Yazar "Özcan, Hasan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 32
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Altıncı Sınıf Öğrencilerinin Ses ve Özellikleri Ünitesi ile İlgili Başarılarını Ölçmeye Yönelik Bir Test Geliştirme Çalışması(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-12-31) Aksoy, Şeyma; Özcan, HasanBu araştırmanın amacı altıncı sınıf “Ses ve Özellikleri” ünitesi kazanımlarını kapsayan bir akademik başarı testi geliştirmektir. Araştırmanın örneklemini 2019–2020 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Doğu Anadolu Bölgesinde bulunan bir ilin merkez ilçesindeki iki devlet okulunda yedinci sınıfta öğrenim gören 188 öğrenci oluşturmaktadır. İki fen bilimleri alanı uzmanı ve bir fen bilimleri öğretmeninin görüşüne başvurularak ilk etapta 26 soruluk başarı testi oluşturulmuş ve testin pilot uygulaması yapılmıştır. Yapılan uygulamalar sonucunda teste 17 soruluk son hali verilmiştir. Testin son halinin uyum iyi değerleri ?2/df: 2.097, RMSEA: 0.0059, GFI: 0.937, AGFI: 0.928 ve CFI: 0.966 olarak tespit edilmiştir. Soruların faktör yükleri ise 0.340 ile 0.719 arasında değişmektedir. Testin KR-20 iç tutarlık katsayısı 0.785 ortalama madde güçlük indeksi 0.471 ve ortalama madde ayırt edicilik indeksi ise 0.562 olarak hesaplanmıştır. Yapılan analizler sonucunda geliştirilen başarı testinin geçerli ve güvenilir olduğu saptanmıştır.Öğe An important tool against combat climate change: Land suitability assessment for canola (a case study: Çanakkale, NW Turkey)(Springer, 2022) Everest, Timuçin; Koparan, Hakan; Sungur, Ali; Özcan, HasanAuthorities working to combat climate change should consider land suitability studies for crop-based energy crops rather than broad and categorical land assessments, particularly over macro-areas, to facilitate decisions and policy-making. The primary objective of the present study was to identify suitable productive lands in canakkale province, NW Turkey for canola, which may constitute an alternative energy crop to fossil fuels and aid in combating climate change. Literature findings, land observations, analytic hierarchy process (AHP) and geographic information systems (GIS) were used to generate a land suitability model for canola farming in arable lands of canakkale province. Within the scope of the study, 12 physical, chemical and topographic parameters (soil texture, pH, EC, depth, organic matter, N, P, K, CaCO3 contents, aspect, slope and elevation) were assessed. Analyses revealed that 5798.28 ha were highly suitable (S1), 18,647.11 ha were moderately suitable (S2), 9342.71 ha were marginally suitable (S3) and 3070.92 ha were not suitable (N) for canola farming. The topographic parameters of slope and soil depth were identified as the primary effective factors and chemical parameters of soil pH and EC were identified as the secondary effective factors. Climate change, alternative searches for energy resources and increasing land demands make it necessary to use land resources more effectively. The combination of GIS and AHP techniques provided useful results in the canola example for the utilization of land resources in accordance with increasing demands. Widespread use of this approach for different energy crops will provide a significant tool to the authorities for carbon management.Öğe Applying the Best–Worst Method for land evaluation: a case study for paddy cultivation in northwest Turkey(Springer Science and Business Media Deutschland GmbH, 2022) Everest, Timuçin; Sungur, Ali; Özcan, HasanSeveral multi-criteria decision-making methods are used in land suitability analyses. The main objective of this study is to present the potential use of the Best–Worst Method to determine agricultural land suitability. Study was conducted in 6837.26 ha land in Canakkale northwest Turkey. Nine land characteristics (texture, electrical conductivity, drainage, pH, depth, cation exchange capacity, organic matter content, soil fertility index (N, P, K and Zn content) and CaCO3%) were used. Data obtained from the Best–Worst Method were compared with the results of Analytical Hierarchy Process, and Storie Index method. According to the Best–Worst Method, 5.76% of the land was highly suitable, 58.37% were moderately suitable, 31.93% were marginally suitable, and 3.94% were not suitable for paddy cultivation. To Analytical Hierarchy Process, 5.76% of the land was highly suitable, 61.42% were moderately suitable, 29.01% were marginally suitable, and 3.94% were not suitable and with respect to Storie Index method, 5.76% were highly suitable, 0.20% were moderately suitable, 57.78% were marginally suitable, and 36.26% were not suitable for paddy cultivation. There was a statistically positive correlation between the Best–Worst Method and Analytical Hierarchy Process (r =.997) and negative correlation between Storie Index. So, results showed that the data generated with the use of Best–Worst Method were consistent, reliable and complied with the data of Analytical Hierarchy Process. The advantage of the Best–Worst Method to other methods is to conduct less pairwise comparisons and has more practical and fast algorithm. So, the Best–Worst Method can reliably use in crop-based land suitability analyses.Öğe Arazi kullanım etkinliğinin değerlendirilmesi: Edirne ili Havsa ilçesi örneği(2011) Everest, Timuçin; Akbulak, Cengiz; Özcan, HasanBu çalışma Edirne İli Havsa ilçesinde yürütülmüştür. Çalışmada Havsa ilçesinin uydu görüntüsü ve coğrafi bilgi sistemi (CBS) kullanılarak arazi kullanım etkinliğinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Edirne ?l Envanter raporundaki arşiv verileri, topoğrafik haritalar ve 2008 yılı ASTER uydusu görüntüsü temel kartografik materyal olarak kullanılmıştır. Sınıflama işleminin yapılabilmesi için ERDAS programında kontrolsüz sınıflama yapılarak 15 adet sınıf oluşturulmuş, oluşturulan sınıfların kontrolü ve tespiti amacıyla arazi çalışması yapılmış ve kontrollü sınıflama sonucunda kuru tarım, sulu tarım, çeltik, mera, orman, su yüzeyi ve yerleşim olmak üzere 7 adet arazi kullanım türü tanımlanmıştır. Arazi kullanım etkinliğinin belirlenmesi için analog veriler sayısallaştırılmış ve CBS veri tabanına aktarılmıştır. 1993 yılına ait arazi kullanım türleri ve çalışma alanı arazilerini tanımlayan arazi kullanım kabiliyet sınıflama haritaları CBS’de raster formatına dönüştürülmüştür. 1993 yılı arazi kullanım türleri ile 2008 yılı uydu görüntüsü kullanılarak belirlenen arazi kullanım türleri arazi kullanım kabiliyet sınıfları ile kıyaslanmıştır. Bu kıyaslama sonucunda I., II. ve III. sınıf tarım arazilerinde şehirleşme ve amaç dışı kullanımın arttığı görülmektedir. I. sınıf tarım arazilerinde 1993 yılında tarım dışı kullanım % 2,92 (223,56 ha) iken 2008 yılında % 4,14 (316,56 ha) olmuştur. II. sınıf tarım arazilerinde ise 1993 yılında tarım dışı kullanım % 1,75 (405 ha) iken 2008 yılında % 2,93 (678,06 ha) olmuştur. III. sınıf tarım arazilerinde ise 1993 yılında tarım dışı kullanım % 1,59 (387 ha) iken 2008 yılında % 3,07 (748,31 ha) olduğu belirlenmiştir.Öğe Çan kömür havzasındaki madencilik faaliyetlerinin tıbbi jeoloji açısından değerlendirilmesi(2008) Baba, Alper; Save, Dilşad; Gündüz, Orhan; Gürdal, Gülbin; Bozcu, Mustafa; Sülün, Serdar; Özcan, Hasan[Abstract Not Available]Öğe Çanakkale İli Karamenderes Alt Havzası Taşkın Ovasının Çeltik Yetiştiriciliğine Uygunluğunun Arazi Değerlendirmesi(2016) Everest, Timuçin; Özcan, HasanBu çalışma, Karamenderes havzası taşkın ovasının alt havzasını oluşturan Kumkale ovasındagerçekleştirilmiştir. Daha önce detaylı toprak etüt ve haritalama çalışması yapılan 3545 da alanda, arazilerinçeltik yetiştiriciliğine uygunluğu değerlendirilmiştir. Çalışmada, Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) kullanılarakoluşturulan veri tabanında her bir çeltik parselinin arazi değerlendirme haritası üzerindeki konumusorgulanmış ve (FAO, 1977)'de belirtilen arazi uygunluk sınıfları içindeki yeri değerlendirilmiştir. (FAO,1977)'nin ön gördüğü prensiplere göre çalışma alanına toprak özellikleri (üst toprak tekstürü, alt topraktekstürü, derinlik, kireç içeriği, vertik özellik, drenaj koşulları, yüzey taşlılığı, tuzluluk, organik madde içeriğive pH), topoğrafya, bölge jeolojisi, iklim özellikleri ve sosyo-ekonomik verilere göre bir değerlendirmeçalışması yapılmıştır. Çalışma sonucunda çeltik tarımı yapılan arazilerinin % 38,89'unun S1 (çok uygun),% 26,16'sının S3 (az uygun) ve % 34,45' inin N1 (geçici uygun değil) sınıfında olduğu belirlenmiştir.Çalışma alanında uygun olmayan bölgelerde yapılan üretim çeltik parsellerinde ve çevresinde taban suyuyükselmesi, diğer arazilere istenmeyen su hareketi, su kalitesindeki olumsuz etkiler, üretim maliyetininartması ve üreticiler arası bazı sosyolojik problemlere neden olmaktadır. İncelenen alandakiruhsatlandırmalar sürdürülebilir bir tarım açısından çok önemli sorunlar oluşturacak potansiyele sahiptir.Öğe Çanakkale-Kumkale Ovasında toprak profilinde tuz haraketinin yersel ve zamansal değişimlerinin izleme ve değerlendirmesi(2004) Özcan, Hasan; Uygun, ResulBitkisel üretimi kısıtlayan önemli toprak karakteristiklerinden biri olan tuzluluğun profilde yersel ve zamansal değişimlerinin incelenmesi ve bu değişimde etkili olan faktörlerin belirlenmesi için Kumkale ovasının kuzeyinde Çanakkale Boğazına etkileşimli 400 ha arazide, 13 örnekleme noktasında, 5 farklı derinlikte ve 7 ayrı ayda alınan toprak örneklerinde tuz ve pH analizleri yapılmıştır. Analiz sonuçları grafiksel olarak değerlendirilmiş, coğrafi bilgi sistemlerinde dağılım haritaları oluşturulmuştur. Topraklarda tuzluluk, tuzsuzdan çok şiddetli tuzluya, pH ise 6.5-9.5 arasında değişim göstermiştir. Çalışma alanında, deniz ve drenaj kanalının toprak tuzluluğu üzerinde çok etkili olduğu, pH'nın ise arazi kullanım türü ve toprak amenajman tekniklerince çok etkilendiği belirlenmiştir.Öğe Corine arazi kullanımı sınıflandırma sistemine göre Çanakkale İli(2009) Güre, Mülayim; Özel, Mehmet Emin; Özcan, HasanUzaktan algılama ve CBS kullanılarak arazi örtüsü/arazi kullanımı (AÖ/AK) türlerinin belirlenmesi ve belirli periyotlardaki değişimlerin izlenmesi hem kolay hem de ekonomik olarak yapılmaktadır. Özellikle AÖ/AK sınıflandırmasında birliktelik sağlamak için Avrupa Birliği (AB) ülkeleri tarafından CORINE sınıflandırma sistemi 1985 yılında geliştirilmiştir. Sistem 3 farklı kategoride sınıflamayı içermektedir. Türkiye’de büyük ölçekte CORINE sınıflama sistemi kullanılarak bir AÖ/AK sınıflaması bu güne kadar yapılmamıştır. Bu çalışmada, CORINE sınıflandırması 3 kademde araştırılmıştır. Bu amaçla LANDSAT (2007) ve ASTER (2008) uydu görüntüleri kullanılarak Çanakkale İli’nin arazi örtü türleri belirlenmiştir. Arazi örtü türlerinin CORINE sınıflandırma sistemine göre yapılan sınıflandırmada 1. düzeye ait 5 sınıf, 2. düzeye ait 15 sınıfın 13’ü ve 3. düzeye ait 44 sınıfın 30’u tanımlanmıştır. Çalışmada elde edilen sonuçlar, 2007 yılına ait Çanakkale Tarım İl Müdürlüğü verileri ile karşılaştırılarak CORINE sınıflandırması ile mevcut veriler arasındaki yüksek korelasyon olduğu görülmüştür. CORINE sınıflandırma sistemi kullanılarak her 5-10 yıllık sürelerle arazi örtüsü/arazi kullanımının belirlenmesi, gelecekte meydana gelebilecek değişimlerin izlenmesi bakımından önem taşımaktadır.Öğe Critical Thinking Skills in Preschool Science Education and Suggestions Towards Teacher Education(2019) Sarıbaş, Deniz; Akdemir, Zeynep Gonca; Aydın, Ganime; Özcan, HasanCritical thinking depends on the basic criteria of thinking such as reasoning, justification, evaluationof evidence and making decisions. Therefore, it is necessary to develop this skill in each grade of education. Thegoals and objectives of the curriculum in the world and our country include developing these skills. However, theresearchers of this study examined the textbooks on science education and detected some shortages in terms of theindicators and practices of these skills. In order to overcome these shortcomings, this study aims at determiningthe criteria of critical thinking skills in preschool science education and a rubric to assess these skills by obtainingexpert judgment of two independent researchers and eleven preschool teachers’ judgments. This study alsosuggests an example of an activity to achieve each criteria in the rubric. Finally, concluding remarks are suggestedto improve rubric and science activities that preschool teachers may develop to improve children’s critical thinkingskills.Öğe Determination of agricultural land suitability with a multiple-criteria decision-making method in Northwestern Turkey(Springer Science and Business Media Deutschland GmbH, 2021) Everest, Timuçin; Sungur, Ali; Özcan, HasanThis study was carried out in the district of Lapseki in Çanakkale, Turkey. The suitability of land in Lapseki for agriculture was evaluated by using an analytic hierarchy process. In the study, the basic parameters were determined by using the soil map and the Shuttle Radar Topography Mission data. Land use capability classes, soil depth, erosion risk and other soil properties (limiting factors) were obtained from the soil map, while slope, elevation and aspect were obtained from the Shuttle Radar Topography Mission data. To determine the weight of the parameters in the analytic hierarchy process, the opinions of the public institutions and experts were obtained. The obtained data were analyzed with the analytic hierarchy process and mapped with geographic information systems techniques, and a land suitability map was generated. The agricultural land suitability map demonstrated that 2.95% (2557 ha) of the lands in the study area were highly suitable; 10.37% (8989 ha) were moderately suitable; 53.47% (46,336 ha) were marginally suitable; and 33.21% (28,775 ha) were not suitable for agricultural use. The data from the agricultural land suitability map were compared with the Coordination of Information on the Environment 2012 data. As a result of comparison, 14.12% (361 ha) of highly suitable lands for agriculture and 2.25% (202 ha) of moderate suitable lands for agriculture are urbanized. It was seen that 45.71% (24,837 ha) of the lands that are marginally suitable for agriculture and 18.76% (5397 ha) of the not suitable lands had current land use for agriculture.Öğe Determination of Cu, Pb, and Zn Contents of Soils Formed on Different Parent Materials (Çanakkale, Türkiye)(2024) Temel, Erdem; Everest, Timuçin; Sungur, Ali; Özcan, HasanThis study was carried out to determine the heavy metal (Cu, Pb, and Zn) contents and their differences in soils formed on three different parent materials (basalt, clastic and carbonate rocks and granite) in the Ezine district of Çanakkale province. For this purpose, surface sampling was conducted in soils formed under natural conditions on different geological materials. Heavy metal contents of the soil samples were determined using flame atomic absorption spectrometry using the wet digestion Aqua regia method. Analysis of variance (ANOVA) was used to determine the elemental differences in soil samples. Pearson correlation analysis was applied to reveal the relationship between heavy metals and the physicochemical properties of soils taken from different parent materials. As a result of the evaluation, the mean Cu concentrations in the samples ranged from soils formed on basalt (40.8 ± 3.8 ?g/g)> soils formed on clastic and carbonate rocks (24.8 ± 1.5 ?g/g)> soils formed on granite (22.5 ± 2. 8 ?g/g); mean Pb concentrations followed the order of soils formed on granite (37.50 ± 3.30 ?g/g)> soils formed on clastic and carbonate rocks (35.67 ± 2.74 ?g/g)> soils formed on basalt (21.6 ± 6.7 ?g/g). The mean Zn concentrations of the soil samples were as follows: soils formed on basalt (80.9 ± 8.7 ?g/g)> soils formed on clastic and carbonate rocks (44.1 ± 3.7 ?g/g)> soils formed on granite (37.0 ± 9.4 ?g/g). Pb concentrations of all soil samples were found to be higher than the average of the earth's crust.Öğe Dürmek Havzası Mansap Bölümü Erozyon Riskinin CORINE Yöntemi ile Belirlenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2017-08-01) Everest, Timuçin; Özcan, HasanBu çalışmada, Dümrek havzası mansabında bulunan arazilerde CORINE (Coordination of Information on the Environment) yöntemi kullanılarak erozyon riskinin tahminlemesi yapılmıştır. Yaklaşık 43,1 km²’lik bölgede toprak özellikleri (tekstür, taşlılık ve derinlik), iklimsel (Fournier yağış ve Bagnouls-Gaussen kuraklık) indeks değerleri ve arazi örtüsü verileri kullanılarak potansiyel ve gerçek erozyon riskleri belirlenmiştir. Coğrafi bilgi sistemleri (CBS) tekniklerinin kullanıldığı çalışmada her bir parametre için ayrı ayrı katmanlar oluşturulmuş ve sonuç haritaları üretilmiştir. Sonuç olarak çalışma alanı topraklarının %66,80’inde düşük, %22,25’inde orta %10,95’inde yüksek düzeyde potansiyel erozyon riski ve %38,67’inde orta, %61,33’inde ise yüksek düzeyde gerçek erozyon riski olduğu belirlenmiştir. Çalışmada erozyonun etkisini arttıran en etkili unsurun eğim ve arazi örtüsü olduğu görülmüştür.Öğe Effects of soil texture on trace metal concentrations and geochemical fractions in the soil of apple orchards (canakkale, NW Turkey)(Taylor and Francis Ltd., 2023) Sungur, Ali; Temel, Erdem; Everest, Timuçin; Soylak, Mustafa; Özcan, HasanThe effects of soil texture on trace metal concentrations and geochemical fractions in an apple orchard soils were investigated. For this purpose, soil samples were taken from the apple orchards with two different soil textures located on the same geomorphological unit in Çanakkale, Turkey. A wet digestion was used to determine total trace metal concentrations, and a sequential extraction method was used to determine geochemical fractions of the metals. According to average total concentrations of all metals, except Pb, were found to be significantly higher (p < 0.05) in clay soils. Sequential extraction analysis showed that potential mobile fractions were ordered as Cd (68.8%) > Pb (52.4%) > Cu (42.0%) > Zn (34.8%) > Ni (32.3%) > Cr (22.9%) in clay soils and as Cd (61.6%) > Pb (51.6%) > Cu (40.2%) > Zn (30.7%) > Ni (30.8%) > Cr (24.9%) in loamy soils. The results revealed that all metals, except Pb, in exchangeable/acid soluble, oxidizable and, potential mobile fractions were found to be significantly higher in clay soils (p < 0.05). It was figured out that clay contents played an effective role in total concentrations of metals and their distribution in geochemical fractions.Öğe Farklı Arazi Örtüsünün Arazi Degradasyonu Üzerine Etkileri:Çanakkale Çıplak Köyü Örneği(2021) Everest, Timuçin; Sungur, Ali; Parlak, Mehmet; Temel, Erdem; Özcan, HasanBu çalışma, Çanakkale-Karamenderes ovasının fluviyal taşkın düzlüğü üzerinde oluşmuş ve benzer özelliklere sahip fakat farklı arazi örtüsünün bulunduğu üç farklı parselde gerçekleştirilmiştir. Çalışmada arazi örtüsündeki değişimin toprakların fiziko-kimyasal özellikleri ve ağır metal içerikleri üzerine olan etkileri incelenmiştir. Amaç doğrultusunda 15 yıldır mısır tarımı yapılan arazi (P1), 7 yıldır mısır tarımı yapılan arazi (P2) ve münavebeli tarımın yapıldığı arazi (P3) olmak üzere üç farklı parsel seçilmiştir. Taksonomik incelemeler neticesinde (P1)’de önemli düzeyde sıkışma ve pulluk altı katmanının oluştuğu belirlenmiştir. Analiz sonuçlarına göre (P1) profilinde hacim ağırlığında %12’lik artış yaşanırken, diğer parsellerde bu artışın %7,5 (P2) ve %8,6 (P3) olduğu görülmüştür. Çalışma sonuçları ağır metallerin önemli derecede litolojiden etkilendiği fakat Cd ve kısmen Pb’nin antropojenik kaynaklardan etkilendiğine işaret etmiştir. Cd elementinin konsantrasyonları her üç parselde kritik değerlerin üzerinde bulunmuş ve toprakların Cd ile kontamine olduğu belirlenmiştir. Diğer yandan, Pb’nin birinci derece kaynağı litoloji olmakla beraber antropojenik kaynaklardan da (emisyonlar ve tarımsal üretimde kullanılan kimyasallar) etkilenmiş olabileceğini gösterilmiştir. Jeobirikim indeksine göre yapılan değerlendirmedebu sonuçları desteklemiştir. Sonuç olarak 15 yıl ard arda mısır tarımı yapılan parselde toprağın bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerinde (özellikle sıkışma, Cd ve Pb içeriği) değişim olduğu ortaya konmuştur.Öğe Farklı kaynaklardan elde edilen organik materyalin kumlu tın bünyeli toprağın bazı özellikleri üzerine etkileri(2021) İlay, Remzi; Aktaş, Meltem; Aslantekin, Nuri Burak; Özcan, HasanOrganik materyaller toprakların sürdürülebilir olmasında önemli yer tutmaktadır. Toprağa organik madde kaynağı olarak ilaveedilen birçok materyal, karbonun toprakta tutulması ve depolanması gibi doğrudan olumlu etkisinin yanında toprağın fiziksel,kimyasal ve biyolojik özelliklerini iyileştirici etkiye sahiptir. Organik toprak düzenleyici olarak en çok tercih edilen materyallerdenbiri olan leonardit; organik maddelerin kömürleşme süreçlerinden etkilenmeyerek oksitlenmesiyle oluşan ve humik asitçe zengindoğal bir materyaldir. Humik asitçe zengin olması ve yüksek karbon içeriği, toprak ıslahı ve bitkisel üretim açısından önemli bir yertutmaktadır. Bu çalışma, Kayseri-Develi (DL) ve Çanakkale-Yenice (YL) olmak üzere iki farklı bölgeden temin edilen leonarditinkumlu tın (SL) bünyeye sahip toprağın bazı özeliklerine kısa süreli etkilerini tespit etmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla leonarditçeşitleri beş farklı dozda (%4, %8, %12, %16, %20) kumlu tın (SL) bünyeye sahip toprak ile karıştırılarak üç ay inkübe edilmiştir.İnkübasyon süresi sonunda tüm uygulamalar için toprağın organik maddesi (OM), toprak reaksiyonu (pH), elektriksel iletkenliği(EC), kireç içeriği (CaCO3), kuru hacim ağırlığı (dB), hidrolik iletkenliği (Ks), agregat stabilitesi (AS) ve boşluk hacmi (P) gibiözellikleri belirlenerek leonarditlerin etkisi araştırılmıştır. Uygulanan dozlara bakılmaksızın her iki leonardit uygulamasıylakontrole göre EC (%236), OM (%213), AS (%50), P (%11) artarken, dB (%10) azalmıştır (p?0.05). Buna rağmen diğerparametrelerdeki değişimler (pH, CaCO3, Ks) istatistiksel olarak önemsiz bulunmuştur (p?0.05). Genel olarak leonardit çeşidininincelenen parametreler üzerine etkisinin önemsiz (p?0.05) olduğu tespit edilmiştir.Öğe Gelibolu Namaztepe Bölgesindeki Farklı Fizyografyalar Üzerindeki Toprakların Bazı Fiziko-kimyasal Özellikleri ve Sınıflandırılması(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-06-29) Everest, Timuçin; Sungur, Ali; Özcan, HasanBu çalışma, Çanakkale ilinin Gelibolu ilçesinde Osmanlı İmparatorluğunun Rumeli bölgesine ilk çıkarma yaptığı Namaztepe mevkiinde aktif heyelan alanında yürütülmüştür. Çalışmada 1/25.000 ölçekli topoğrafik ve 1/100.000 ölçekli toprak haritası temel kartografik materyal olarak kullanılmıştır. Morfolojik değerlendirme sonucunda üç farklı fizyografya tanımlanmıştır. Bu fizyografyalarda üç profil açılmış, taksonomik tanımlama ve değerlendirmeler yapılmıştır. Arazi ve laboratuvar analizlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu üç seri: Dikilitaş serisi, Toprak Taksonomisine göre Typic Haplusterts, WRB’ye göre Haplic Verisols CalcaricHypereutric; Dereler serisi, Toprak Taksonomisine göre Vertic Ustifluvents, WRB’ye göre Mollic Fluvisols Calcaric-Hypereutric-Gleyic ve Namaztepe serisi, Toprak Taksonomisine göre Typic Haplusterts, WRB’ye göre Haplic Verisols Calcaric-Hypereutric olarak sınıflandırılmıştır.Öğe Geochemical fractions of trace metals in surface and core sections of aggregates in agricultural soils(Elsevier B.V., 2021) Sungur, Ali; Kavdir, Yasemin; Özcan, Hasan; İlay, Remzi; Soylak, MustafaAgrochemicals containing trace metals such as pesticides and fertilizer are intensively used in apple production systems in many countries. There is a risk of accumulation of trace metals, particularly in the sensitive root rhizosphere area. In this study, the trace metal concentrations of soils were determined in macroaggregates at the “mm scale” sampled from apple orchards. Soil samples were taken from five different locations at 0–20 cm soil depths in an apple orchard. Pseudo-total trace metal (Cd, Cr, Cu, Ni, Pb, and Zn) concentrations of soil samples separated from the surface and core sections of the soil aggregate were determined by digestion with Aqua regia. The modified BCR sequential extraction method was used to determine four operationally defined geochemical trace metal fractions in soil samples. The pseudo-total concentrations of Cd and Cu were significantly higher, and Zn was lower at the surface than in the core sections (paired-t test, p < 0.05) of soil aggregates. The concentrations of all trace metals in the acid-soluble fraction and reducible fractions were significantly higher at the surface of soil aggregates than those in the core section. The same was true for the sum of trace metal concentrations in the extracts of the three fractions considered potentially mobilizable, except for Cr. Our results demonstrated that Cd and Cu originated probably from agrochemicals accumulating significantly on aggregate surfaces, where they were in close contact with plant roots. The generally higher extractability of all trace metals on the surface of aggregates can be attributed to the preferential accumulation of newly-added trace metals in comparatively weakly bound chemical forms.Öğe GIS based land evaluation of the high land in East Mediterranean Region, Turkey(2006) Özcan, HasanArazilerin tamamı gerekli girdilerin sağlanması durumunda arzu edilen bütün amaçlar için kullanılabilir. Her bir arazi ünitesi farklı potansiyele ve sınırlamalara, her bir arazi kullanım türü ise farklı biofiziksel gereksinimlere sahiptir. Arazi değerlendirmede, belirlenen arazi karakteristiklerinin arazi kullanım türlerinin gereksinimleriyle kıyaslanması esas alınmaktadır. Bu çalışma, Türkiye'nin güneyinde Mersin ili ile Tarsus ilçesi arasında yaklaşık 235 km2 bir alanda yürütülmüştür. Çalışma alanının sulu tarıma açılması planlanmaktadır. Çalışmada İLSEN programı kullanılarak, farklı arazi kullanım türleri için arazi uygunluk değerlendirmesi yapılmıştır. Değerlendirmede, narenciye, domates, pamuk ve buğday arazi kullanım türleri olarak seçilmiştir. Çalışma alanına ait fiziksel arazi uygunluk sınıf haritalarının oluşturulmasında coğrafi bilgi sistemi (CBS) kullanılmıştır. Fiziksel arazi uygunluk sınıfları, arazi kullanım türlerinin gereksinimleriyle arazi karakteristiklerinin sayısallaştınlması ve sayısal verilerin kıyaslanmasıyla belirlenmiştir. Çalışmada, arazi karakteristikleri olarak bitkisel üretimde önemli olan; üst ve alt toprak tekstürü, alt toprak strüktürü, kireç içeriği, tuzluluk, alkalilik, toprak derinliği, hidrolik iletkenlik, yüzey taşlılığı ve kayalılığı ve topoğrafık özellikler (eğim, yükseklik ve yöney) kullanılmıştır. Sosyal ve ekonomik faktörlere yer verilmemiştir. CBS'de üretilen uygunluk haritalarında, çalışma alanının %40.1'u buğday yetiştiriciliği için yüksek uygunluktadır. Tanımlanan dört arazi kullanım türü tüm alanın %54.1 ile %65.8'i ise tanımlanan arazi kullanım türlerinin tamamının yetiştiriciliği için si, s2, s3 seviyelerinde uygun olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, çalışma alanının yaklaşık %40'ının geleneksel yöntemlerle yapılan tarım için uygun olmadığı ve yaklaşık 10000 ha olan bu arazinin şiddetli bir şekilde arazi bozulması riski altında olduğu tespit edilmiştir.Öğe GIS monitoring and evaluation of nitrogen pollution in the waters of Troy, Turkey(2005) Özcan, Hasan; Kavdir, YaseminTroy in Turkey is not only important from an archeological point of view, but also from an ecological perspective as well. The waters of Troy have been used as drinking source for the birds and other animals and are still used as an irrigation source by farmers. This study was carried out to monitor and determine the amounts of NO3-N, NH3-N and NO2-N ions and their spatial and temporal changes from December 2002 to September 2003 in the Troy water resources. Water samples were collected from 25 sampling points at each sampling time. Samples were preserved according to specific test requirements and immediately analyzed for NO3-N, NH3-N, and NO2-N ions using a LaMotte smart colorimeter. Global positioning system (GPS) was used to determine the coordinates of the sampling points. Producing maps and statistical analyses results indicate that both ammonia and nitrate nitrogen concentrations started to increase after May in all water resources. These changes were attributed to land use types and crop growing periods in the area. Nitrate concentration ranged from 0 to 45 mg L -1, ammonia from 0 to 118 mg L-1 and nitrite from 0 to 3.5 mg L-1. One well, two drainage canals, and two river samples have clearly elevated nitrate levels without elevated chloride, and this suggests fertilizers as source of nitrate in water. There are positive and significant linear relationships between nitrate and chloride concentrations in two wells suggesting that the water is being impacted by domestic sewage. © by PSP.Öğe Gökçeada’da optimal arazi kullanımının belirlenmesi(2013) Taşlı, Tülay Cengiz; Akbulak, Cengiz; Özcan, Hasan; Baytekin, HarunArazi uygunluk analizi, arazi kullanımındaki sürdürülebilirliğin bileşenlerinden biridir. Sürdürülebilir arazi kullanımı, ancak doğal ve kültürel potansiyelin saptanması ve ekolojik yapıya uygun bir arazi kullanımının tercih edilmesi ile başarılabilir. Bu araştırmada, Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ve McHarg yöntemine dayanarak, Gökçeada’nın arazi kullanımı uygunluk analizi yapılmıştır. Çalışmada tarım, çayır-mera ve orman olmak üzere üç ana arazi kullanım tipi değerlendirmeye alındıktan sonra, optimal arazi kullanım haritaları üretilmiş ve sonuçlar günümüzdeki arazi kullanım durumu ile karşılaştırılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, orman, çayır-mera ve tarımsal faaliyetler için önerilen alanların oranı sırasıyla % 35.06, % 21.21 ve % 17.07 olmuştur. Önerilen optimal arazi kullanımı ile mevcut arazi kullanım durumu karşılaştırıldığında, mevcut arazi kullanımında çayır-mera alanlarının önerilen çayır-mera arazilerinden fazla olduğu, orman ve tarım alanlarının ise daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Buna göre inceleme alanında arazilerin bir bölümünün potansiyeline uygun şekilde kullanılmadığı, orman veya tarım alanı olarak değerlendirilmesi gereken arazilerin bir bölümünün çayır-mera olarak kullanıldığı belirlenmiştir.