Yazar "Toraman, Çetin" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 20 / 48
  • [ X ]
    Öğe
    112 Acil Sağlık Hizmetlerinde Görev Yapan Sağlık Personelinin Çocuk İstismarı ve İhmalinin Belirti ve Risklerini Tanıma Düzeylerinin Saptanması
    (2022) Çebi, Gamze Ekrem; Kaynar, Esra; Benek, Eda; Toraman, Çetin
    Amaç: Bu araştırmanın amacı; 112 Acil Sağlık Hizmetlerinde çalışan personellerin karşılaştıkları vakalarda çocuk istismarı ve ihmalinin belirti ve risklerini tanıma düzeylerinin saptanmasıdır.\rYöntem: Bu araştırma kesitsel türde bir araştırmadır. Bu çalışma için üniversitemizden gerekli etik kurul izni alınmıştır. 112 Acil sağlık hizmetlerinde çalışan sağlık personelleri araştırmanın evrenini oluşturmaktadır. Amaçlı örneklem bağlamında yapılan çalışmada, hastane öncesi 112 Acil sağlık hizmetlerinde görev yapan, ulaşılabilen ve çalışmaya katılmaya onay veren gönüllü sağlık personelleri, araştırmanın örneklemini oluşturmuştur (n=208). Araştırmada sosyodemografik veri formu ve “Çocuk İstismarı ve İhmalinin Belirti ve Risklerinin Tanılanması”na yönelik geliştirilen ölçek kullanılmıştır. Elde edilen veriler; Mann Whitney U Test ve Kruskal Wallis Test ile analiz edilmiştir.\rBulgular: Araştırmaya 141 kadın, 67 erkek olmak üzere toplamda 208 acil sağlık hizmetleri personeli katılmıştır. Katılımcıların 129’ u evli, geri kalan 79’ u ise bekardır. Bu katılımcıların 64’ ü çocuk istismarı ve ihmali ile ilgili eğitim almışken, 144 katılımcı eğitim almamıştır. Çocuk İhmalinin Belirti ve Risklerini Tanılama Ölçek/Alt Ölçeklerinin güvenilirlik değerlerinin literatüre göre güvenilir seviyede olduğu belirlenmiştir.\rSonuç: Elde edilen verilere göre çocuk istismar ve ihmalinin belirti ve riskleri konusunda hastane öncesi acil sağlık hizmeti sunan personelin farkındalığı yüksek olarak görülmüştür. Aynı zamanda sağlık memurlarının; doktorlar, acil tıp teknisyenleri ve paramediklere göre çocuktaki davranışsal belirtileri daha az fark edebildikleri belirlenmiştir. Tüm personelin belli aralıklarla güncel eğitimlere tabi tutulması ve bu eğitimlerin zorunlu olması neticesinde, personellerin çocuk istismarı ve ihmali konusunda farkındalık düzeyi artacağı düşünülmektedir.
  • [ X ]
    Öğe
    Acil Tip Stajını Alan Önhekimlerin Staj Öncesi ve Sonrası Meslekî Kaygılarının İncelenmesi (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Örneği)
    (Tıp Eğitimini Geliştirme Derneği, 2021) Akman, Canan; Koşan, Ayşen Melek Aytuğ; Toraman, Çetin; Akdur, Gökhan; Akdur, Okhan
    Amaç: Bu araştırmanın amacı acil tıp stajını alan önhekimlerin, bu stajı almadan ve aldıktan sonraki mesleki kaygılarını karşılaştırarak, acil tıp staj eğitiminin önhekimlerin mesleki kaygılarında değişiklik yaratıp yaratmadığına dair fikir edinmektir.Gereç ve Yöntem: Araştırma izlem temelli bir araştırmadır. Araştırma, Türkiye’deki bir tıp fakültesinde öğrenim gören 83 önhekim ile yürütülmüştür. Önhekimlerin mesleki kaygıları “Acil Müdahale Hizmeti Sunan Personel Mesleki Kaygı Ölçeği” ile elde edilmiştir. Veriler, ilişkili örneklemler için t-test ile analiz edilmiştir.Bulgular: Önhekimlerin acil tıp stajını almadan önce en az kaygı yaşadıkları durumlar; “yaşım ilerledikçe fiziksel aktivitelerden dolayı mesleğimi verimli biçimde yapamamak”, “hizmet sunarken sakat kalma riski”, “sakat kalıp gelirimin düşmesi”, “çalışma arkadaşımın bilgi ve beceri yetersizliği”, “hasta nakil sırasında yaşanacak engeller (dar koridor vb.)” ve “müdahale ve nakil ekipmanlarının ergonomik olmaması”dır. Bu kaygılar staj sonunda da yaşanan en düşük kaygılar olarak belirlenmiştir. Önhekimlerin acil tıp stajını almadan önce en fazla kaygı yaşadıkları durumlar; “hizmet sunarken fiziksel şiddet görme olasılığı”, “hizmet sunarken sözel şiddet görme olasılığı”, “personel yetersizliği”, “hizmet sırasında karşılaştığım etik dışı davranışlar” ve “hasta ve hasta yakınlarının bize karşı önyargısı”dır. Araştırmanın sunduğu kayda değer bir bulgu, bu kaygıların acil tıp stajı alındıktan sonra da düşme eğilimi göstermemiş olmasıdır. Sonuç: Araştırmada önhekimlerin aldıkları acil tıp stajının onların yaşadıkları kaygılarda herhangi bir değişiklik yaratmadığı belirlenmiştir. Başka üniversitelerde önhekimlere uygulanan acil tıp stajı ile araştırmada geçen üniversitenin acil tıp stajının öğrencilerin yaşadığı kaygılara etkisi karşılaştırmalı olarak incelenmesi, uygulanan acil tıp staj programının gözden geçirilip, etkililiğinin incelenmesi, önhekimlerin acil vakalara müdahale konusunda yaşadıkları kaygıların nitel araştırmalar ile derinlemesine araştırılması önerilir
  • Küçük Resim
    Öğe
    Being a physician: what messages have medical students received during the first month of medical school experience?
    (BMC, 2024) Korkmaz, Güneş; Toraman, Çetin; Tekin, Murat; Uysal, İbrahim
    BackgroundThis study aims to investigate the meanings that first-year medical students make about becoming a physician from the messages they receive from the faculty environment, faculty members and senior students after their one-month experience at the faculty of medicine.MethodsIn this phenomenological qualitative research, in-depth semi-structured interview was used to collect data from 21 first-year medical students, and data were analyzed through inductive content analysis method.ResultsAs a result of the analysis, one theme and four categories emerged about gaining professional competencies, having emotions specific to the profession, having sources of motivation, and challenges of becoming a physician in the future. The results reveal that first-year medical students think being a physician will help them gain professional competences, motivate them as the job is prestigious, a guaranteed profession, provides a multidisciplinary working environment, and gives opportunity to serve society and keep people alive. On the other hand, the first-year medical students are aware of the fact that their future profession will bring some challenges such as having to deal with a lot of stress, long working hours, mobbing, and having to study hard all the time during their education.ConclusionsWe believe that the current study presents significant results and some useful knowledge regarding the first-year medical students' perception of their future career as a physician.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Bilişsel Esneklik Araştırmalarının Bibliyometrik Analizi ve Geleceğe Dair Görüler
    (Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi, 2025) Toraman, Çetin; Çalışkan, Çiğdem; Korkmaz, Güneş
    Bu çalışma, Web of Science (WoS) verilerine dayalı olarak Bilişsel Esneklik (BE) konusundaki araştırmaların güncel durumunu ortaya koymayı ve gelişimini incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmada, 1975-2023 yılları arasında WoS'tan elde edilen meta veriler kullanılarak, BE üzerine yazılmış araştırma literatürünün haritalandırılması için bibliyometrik analiz yaklaşımı benimsenmiştir. Analiz, yayın yılına göre makale dağılımı ve ortalama atıf durumu, BE üzerine en fazla yayın yapan dergiler ve BE ile ilgili atıf sayısı, en çok atıf alan BE makaleleri ve yazarları, BE hakkındaki makalelerin en çok atıf aldığı ülkeler, BE üzerine en fazla makale üreten yazarlar, yayınları, yazarların ülkeleri ve makalelerde BE ile ilişkili kelimelerin eğilimi gibi faktörleri içermektedir. Sonuçlar, yıllara göre makale yayınlama eğilimi son yıllarda artmasına rağmen, BE makalelerine atıfların en yüksek artışının 1990 ve 1994 yıllarında yaşandığını ortaya koymaktadır. En fazla yayın yapan dergiler ise Behavioural Brain Research, Psychiatry Research, Frontiers in Behavioral Neuroscience, Journal of Experimental Child Psychology, Journal of Neuroscience dergileridir. Bir diğer bulgu ise, BE makalelerinin en çok atıf aldığı ve en yüksek üretim oranlarına sahip ülkenin ABD olduğudur. Ayrıca, BE makalelerinde en sık kullanılan kelimelerin esneklik, prefrontal korteks, beyin, çalışma belleği, görev, bilişsel, bellek, karar verme, korteks, aktivasyon, yanıt-engelleme, yürütücü işlev, interferans, bilişsel kontrol ve şizofreni olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışma, BE literatürü hakkında kapsamlı bir değerlendirme sunmakta ve gelecekteki araştırmalar için alanın gelişimi hakkında ilginç bilgiler sağlamaktadır.
  • [ X ]
    Öğe
    Çanakkale onsekiz mart üniversitesi tıp fakültesi öğrencilerinin öğrenme şekilleri
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Çan, Gamze; Sert, Berna; Toraman, Çetin
    Amaç: Bireylerin nasıl öğrendiklerini öğrenmeleri ve bu sürecin daha verimli hale getirilebilmesi ile ilgili çalışmalar; öğrenen ve öğretenlerin öğrenme yöntemleri konusunda farkındalıklarının önemini ortaya koymaktadır. Yöntem: Bu çalışmada tıp fakültesinin tüm dönemlerindeki öğrencilerin öğrenme stilleri Felder ve Soloman tarafından geliştirilen “Öğrenme stilleri indeksi” kullanılarak değerlendirilmiştir. Bu indeks, aktif- yansıtıcı, algısal-sezgisel, görsel-işitsel ve sıralı-bütünsel olmak üzere 4 boyut ve her boyutun güçlü dengeli ve orta olmak üzere 3 düzeyi içermektedir. Bulgular: Çalışmaya tüm dönemlerden toplam 900 öğrenci katılmıştır. İndekse göre öğrenme stilleri ile ilgili öğrencilerin hangi boyutta ve düzeyde oldukları değerlendirilmiştir. Öğrenme boyutlarında %22,1 dengeli yansıtıcı, %25,8 dengeli aktif öğrenen olduğu bu boyutta dönemlere göre dağılımının anlamlı olarak farklı olduğu görülmektedir (p=0.001). Aynı şekilde, algısal – sezgisel boyutta dengeli algısal %14,2 ve dengeli sezgisel %25,7 olduğu ve dönemlere göre anlamlı fark olduğu (0.024), dengeli işitsel %15,4, dengeli görsel %22,9 olup işitsel – görsel öğrenme boyutlarında dönemlere göre anlamlı farklılıklar olduğu görülmektedir(p=0.019). Sonuç: Elde edilen sonuçlar hem öğrencilerin hem de eğitmenleri yönlendirmek açısından önem taşımaktadır
  • [ X ]
    Öğe
    COVID-19 Pandemi Sürecinde Gebelerde Fiziksel Aktive ve Depresyonun Yaşam Kalitesi Üzerine Etkisi: Bir Path Analizi
    (Kadın Sağlığı Hemşireleri Derneği, 2023) Oter, Emine Gercek; Yurdal, Nazlı Emel Özer; Toraman, Çetin
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, COVID-19 pandemisi sürecinde gebe kadınlarda fiziksel aktivite ve depresyonun yaşam kalitesi üzerindeki etkilerini belirlemektir. Metod: Kesitsel olarak tasarlanan bu çalışma, Kadın Hastalıkları ve Doğum polikliniğine başvuran 127 gebe kadın ile mayıs- eylül 2021 taihleri arasında gerçekleştirildi. Veriler, Uluslararası Fiziksel Aktivite Anketi – Kısa Form, Beck Depresyon Ölçeği, Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Ölçeği – Kısa Form (Türkçe Versiyon) ve anket formu ile toplandı. Bulgular: Sonuçlar, depresyonun Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Ölçeği-Kısa Formu'nun çevre, fiziksel sağlık ve genel sağlık alt boyutları üzerindeki doğrudan etkisinin negatif yönde ve anlamlı olduğunu göstermiştir (p [EN] Objectives: The purpose of this study was to determine the effects of physical activity and depression on quality of life in pregnant women during the COVID-19 pandemic. Methods: A cross-sectional design was conducted with 127 women who filled International Physical Activity Questionnaire – Short Form, Beck Depression Scale, World Health Organization Quality of Life Scale - Short Form (Turkish Version) and the Individual Identification Form were recruited from Gynaecology and Obstetrics outpatient clinics were conducted between May and September 2021. Results: The results showed that the direct effect of depression on the environment, physical health and general health sub-dimensions of the World Health Organization Quality of Life Scale-Short Form was negative direction and significant (p
  • [ X ]
    Öğe
    Covid-19 Pandemisinde Çevrimiçi Ölçme ve Değerlendirme Uygulamalarının Öğretmen-Öğrenci Görüşlerine Göre İncelenmesi
    (2022) Pekcan, Neşe; Toraman, Çetin
    Bu çalışmada uzaktan öğretim süreçlerinde ölçme ve değerlendirme yöntemlerine yönelik öğretmen ve öğrenci görüşleri incelenmiştir. Araştırma ortaokul ve liselerde yürütülmüştür. Araştırma 133 öğretmen ve 327 öğrenci olmak üzere toplam 460 kişi ile yürütülmüştür. Ankette katılımcıların bazı demografik özelliklerini belirlemeye yönelik sorular ile çevrimiçi ölçme ve değerlendirme uygulamalarını değerlendirmeye yönelik yarı yapılandırılmış ve açık uçlu sorular yer almıştır. Araştırmada, veri analizi için betimsel analiz kullanılmıştır. Yapılan analizler neticesinde, öğretmenlerin, uzaktan öğretimde kullanılan ölçme ve değerlendirme araçlarını kısmen yeterli, güvenilir ve kullanışlı bulduğu saptanmıştır. Öğretmenlerin uzaktan öğretimde en çok çoktan seçmeli soru tekniğini kullandıkları belirlenmiştir. Uzaktan öğretimde ölçme ve değerlendirme yapılmasının öğrenme eksiklerinin tespiti ve öğrenme kalitesinin arttırılması yönünden faydalı olduğu belirtilmiştir. Bununla birlikte, uzaktan eğitimde ölçme ve değerlendirmede güvenirlik sorunu olduğu ifade edilmiştir. Öğrenciler ise ders başarısının yüz yüze tekniklerle belirlenmesi gerektiğini belirtmişlerdir. Öğrenciler çoktan seçmeli soru tekniği ve ödevle değerlendirilmek istediklerini ifade etmişlerdir. Hem öğrenciler hem de öğretmenler uzaktan öğretim süreçlerine yönelik olarak teknolojide fırsat eşitliğinin sağlanması gerektiğini belirtmişlerdir.
  • [ X ]
    Öğe
    COVID-19 Salgın Sürecine İlişkin Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesi (ÇOMÜTF) Deneyimi
    (Tıp Eğitimini Geliştirme Derneği, 2021) Demir, Tamer; Koşan, Ayşen Melek Aytuğ; Toraman, Çetin
    Aralık 2019’dan itibaren tüm dünya COVID-19 küresel salgını ile aktif biçimde mücadele etmek zorunda kalmıştır. Birçok ülkeyi etkileyen hastalık Türkiye’de de 16 Mart 2020 itibari ile örgün eğitime ara verilmesine, insanlar arasında fiziksel izolasyonu, olağan üstü bazı önlemlerin alınmasını gerekli kılmıştır. Bu olağan üstü önlemler hayatın birçok alanını etkilemiştir. Bunlardan biri de eğitim öğretim faaliyetleridir. Bu olgu sunumu Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Tıp Fakültesinin (ÇOMÜTF) eğitim yönetimi kadrosuyla bu olağan üstü koşullara uygum sağlama, üstesinden gelme, olanakları en verimli şekilde kullanma ve 2020-2021 Eğitim Yılı ve sonrası için almaya çalıştığı önlemleri ve çabasını yansıtmayı amaçlamıştır
  • [ X ]
    Öğe
    Developing an Occupational Anxiety Scale for Emergency Medical Service Professionals
    (2020) Postacı, Emine Seviç; Uysal, İbrahim; Koşan, Ayşen Melek Aytuğ; Toraman, Çetin
    Background: Emergency medical serviceprofessionals regularly make critical decisionsthat directly affect life-related to patient’s care.Anxiety may restrict the healthcare professionalsduring this period. Present study is aimed todevelop a measurement tool that measuresthe occupational anxiety levels of healthcareprofessionals providing emergency medicalservices in a valid and reliable manner.Methods: In this descriptive study, data wereobtained from three different groups. Thesewere; the group (50 people) to whom openended questions were asked in order to obtainthe scale items, the group (209 people) on whomexplanatory factor analysis and reliabilityanalysis were performed and the group (201people) on whom confirmatory factor analysiswas performed. Individuals in all groupswere healthcare personnel who were involvedin providing emergency and pre-hospitalemergency medical services.Results: As a result of the validity analyses, itwas determined that the scale should consist of22 items with two factors. This structure wasconfirmed by confirmatory factor analysis. Thereliability value was determined to be 0.914 forthe entire scale; 0.922 for the factor of bodily,physical and vital concerns; 0.866 for the factorof concerns regarding setting, staff, equipmentand environmental factors.Conclusion: It was concluded that the scaledeveloped in accordance with these resultsin the context of the participants in this studymeasures the professional concerns of thepersonnel providing emergency medicalservices in a valid and reliable manner. It isof vital importance for all individuals whomay need service at any time to determine thefactors that cause high professional anxiety anddevelop anxiety-reducing measures, especiallyfor Emergency Medical Services professionals.The Occupational Anxiety Scale of EmergencyHealth Professionals developed can be usedin such studies and will be a starting point formore detailed studies.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Development of medical school students' attitudes towards online learning scale and its relationship with e-learning styles
    (Anadolu University, 2021) Yurdal, Mustafa Onur; Şahin, Erkan Melih; Aytuğ Koşan, Ayşen Melek; Toraman, Çetin
    This study aims at determining students’ attitudes towards distance education/online learning through a scale developed by the authors and determine the relationship between these attitudes and e-learning styles. The study carried out on students of Canakkale Onsekiz Mart University Faculty of Medicine using the online system of the university., the sample group consists 815 students from different classes, the participation rate was 89.46%. Following the explanatory factor and confirmatory factor analysis resulting structure of the scale was confirmed. Construct validity, criterion validity and internal consistency of the scale were high. Multivariate regression analysis was conducted to assess the predictive strength of the students’ learning styles which were determined using the e-Learning Styles Scale for Electronic Environments for the attitudes towards online learning. Presented Medical School Students’ Attitudes Towards Online Learning Scale was valid and reliable instrument to measure medical school students’ attitudes towards distance/online learning. Although students’ attitudes toward online/distant education were divided, it was negative on the average. The regression modeling showed that the learning styles are significant predictors for attitudes towards online education and the audio-visual learning style was determined as has the highest predictive strength for attitudes towards online education. The developed tool can be used to monitor medical school students’ attitudes towards distance/online learning and will contribute to preparing medical education for a change towards distance learning.
  • Küçük Resim
    Öğe
    Diagnostic branched tree as an assessment and feedback tool in undergraduate pharmacology education
    (BioMed Central Ltd, 2023) Tekeş, Ender; Toraman, Çetin
    Background: Multiple-choice, true-false, completion, matching, oral presentation type questions have been used as an evaluation criterion in medical education for many years. Although not as old as other question types, performance evaluation and portfolio-like assessment types, can be called alternative evaluation, have been used for a considerable time. While summative assessment maintains its importance in medical education, the value of formative assessment is gradually increasing. In this research, the use of Diagnostic Branched Tree (DBT), which is used both as a diagnostic and feedback tool, in pharmacology education was examined. Methods: The study was conducted on 165 students (112 DBT, 53 non-DBT) on the 3rd year of undergraduate medical education. 16 DBTs prepared by the researchers were used as data collection tool. Year 3 first committee was elected for implementation. DBTs were prepared according to the pharmacology learning objectives within the committee. Descriptive statistics, correlation and comparison analyzes were used in the analysis of the data. Results: DBTs with the most wrong exits are DBTs entitled phase studies, metabolism, types of antagonism, dose-response relationship, affinity and intrinsic activity, G-protein coupled receptors, receptor types, penicillins and cephalosporins. When each question in the DBTs is examined separately, it is seen that most of the students could not answer the questions correctly regarding phase studies, drugs that cause cytochrome enzyme inhibition, elimination kinetics, chemical antagonism definition, gradual and quantal dose response curves, intrinsic activity and inverse agonist definitions, important characteristics of endogenous ligands, changes in the cell as a result of G-protein activation, ionotropic receptor examples, mechanism of action of beta-lactamase inhibitors, excretion mechanism of penicillins, differences of cephalosporins according to generations. As a result of the correlation analysis, the correlation value calculated between the DBT total score and the pharmacology total score in the committee exam. The comparisons showed that the average score of the pharmacology questions in the committee exam of the students who participated in the DBT activity was higher than the students who did not participate. Conclusions: The study concluded that DBTs are a candidate for an effective diagnostic and feedback tool. Although this result was supported by research at different educational levels, support could not be shown in medical education due to the lack of DBT research in medical education. Future research on DBTs in medical education may strengthen or refute our research results. In our study, receiving feedback with DBT had a positive effect on the success of the pharmacology education.
  • [ X ]
    Öğe
    Effective Teacher Characteristics
    (Yeni Eğitim Yayıncılık, 2019) Toraman, Çetin
    Societies’ expectation of the education their members take is quite high. In this sence, teacher has a crucial role for the accomplishment of education. For this reason, teacher-related issues have been the subject of many researches on teacher education. With this research, a case study qualitative research process, which takes into account the actors of teacher education, has been reported on the effective teacher characteristics that are frequently studied in related literature. It is aimed to determine the effective teacher characteristics from the perspective of teachers, students, teacher candidates and teacher education experts from the field. The results of the research revealed findings that were consistent with the literature and participants of the study reported effective teacher characteristics such as 'competence in subject matter knowledge', 'teaching skills', 'personal characteristics' and 'professional development' subheadings. The effective teacher characteristics indicated by the participants are mainly accumulated under the categories of 'teaching skills’ and 'personality characteristics'
  • [ X ]
    Öğe
    Evaluation of Medical Skills of Medical Faculty Final Year Students Who Received Emergency Medicine Internship
    (Tıp Eğitimini Geliştirme Derneği, 2023) Akman, Canan; Toraman, Çetin; Daş, Murat; Bardakcı, Okan; Akdur, Gökhan; Akdur, Okhan
    Aim: The final year of medical school is the last period of students in transition to the profession. In the post-graduation period, they are ready to make clinical decisions and practice in the approach to the emergency patient. Emergency medicine includes acute diagnosis and treatment of diseases (physical and mental) and injuries in all age groups. This management includes knowledge and skills. In emergency medicine internship, students have the opportunity to evaluate patients from many different clinics. In the National Core Education Program (UCEP), the minimum qualifications that a person graduating from medical school should have are presented. In our faculty, medical skills (history taking, physical examination, interventional procedures) are specified together with the goals and objectives. In our study, it was aimed to compare the medical skills of the senior medical faculty students who received emergency medicine internship, along with the medical skills of the students who took the emergency medicine internship as an elective internship according to their field of interest, together with the basic skills aimed to be achieved by the use of UCEP in a university hospital. Methods: This descriptive study covers the 2021-2022 academic year at Çanakkale Onsekiz Mart University Faculty of Medicine. The study started after the approval of the ethics committee. The questionnaire was applied face-to-face to 123 senior students who took emergency medicine internship for the first time and 29 senior students who took emergency medicine internship again optionally according to their field of interest. Questions were asked about demographic information and the status of following, performing and performing basic medicine skills and practices determined by the UÇEP Results: 52.6% of the students who participated in the study answered the reason for choosing a medical faculty as "my ideal profession of medicine". While 87.5% of the students stated that they would like to work as a "specialist physician" after graduation, 70.4% of them stated that they were preparing for the medical specialty exam. During the 8-week practice period of the emergency medicine internship, senior students are on duty for 12 hours. They are in clinical applications such as patient preparation, diagnosis, treatment planning, vascular access, catheterization and suturing. In our study, 99.3% of them stated that they felt competent in performing electrocardiography (ECG), 14.5% in intubation, 32.9% in the proper transportation of a severed limb after trauma, and 44.7% in the ability to provide advanced cardiac life support. Compared with students who are interested in emergency medicine internship and choose emergency medicine internship again as an elective internship; The rate of intubation increased to 27.6% (p=0.009) and the rate of prescribing was 100% (p=0.024). The results are statistically significant. Conclusions: Emergency medicine internships taken by senior medical students contribute to their medical skills
  • Küçük Resim
    Öğe
    Experiences of Turkish Teachers Working Abroad
    (Sage Publications Inc, 2020) Toraman, Çetin; Özdemir, Hasan Fehmi; Orakçı, Şenol
    Turkish teachers seek to work abroad for a variety of reasons with a mixed degree of success. This study examined the common essence of the experiences of Turkish teachers, through 25 interviews with teachers commissioned to teach Turkish and Turkish culture to Turkish students in Germany and France. Interviews were conducted using semi-structured interview questions and audio recordings. The analyses used an appropriate content analysis process for a qualitative phenomenological approach. Krippendorff's alpha coefficient showed high interrater reliability with a value of .83, and to ensure the credibility the codings have been submitted to internal and external checks. The direct quotations of the participants' discourses were shared in the text. The results of the study showed that there was a particular driving force that directed teachers to teach abroad. This driving force embodied itself in a sense of curiosity and pride for being chosen to work abroad.
  • [ X ]
    Öğe
    Exploring Medical Students’ Readiness for E-Learning and Knowledge Sharing Behaviors in Emergency Remote Learning Environments during Covid-19
    (Seyit Ahmet KIRAY, 2021) Korkmaz, Güneş; Toraman, Çetin
    The rapid spread of Covid-19 pandemic has profoundly affected the educational practices all over the world and educational institutions sought ways to adapt to this unprecedented situation. The problem was that most of these institutions, educators and students were not ready for online learning environments and the stakeholders were not yet sure about how to share the knowledge in a better way. This study aims to examine the medical students’ readiness for e-learning and knowledge sharing behaviors in online learning environments during Covid-19, and to analyze the relationship between these variables. The study has been designed according to correlational research methodology. The data were collected using “Knowledge Sharing Behavior in Online Learning Environments Scale” and “E-Learning Readiness Self-Assessment Instrument”. 725 medical students participated in the study. Students' readiness for e-learning and knowledge sharing behaviors were analyzed using descriptive statistics, and the relationship between the variables was modeled using multivariate regression equation. The results revealed that the students with high ability to use computer, mobile phone and tablet PC have higher readiness level for e-learning in terms of technology access, technical skills, online relationships, motivation, online skills, importance of success. Similarly, they have a higher level of knowledge sharing behaviors in online learning environments.
  • [ X ]
    Öğe
    Grand Rounds Model in terms of Continuing Medical Education and Lifelong Learning
    (Tıp Eğitimini Geliştirme Derneği, 2021) Korkmaz, Güneş; Koşan, Ayşen Melek Aytuğ; Toraman, Çetin
    Aim: The rapid change in many fields in the global sense and the need for transformation due to this change has also affected the field of medical sciences; therefore, revisions have been required in medical education practices. For this reason, medical education is considered as one of the fields where change occurs fast. This study aims to examine the Grand Rounds model in terms of continuing medical education and lifelong learning through the analysis of its planning, implementation, and evaluation process. Methods: This traditional literature review, in the context of continuing medical education and lifelong learning, was conducted to examine the planning, implementation and evaluation processes of grand rounds, especially in the United States. In Pubmed, Scopus and Google Scholar search engines, the keywords "Clinical Rounds", "Medical Rounds", "Bedside Teaching Rounds", "Medicine Rounds" and "Ward Rounds", which are called "classical clinical learning cycle", were searched. Then, the studies that included the term “Grand Rounds” model were examined.Results: The grand rounds are designed to follow up-to-date diagnosis and treatment methods, to encourage knowledge sharing among faculty members, to contribute to the lifelong learning skills of students and faculty members, to create an active learning environment for assistants and students, and to share the faculty’s experiences with other stakeholders. It has been observed that the Grand Rounds, which was created in the context of adult learning theory and lifelong learning, has a more comprehensive process than traditional clinical rounds, is applied both in pre-graduate and postgraduate medical education and with the participation of health professionals from various disciplines. The most important stage of the Grand Rounds is planning. Therefore, there are some key elements that should be considered by the organizing committee that will carry out the planning process. These elements include shaping the content around the themes that will meet the needs of the participants, determining the appropriate learning outcomes, and deciding on the presentations that will contribute to the development of students' skills such as clinical reasoning, problem solving and decision making. During the implementation process, sufficient time should be allowed for the participants to discuss, interact, and share information about the subject. After Grand rounds, both the content in the learning cycles and the presenters should be evaluated with valid and reliable tools.Conclusions: Integration of Grand rounds into continuous medical education in Turkey is strongly recommended in terms of providing broader lifelong learning opportunities for medical students, resident physicians and medical educators.  [TR] Amaç: Küresel anlamda birçok alanda yaşanan hızlı değişim ve bu değişimin beraberinde getirdiği dönüşüm ihtiyacı tıp bilimini de etkilemekte ve tıp eğitimi uygulamalarında güncellemeler gerektirmektedir. Bu nedenle, tıp eğitimi değişim ve yenilenmenin en hızlı olduğu bilim alanlarından biri olarak kabul edilmektedir. Bu araştırmanın amacı, sürekli tıp eğitimi ve yaşam boyu öğrenme bağlamında Grand Rounds öğrenme döngüsü modelini planlama, uygulama ve değerlendirme açısından incelemektir. Yöntem: Makale türü geleneksel derlemedir. Sürekli tıp eğitimi ve yaşam boyu öğrenme bağlamında özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde uygulanan grand rounds öğrenme döngüleri ile ilgili planlama, uygulama ve değerlendirme süreçlerini incelemek için kaynak taraması yapılmıştır. Pubmed, Scopus ve Google Scholar arama motorlarında öncelikle “klasik klinik öğrenme döngüsü” olarak adlandırılan “Clinical Rounds”, “Medical Rounds”, “Bedside Teaching Rounds”, “Medicine Rounds” ve “Ward Rounds” anahtar sözcükleri taranmış; sonrasında ise “Grand Rounds” öğrenme döngüsü modelinin yer aldığı çalışmalar incelenmiştir. Bulgular: Grand rounds öğrenme döngüsünün temel amaçları güncel tanı ve tedavi yöntemlerini takip etmek, öğretim üyeleri arasında paylaşımı teşvik etmek, öğrenci ve öğretim üyelerinin hayat boyu öğrenme becerisine katkı sağlamak, asistanlara ve öğrencilere birlikte aktif bir öğrenme ortamı yaratmak, fakültede edinilen deneyimleri ilgili diğer kişilerle paylaşmaktır. Yetişkin öğrenme kuramı ve yaşam boyu öğrenme bağlamında oluşturulmuş Grand Rounds öğrenme döngüsünün klinik öğrenme döngülerinden daha kapsamlı bir sürece sahip olduğu hem mezuniyet öncesi hem de mezuniyet sonrası tıp eğitiminde uygulandığı, farklı disiplinlerden sağlık profesyonellerinin katılımıyla gerçekleştiği görülmüştür. Grand Rounds öğrenme döngülerinin en önemli aşaması planlamadır. Dolayısıyla, planlamayı gerçekleştirecek komitenin göz önünde bulundurulması gereken bazı temel öğeler bulunmaktadır. Bu öğelerden en önemlisi içeriğin katılımcıların ihtiyaçlarına cevap verecek temalar etrafında şekillendirilmesi, uygun öğrenme hedeflerinin belirlenmesi ve gerçekleştirilecek sunumların öğrencilerin klinik akıl yürütme, problem çözme ve karar verme gibi becerilerinin gelişmesine katkı sağlayacak nitelikte seçilmesidir. Uygulama sürecinde katılımcıların konu hakkında tartışması, etkileşime girebilmesi ve bilgi paylaşımı yapabilmesi için yeterli süre tanınmalıdır. Uygulama sonrasında ise, hem öğrenme döngülerinde yer alan içerik hem de sunum yapan kişiler geçerli ve güvenilir araçlarla değerlendirilmelidir.Sonuç: Tıp fakültesi öğrencileri, asistanlar ve tıp eğitimcilerine yaşam boyu öğrenme fırsatı sunması nedeniyle, Grand Rounds öğrenme döngüsü modelinin Türkiye’de sürekli tıp eğitimine entegrasyonunun sağlanması önerilmektedir.
  • Küçük Resim
    Öğe
    How many grades of response categories does the commitment to the profession of medicine scale provide the most information?
    (Izzet Kara, 2024) Tekin, Murat; Toraman, Çetin; Aytuğ Kogan, Aygen Melek
    In the present study, we examined the psychometric properties of the data obtained from the Commitment to Profession of Medicine Scale (CPMS) with 4-point, 5-point, 6-point, and 7-point response sets based on Item Response Theory (IRT). A total of 2150 medical students from 16 different universities participated in the study. The participants were divided into four groups consisting of 560, 544, 502, and 544 medical students. The first group (n=560) was assigned four-point, the second group (n=544) five-point, the third group (n=502) six-point, and the fourth group (n=544) seven-point Likert forms. We used R statistical software to analyze the data. The results of item calibrations conducted with the Graded Response Model (GRM) were analyzed. The results show that the eigenvalue increased from 4-point to 7-point. Similarly, the explained variance percentage and the scale's reliability increased gradually from 4-point to 7-point. The explained variance, reliability level, and eigenvalue were very close in the 5-point and 6-point forms.
  • Küçük Resim
    Öğe
    I have a letter to my faculty!
    (Pegem Akademi Yayincilik Egitim Danismanlik Hizmetleri Ticaret A.S., 2021) Aktan, Osman; Toraman, Çetin; Aytuğ Koşan, Ayşen Melek
    The quality of the preservice education received by teachers is an important factor in determining their competence in the profession. The objective of this study was to reveal the thoughts and interpretations of teachers about their faculties in the first five years of their profession. The study was designed as a narrative qualitative research. The study group consisted of 25 teachers selected using the criterion sampling method. Results showed that teachers have great difficulties in their teaching life because preservice education they received is insufficient in terms of gaining teaching skills and information they acquire within the framework of theoretically weighted courses at the faculty does not help them in their future teaching life. Results also indicated that school experience / teaching practice courses are insufficient in terms of both time allocated and efficiency; teachers have problems in the education of disadvantaged students, refugee students, and students in multigrade classes, they also have problems related to classroom management skills as well as with competencies regarding managerial work and operations in school. In the study, it was determined that the prospective teachers in the faculty gained the awareness that every child is valued and should constantly be prioritized, education faculties should contribute to the professional development of teachers who are still on duty, and teachers and graduates of education faculties are respected in the society. Based on the study results, review of the missions and teacher development programs of the faculties of education is recommended.
  • [ X ]
    Öğe
    İLK VE ACİL YARDIM PROGRAMI ÖĞRENCİLERİ VE HASTANE ÖNCESİ ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ SUNAN PERSONELİN BİLİŞSEL ESNEKLİK VE ÖĞRENME YAKLAŞIMLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ - ÇANAKKALE ÖRNEĞİ
    (Paramedik Eğitiminde Standardizasyon ve Akreditasyon Derneği, 2020) Uysal, İbrahim; Postacı, Emine Seviç; Toraman, Çetin; Koşan, Aysen Melek Aytuğ
    Amaç: Yapılan çalışmada, ilk ve acil yardım programı öğrencileri ve hastane öncesi acil sağlık hizmetlerinde görev yapan sağlık personellerinin bilişsel esneklik düzeyleri ile öğrenme stratejilerini belirlemek ve aralarındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmanın örneklemini, Çanakkale ilindeki hastane öncesi acil sağlık hizmeti çalışanları ile ilk ve acil yardım programı öğrencileri oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak bilişsel esneklik ve öğrenme yaklaşımları ölçeği kullanılmıştır. Verilerin karşılaştırma ve ilişki analizlerinde non-parametrik analiz teknikleri kullanılmıştır. Bulgular: Hastane öncesi acil sağlık hizmetleri çalışanlarının bilişsel esneklik düzeyleri ile yüzeysel öğrenme yaklaşımları arasında ve hem çalışan hem de öğrenci olanların bilişsel esneklik düzeyleri ile yüzeysel öğrenme yaklaşımları arasında anlamlı pozitif yönde ve orta düzeyde bir ilişki tespit edilmiştir. Çalışan ve öğrenci olup aynı zamanda çalışan gruplarının bilişsel esneklik düzeyleri yükseldikçe yüzeysel öğrenme düzeyleri de artmaktadır. Mesleksel tecrübenin bilişsel esneklik, derin ya da yüzeysel öğrenme yaklaşımında anlamlı farklılık oluşturmadığı bulunmuştur. Sonuç: İlk ve acil yardım teknikerlerinin eğitiminde ve hastane öncesi personelin hizmet içi eğitimlerinde, derinlemesine öğrenmeyi özendirici strateji ve uygulamalara yönelimlerin sağlanması, hastane öncesi acil sağlık hizmeti sunumunda etkinliğinin ve niteliğinin arttırılmasına katkı sağlayacaktır. Anahtar Kelimeler: Bilişsel esneklik, Öğrenme Yaklaşımları, Hastane Öncesi Acil Sağlık Hizmetleri, İlk ve Acil Yardım Programı
  • [ X ]
    Öğe
    Investigation of Medical Students’ Fear of Negative Evaluation Levels, Academic Procrastination Behaviors and Academic Achievement
    (İdeal Kent Yayınları, 2021) Özdemir, Hasan Fehmi; Korkmaz, Güneş; Toraman, Çetin
    Fear of negative evaluation and academic procrastination behaviours have the potential to negatively affect individuals both academically and psychologically. This study aims to analyze the medical students’ level of fear of negative evaluation, academic procrastination and academic achievement according to several variables. Data were collected from 774 students studying at Çanakkale Onsekiz Mart University Faculty of Medicine in the spring semester of the 2019-2020 academic year. To collect data, Tuckman Academic Procrastination Scale and Fear of Negative Evaluation Scale were used. Academic achievement grade point averages were taken from student affairs office; a four-category question was asked about the level of test anxiety the students experienced. MANOVA and regression analysis were used to analyze the data. The results showed that the medical students' level of academic procrastination and fear of negative evaluation was moderate, and there was no significant difference in academic success, academic procrastination and fear of negative evaluation by gender. The interaction between gender and test anxiety did not make a significant difference in academic achievement, academic procrastination and fear of negative evaluation; however, it was determined that the test anxiety created a significant difference in academic achievement, academic procrastination and fear of negative evaluation