlik için korelasyon testi kullanılmıştır. Envanterin iç tutarlılık katsayısı alfa katsayısı ile hesaplanırken güvenirlik için bileşik güvenirlik katsayısı hesaplanmıştır. Envanterin her bir boyutu için uyum indeksleri hesaplanırken 7 faktörlü model yapısı da test edilmiştir. Bulgular: Analiz sonuçları her bir boyutun mükemmel uyum indekslerine sahip olduğunu gösterirken 7 faktörlü model için bazı maddelerin çıkarılması gerektiğini ortaya koymuştur. İlgili maddeler çıkarıldıktan sonra analizler yeniden yapılmış ve 7 faktörlü modelin kabul edilebilir düzeyde uyum indekslerine sahip olduğu görülmüştür. Sonuç: Sonuç olarak, Farklılaştırılmış Dönüşümcü Liderlik Envanterinin Türkçe formunun Türk sporcuların antrenörlerine ilişkin dönüşümcü liderlik algılarını ölçmek için uygun olduğu söylenebilir.Öğe Zumba Etkinliklerinin Lise Öğrencilerinin Fiziksel Uygunluklarına Etkisinin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Güneş, Ezgi; Serbes, ŞakirAmaç: Bu araştırmada Zumba® Fitness etkinliklerinin, liseli kadın öğrencilerin fiziksel uygunluklarına etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırmaya, yaş ortalaması 15,61±0,26 yıl olan toplam 30 öğrenci dahil edilmiştir. Katılımcılar rastgele zumba grubu (ZG) ve kontrol grubu (KG) olarak ayrılmıştır. ZG (n=15) yer alan öğrencilere, 6 hafta süreyle haftada 3 gün birer saat Zumba Fitness programı uygulanmıştır. KG (n=15) öğrencilerine ise günlük hayatlarındaki fiziksel hareketlerinde bir değişiklik yapmamaları istenmiştir. Öğrencilerin boy, ağırlık, esneklik, kol kuvveti, karın kası kuvveti, 1600m koş-yürü performansı ve Vo2max.değerleri FITNESSGRAM test protokollerine uygun olarak gerçekleştirilmiştir. Ölçümler Zumba® Fitness programı uygulanmadan önce (ön test), dördüncü hafta bitiminde (izleme testi) ve program tamamlandıktan sonra (son test) alınmıştır. Tüm verilerin tanımlayıcı analizleri hesaplanmış, normal dağılım değerlendirilmesi Shapiro-Wilk, varyansların eşitliğini değerlendirmek için Levene testi kullanılmıştır. KG ve ZG karşılaştırılması Mann- Whitney U testi ile analiz edilmiştir. Grup içi ön test, izleme testi ve son test karşılaştırmaları Friedman testine göre araştırılmıştır. Farkların belirlenmesinde çoklu karşılaştırma testlerinden Bonferroni analizinden yararlanılmıştır. Bulgular: Öğretmenlik Araştırma bulgularına göre, KG ve ZG ön test karşılaştırılmasında tüm değişkenlerde anlamlı düzeyde farklılık olmadığı belirlenmiştir (p >.05). KG ön test, izleme testi ve son test karşılaştırılmasında farklılık olmadığı (p >.05) tespit edilmiştir. ZG ön test, izleme testi ve son test karşılaştırılmasında ise anlamlı düzeyde farklılıklar olduğu (𝜒����������2 (2)=27,000 p=0,000) belirlenmiştir. Bu farklılıkların ağırlık, BKİ, esneklik, 1600m ve VO2max.ölçümleri arasında olduğu tespit edilmiştir. Sonuç: Sonuç olarak, uygulanan Zumba® Fitness programının kadın lise öğrencilerin ağırlık ve BKİ değerlerini düşürdüğü, esneklik ve aerobik dayanıklılık düzeyini artırdığı, kol ve karın kası kuvvet ve dayanıklılıklarına etki etmediği görülmüştür. Araştırma sonuçlarından hareketle Zumba® Fitness, lise beden eğitimi dersleri ve ders dışı etkinliklerinde, alternatif bir etkinlik olarak kullanılması bu araştırmanın genel bir önerisi olarak sunulabilir.Öğe Ultra Dayanıklılık Sporlarında Beslenme ve Hidrasyon(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Düz, Serkan; Kınacı, Ayşe EdaAmaç: Son zamanlarda ultra-dayanıklılık sporlarına gösterilen ilginin giderek artması antrenman programları kadar beslenme ve sıvı alımının öneminin daha iyi anlaşılmasına neden olmuştur. Bu tür aktiviteler fiziksel ve zihinsel olarak uzun süreli efor sergileme becerisi gerektirdiğinden, vücudun gereksinimi olan enerjinin besin maddelerinden yeterli miktarda karşılanması ve kaybedilen sıvı miktarının zaman kaybedilmeden yerine konulması antrenman ve yarış performansı açısından oldukça önemlidir. Bu nedenle sporcuların antrenman veya yarış boyunca besin maddelerini yeterli miktarlarda ve sürekli olarak tüketmeleri gerekmektedir. Bu derlemenin amacı ultra-dayanıklılık sporlarıyla ilgilenen sporculara kullanmaları gereken besin maddeleri, enerji gereksinimi, hidrasyon ve beslenme önerileri konusunda yol göstermektir. Yöntem: Araştırma Sistematik Derlemeler ve Meta-Analizler için Tercih Edilen Raporlama Öğeleri (PRISMA) yönergelerine uygun olarak gerçekleştirilmiş, ultra-dayanıklılık sporlarında beslenme ve hidrasyon ile ilgili verilere ulaşmak için 2010 yılı ocak ayı ile 2024 yılı şubat ayları arasında Pubmed, Scopus, Science Direct, Sportdiscus ve Ulakbim veri tabanları incelenmiştir. Alanyazın taraması sonucunda 497 araştırmaya ulaşılmış, ultra-dayanıklılık sporlarında beslenme ve hidrasyon ile ilgili toplam 64 çalışma araştırmaya dahil edilmiştir. Bulgular: Genel inanışın aksine sporcularda çok sık karşılaşılan yanlış beslenme stratejileri sonucunda yetersiz enerji ve sıvı alımının sakatlık, yarışı erken terk etme veya potansiyelini sergileyememe gibi sorunları beraberinde getirdiği görülmektedir. Dayanıklılık sporlarında enerji harcaması, yapılan aktivitenin süresi, şiddeti, sporcunun cinsiyeti, yaşı, vücut ağırlığı ve vücut kompozisyonuna göre değişebilmektedir. Özellikle ultra-dayanıklık aktiviteleri esnasında egzersizin şiddeti, süresi, mental odaklanma ve mevsim koşullarının uygun olmayışı gibi durumlar sporcuların enerji ihtiyacını karşılamada yetersizliklere neden olabilmektedir. Dolayısıyla ultra-dayanıklılık sporcularının tek veya ardışık günlerde uzun süreli yorucu bir fiziksel efor sarf etmesi ve bu çabayı optimal seviyede yerine getirirken bilişsel fonksiyonlarını da koruyabilmesi beslenme ve hidrasyon ihtiyaçlarını en ideal şekilde yönetmeleri ile mümkün olabilmektedir. Sonuç: Ultra-dayanıklılık sporcularının katıldıkları aktivite veya yarışı tamamlayamama riskini veya olası performans kayıplarını önlemek amacıyla beslenme ve hidrasyon konusunda bilinçli hareket etmeleri ve gerektiğinde uzmanlara danışarak destek almaları son derece önemlidir.Öğe Beden Algısı İle Depresyon Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Umay, Büşra; Demiralp, Nuray; Koç, HürmüzPurpose: This study was conducted to examine the relationship between Body Mass Index (BMI) ratio and depression. Method: In the study, digitally prepared survey forms were applied to 271 volunteers over the age of 24, randomly selected throughout Turkey. Participants' minimal, mild, moderate and severe depression levels were determined with the 21-question Beck Depression Inventory (BDI) prepared via Google form. The participants' BMI level was determined based on their height and body weight information. Survey forms prepared via Google form were applied between January and February 2024. IBM Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) 22.0 package program was used in the statistical analysis of the data obtained. Results: Findings are presented as arithmetic mean (X) and standard deviation (SD). The significance level was accepted as p<0.05. When the BDI scores of the participants whose BMI was below and above their average (23.07±3.99) were compared, it was determined that there was a statistically significant difference (t:3.60, p=001). Conclusion: As a result, the higher level of depression in participants whose BMI was above the average (23.1±3.99) shows that there is a parallelism between the body perception or image expressed by BMI ratios and the level of depression.Öğe Çabuk Kuvvet Antrenmanlarının Elit Erkek Boksörlerde Üst Ekstremite Anaerobik Güce Etkisi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Bilici, Samet; Alp, MahmutAmaç: Bu çalışmanın amacı çabuk kuvvet antrenmanlarının elit erkek boksörlerde üst ekstremite anaerobik güce etkisinin incelenmesidir. Yöntem: Çalışmaya Burdur Boks Kulübünde aktif lisanslı olan 20 erkek gönüllü olarak katıldı. Boksörler rastgele yöntemle Kontrol Grubu (KG) ve Çabuk Kuvvet Grubu (ÇKG) olarak iki gruba ayrıldı. KG rutin boks antrenmanlarına devam ederken; ÇKG’na ek olarak üst ekstremiteye yönelik çabuk kuvvet antrenmanları uygulandı. Anaerobik gücü belirlemek için “Wingate Üst Ekstremite Anaerobik Güç Testi” yapıldı. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistik, Eşleştirilmiş t-Testi ve Kovaryans Analizi kullanıldı. Analizler “p<0,05” önem derecesine göre değerlendirildi. Bulgular: Grupların Eşleştirilmiş t-Testi sonuçları incelendiğinde, ön ve son test anaerobik güç testi değerlerinin karşılaştırılması sonucunda KG ve ÇKG değerlerinde fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0,05). Anaerobik güç testi değerlerinin gruplar arası kovaryans analizi sonucunda ön test değerlerinde farka rastlanmazken (p>0,05); son test değerlerinde fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0,05). Sonuç: Çabuk kuvvet antrenmanlarının sinir-kas koordinasyon iş birliğini sağlaması ve kuvvet üretim hızını artırması amacı dikkate alındığında, sezon öncesi antrenman programlarına, yıllık antrenman dönemlerine, blok antrenmanlara ve özel hazırlık dönemlerine branşa özgü hareketlerle desteklenerek eklenmesinin daha etkili olacağı söylenebilir.Öğe İşitme Engelli Sporcuların Boş Zaman Tutumlarının İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Kaya, Didem Gülçin; Elitok, Gülay; Yağmur, RıfatAmaç: Boş zaman bireylerin gelişimlerine katkı sağladığı gibi özel bireylerin de gerek fiziksel ve psikolojik gerekse terapötik açıdan desteklenmesine olanak sağlamaktadır. İşitme engelli bireylerin de yaşam kalitelerinin artması, toplumsal entegrasyonun sağlanması, sosyal becerilerin iyileştirilmesi için boş zaman tutumları önem arz etmektedir. Bu bağlamda, araştırmanın amacı işitme engelli sporcuların bazı değişkenler bakımından boş zaman tutumlarının incelenmesi olarak belirlenmiştir. Yöntem: Araştırmada, genel tarama modeli benimsenmiştir. Araştırma grubunu, 66’sı kadın 63’ü erkek olmak üzere toplam 129 işitme engelli sporcu oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında “Boş Zaman Tutum Ölçeği” kullanılmıştır. Veri analizi olarak, demografik özellikleri belirlemede tanımlayıcı istatistiklerden; ilişkisiz ölçümlerde ortalama puanların karşılaştırılması için Varyans analizinden (tek yönlü ANOVA, bağımsız örneklem t-testi), anlamlı farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için LSD testinden yararlanılmıştır. Bulgular: Elde edilen bulgulara göre, aylık gelir düzeyi 18.501,00 Türk lirası (tl) ve üzerinde olan işitme engelli sporcuların boş zaman aktiviteleri ile ilgilenmekten keyif duydukları tespit edilmiştir. Asgari ücret ve altında gelir elde eden işitme engelli sporcuların ise boş zaman aktivitelerine daha fazla yöneldikleri belirlenmiştir. Sonuç: Sonuç olarak yaş, cinsiyet ve işitme düzeylerine göre bir farklılık görülmese de işitme engelli sporcuların boş zaman tutumlarının yüksek düzeyde olduğu kaydedilmiştir.Öğe Üniversite Öğrencilerinin Yaş ve Cinsiyete Göre Bel Kalça Oranının İncelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Coşkun, Ali; Şahin, GülşahAmaç: Bu çalışmada, üniversite öğrencilerinde yaş ve cinsiyete göre bel kalça oranlarının incelenmesini amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışmaya Çanakkale’de öğrenim gören yaş ortalaması 20 olan 80 gönüllü (31 kadın, 49 erkek) birey katılmıştır. Çalışmaya katılan bireylerin yaşları alınmış, ağırlık, boy, beden kitle indeksi ve bel kalça oranı verileri biyoelektrik impedans inbody 270 cihazı ile toplanmıştır. Araştırma kapsamında yapılan ölçümlerden elde edilen veriler, korelasyon ve t-testi yapılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Kadınların bel kalça oranı ortalaması 0.86±0.05, bki ortalaması 20.69±4.04 kg/m2, ağırlık ortalaması 55±11kg, boy ortalaması 163±5cm olarak tespit edilmiştir. Erkeklerin bel kalça oranı ortalaması 0.84±0.07, BKİ ortalaması 23±5.4kg/m2, ağırlık ortalaması 73±20kg, boy ortalaması 178±6cm olarak tespit edilmiştir. Katılımcıların bel kalça oranı ile yaş arasında bir ilişki tespit edilememiştir. Ayrıca kadın ve erkekler arası bel kalça oranı arasında istatistiksel olarak anlamlı fark görülmemiştir (p>0.05). Sonuç: Sonuç olarak çalışmaya katılan bireylerin bel/kalça oranları ve beden kitle indeksi verileri birbirine yakın bulunmuştur ve Dünya sağlık örgütü verilerine göre sağlık risklerinin orta seviyede oldukları belirlenmiştir.Öğe Siyasi Parti Programlarında Sporun Siyasal İşlevleri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2023) Güder, Erda Nur; Cerrahoğlu, NecatiAmaç: Siyasi partiler, demokratik bir yaşamın vazgeçilmez olgusudur. Spor ve siyaset her iki alanında birbirlerini etkilediği ve şekillendirdiği bir gerçektir. Ancak koşullara ve tarihsel bağlama göre farklılık gösterebilmektedir. Bu çalışmanın amacı, siyasi parti programlarında “spor” olgusunun siyasal açıdan işlevleri incelenecektir. Yöntem: Siyasi parti programlarında sporun siyasal işlevlerini araştırmayı amaçlayan bu makalede verilerin elde edilmesinde doküman analizi yöntemi kullanılmıştır. 24 Haziran 2018 tarihinden sonra parlamentoda grubu olan; Adalet ve Kalkınma Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, İyi Parti ve Halkların Demokratik Partisi’nin programlarında sporla ilgili faaliyetleri incelenecektir. Bulgular ve Sonuç: Siyasi partiler, spor ile ilgili konulara değinmişlerdir. Fakat iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi ve muhalefet parti olan Cumhuriyet Halk Partisi sporla ilgili ayrıntılı bir şekilde açıklama yaparken diğer partiler sadece beyan etmişlerdir. Genel olarak siyasi partilerin sporla ilgili konulara kayıtsız olmadıkları görülmektedir.
