Yazar "Gökbayrak, Zeliha" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 21
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Anatomical observations on formation and development of adventitious root primordium in canes of Vitis sp.(2023) Gökbayrak, Zeliha; Engin, HakanUnderstanding the anatomical aspects of adventitious root primordium formation can provide valuable insights into the improvement of propagation techniques, rootstock selection, and overall vineyard management practices in Vitis spp. This work was carried out to investigate anatomical root primordium formation in the rooted cuttings of Cabernet Sauvignon (CS, Vitis vinifera L.) and the rootstock Kober 5BB (Vitis berlandieri x V. riparia) with their relationship to stem anatomy. One-node cuttings were grown under temperature-controlled conditions for 8 weeks. After removal of the roots and calli, the stem parts were fixed in a fixative solution. A revised method of safranin staining was applied to the 90 µm thick cross-sections made with a hand microtome. It was observed that root primordia were derived from the two different regions of the cane tissues: from the groups of cells close to the outside of the conductive tissue system and from the cell groups in the deeper site, close to the pith. Cultivars showed significant differences in terms of the regions where they had their root primordial initials. Number of potential root primordia was statistically higher in CS. Both CS and 5BB had root angles in the range of 83° to 86°. It was concluded that grapevine cuttings had only induced root primordia and the capacity to produce them was dependent on the genotype. Formation and development of root primordia and the anatomical differentiation of the cell groups were similar in Cabernet Sauvignon and 5BB.Öğe Aşı uyuşma düzeyi belirlenmesinde kullanılan formüllerin farklı üzüm çeşit - anaç kombinasyonlarında karşılaştırılması(2012) Gökbayrak, Zeliha; Söylemezoğlu, Gökhan; Ergül, AliFiloksera ve nematod zararı nedeniyle Vitis vinifera L. çeşitlerinin Amerikan asma anaçları üzerine aşılanması zorunludur. Bu durumda uyuşma durumlarının bağda tespit edilmesi gereklidir. Bu amaçla, Perraudine, Branas, Spiegel-Roy & Lavee ve Onaran tarafından geliştirilen dört farklı formülün karşılaştırıldığı bu çalışmada, tek bir formülün çeşit/anaç kombinasyonuna ait uyuşma durumunu güvenilirlikle tespit etmesi mümkün olmamıştır. Farklı formüller aynı çeşit/anaç kombinasyonuna ait farklı uyuşma katsayısı değeri vermiştir. Bu nedenle aşı uyuşma çalışmalarındaki formül sonuçlarının, uzun dönemli yetiştiricilik ile elde edilen budama odunu ağırlığı, verim ve kalite analiz sonuçları ile karşılaştırılması ve histolojik ve biyokimyasal analizler ile desteklenmesi gerekmektedir.Öğe Bağcılığın belalı zararlısı:Filoksera(2006) Gökbayrak, ZelihaFiloksera zararlısı (Daktulospharia vitifoliae Fitch.) bağların kendi kökleri üzerinde çoğaltımını doğrudan engelleyen ve dayanıklı Amerikan asma anaçları üzerine aşılı fidan kullanımını zorunlu kılan en önemli bağ zararlısıdır. Yaşam döngüsündeki farklılık ve genotipindeki çeşitlilik, bu zararlı ile mücadele olanaklarını sınırlamaktadır. Son yıllarda anaç kullanımına ek olarak, doğrudan filokserayı hedef alan veya omcanın dayanım gücünü arttırmaya yönelik bir çok farklı uygulama yapılmasına rağmen bu zararlı ile mücadele, biyolojisi, ekolojisi ve verdiği zararın daha iyi anlaşılması ile mümkün olacaktır.Öğe Brassinosteroid ve Melatonin Uygulamalarının Meloidogyne incognita üzerine Etkinliğinin Araştırılması(2020) Gözel, Çiğdem; Gökbayrak, ZelihaNematoda hassas oldugu bildirilen H2274 (Lycopersicon esculentum L.) çesidinin 3-4 yapraklı fidelerine daldırma, spreyleme ve sulama seklinde 24-epibrassinolid (24-epi) (1, 5 ve 10 ?M) ve melatoninin (mel) (10, 50 ve 100 ?M) 3 farklı konsantrasyonu uygulanmıs ve kökur nematodu Meloidogyne incognita (Kofoid and White, 1919) Chitwood zararına karsı etkileri arastırılmıstır. M. incognita?nın 2. dönem larvaları (J2) 1000 J2/saksı olacak sekilde kök bölgesine verilmistir. Sekiz hafta süresince her 7 günde bir Dualex® ile klorofil, antosiyanin, flavonol ve azot balans indeksi degerleri ölçülmüstür. Denemenin baslangıcında ve sonunda ölçülen gövde boyu ve gövde çapına ilave olarak gövde yas ve kuru agırlıkları ile kök çapı ve en uzun kök uzunlugu degerleri elde edilmistir. Dualex® ölçümleri üzerine uygulamaların ve haftalık ölçümlemenin etkisi tespit edilmistir. Genel olarak 24-epi uygulamaları kontrollere göre daha yüksek degerler vermistir. Gövde ve kök ile ilgili özellikler üzerine hormonların nasıl verildigi kadar hangi uygulamaya maruz kaldıklarına göre etkilerin önemli oldugu tespit edilmistir. Daldırma seklinde verilen hormonlardan özellikle 24-epinin degerlerinin nematod varlıgında dahi kontrol bitkilerine yakın veya daha iyi sonuçlar ortaya çıkardıgı belirlenmistir. Köklerde yapılan urlanma skalası, yumurta paketi sayısı ve nematod üreme gücü degerleri üzerinde de yapılan varyans analizi sonuçlarına göre; Saf su+nematod uygulaması en yüksek kök gal indeks degerine sahipken, 10 ?M 24-epi+nematod uygulaması en düsük degeri göstermistir. Aynı konsantrasyondaki 24-epi daldırma seklinde uygulandıgında en az yumurta paketi sayısı tespit edilmistir. Daldırmanın aksine spreyleme seklinde verilen 100 ?M mel nematodun üreme gücü üzerine azaltıcı etkiye sahip olmustur. Sonuç olarak, 24- epibrassinolid melatonine göre nematodun zararlı etkilerini azaltma yönünden konsantrasyona ve uygulanıs yöntemine baglı olsa da daha destekleyici olmus ve stresin domates üzerindeki etkilerini hafifletmistir.Öğe Brassinosteroidlerin Trakya İlkeren (Vitis vinif era L.) sofralık üzüm çeşidinin verim ve kalitesi üzerine olan etkileri(2014) İşçi, Burçak; Gökbayrak, ZelihaBu araştırma bir brassinosteroid bileşiğinin (22S, 23S- homobrassinolid) bağda yetişen sofralıküzüm çeşidi Trakya İlkerenin verim ve kalitesi üzerine olan etkilerini tespit etmek amacıylayürütülmüştür. Omcalar iki vejetasyon döneminde çiçeklenme başlangıcında (Mayıs ayının ilkhaftası) muamele edilmiştir. Solüsyon 0 (kontrol), 10-3ve 10-4mgL-1konsantrasyonlarındahazırlanmıştır. Kontrol grubunun salkımları 16°Brix değerine ulaşınca tüm deneme hasat edilmiştir.Verim ve kalite özellikleri tespit edilmiştir. Brassinosteroid bileşiği dozlarının sadece tane sapı kopmakuvveti üzerine etkili olduğu tespit edilmiştir. Salkım uzunluğunun uygulama yılına bağlı olarakdeğiştiği belirlenmiştir. Uygulanan dozların Trakya İlkeren çeşidinin diğer verim ve kaliteözellikleri üzerine etkili olmadığı görülmüştür.Öğe Can pruning be utilized to minimize aberrant fruit formation in kiwifruit?(2012) Gökbayrak, Zeliha; Engin, Hakan; Dardeniz, Alper; Şeker, Murat; Baştaş, Bülent‘Hayward’ (Actinidia deliciosa A. Chev C.F.Liang and A.R.Ferguson) yüksek verimi ve kalitesi için tercih edilen bir kivi çeşididir. Ancak, anormal şekilli (yassı veya yelpaze) meyve oluşturma eğilimi pazarlanabilir değerinin düşmesine ve dolayısıyla düşük gelire neden olmaktadır. Bu araştırma, anormal şekilli meyve oluşumunu en aza indirmek için budamanın bir strateji olarak kullanılıp kullanılamayacağını belirlemek amacıyla planlanmıştır. Kepez, Çanakkale yakınlarında bulunan bir ticari kivi bağında iki vegetasyon döneminde üç farklı düzeyde (4, 8, and 16 göz/dal) kış budamasının uygulanmasıyla yürütülmüştür. Hasatta normal ve anormal şekilli meyveler omca başına sayılmış olup, verim ve kalite analizleri yapılmıştır. Sonuçlar, budamanın ‘Hayward’ kivi çeşidinde anormal meyve oluşumu ve verim özellikleri üzerine istatistiksel olarak önemli düzeyde etkiye sahip olmadığını ortaya koymuştur.Öğe Cevizde Bodurluk Üzerine Brassinosteroid (Homobrassinolid ve Epibrassinolid) Uygulamalarının Etkisi(2021) Engin, Hakan; Gökbayrak, Zeliha; Gündoğdu, Mehmet AliÇalışmada, brassinosteroid bileşiklerinden homobrassinolid (HBr) ve epibrassinolid (EBr)’in ‘Chandler’ ceviz çeşidinin erken dönem gelişimi üzerine olan etkileri araştırılmıştır. 2017 yılı mart ayında 2:1:1 toprak: perlit: torf ortamında 70 litrelik saksılara dikilen cevizler, aşı noktasının 20 cm üstünden kesilmiş ve 2018 yılı Mart ayına kadar gelişmesi sağlanmıştır. 1 mg L-1 konsantrasyonunda HBr ve EBr uygulamaları tomurcukların uyandığı ve erkek çiçeklerin şekillendiği dönemlerde iki kez el pülverizatörü ile püskürtülerek yapılmıştır. Anaç gelişiminde, her iki bileşiğin etkili olduğu saptanmıştır. EBr, anacın enine gelişimini %22 artırmıştır. Kalem gelişimi üzerine, brassinosteroid bileşiklerinin etkisi yanında aylar bazında meydana gelen değişimler de dikkati çekmiştir. Kalemin enine gelişimi, HBr ve EBr uygulamalarında aynı oranda engellenmiştir. EBr (%52) ve HBr (%23) değişen oranlarda bodurluk üzerine etkili olmuştur. EBr uygulanan ceviz fidanlarının boyu kontrol fidanlarının yaklaşık %50’si kadardır. Her iki kimyasal dallanmayı artırmaktadır. HBr fidanlardaki dallanmayı %31, EBr ise %52 artırmıştır. Erken dönemlerde EBr uygulaması dallanma üzerine daha etkilidir. Brassinosteroidlerin erken dönemde fidanlarının büyüklüğünün kontrolünde kullanılabileceği tespit edilmiştir.Öğe Determination of Flower Formation and Development in Arbutus andrachne L. with Association of Phenology(Centivens Institute of Innovative Research, 2021) Gökbayrak, Zeliha; Engin, HakanFlower and floral organ development in the eastern strawberry tree (Arbutus andrachne L.) was investigated in this study to determine its stages and timing. After careful dissection and examination of the samples under microscopy, taken ever 10-15 days from at the end of January to the middle of April in 2019, the results concluded that flower formation completed in seven stages and that inflorescence and individual flower differentiation occurred at the end of winter. First individual flower primordia were evident 56 days before anthesis. Generative parts appeared almost 3 weeks (23 days) later and completed their initial growth in another 3 weeks (21 days). The formation of all floral organ primordia completed within the floral cup in which 5 sepals, 5 petals, 10 stamens and pistil. Individual flower primordia which were connected to the main axis by a pedicel grew on the main axis, and side branches on a second degree were connected to this main axis. Flower primordia were visible on March 2 and showed their size increased 15- and 27-fold in terms of width and length, respectively, over the course of 6 weeks.Öğe Dünyada Bağcılık Alanında Son On Yılda Yapılmış Araştırmalara Genel Bir Bakış(Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2021) Gökbayrak, Zeliha; İşçi, Burçak; Keskin, NurhanBu çalışmada, Vitis türlerine ait bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu bilginin bu alanda ön plana çıkmış altı uluslararası dergi aracılığıyla 2010-2020 yıllarını kapsayacak şekilde derlenmesi hedeflenmiştir. Araştırma konularının ağırlıklı olarak iklim değişikliği ile ilgili olduğu ve olası olumsuz etkilerini en aza indirecek uygulamaların incelendiği görülmektedir. Teknik ve biyokimyasal analizlerin ürüne zarar vermeden yapılmasına yönelik hassas bağcılık (veri ve görüntü işleme ile modelleme) işlemleri nin de hız kazandığı görülmektedir. Değişen hava olaylarının etkisiyle hastalık ve zararlı çeşitliliği gözlenmekte ve uyumlu mücadele yöntemleri de araştırılmaktadır. Su azlığı tehlikesi altında asma dışı bitkilerin kullanımıyla suyun gerektiği zamanda gerektiği miktarda asma tarafından kullanılabilir olmasının sağlanması küresel ısınma tehdidi altında öne çıkan araştırma konu ları arasındadır. Kuraklığa dayanıklı yeni çeşitler geliştirme konusunda yeni belirteçlerden yararlanılması söz konusu olabilmektedir. Çoğaltma, fizyoloji k sendromlar ve depolama konularında nispeten daha az sayıda bilimsel çalışmanın bu dergilerde yayımlanması dikkat çekicidir. Derlenen bilgiler ışığında bağcılık alanında yapılabilecek araştırma konularına yönelik geniş bir bakış açısıyla projeksiyonlar if ade edilmiştir.Öğe Effect of Brassinosteroid Applications on Flower Sex Distribution of 'Chandler' Walnut Cultivar(Centenary University, 2022) Engin, Hakan; Gökbayrak, ZelihaIn this study, the effects of brassinosteroid (BR) group compounds, 24-epibrassinolide (EBr) and 22(S), 23(S)-homobrassinolide (HBr), on flower sex distribution were studied. The study was carried out on the 'Chandler' walnut (Juglans regia L.) cultivar between 2016-2018 at the Department of Horticulture Faculty of Agriculture, Çanakkale Onsekiz Mart University. 'Chandler' grafted on a seedling rootstock were planted into 70-liter pots containing soil: peat: perlite (2:1:1) medium. HBr and EBr were applied twice at a concentration of 1 mg L-1 for two consecutive years in the dormant season and at bud burst, using a hand sprayer. The results show that BR applications could alter the flower sex distribution in walnuts. EBr and HBr applications significantly increased the number of females, catkin (male), and total flowers per plant. The highest number of female flowers (5.2) was observed in the plant treated with HBr. It was determined that the annual growth of the plant and the increase in the numbers of the female flower, catkin, and total flowers were statistically positively related. It is seen that the proportional relationship between male and female flowers is independent of BR applications and the growth of the plant. © 2022, Centenary University. All rights reserved.Öğe Effects of cane-girdling and cluster and berry thinning on berry organic acids of four Vitis vinifera L. table grape cultivars(2013) Keskin, Nurhan; Işçi, Burçak; Gökbayrak, ZelihaThe response of berry organic acids of four organically grown table grape cultivars to cane-girdling and cluster-berry thinning treatments were evaluated over two growing seasons. In addition pH, titratable acidity, soluble solids content and maturity index were also determined. Statistical analyses showed that individual organic acid content of the four grape cultivars were significantly affected by the treatments. Tartaric and malic acids of 'Red Globe' were mostly influenced by the cluster-berry thinning treatment. 'Alphonse Lavalleé' accumulated the highest tartaric acid and malic acid in both the girdled/ thinned and the cluster-berry thinned vines, respectively. The control and girdled 'Trakya Ilkeren' vines had the most tartaric acid. Control vines also contained high malic acid amount. 'Buca Razaki{dotless}si{dotless}', on the other hand, had the most prominent tartaric and malic acid levels in the girdled/thinned and thinned vines, respectively. Quality parameters also showed significant differences among the cultivars in response to the treatments.Öğe Effects of hydrogen cyanamide on the floral morphogenesis of kiwifruit buds(Instituto de Investigaciones Agropecuarias, INIA, 2010) Engin, Hakan; Gökbayrak, Zeliha; Dardeniz, AlperThe influence of hydrogen cyanamide (HC) on the flower bud development of kiwifruit (Actinidia deliciosa (A. Chev.) C.F. Liang & A.R. Ferguson). 'Hayward' was studied. The bud samples were taken every 5-10 d starting from dormant season (March) and fixed in FAA (10% formalin, 50% ethanol, 5% glacial acetic acid). Flower bud development was compared in three HC concentrations and the control. 1%, 2%, and 3% of HC was applied 35 d before the expected natural bud break. During the onset of bud break, only 57.6% of control buds had sepal primordia developed. On the other hand, HC treated buds had almost completed their stamen formation and started stigma primordia. When the control vines were in advanced bud break, gynoecial plateau already began to form in the vines treated with 2 and 3% HC. Vines treated with 1% HC lagged a little behind and had not started developing the gynoecial plateau. As the bud developed from the open cluster to the tight bud stage, the differences between the control and HC treated plants were more distinct. However, there were no differences between HC treatments as the ovule initiation took place in the buds.Öğe Effects of melatonin on root knot nematode: in situ estimation of physiological responses in tomato(Universitatea de Ştiinţe Agronomice si Medicina Veterinara - Bucureşti, 2021) Gözel, Çiğdem; Gökbayrak, ZelihaThis research was conducted in 2020 to investigate the influence of melatonin (10, 50 and 100 mu M) given in three methods (immersion, irrigation and foliar spraying), on some physiological aspects of tomato seedlings exposed to root knot nematodes. The seedlings were inoculated with 1000 infective juveniles of Meloidogyne incognita [(Kofoid and White) Chitwood]. Dualex (R) optic sensor was used to in situ measure total chlorophylls, flavonols and anthocyanins contents and nitrogen balance index (NBI). Results indicated that while no significant effects were observed on chlorophyll content, melatonin ameliorated the adverse effects of M. incognita on chlorophyll depending on the concentration and mode. Flavonols were at the highest in the irrigated plants and the lowest in the immersed ones, between 06-1.1, exhibiting a significant difference. NBI was affected by the method the melatonin was applied, and immersing boosted it, while irrigation caused a significant decrease. Irrigation resulted in significantly higher anthocyanins compared to the other two methods. One observation was that applying melatonin in the low and medium concentrations to the nematode containing soil increased the anthocyanins. Melatonin merits a value in developing a response against the nematode but needs further elucidation.Öğe Epibrassinolid, Gibberellik Asit ve Naftalen Asetik Asittin Bazı Nar Çeşitlerinde Çiçek Tozu Çimlenme Oranlarına Etkisi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-12-01) Engin, Hakan; Gökbayrak, Zeliha; Altunbaş, DuyguBu araştırma, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Dardanos Yerleşkesi içerisindeki nar koleksiyon bahçesinde bulunan ‘Caner I’, ‘Caner II’ çeşitleri ve ‘26–3’ nar tipinde yürütülmüştür. Bitki büyüme düzenleyicilerden epibrassinolid (Epi–B1) 0.001, 0.01, 0.1 ppm, gibberellik asit (GA3) 25, 50, 100 ppm ve naftalen asetik asit (NAA) 0,5, 1,0 ve 2,5 ppm konsantrasyonlarında çiçek tozlarını çimlendirme ortamına uygulanmıştır. Çiçek tozu çimlenme denemeleri in vitro koşullarda ‘agar–petri’ yöntemi ile yapılmıştır. ‘Caner I’, ‘Caner II’ çeşitleri ve ‘26–3’ tipinde bulunan erkek (steril) ve hermafrodit (fertil) çiçek tiplerinin oranları saptanmıştır. Uygulanan büyümeyi düzenleyicilerin çiçek tozlarının çimlenme oranlarına etkisi her iki çiçek tipinde de belirlenmiştir. İncelenen nar tip ve çeşitlerinde yaklaşık olarak %75 steril çiçek ve %25 oranında fertil çiçek belirlenmiştir. En yüksek çiçek tozu çimlenme oranları epibrassinolid uygulamasının 0,1 ppm konsantrasyonunda elde edilmiştir.Öğe Influence of 24-Epibrassinolide on Physiological Characteristics of Tomato Seedlings Infested with Root-knot Nematode Meloidogyne incognita (Kofoid & White, 1919) Chitwood, 1949 (Tylenchida: Meloidogynidae)(2022) Gözel, Çiğdem; Gökbayrak, ZelihaThe aim of this research is to determine the physiological responses of tomato seedlings treated with 24-epibrassinolide (EBL), given via different methods such as immersion, irrigation, and foliar spray, followed by inoculation of root-knot nematode Meloidogyne incognita (Kofoid & White 1919) Chitwood, 1949 (Tylenchida: Meloidogynidae). Physiological measurements (chlorophyll, flavonols, nitrogen balance index, and anthocyanins) were carried out non-destructively with a portable chlorophyll meter at the end of the 56th days post inoculation. Results showed that chlorophyll contents of the tomato leaves were affected by both the EBL applications and the methods. Chlorophyll contents were better protected with the irrigation method. Flavonols and nitrogen balance index were inversely related with the application method. Leaf anthocyanin index was affected just by the EBL applications. Depending on the physiological aspect under observation, the method (immersion against irrigation, for instance) might present a challenging status in terms of providing protection against root-knot nematode when tomato plants are treated with EBL.Öğe Influence of IAA, 28-homobrassinolide and 24-epibrassinolide on Adventitious Rooting in Grapevine(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2018-07-17) Gökbayrak, Zeliha; Uzunoğlu, ÖmerIn this research, influence of auxin and brassinosteroids on rooting of American grapevine rootstocks (140 Ru and 41 B) was investigated. Hormones and their concentrations used were indole butyric acid (IBA); 0 (control), 1000, 1500, 2000 and 4000 ppm for 5-second dipping, and 22(S),23(S)-homobrassinolide (HBR) and 24- epibrassinolide (EBR); 0 (control), 10, 0,25, 0,50 and 1,00 ppm for 10-minute dipping. In the cuttings allowed to grow and develop in a growth chamber, firstly the ratios of sprouting, rooting and healthy plant were calculated. Later, in the rooted and sprouted cuttings only, root development (root number, longest root length, root development scale, fresh and dry root weights, dry root ratio) and shoot development (primary shoot length, node number, shoot number, auxiliary shoot number) were determined. Applications of 5 second 1500 ppm IBA and 10 minute 1.00 ppm HBR were shown to stimulate rooting and healthy plant ratios in the rootstock 41 B. EBR, on the other hand, did not yield any success. Along with 1000 ppm IBA, 0.50 and 1.00 ppm HBR, all EBR treatments resulted in noticeable increase in the ratios of rooting and healthy plant in 140 Ru. Although 140 Ru had always better growth and development compared to 41 B, IBA applications did not have distinctly significant effects on root and shoot development of the two rootstocks. According to results of this study, it can be stated that brassinosteroids might be useful to induce rooting in grapevine rootstocks cuttings.Öğe Kivi (Actinidia deliciosa) çiçeklerinde yassı veya yelpaze dişi organ oluşumu(2008) Gökbayrak, Zeliha; Engin, Hakan; Dardeniz, AlperDünyada en fazla yetiştirilen kivi (Actinidia deliciosa) çeşidi olan Hayward’da anormal şekilli meyve oluşumu ile çok sık karşılaşılmaktadır. Bu araştırmada, Hayward kivi çesidinde meydana gelen bu anormal olusumların başlangıcının dönemsel ve kronolojik olarak ortaya çıkarılması amaçlanmıstır. Sürme ile başlayan dönemde belli aralıklarla alınan çiçek tomurcukları mikroskop altında incelenmistir. Elde edilen sonuçlara göre, anormal sekilli meyve olusumunun nedeni dişi organ taslagının anormal şekilli olmasıdır. Ayrıca, kivi bagındaki anormal sekilli disi organa sahip çiçek olusumu da gözlenmiş ve bu oluşum oranı %8 olarak saptanmıştır.Öğe Merlot ve Cabernet Sauvignon Üzüm Çeşitlerinde (Vitis vinifera L.) Çiçek Salkımı Çiçek Organ Taslaklarının Morfolojik Gelişim Safhalarının Belirlenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2019-07-11) Gökbayrak, Zeliha; Engin, HakanBu araştırma asma çiçek salkımı ile çiçek organ taslaklarının gösterdiği morfolojik değişimlerin gelişim dönemleri ile birlikte ortaya konulması amacıyla yürütülmüştür. ‘Merlot’ ve ‘Cabernet Sauvignon’ (Vitis vinifera L.) üzüm çeşitlerinin çiçek organ taslaklarının oluşumu ve gelişimi mikroskop altında incelenmiştir. Tomurcuk örnekleri, 2016 yılı Mart ayı başından başlayarak 5-10’ar gün arayla alınarak Mayıs ayı ortasına kadar FAA solüsyonu içinde muhafaza edilmiştir. Çiçek salkımı taslağının belirginleşmesinden sonra çiçek organ taslakları sırasıyla çanak yaprak, taç yaprak, erkek organ ve dişi organ olarak farklılaşmıştır. Günümüz literatür bilgisine ek olarak, özellikle eşey organlarının gelişimi aşamaları daha detaylandırılmıştır. Elde edilen görüntüler, taç yaprak taslağının tepe noktasında birleşip kaliptrayı oluşturmadan hemen öncesinde erkek organ taslağının gelişmeye başladığını ve erkek organ taslakları ile takip eden dişi organ taslağı gelişiminin ortalama 5 gün içerisinde hızlı bir kütlesel büyüme sonucunda tamamlandığını ortaya koymuştur. Çalışma, ‘Merlot’ ve ‘Cabernet Sauvignon’ çiçeklerinde, kış dinlenme dönemi içerisinde gözlerde generatif organ taslaklarının yapılanmasına yönelik bir gelişme olmadığını, çiçek organ taslaklarının farklılaşmasının sürmeyle birlikte Nisan ayında başladığını ve bütün çiçek organ taslaklarının yaklaşık üç haftalık kısa bir dönemde şekillendiğini ortaya koymuştur.Öğe Nar Çeşitlerinin Erselik ve Fonksiyonel Erkek Çiçeklerinde in Vitro Polen Çimlenmesi Üzerine Brassinosteroid, Naftalen Asetik Asit ve Giberllik Asitin Etkileri(2016) Engin, Hakan; Gökbayrak, ZelihaNar Çeşitlerinin Erselik ve Fonksiyonel Erkek Çiçeklerinde in Vitro Polen Çimlenmesi Üzerine Brassinosteroid, Naftalen Asetik Asit ve Giberllik Asitin Etkileri Bir nar ağacı üzerinde bulunan iki farklı tipteki çiçek (erselik ve fonksiyonel erkek) kendilerine ait polen üretmektedir. Bu şekilde farklı polen kaynaklarına sahip olmak, yetiştiricilere veya ıslahçılara melezleme açısından bir seçenek sunmaktadır. Bu bakış açısıyla, üç nar çeşidinin (,,Antalya-14\", ,,Aşınar\" ve ,,Çekirdeksiz\") her iki tip çiçeğinden toplanan polenler, içinde gibberellik asit (GA3), naftalen asetik asit (NAA) ve 24-epibrassinolid (EBR) bulunan besin ortamı (%1 agar ve %20 sakkaroz) içerisinde in vitro çimlenme yetenekleri açısından test edilmiştir. 24 saatlik inkübasyondan sonra polenler değerlendirilmiş ve çimlenme oranları saptanmıştır. Farklı çiçeklerden elde edilen polenlerin çimlenme yetenekleri çeşide göre büyük farklılık göstermiştir. ,,Antalya-14\" ve ,,Çekirdeksiz\" çeşitlerinin erselik çiçekleri önemli düzeyde düşük orana sahip olurken ,,Aşınar\" çeşidinde bu durum gözlenmemiştir. Hormonların etkileri büyük çoğunlukla polen kaynağı, hormon tipi ve konsantrasyonu ile çeşide bağlı olmuştur. GA3 erselik çiçeklerde oranı düşürmekle beraber fonksiyonel erkek çiçeklerde bu etki aynı yönde olmamıştır. NAA bütün polenlerin çimlenmesinde azalmaya neden olmuştur. Öte yandan EBR genel olarak arttırdıysa da bu etki esas olarak çiçek tipi ve çeşit ile ilişkili olmuştur. Fonskiyonel erkek çiçeklerinde yüksek çimlenme yeteneği olan çeşitlerin yeterli tozlanmayı güvence altına alacağı ve/veya diğer çeşitleri için tozlayıcı olarak kullanılabilecekleri düşünülebilir.Öğe Preliminary results on genome mapping of an Italia x Mercan grapevine population(Turkiye Klinikleri Journal of Medical Sciences, 2006) Gökbayrak, Zeliha; Özer, Cengiz; Söylemezo?lu, GökhanThis research was conducted to construct genetic linkage maps of Vitis (2n = 38) from grape populations (60 F1 + 2 parents) of crossing of Italia and Mercan (Vitis vinifera L.) cultivars. RAPD reactions were performed using a total of 300 RAPD primers. The amplification products were scored from negatives as presence or absence. Only 59 loci for Italia and 55 loci for Mercan could be used for linkage analysis. Mapmaker/Exp.3.0 was used for genetic linkage analysis with multipoint ordering among markers at LOD ? 3.0 score. The map was developed by using the double pseudo-testcross mapping approach. Italia and Mercan resulted in 8 (maternal) and 6 (paternal) linkage groups, respectively. Loci placed on the linkage groups were further analyzed by regression and analyses of variances in order to determine possible linkages between the loci and morphological and disease resistance characteristics. According to the results, only 2 characters, flowering time and resistance to powdery mildew, were significantly linked (P ? 0.01) to 1 and 2 marker loci, respectively. Other significant (P ? 0.05) marker-QTL relationships were also found for various traits from regression analysis. © TÜBİTAK.