Yazar "Taş, Şükrü" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 7 / 7
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe A rare reason/cause of esophageal obstruction: Steakhouse syndrome(Yuzuncu Yil Universitesi Tip Fakultesi, 2016) Çıkman, Öztekin; Taş, Şükrü; Kiraz, Hasan Ali; Özkan, Ömer Faruk; Adam, Gürhan; Karaayvaz, MuammerSteakhouse syndrome is an esophageal acute obstruction, due to improperly chewed meat. In most cases the etiology cannot be exactly shown, it is seen more frequently in patients with motility disorders in the lower esophageal sphincter and in alcoholics. Medical history and endoscopic examination are the first to be done for diagnosis. The endoscopic removal of foreign body after the diagnosis of obstruction is the most effective treatment method. © 2016, Yuzuncu Yil Universitesi Tip Fakultesi. All rights reserved.Öğe AKUT PANKREATİTTE ERKEN LAPARASKOPİK KOLESİSTEKTOMİ; SONUÇLARIMIZ(2016) Çıkman, Öztekin; Taş, Şükrü; Kiraz, Hasan Ali; Şekerci, Berkin; Karaayvaz, Muammer; Akgün, YılmazAmaç: Bu çalışmada, akut bilier pankreatit nedeniyle tedavi edilen hastaların, erken dönemde laparoskopik kolesistektomi sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Materyal ve Metod: Ocak 2012 - Temmuz 2015 tarihleri arasında akut biliyer pankreatit nedeniyle yatırılan, klinik ve laboratuar bulguları düzeldikten sonra taburcu edilmeden laparoskopik kolesistektomi yapılan 37 hastanın kayıtları retrospektif olarak değerlendirildi. Hastaların yaş, cinsiyet, laboratuar bulguları, ultrasonografi, MRCP ve ERCP sonuçları ameliyat süresi, açığa geçme, morbidite, mortalite ve postoperatif hastanede yatış süreleri kaydedildi.Bulgular: Akut biliyer pankreatit nedeniyle yatan 37 hastadan 16'sı erkek, 21'i kadın olup hastaların yaş ortalaması 58,1'di. Ranson skor ortalaması 1.38 olarak hesaplandı. Ultrasonografik açıdan değerlendirildiğinde 26 (%70,27) hastada multipl kalkül, 5 (% 13,51) hastada safra çamuru, 6 (16,22) hastada ise tek kalkül saptandı. Laboratuar ve klinik olarak safra yollarında patoloji olduğu düşünülen 19 hastaya MRCP çekildi. MRCP'de koledokta kalkül saptanan 6 hasta ERCP sonrası opere edildi. Tüm hastalarda standard laparoskopik kolesistektomi işlemi 4 portla başlandı. 1(%) hastada preop saptanamayan kolesistoduodenal fistül nedeniyle operasyonda açığa geçilerek bitirildi. Pos-toperatif hastaların ortalama yatış süresi iki bulundu.Sonuç: Erken dönem laparoskopik kolesi-tektomilerde operasyon süresi ve anatomik yapılarınortayakonmasındakizorluklararağmen, akut biliyer pankreatit sonrası erken dönemde kolesistektominin rekürren pankre-atit ataklarını önleyen, daha etkin bir tedavi seçeneği olduğunu düşünmekteyiz.Öğe CONN SENDROMUNDA VENÖZ ÖRNEKLEME SONRASI LAPAROSKOPİK SOL SÜRRENALEKTOMİ(2014) Çıkman, Öztekin; Özkan, Ömer Faruk; Kiraz, Hasan Ali; Şen, Hacer; Adam, Gürhan Adam; Özkul, Faruk; Taş, ŞükrüPrimer Hiperaldosteronizm; Aldosteron hormonunun adrenal kortexten genellikle soliter adenom veya bilateral adrenal hiperplaziye bağlı otonom aşırı salgılanması, plazma renin aktivitesinin (PRA) baskılanması ve bunun sonucunda da hipertansiyon ve hipopotasemi ortaya çıkmasıdır. 30-50 yaş kadınlarda daha sık olduğu bildirilmektedir. Cerrahi tedavi planlanan hastalara, adrenal venöz örnekleme (AVÖ) önerilmektedir. AVÖ unilateral hastalığı bilateral hastalıktan ayırmada altın standart olarak görülmektedir. Çalışmamızda, kliniğimizde ilk kez yapılan venöz örnekleme sonrası tanısı konulan sürrenal adenomu olgusunun sunulması amaçlanmıştırÖğe Endemik Bölgede tiroidin benign hastalıklarında total tiroidektomi, 208 hastanın retrospektif analizi(2013) Çıkman, Öztekin; Özkul, Faruk; Arık, Muhammet Kasım; Taş, Şükrü; Çakır, Cumhur; Karaayvazü, MuammerAmaç: Benign tiroid hastalıklarında total tiroidektomi en çok tercih edilen cerrahi prosedürdür. Çalışmamızda, endemik olarak benign tiroid hastalıklarının görüldüğü Van ilinin Muradiye ilçesinde yaşayan, total tiroidektomi yapılan hastalarda gelişen komplikasyonlar ve insidental olarak saptanan tiroid karsinom oranlarını belirleyerek tartışmak amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Van ilinin Muradiye ilçesinde yaşayan, 2003-2010 arasında benign tiroid hastalıkları nedeniyle total tiroidektomi operasyonu geçiren hastaların dosyaları retrospektif olarak incelendi. Hastaların yaş, cinsiyet, ameliyat endikasyonu, hematom, geçiçi-kalıcı hipopartiroidi, geçici- kalıcı vokal kord paralizisi oranları kaydedildi. Postoperatif patoloji raporlarından insidental tiroid kanser sıklığı belirlendi. Bulgular: Benign tiroid hastalıkları tanısıyla total tiroidektomi yapılan 208 hasta çalışmamıza dahil edildi. Postoperatif, bir(%0.48) hastada hematom, bir (%0.48) hastada geçici vokal kord paralizisi, 24 (%11.53) hastada geçici hipoparatiroidizm, bir(%0.48) hastada ise kalıcı hipoparatiroidizm saptandı. İnsidental tiroid kanseri 23 (%11.0) hastada saptandı. Tartışma: Endemik bölgelerde insidental kanser ve rekürrens oranlarının daha yüksek olması nedeniyle, benign tiroid hastalıklarında total tiroidektominin tercih edilmesi gerektiğini düşünüyoruz.Öğe Laparoskopik Kolesistektomide Endobag Kullanımının Port Yeri Enfeksiyonuna Etkisi(2017) Taş, Şükrü; Özkan, Ömer Faruk; Kiraz, Aslı; Ercan, Umut; Akgün, Mehmet YılmazAmaç: Laparoskopik kolesistektomi, safra kesesi taşı için altın standart bir ameliyat şeklidir. Erken işe dönüş, daha az ağrı ve düşük insizyon boyutu temel avantajıdır. Laparoskopik kolesistektomide safra kesesinin abdomenden çıkarılmasında kullanılan endobag'in yara yerini koruduğuna dair literatür verileri bulunmaktadır. Bu çalışmada, laparoskopik kolesistektomide safra kesesi ekstraksiyonu sırasında endobag kullanımının port yeri enfeksiyonu üzerine etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Anabilim dalımızda laparoskopik kolesistektomi uygulanan hastaların dosyaları retrospektif olarak incelendi. Çalışmaya elektif laparoskopik kolesistektomi yapılan ve endobag kullanılan son 20 olgu ile endobag kullanılmayan son 20 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların demografik verileri, postoperatif dönemde yara yeri enfeksiyonu ve diğer morbidite verileri kaydedildi. Bulgular: Endobag kulanılan 20 olgunun 14'ü erkek, 6'sı kadın olup, yaş ortalaması 56'ydı. Kontrol grubunun yaş ortalaması 54 idi. Olguların tamamında preoperatif ultasonografi bulgularında multiple milimetrik kalkül saptandı. Her iki grupta lokal yara yeri bakımı ile kontrol altına alınan birer olguda (%5) yara yeri enfeksiyonu görüldü. Takiplerde, postoperatif hiçbir olguda herniye rastlanmadı. Maliyet açısından bakıldığında, endobag kullanımı kontrol grubuna göre her bir olgu başına 50 TL artışa neden olmuştur. Sonuç: Laparoskopik kolesistektomide safra kesesinin batın dışına alınması sırasında endobag kullanımının, operasyon maliyetini arttırdığını ve perforasyonsuz ameliyatlarda yara yeri enfeksiyonu üzerine etkisinin olmadığı düşünülmektedir.Öğe LAPAROSKOPİK KOLESİSTEKTOMİDE; PREOPERATİF GASTROSKOPİ YAPILMALI MIDIR?(2016) Taş, Şükrü; Çıkman, Öztekin; Kiraz, Hasan Ali; Akgün, Yılmaz; Karaayvaz, MuammerAmaç: Çalışmamızda safra kesesi taşı nedeniyle operasyon planlanan hastalarda ek bir patoloji dışlamak amacıyla laparoskopik kolesistektomi öncesi üst GİS endoskopisi yapılan hastaların sonuçlarının sunulması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Ocak 2012 - Haziran 2015 tarihleri arasında laparoskopik kolesistektomi planlanan ve operasyon öncesi üst GİS endoskopisi yapılan hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Kolelilitiazis nedeniyle yatan preoperatif endoskopi yapılan 110 hasta çalışmamıza dahil edildi. Preoperatif gastroskopi işlemi kliniğimiz bünyesindeki cerrahi endoskopi ünitesinde gerçekleştirildi. Hastalar yaş, cinsiyet, ultrasonografik bulgular ve endoskopik bulgular açısından değerlendirildi. Bulgular: Kolelilitiazis nedeniyle yatan, preoperatif endoskopi yapılan 110 hasta çalışmamıza dahil edildi. Hasta dosyalarından elde edilen ultrasonografi raporlarında; hastaların 58 ( % 52.7)' inde multipl kalkül, 12(% 10.9)'sinde safra çamuru saptanırken 40 (%36.4)'ınde tek bir taş olduğu rapor edildi. Preoperatif dönemde yapılan gastroskopi sonuçlarında ise hastaların 38 (%34.5)'inde pangastrit, 18 (%16.4)'inde alkalen reflü gastrit, 4 (%3.6)'ünde peptik ülser, 50 (%45,46)'sinde ise patoloji saptanmadıı Sonuç: Preoperatif dönemde safra taşı hastalığını taklit edebilen üst GİS patolojileri olduğu akılda tutulmalıdır. Yapılan çalışmalarda postkolesistektomi sendromlarının büyük çoğunluğunu üst GİS patolojileri oluşturduğu bilinmektedir. Bu durumda hasta ve hekim açısından postopeartif dönemde uzamış tedavilere neden olabilmektedir. . Günümüzde çoğu merkezde endoskopi üniteleri olup, laparoskopik kolesitektomi öncesi, üst GİS endoskopisi yapılmasını önermekteyizÖğe Stapler ile yapılan kolorektal anastomoz hattındaki kanamanın koil embolizasyonu ile tedavisi: Olgu sunumu(2015) Taş, Şükrü; Özkul, Faruk; Adam, Gürhan; Arık, Muhammed Kasım; Çıkman, ÖztekinAlt gastrointestinal sistem(AGİS) kanamaları klinik olaraksık görülen bir tablodur. Çok nadir olmakla beraberkolorektal rezeksiyon sonrası meydana gelen anastomozhattındaki kanamalarda AGİS kanama nedenleriarasındadır. Bu tip kanamalar genelde kendi kendinisınırlayan niteliktedir. Stapler ile kolorektal anastomozsonrası bu hastaların %1'inde meydana gelen ve hastanınhemodinamisini bozan şiddetli kanamalar için farklıdiagnostik ve terapatik yöntemler tanımlanmıştır. Bumakalede de daha önce sigmoid kolon rezeksiyonu vehartman kolostomi ameliyatı yapılan; sirküler stapleryardımıyla kolorektal anastomoz yapılarak kolostomisikapatılan ve postoperatif dönemde an astomoz hattındagelişen pseoudo anevizmaya bağlı şiddetli kanamanınendovasküler koil embolizasyon yöntemi ile tedavi edilen62 yaşındaki erkek hasta sunulmaktadır.