Yazar "Şen, Halil Murat" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 11 / 11
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe A case of medulloblastoma mimicking astrocytoma located in cerebello- pontine angle(2015) Akman, Tarık; Şen, Halil Murat; Coşar, Murat; Güven, Mustafa; Aras, Adem BozkurtMedulloblastom en sık görülen malign ve kontrol edilemeyen çocukluk çağı beyin tümörüdür. Tümör her yaştaki hastalardagörülür, 3 ve 9 yaş arasındaki çocuklarda bir zirveye ulaşır ve aynı zamanda çocukluk çağında en sık görülen kötü huylubeyincik tümörüdür. Yetişkinlerde beyin tümörlerinin %1 ile %2 sini oluşturur. Tanım olarak, medulloblastomlar genellikleposterior fossa, bazen pineal bölge veya pontoserebellar bölgeden kaynaklanan tümörler histolojik olarak benzer şekildesınıflandırılır. Bu hastalığın geleneksel tedavisi, posterior fossa cerrahisi, ardından posterior fossaya yüksek doz olmakkaydıyla kraniyospinal radyasyon tedavisi şeklindedir. Bu yazıda, 13 yaşında bir kız çocuğunda baş ağrısı ve baş dönmesibelirtileri ile ortaya çıkan, astrositomu taklit eden bir posterior fossa medülloblastomu olgusunu sunuyoruz.Öğe Akciğerin Primer Skuamöz Hücreli Kanserlerinin Kranial Metastazları(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Akman, Tarık; Aras, Adem Bozkurt; Güven, Mustafa; Alkan, Bahadır; Kiraz, Hasan Ali; Koşar, Şule; Şen, Halil Murat; Coşar, MuratDünya sağlık örgütü (WHO) kaynaklarına göre kanser, kardiyovasküler hastalıklar sonrası en sık görülen ölüm sebebidir. Tüm kanser olguları açısından karşılaştırıldığında akciğer kanseri görülme sıklığı açısından kadın cinsiyette ikinci sırada, erkek cinsiyette ise birinci sıradadır. Akciğer kanseri olgularının en sık görülen tipi ise küçük (yulaf) hücreli tipi olup, primeri açısından kıyaslandığında ise skuamöz hücreli varyantıdır. Akciğer kanserli olguların ilk konulan tanısında % 10-14’ unda kranial metastaz görülmektedir. Metastatik lezyon açısından mukayese edildiğinde ise kranial metastazlar küçük hücreli akciğer kanserinde görülmektedir. İntrakranial olgularda % 80-85’ inde supratentoriyel yerleşim görülür. Skuamöz hücreli akciğer kanserinin davranış şekli olarak sıklıkla geç metastaz yapmakta, kranial metastazı ise nadir olarak görülmektedir.İntrakranial metastaza bağlı görülebilecek semptomlar zamam zaman bulantı, kusmanın eşlik edebildiği başağrısı, fokal nörolojik bulgular, epileptik nöbetler, serebellar fonksiyonlarda bozulmadır. Beyin metastazlarının geliştiği akciğer tümörleri radyolojik olarak genellikle apikal ve periferik yerleşimlidir.Akciğer kanserinin kranial metastazı sıklıkla semptomatik hastalarda, daha nadir olarak da tarama amaçlı çekilen diagnostik kranial BT, beyin MRG, PET- CT sırasında saptanmaktadır.Bu çalışmamızda akciğer skuamöz hücreli kanser tanısıyla takip edilen hastada, intrakranial frontal ve temporal bölgede multipl metastazları saptanan olgunun literatür eşliğinde tartışılması amaçlanmıştır.Öğe Anjiomatoid Fibröz Histiositom(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Güven, Mustafa; Topaloğlu, Naci; Aras, Adem Bozkurt; Şen, Halil Murat; Reşorlu, Mustafa; Coşar, MuratAnjiomatoid fibröz histiositom nadir görülen bir yumuşak doku tümörüdür. Düşük grade malign potansiyele sahiptir. En sık görülme yerleri alt ve üst ekstremitelerdir. Ekstremiteleri gövde, boyun ve nazolabial bölge takip eder. Literatür taramasında skalpte angiomatoid fibrous histiositoma bulunan bir olgu saptanmadı. Bu sunumda oksipital yerleşimli anjiomatoid fibröz histiositom tanısı alan bir olgu literatür eşliğinde tartışıldı.Öğe Bilateral anterior inferior cerebellar infarction presenting severe vertigo and hearing loss(Turkish Society of Cerebrovascular Diseases, 2016) Özkan, Adile; Balci, Ça?daş; Şen, Halil Murat; Adam, Gürhan; Özişik Karaman, Handan IşinAnterior inferior cerebellar (AICA) infarctions are rarely seen, and bilateral AICA infarctions are mostly seen in the literature as case reports. Herein, a rare case with bilateral AICA infarction with severe vertigo, nausea and vomiting is presented. A sixty-nine-year-old woman was seen with the complaints of vertigo, tinnitus, nause, vomiting and hearing loss. In neurological examination, a dysarthric speech, horizontal nystagmus, bilateral peripheral facial palsy, right trigeminal hypoesthesia and mild ataxia were also noted. Mild sensorineural hearing loss (%30) was detected in the left ear through audiogram examination. In cranial MR imaging, a bilateral AICA infarction was reported. In addition, there were also bilateral hypoplastic posterior cerebral artery (PCA) and basilar artery stenosis in cranial MR angiography. The sympomts were partially disappeared following anti-platelet treatment. As in this case, in a patient with vertigo, AICA infarct should be kept in mind and detailed neurological examination should be performed. Copyright © 2012 TBDHD.Öğe Epilepside Geleneksel Tıp Uygulamaları: Çanakkale Örneği(Kare Publ, 2013) Tanrıverdi, Gülbu; Yalçın Gürsoy, Melike; Şen, Halil Murat; Özışık Karaman, Handan IşınObjectives: The aim of this study was to define known Traditional Medicine (TM) practices in the city center of Canakkale. Methods: This descriptive research was conducted with patients aged 18 and above. The sample calculation formula for a known population was used. There were 553 individuals included in this study. Permissions were obtained from the relevant institutions. The data obtained by the researchers was generated using a face-to-face interview method, which was collected using a questionnaire over five months. The data was evaluated with SPSS 13. Results: In the study, 3.1% (n=17) of participants suffered from epilepsy either themselves or had at least one family member (mother, father, or siblings) with epilepsy; 8.3% (n=46) of the participants' second degree relatives suffered with epilepsy; 6% (n=33) had friends or neighbors that had been diagnosed with epilepsy; and 26.4% (n=146) of the participants knew of at least one TM method of how to cope with epilepsy. Conclusion: Health care professionals need to know the cultural characteristics of the society they are working in and be aware of TM methods used in order to increase the chances of success in treating patients with epilepsy.Öğe Escherichia Coli’nin Etken Olduğu Servikal Spinal Abse(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Akman, Tarık; Alkan, Bahadır; Aras, Adem Bozkurt; Güven, Mustafa; Şen, Halil MuratServikal spinal abse genellikle kan yolu ile yayılım görülürken, daha nadir oranda spontan, cerrahi operasyon sonrası, travmatik olarak da görülebilir. Servikal spinal abse tanısı ve tedavisinin geciktirilmesi durumunda ciddi nörolojik problemler ve sekeller ortaya çıkabilir. Tanı konulduğunda intravenöz antibiyotik tedavisine derhal başlanılmalı ve nörolojik defisit veya spinal deformite varsa hemen cerrahi işlem bu tedaviye eklenmelidir. Servikal bölgede gelişen spinal epidural abse olgusunu bu yazıda sunmayı amaçladık.Öğe Evaluating the usefulness of video eeg monitoring in the diagnosis of epilepsy(Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2015) Özkan, Adile; Şen, Halil Murat; Özişik Karaman, Handan IşınVideo Electroencephalographic monitoring (VEM) is used in the diagnosis and classification of epileptic seizures. The Video EEGs of sixty six (66) patients admitted to our VEM Laboratory between 2013- 2014 were retrospectively analyzed. VEM results were abnormal in 43.9% of the all cases. Based upon their preliminary diagnosis, patients were divided into three groups: syncope, non-epileptic seizure and epilepsy. Twenty three patients (35% of total) presented with a diagnosis of syncope. Only 13% of these 23 syncope patients had abnormal VEM results. The non-epileptic seizure group consisted of eleven patients (46% of the total). Of these only 5 (17%) had abnormalities on their VEM. The epilepsy group (49% of total) had 66% abnormal VEM results. In all groups, nineteen (76% of total) patients who had normal EEG showed abnormal VEM results. VEM is very successful in establishing the differential diagnosis of non-epileptic seizures. © 2015 Anatolian Journal of Clinical Investigation. All rights reserved.Öğe Multipl Skleroz Hastalarında Afektif Mizaç Özellikleri: Duygu Durum Bozukluklarıyla İlişkisi(2016) Özkan, Adile; Altınbaş, Kürşat; Koç, Emine Rabia; Şen, Halil Murat; Karaman, Handan Işın ÖzışıkAmaç: Bu çalışmanın amacı bipolariteyi taramak ve Multipl Skleroz (MS) hastalarında afektif mizaç özelliklerini ve MS hastalarının klinik ve demografik özellikleri arasındaki olası ilişkiyi ve mizaç profillerini araş- tırmaktır. Yöntemler: Toplam 65 MS hastası ile 66 sağlıklı gönüllü HCl-32, Duygu Durum Bozuklukları Anketini (MDQ) ve Temperament Evaluation of Memphis, Pisa, Paris and San Diego-Autoquestionnaire (TEMPS-A) testlerini tamamlamıştır. HCl-32, MDQ ve TEMPS-A skorları hastalar ve sağlıklı gönüllu?ler arasında karşılaştırılmıştır. Bulgular: Kontrol grubuyla karşılaştırıldığında MS hastalarının TEMPS-A ölçeğinin depresif, siklotimik, irritabl ve anksiyöz alanlarında belirgin derecede yüksek skorları vardır. Sekonder progresif hastalarıyla kar- şılaştırıldığında relapsing remitting MS hastalarının MDQ ve TEMPS-A hipertimi skorları daha yüksektir. İnterferon beta 1-b tedavisi alan MS hastalarının MDQ skorları interferon beta 1-a, glitamer asetat ile tedavi edilen veya ilaç tedavisi görmeyen MS hastalarından belirgin derecede yüksektir. Genişletilmiş Özürlülük Durum Skalası (EDSS) skorları Temps-A depresif ve hipertimik mizaçla pozitif olarak ilişkilendirilmiştir. Sonuç: Bulgularımız, MS hastalarında afektif mizaç için yüksek skorların duygu durum bozukluklarının subklinik tablolarını belirtebileceğini önermektedir. RRMS grubunda saptanan yüksek hipertimi skorları ve manik semptomlar bipolarite ile multipl skleroz arasındaki ilişkiyi açıklığa kavuşturabilir. Dolayısıyla, MS hastalarında bipolarite ve afektif mizaç profillerinin taranması klinisyenlerin gelecek duygu durum epizodlarını öngörebilmelerine ve hastalığın şiddeti üzerindeki etkisinin azalmasına yardımcı olabilecektir.Öğe Neurophysiological monitoring in tethered cord syndrome surgery: Two case reports(Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2014) Güven, Mustafa; Aras, Adem Bozkurt; Şen, Halil Murat; Karavelioğlu, Ergün; Reşorlu, Mustafa; Coşar, MuratTethered cord syndrome (TCS) is a neural tube defect that results from an attachment of the conus medullaris that limits movement of the spinal cord within the spinal canal. Temporary and permanent neurological complications may be observed after microsurgical release of the spinal cord. Currently, intraoperative neuromonitorization is used to decrease morbidity during TCS microsurgery.Pre-and postoperative results for 2 patients with tethered cord syndrome followed by intraoperative neuromonitorization are reported here. © 2014, Anatol J Clin Investig. All rights reserved.Öğe The application of traditional medicine in epilepsy: Canakkale sample(Springer Heidelberg, 2013) Tanrıverdi, Gülbu; Yalçın Gürsoy, Melike; Şen, Halil Murat; Özışık Karaman, Handan IşınÖğe Tirotoksik hipokalemik periyodik paralizi: Olgu sunumu(2015) Şen, Hacer; Şen, Halil Murat; Binnetoğlu, Emine; Erbağ, Gökhan; Güneş, Fahri; Aşık, MehmetTirotoksik hipokalemik periyodik paralizi (THPP),hipertiroidizmin nadir görülen bir komplikasyonu olup,tekrarlayan hipokalemi ile birlikte akut kas güçsüzlüğü ilekarakterize bir hastalıktır. Aşırı karbonhidrat alımı, stresveya ağır fiziksel aktivite atağın ortaya çıkmasına yol açar.Hastalığın oluşum mekanizması, tirotoksikozda artan betaadrenarjik stimulasyonun Na+ -K- ATPaz pompasını aşırıaktivasyonuyla, iskelet kası hücresine akut K+ iyonunungeçişidir. Atakların süresi ortalama 2 -36 saat kadar olupgerekli durumlarda K replasmanı ile bu süre daha dakısalmaktadır. Sonuç olarak hastalarda ataklar halinde kasgüçsüzlüğü veya paralizi izlenmektedir. Bu yazıda, yenibaşlayan paralizi atakları tarif eden ancak ailede benzer birtablonun görülmediği 23 yaşında bir erkek hastasunulmaktadır.