Yazar "Omonkulov, Otabek" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe CONJUNCTURAL POWER AS AN OUTCOME OF GLOBAL AND REGIONAL CHANGES: THE CASE OF UZBEKISTAN(2015) Omonkulov, Otabek; Baba, GürolBu makale küresel ve bölgesel politikalardaki konjonktürel dalgalanmalarının bir devletin gücünü ve nüfuzunu ne denli değiştirdiğini incelemektedir. Makale söz konusu dalgalanmaların devletlerin nüfuzunu fazlaca arttırabildiğini öne sürmektedir. Makale bu durumu açıklabir devletin dış politikasındaki ağırlığını/nüfuzunu arttıran veya azaltan, ani bölgesel ve küresel gelişimlerin bir sonucu olarak sunmaktadır. Kavramın Özbekistan üzerinde incelenmesiyle küresel ve bölgesel dalgalanmaların neticesinde ortaya çıkan konjonktürel gücün, yani belli bir ülkenin nüfuz ve güç durumunun bölgesel ve büyük güçler karşısında artması durumunun doğrulandığı görülmektedir. Ayrıca konjonktürel güç bazı özel durumlarda, belli koşullar altında bir büyük gücü orta güce indirgeyebilirken öte yandan bazı küçük güçleri orta güce yükseltebilir. Bu makale, devletin konjonktürel dalgalanmalarla uyumlu politikaları hayata geçirmek suretiyle de konjonktürel güç olabileceğini iddia etmektedir. Buna ek olarak, artık güç olarak konjonktürel güç bir devletin bir veya iki güç kabiliyetini arttırırken, diğerlerini azaltabilir ya da etkilemeyebilir. mak için konjonktürel güç kavramını, gerçek güç durumunu etkilemedenÖğe Kırgızistan’ın Avrasya Ekonomik Birliği Üyeliği: Asimetrik İlişkinin Gölgesinde Refah Arayışı(Mehmet Seyfettin EROL, 2022) Demirtepe, Mustafa Turgut; Omonkulov, OtabekEski Sovyet cumhuriyetleri içinde en yoksul ülkelerden biri olan Kırgızistan Ağustos 2015’te Rusya liderliğinde kurulan Avrasya Ekonomik Birliği’ne üye oldu. Kamuoyunun büyük çoğunluğu tarafından da desteklenen üyelik ile Rusya’ya olan işçi göçünün hukuki statüye kavuşturulacağı, ülkenin kalkınmasında ihtiyaç olan dış yatırımların ülkeye çekileceği ve bölgesel entegrasyon sürecinde dış ticaretin artacağı düşünülüyordu. Öte yandan, örgütü Rusya’nın uluslararası sistemde hegemonya arayışının bir unsuru olarak değerlendiren ve Birlik içindeki asimetrik ilişki nedeniyle ekonomiye yarardan çok zarar getireceğini ve Rusya’ya olan bağımlılığı daha da artıracağını savunanlar da vardı. Bu çalışma Kırgızistan’ın Rusya liderliğinde kurulan Avrasya Ekonomik Birliği’ne üye olma kararının arkasında yatan nedenleri irdelemekte ve üyeliğin üzerinden geçen yedi yıl içinde ekonomik ve siyasal yansımalarını değerlendirmektedir.Öğe Orta Asya'da büyük güç bölgeselciliği: Avrasya Ekonomik Birliği, Yeni İpek Yolu ve İpek Yolu ekonomik kuşağı projeleri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, 2019) Omonkulov, Otabek; Baba, GürolBölgesel bütünleşme, bölge-içi aktörlerin yürüttüğü bir süreçtir. Ancak Orta Asya'da bunun tersi gözlemlenmiştir. Bölgenin siyasi-ekonomik dokusu ve kalkınması üzerinde bir etki kurmaya çalışan bölge-dışı büyük güçler, kendi stratejik çıkarları için çeşitli bölgeselcilik projelerini öne sürmüştür. Rusya, ABD ve Çin Avrasya Ekonomik Birliği, Yeni İpek Yolu ve İpek Yolu Ekonomik Kuşağı projeleri kapsamında kendi bölgeselcilik modellerini bölgeye empoze etmeye çalışmışlardır. Ancak bu projeler mevcut bütünleşme kuramlarının çerçevelerine tam olarak uymamaktadır. Bu sebeple bu tez söz konusu projeleri Büyük Güç Bölgeselciliği (BGB) olarak kavramsallaştıran bir kuramsal çerçeve ile tanımlamıştır. BGB büyük güçlerin kendi çıkarlarını korumak, güçlerini artırmak ve etki alanlarını genişletmek amacıyla bölgeselciliğe başvurduğunun altını çizer. BGB genelde bir büyük gücün kendi coğrafi bölgesinden çevreye yayılır ve esas olarak farklı kültür ve kimliğe sahip olan başka bir bölgede veya bölgelerde büyük güç-merkezli bölgeselciliği beraberinde getirir. BGB, bölge-dışı bir büyük gücün önderliğindeki bölgesel bütünleşme sürecinin bir jeopolitik etki aracı olarak kullanıldığını ifade eder. Bu durumda bölgesel bütünleşme nihai bir amaç değil, büyük gücün stratejik hedefine ulaştıran bir araç işlevi görür. Buna ek olarak tezde bu bütünleşme projelerinin Orta Asya'da sürdürülebilirliği ve bölge üzerindeki etkileri analiz edilmektedir. Tezde, büyük güçler tarafından ve onların çıkarlarını koruyacak şekilde geliştirildiğinden dolayı, BGB projelerinin bölgesel ve küresel oyuncuları bir araya getirip işbirliğine teşvik edici bir pratik çerçeve sunamayacağı sonucuna varılmaktadır. Bu bağlamda her büyük gücün bölgesel bütünleşme yaklaşımının birbirinden farklı olduğunun altı çizilmekte, öte yandan bölgeye yaklaşımlarında bölge ülkelerinin beklentilerinden ziyade kendi çıkarlarını ön plana almaları açısından benzerlik bulunduğu öne sürülmektedir. Ancak bu projeler başarıyla hayata geçirilse, Orta Asya devletlerinin siyasi bağımsızlığını gölgelemekle birlikte bölge ülkelerine sosyoekonomik yararlar sağlayabileceği göz ardı edilemez. Anahtar Kelimeler: Orta Asya, Büyük Güç Bölgeselciliği, Avrasya Ekonomik Birliği, Yeni İpek Yolu, İpek Yolu Ekonomik Kuşağı.Öğe Özbekistan’ın Komşu ve Küçük Bir Devlet Olarak Afganistan Barış Sürecindeki Rolü(Politik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi, 2020) Özkan, Muhammet Fatih; Omonkulov, OtabekAfganistan’da barışın tesis edilmesi için son yirmi yılda çeşitli uluslararası aktörlerin girişimleri olmuştur. Bu makale, bu aktörlerden biri olan Özbekistan’ın Afganistan barış sürecinin özellikle son dönemlerinde belirginleşen arabulucu rolüne ele almaktadır. Nitekim Doha’da imzalanan barış antlaşmasına kadar Özbekistan’ın benimsediği dış politika, uluslararası arabuluculuğun kullanıldığı durumlarla uygunluk göstermektedir. Özellikle devletlerin komşularındaki krizleri çözme konusundaki arabuluculuk motivasyonlarıyla, Afganistan’a komşu bir ülke olarak Özbekistan’ın arabuluculuk çabalarının ardındaki temel nedenler önemli benzerlikler taşımaktadır. Çalışmada bu gerekçeler ekonomik, güvenlik ve uluslararası prestij arayışı şeklinde üç başlık altında toplanmaktadır. Taşkent’in Afganistan barış sürecinde karşılaştığı zorluk ve fırsatlar da küçük devletlerin uluslararası arabuluculuktaki sınırlılıkları ve avantajlarına benzemektedir. Küçük devlet statüsü, Özbekistan’a her zaman istediği sonuçları elde etme şansı vermese de barışçıl ve tehdit içermeyen konumuyla tarafların güvenini kazanabilmesini sağlamıştır. Taşkent, sürece genel olarak çatışan taraflarla ayrı ayrı diyalog kurma, topraklarının görüşmeler için kullanılmasını teklif etme, diğer üçüncü taraflarla yakın işbirliğini sürdürme ve uluslararası toplantılara ev sahipliği yapma gibi katkılar sunmuşturÖğe Rus Büyük Güç Bölgeselciliği ve Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü: Stratejik Araçsallaştırma ve Sınırlılıkları(2024) Demirtepe, Mustafa Turgut; Omonkulov, OtabekBüyük Güç Bölgeselciliği kavramı, küresel aktörlerin jeopolitik çıkarlarını güvence altına almak amacıyla bölgesel örgütleri nasıl kullandıklarını analiz etmek için kritik bir çerçeve sunmaktadır. Bu makale, Rusya’nın eski Sovyet devletleri üzerindeki etkisini pekiştirmek için Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’nü (KGAÖ) kullanmasına odaklanarak KGAÖ’nün bir bölgesel güvenlik örgütü olarak işlevselliğini irdelemektedir. Başlangıçta güvenlik işbirliğini teşvik etmek için kurulan KGAÖ, giderek Rusya’nın stratejik gündemine hizmet eder hale gelmiş ve üye devletler arası ya da üye devletlerin iç güvenlik krizlerine yönelik müdahalesizlik ya da seçici müdahale politikaları nedeniyle rahatsızlığa neden olmuştur. KGAÖ’nün, üyelerinin farklı güvenlik ihtiyaçlarından ziyade Rusya’nın çıkarlarına öncelik verdiği algısı, üyeleri arasında örgütün kolektif bir güvenlik sağlayıcısı olarak etkinliğinin sorgulanmasına yol açmıştır. Makale, Rusya'nın Büyük Güç Bölgeselciliği bağlamında KGAÖ’yü araçsallaştırmasının örgütün çeşitli güvenlik kaygılarını ele alma kabiliyetini sınırladığı ve nihayetinde örgütün uyumunu ve güvenilirliğini zayıflattığını öne sürmektedir.