Yazar "Korkmaz, Murat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 13 / 13
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe AİLE ŞİRKETLERİNDE KURUMSALLAŞMA SÜRECİ ve KURUMSAL AİLE ŞİRKETİ ÜZERİNDE UYGULAMALI FİNANSAL PERFORMANS GÖSTERGELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ(2012) Korkmaz, Murat; Ceylan, Nesrin; Yiğiter, Şule Yüksel; Cahan, Nur Dilbazala; Güney, SelamiHer geçen gün yeni, yeni oluşumlar, farklı alanlarda yoğunlaşan işletmeler serbest piyasa ve özellikle kurum içindeki anlayışında değişmesine yenilenmesine yol açmakta hatta kurumları bu yönde zorunlu hale getirmektedir. Birçok işletme halen eski kültür anlayışı ve idealistlikten uzak ve sistemden bir haber çalışmalarma devam etmektedir. Üretim proseslerinin uygulanamaması, kurumsal yönetim anlayışınm oluşmaması, bilgi teknolojilerinden yararlanılamaması ve en önemlisi sistemli bir şeklide kurumsal işletmeciliği oluşturmaması olarak gösterebiliriz. Kurum ve firma performansınm bütününü değerlendirmeye yönelik geçmişten günümüze sürekli gelişen ve değişiklik gösteren pek çok performans değerleme yaklaşımı geliştirilmiştir. Bu güne kadar kullanılan ve halen kullanılmaya devam edilen sadece finansal göstergelere dayalı değerlemenin firma/kurum performansını ölçmede yetersiz kaldığını görmekteyiz. Kurumsallaşma yolunda olan Aile Şirketlerinin finansal göstergelere dayalı performans değerlendirilmesinirı eksik yönlerinin fark edilmesi, örgütsel performansın değerlendirilmesi için çok yönlü ve boyutlu performans değerlendirmesi yaklaşımları kurum faaliyetlerinin tüm boyutlarıyla değerlendirilrnesirıi sağlamaktadır. Bu çok yönlü performans değerlendirrneleri kurumların karlılık, müşteri ilişkileri, kaynak yönetimi, personel ve insan kaynakları yönetimi, yenilikçilik, teknolojik yönetim ve teknoloji kullanımı, yönetim sistemleri, yönetim kalitesi ve işletmenin finansal hareketlerinin düzenlenmesi ile yönetimi konularmın çok boyutlu olarak belirlenmesidir. Performans değerlendirme yaklaşımları çerçevesinde ele alarak farklı işletme bilim dallarında özellikle muhasebe biliminde nasıl kullanılabileceği üzerine değerlendirmede bulunmaktadır. Kurumsallaşma yolunda olan ve kurumsallaşmaya başlamış Aile Şirketleri açısından finansal yönetim ve finansal performans işletmenin işleyişi üzerinde önemli etkiler doğurmaktadır.Öğe AN APPLIED ANALYSIS OF CRASH PERIODS OF THE RELATION BETWEEN DOLLAR AND EURO IN THE FOREIGN EXCHANGE MARKET BY USING RAMSEY RESET TEST(2012) Korkmaz, Murat; Alacahan, Nur DilbazBu çalışmada T.C. Merkez Bankasınm 01.01.2008 ve 31.05.2011 Tarihleri arasındaki günlük döviz alış rakamları kullanılarak dolar ve euro değişkenlerine ilişkin regresyon modeli kurulmuştur. Modele bağlı olarak dolar ve euro değişkenlerinin yapısal kırılma dönemleri konu edinilmiş olup; son yıllarda yaşanan küresel ve ekonomik krize bağlı olarak euro ve dolar arasmdaki ilişkinin bozulduğu gerçeği belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulama sonucunda ABD'nin vermiş olduğu yüksek cari açık nedeniyle euro ve dolar arasındaki ilişkinin bozulduğu tespit edilmiştir. Ayrıca çalışmada Ramsey Reset testi kullanılarak modele anlamlık getirilmiştir. Ayrıca Avrupa Merkez Bankası ve FED'in yüksek miktarda para basması nedeniyle euro ve dolar arasındaki yapısal kırılmaya neden oluşturduğu belirlenmiştir. Çalışma sonucunda Döviz piyasası açısmdan ABD'nin para basımına sınırlama getirmesi gerçeği ortaya çıkmıştır.Öğe Analysis of agricultural areas in turkey in terms of crops and animal products: An empirical study(American-Eurasian Network for Scientific Information, 2014) Korkmaz, Murat; Şahin, İsmail; Alacahan, Nur DilbazIn this study, plant and animal production amounts in the agricultural field of Turkey belonging to the period 2001-2012 are analyzed. Although the agricultural fields suitable for planting reduce by years, an increase is observed in plan production. Although the standardization of livestock production maintains, an increase in animal products can be in question. Even though there is a positive relation between production value and marketing, the marketing value for the analyzed products tends to be in gradual increase. © 2014 AENSI Publisher All rights reserved.Öğe ANALYSIS OF THE RELATION BETWEEN US DOLAR AND EURO EXCHANGE WITH COINTEGRATION TECHIQUE(2012) Korkmaz, Murat; Galday, Kerem; Cahan, Nur DilbazalaGelişmiş ülkeler l970'lerin ortalarmdan itibaren sabit döviz kuru sisteminden esnek döviz kuru sistemine geçmişlerdir. Serbest döviz kulu sistemine geçişle birlikte döviz kqu öngörüleri de önem kazanmıştır. Finans literatüründe uygulamalı çalışmalar göstermiştir ki; döviz kuru serisi dinamikleri birim kök davranışı gösteren zaman serileri şeklindedir. Döviz kurları arasında eşbütünleşme ilişkisinin varlığı uzun dönem bir denge ilişkisi olduğunu göstermektedir ve döviz kurları arasında Granger nedenselliğin olabilecegini işaret etmektedir. Bu bilgilere dayanarak bir döviz kuru-nun alacağı değeri diğer döviz kuru ile tahminlemek mümkün olabilecektir. Çalışmamızın amacı Euro ve Dolar kurları arasındaki ilişkiyi eşbütünleşme analizi ile ortaya çıkarmaktır. Çalışmada kullanılan veriler toplam 16 ayı kapsamakta olup gün gün alış ve satış fiyatları üzerinden ayrı ayrı analiz edilmiştir. Analizler sonucunda serilerin durağan olmadığı sonucu ortaya çıkmıştır. Yapılan eşbütünleşme testi sonucunda ise ABD Doları ve Euro'nun alış ve satış fiyatları bakımından bir ilişki olmadıgı görülmüştür.Öğe ATATÜRK VE GÜNÜMÜZ DÖNEMİ EKONOMİ POLİTİKALARINA LİTERATÜR AÇISINDAN GENEL BİR BAKIŞ(2012) Güney, Selami; Korkmaz, Murat; Yiğiter, Şule Yüksel; Alacahan, Nur Dilbaz; Deniz, Naim; Ceylan, Nesrin; Yahyaoğlu, GüranToplum ve toplum bireyleri geleceğini şekillendirmek için tarihi geçmişlerini, kültür ve kültürel değerlerini iyi bilmeli ve anlamalıdır. Bir toplumu daha ileri seviyelere ancak bu değerler götürebilir. Gelecekte sağlayacağımız başarı ancak geçmişte yaşananları bilmek ve geleceği buna göre şekillendirmekle sağlanabilir. Türk tarihi geçmişine baktığımızda bu değerlerin oldukça yoğun olduğu gerçeğini görürüz. Türk tarihi geçmişinde yaşanan olumlu ve olumsuz çok yönde olay bulunmaktadır. Bu olayların en önemlisi Atatürk döneminde yaşananlardır. Özellikle Cumhuriyet dönemi ve öncesinde yaşanan olaylara baktığımızda bir tarih yazıldığını görürüz. Kıt kaynaklar ve ekonomik gücüm yetersiz olmasına rağmen bugünkü hale gelen Türkiye Cumhuriyetinin ekonomik ve politik anlamda temelleri Atatürk dönemi içerisinde atılmıştır. Atatürk ve günümüz mali politikaları bir evrim geçirerek bugünkü halini almıştır. Bu çalışmada Atatürk ve günümüz mali politikaları literatür açısından değerlendirilerek sonuç çıkarılmaya çalışılmıştır. Günümüzde Türkiye Cumhuriyetinin AB sürecinde uyguladığı bazı mali politikalar ve buna yönelik çalışmalara da değinilmiştir. Çalışma özellikle günümüz ve geçmiş dönemde yaşanan mali politikalar hakkında spesifik olarak bilgi vermektedir.Öğe BANKA MÜŞTERİLERİNİN KONUT KREDİSİ AÇISINDAN TERCİH DÜZEYLERİNİN İNCELENMESİ(2015) Korkmaz, Murat; Gümüş, Sefer; Alacahan, Nur DilbazToplum hayatının ekonomik ve sosyal bakımdan en önemli unsurlarından bir tanesi olan konut kentlerin şekillenmesinde çok büyük katkı sağlarken, toplumların gelişmişlik düzeyleri ile bilgi birikimlerini de yansıtmaktadır. Gelişmiş ülkelerde konut, ülke halkı için sadece bir ihtiyacın giderilmesi bakımından önemliyken, yani, doğrudan konut ihtiyacı ile ilgili iken, ülkemizde konut, ihtiyacın giderilmesinden öte; sosyal güvenlik sistemindeki yetersizlik nedeniyle, gelecekte bir gelir temin edilmesi yani kira geliri ihtiyacıyla, bir yatırım aracı olarak rant sağlanması amacıyla ile ilgili görülmektedir. Dünyada konut sorununa çözüm olarak sunulan uzun vadeli konut finansmanı sisteminin temel konusu konut olup, temel hedefi ise tüketiciye kurumsal yöntemlerle konut edindirmektir. Tüketicilerin konut kredisi kullanırken; tercih sebepleri farklılık gösterdiği ortaya çıkar. Gelir düzeyi, faiz oranları, gayrimenkul fiyatları vb. gibi bazı faktörlerin müşteriler tarafından bankaların kredi çekmek için tercih edilmeye sebep olduğunu ortaya çıkarmıştır.Öğe Biomechanical Effect of Ankle Ligament Injury in AO Type 44B2.1 Lateral Malleolus Fractures After Lateral Plate Fixation A Finite Element Analysis(Amer Podiatric Med Assoc, 2024) Olcar, Haci Ali; Mutu, Halil Burak; Ozer, Alaettin; Kuru, Tolgahan; Aydin, Davut; Korkmaz, MuratBackground: Distal fibula fractures at the ankle level are common and are usually accompanied by ligament injuries. This study aims to evaluate the effects of ankle ligament ruptures on ankle joints, fracture instability, and plate stress after distal fibula fracture fixed with a plate created by finite element analysis modeling and loading applied to ligament rupture models that may accompany this fracture. Methods: A finite element model consisting of three-dimensional fibula, tibia, foot bones, and ankle ligaments was designed to investigate the effects of ligament injuries accompanying plate-detected AO type 44B2.1 fractures on fracture detection, fixation material, and ankle joints. Then, the results were evaluated by modeling ligament rupture in six different ways. Results: In the modeling where the deltoid and talofibular ligaments are broken together, instability is highest in the ankle (2.31 mm) and fracture line (0.15 mm). The rupture of the anterior and posterior tibiofibular ligaments associated with syndesmosis caused less instability in the fracture and ankle than the single-ligament rupture models of both the deltoid and talofibular ligaments. Conclusions: In the finite element modeling of AO type 44B2.1 fractures detected with plate, the importance and potential effects of often-overlooked ankle ligament injuries are pointed out. Note that when treating ankle injuries, the ankle should be treated as a whole, with both bone and soft tissue. In some cases, the fracture may represent the visible tip of the iceberg. (J Am Podiatr Med Assoc 114(4), 2024; doi:10.7547/22-214)Öğe COMPETITION IN BANKING SECTOR(2012) Ekmekçioğlu, Safiye; Korkmaz, Murat; Ceylan, Nesrin; Yahyaoğlu, Güran; Günsel, İrfanGerçekleştirilen çalışmada 2005--2010 yılları arasındaki toplam mevduat, net faiz geliri/ gideri, net dönem kar/zarar, toplam aktifler ile krediler ve alacaklar değişkenleri kullanılarak Türkiye'deki bankalarm yapısal durumu incelenmiştir. Bankalar türlerine göre kamu sermayeli, özel sermayeli ve yabancı sermayeli bankalar şeklinde üç gruba ayrılmışlardır. Veriler 2005--2010 yılları arasındaki toplam mevduat, net faiz geliri/gideri, net dönem kar/zarar, toplam aktifler ile krediler ve alacaklar değişkenlerinin ortalamaları alınarak düzenlenmiştir. Her banka için bu değişkenler ayrı ayrı hesaplanarak analiz sonuçları elde edilmiştir. Bankalarm yapısal durumlarma ilişkin çıkarsamalarda bulunmak üzere dört farklı istatistiksel analiz ve grafiksel gösterimler kullanılmıştır. Türkiye'de faaliyet gösteren finans ve bankacılık sektörü içerisinde yer alan 30 bankaya ait verileri değerlendirilerek \"Tek Yönlü Varyans, Çoklu Regresyon, Temel Bileşen ve Çok Boyutlu Ölçekleme Analizleri Kullanılmış ve Anova Modeli Kurulmuştur\" Çalışma sonunda kamu bankaları oldukça yüksek başarı sağlarken, özel bankalarda kamu bankalarına yakın oranla başarı sağladıkları tespit edilmiştir. Fakat yabancı sermayeli bankalarda aynı başarı saptanmamıştır.Öğe Computational Mechanical Analysis of AO 44A1, 44B1, and 44C1 Fractures with Finite Element Modeling: Evaluation of Screw, Plate, and Kirschner Wire Fixation(Amer Podiatric Med Assoc, 2024) Olcar, Haci Ali; Ozer, Alaettin; Mutu, Halil Burak; Yurdakul, Goker; Kuru, Tolgahan; Aydin, Davut; Korkmaz, MuratBackground: The aim of this study was to create AO 44A1, 44B1, and 44C1 fractures using finite element analysis to determine the stability of Kirschner wire, intramedullary screw, and plate-screw fixation methods in fracture. Methods: Using finite element analysis, the postreduction behavior of AO 44A1, 44B1, and 44C1 fractures with Kirschner wire, intramedullary screw, and plate-screw fixation methods was analyzed and compared in terms of displacement and stress. Results: The lowest amount of displacement was provided with the intramedullary screw method in AO 44A1 and 44B1 fractures and with the 4-mm Kirschner wire method in AO 44C1 fractures. The total displacement of the intramedullary screw system used for fixation in AO 44A1, 44B1, and 44C1 fractures was lower. Conclusions: According to finite element analysis results, the lowest amount of displacement was obtained with intramedullary screw fixation in AO 44A1 and 44B1 fractures, and 4mm Kirschner wire fixation was achieved in AO 44C1 fractures. (J Am Podiatr Med Assoc 114(1), 2024 doi:10.7547/22-155)Öğe Karayolu yolcu taşımacılığı katma değer tahmininin detaylı analizi(2013) Korkmaz, Murat; Dilbaz, Nur AlacahanKarayolu taşımacılığı, ulaştırma sektörü içerisinde en önemli paya sahip ve en yaygın kullanılan bölümlerinden birisidir. Özellikle başka ulaşım türlerine imkân vermeyen doğal koşullarda daha da önemli hale gelmektedir. Önemli bir alt yapı yatırımı gerektiren karayolu taşımacılığı, yüksek maliyetleri ve uzun süreli geri dönüşleri sebebiyle yapılması zor ve uzun süren yatırımlar olarak dikkati çekmektedir. Karayolu taşımacılığı, bir yandan dünyada entegrasyonu sağlarken diğer yandan arz-talep etkileşimi çerçevesinde gelişen bir sektör olarak, küresel dünyanın ihtiyaçlarına cevap vermek durumundadır. Bu çalışmada özellikle ülkemiz açısından önem taşıyan karayolu yolcu taşımacılığının katma değer analizi yapılmıştır.Öğe Original Research The biomechanical analysis of first metatarsocuneiform arthrodesis using the finite element method: A comparison of plate osteosynthesis in different positions(Bayrakol Medical Publisher, 2024) Olcar, Haci Ali; Ozer, Alaettin; Mutu, Halil Burak; Kuru, Tolgahan; Yurdakul, Goker; Aydin, Davut; Korkmaz, MuratAim: The aim of this study was to compare plate positions in Lapidus arthrodesis in terms of displacement and plate stress. Material and Methods: In this study, the Lapidus arthrodesis was performed in a computerised environment using a finite element foot model with differentially positioned plates. The arthrodesis (Lapidus arthrodesis) was applied to the first metatarsocuneiform joint with 2 proximal 2 distal 3.5 mm screws using a 4 -hole plate in three different directions: medial, dorsal and plantar. Results: Displacement in the arthrodesis area and stress on the fixation material, the plate, were evaluated. After loading, the plantar plate arthrodesis model produced more total displacement (1, 97121 mm) and stress (2242 MPa) than other arthrodesis models. On the other hand, the dorsal plate arthrodesis model has less total displacement (1, 20479 mm) and stress (1253 MPa) than other arthrodesis models. In the volar, dorsal and medial finite element models, it was concluded that the least displacement and plate stress were in the dorsal plate application. Discussion: In the finite element study, complications can be seen more frequently in Lapidus arthrodesis performed with plantar and medial plates compared to Lapidus arthrodesis performed with dorsal plates. Therefore, Lapidus arthrodesis performed with a dorsal plate may be more stable.Öğe THE RELATION BETWEEN REAL EXCHANGE RATE IN TURKEY AND FOREIGN TRADE: AN APPLIED ANALYSIS(2015) Korkmaz, Murat; Dilbaz, Nur Alacahan; Aytaç, Ayhan; Aksoy, Muzaffer; Germir, Hatice Nur; Kart, NurullahBu çalışmada reel döviz kuru ile ihracat ve ithalat arasındaki ilişki 2003:01-2013:04 dönemlerini kapsayan Türkiye ekonomisine ait verilerle zaman serisi yöntemi kullanılarak incelenmeye çalışılmıştır. Elde edilen bulgular İthalat değişkeninin bağımlı değişken olduğu modelde ihracat ve döviz kuru değişkenleri anlamlı bulunmuştur. İthalat seviyesi ihracat ve döviz kuru değişkenlerinden etkilenmektedir. Döviz kurunun bağımlı olduğu modelde ise yalnızca ihracat değişkeni anlamlı bulunmuştur. İhracatın seyri döviz kurunun artırıcı bir etki yapmaktadır. Ayrıca granger nedensellik testi sonuçlarına göre ihracat ve ithalat değişkenleri döviz kurunun, ithalat ise ihracatın Granger nedenleridir. Giriş: Bir ülkenin gerek yurtiçi gerek yurtdışı ekonomisinin konumu açısından ülkenin ihracat fiyatlarının ithalat fiyatlarına oranı olarak bilinen dış ticaret hadleri son derece önem arz etmektedir. Çünkü bir ülke için dış ticaret hadleri ülkenin rekabet gücünü ifade etmektedir. Özellikle sermaye piyasasının sığ olduğu gelişmekte olan ülkeler açısından döviz kuru ve dış ticaret arasındaki ilişkinin boyutunun bilinmesi ayrı bir gerekliliktir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, döviz kuru dış ticaret ilişkisini önce teorik sonra Türkiye ekonomisindeki gelişimini ekonometrik olarak analiz etmektir. Yöntem: Analize dahil edilen seriler farklı kaynakların internet veri tabanları kullanılarak elde edilmiştir. Bu bağlamda ithalat ve ihracat ile ilgili veriler TUİK in her ay açıkladığı aylık dış ticaret ile ilgili raporlarından elde edilmiştir. Reel efektif döviz kuru ise TCMBnin elektronik veri dağıtım sistemi üzerinden TÜFE bazlı reel efektif döviz kurları sekmesinden Gelişmiş ülkeler bazlı reel efektif döviz kuru (2003=100) verisinden elde edilmiştir. Sonuç: Çalışmada reel döviz kuru ile ihracat ve ithalat arasındaki ilişkinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Oluşturulan modelin sahte regresyonla ile sonlanmaması için öncelikle bütün zaman serilerine durağanlık analizi uygulanmıştır. Bu amaçla 2003:012013:06 dönemini kapsayan zaman serileri analize tabi tutulmuştur. Sonuç- lar incelendiğinde zaman serilerinin birinci farklarının durağan olduğu ve serilerde trend ve sabitin bulunmadığı görülmüştür. Sonrasında yapılan analizlerde her bir seri için diğer serilerin bir dönemli gecikme değerleri modele dahil edilmiştir. Elde edilen ilişkinin deterministik trendden arındırılması için 2009:03 öncesi ve sonrası için bir kukla değişken modele dahil edilmiştir. Anlamsız değişkenler modelden arındırılarak nihai modeller belirlenerek analiz yapılmıştır. Buna göre ihracat modelindeki bütün değişkenler anlamlı bulunmuştur. İhracat değişkeni ithalat ve döviz kurundan etkilenmektedir. İhracat değişkeni ayrıca 2009:03. ayında gerçekleşen kırılmadan da etkilenmektedir. Sabitin modeldeki anlamı ise diğer değişkenlerin sıfıra eşit olması durumunda ihracatın belirli bir bazının olduğu ve asla sıfır olmadığıdır. İthalat değişkeninin bağımlı değişken olduğu modelde ihracat ve döviz kuru değişkenleri anlamlı bulunmuştur. İthalat seviyesi ihracat ve döviz kuru değişkenlerinden etkilenmektedir. Döviz kurunun bağımlı olduğu modelde ise yalnızca ihracat değişkeni anlamlı bulunmuştur. İhracatın seyri döviz kurunun artırıcı bir etki yapmaktadır. Ayrıca granger nedensellik testi sonuçlarına göre ihracat ve ithalat değişkenleri döviz kurunun, ithalat ise ihracatın Granger nedenleridir.Öğe TÜRKİYE'DE KADIN İSTİHDAMININ AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİNDEKİ KADIN İSTİHDAMI İLE KARŞILAŞTIRILMASI(2013) Korkmaz, Murat; Alacahan, Nur Dilbaz; Tuna, Dilek Cesim; Yücel, Ali Serdar; Aras, GökşenGünümüzde ekonomik ve toplumsal kalkınmaya doğrudan etkisi olan işsizlik ve istihdam, ülkelerin önemle üzerinde durmaları gereken bir konu haline gelmiştir. Bu durumdan etkilenen en önemli kesimi muhakkak kadınlar oluşturmaktadır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin büyük oranda devam ettiği günümüz toplumlarında refah seviyesinin yükseltilmesi ve kalkınmanın sürdürülebilmesi bakımından kadın istihdamı önem arz etmektedir. Günümüzde kadın istihdamının mevcut durumunun gelişmiş ya da gelişmekte olan diğer ülkelerle karşılaştırılarak ortaya konulması konuya ışık tutacak ve bu konuda izlenecek politikalara rehberlik yapacaktır. Bu karşılaştırmalar sonucunda ortaya çıkan benzerlikler ve farklılıklar değerlendirilerek Türkiye'de kadın istihdamına ilişkin daha somut değerlendirmeler yapılması sağlanabilecektir. Bu çalışma, istatistikî veriler çerçevesinde Türkiye'deki kadın istihdamının iş pazarı açısından gelişmiş bir ülke olan ABD'deki kadın istihdamına göre nerede bulunduğunu ve buna etki eden faktörlerin neler olduğunu belirlemeyi amaçlamaktadır. Çalışma Türkiye istatistik kurumu veri tabanı ve Amerika birleşik devletleri gerçekleştirilmiştir. Çalışma genel olarak 2000 yılı ve sonrası verileri kullanılarak durumlarda dönem daraltılmıştır. Çalışmanın ilk bölümünde temel istatistikler karşılaştırılarak iki ülke arasındaki farklar belirlenmeye çalışılmıştır. İstihdamın toplam iş gücüne oranı, meslek ve eğitim kırılımları gibi değişkenler ve iki ülke arasındaki farklar belirlenmiştir. İkinci bölümünde ise Regresyon ve Granger Nedensellik analizleri kullanılarak GSMH ile İstihdam değişkeni arasındaki ilişkinin ölçüsü ve yönü belirlenmeye çalışılmıştır. Sonuç olarak, Amerika'nın sanayideki köklü geçmişinin etkisiyle kadın istihdamı ve sektör dağılımları Türkiye kadın istihdamı rakamlarına göre oldukça farklı bulunmuştur. Amerika'da 2000'li yıllardan bu yana kadın istihdamındaki gelişim %5 seviyesinde iken, Türkiye'de bu oran %25 olarak bulunmuştur. Bu farklılığın, Amerika'da kadın nüfusunun istihdama katılımının daha erken dönemlerde olmasından, Türkiye'de ise son yıllarda kadınların çalışma hayatına dâhil edilebilmesi için gösterilen çabalardan kaynaklandığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca krizin istihdam üzerindeki etkisi sonucunda işsizlik oranlarının her iki ülkede de yükseldiği ve krizin bittiği dönemde bir toparlanma evresine girildiği bulunmuştur. İş gücüne katılım oranların bakıldığında ise; Amerika'daki katılım oranlarının %50'ler seviyesinde iken, bu oranın Türkiye'de %25'ler seviyesinde kaldığı, Amerika'da çalışan kadınların büyük çoğunluğunun yüksek eğitim gerektiren yönetimsel işlerde çalışırken, Türkiye'de çalışan kadınların daha çok balıkçılık veya zirai sektörlerde yoğunlaştıkları görülmüştür. Araştırmada elde edilen bir başka sonuç ise; ABD'de GSMH artışının, kadın istihdamında artışa neden olurken Türkiye'de her ikisinin bir birinin nedeni olduğu yönündedir.