Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Okur, Yusuf Emre" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • [ X ]
    Öğe
    Karotis arter stenozu olan hastalarda tedavi öncesi ve sonrası oküler kan akımının OCT-A ile değerlendirilmesi
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Okur, Yusuf Emre; Erdoğan, Hakika
    Amaç: Karotis arter stenozunun oküler kan akımın etkileyebilmektedir. Çalışmamızda karotis arter stenozu hastalarında tedavi öncesi ve sonrası OCT-A parametrelerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışmamıza 87 hastanın 133 gözü dahil edilmiştir. Karotis stenozu hastalarının ipsilateral gözü Grup 1, kontralateral gözü Grup 2, sağlıklı katılımcıların bulunduğu grup ise Grup olarak tanımlanmıştır. Katılımcılar başlangıç fazı, 1. ay, 3. ay ve 6. ay olmak üzere 4 kez muayene edilmişlerdir. Her muayenede görme keskinliği, tonus, OCT ve OCT-A verileri toplanmıştır. OCT verisi olarak RNFL kalınlığı ve GCC kalınlığı değerlendirilmiştir. OCT-A verileri olarak YKP, DKP, KK ve K tabakalarının damar dansitesi ve perfüzyon dansitesi ölçümü yapılmıştır. OCT-A ölçümleri 6x6 mm'lik alanda yapılmıştır. 1-3 mm içerisindeki alan iç segment, 3-6 mm içerisindeki alan dış segment olarak tanımlanmıştır. Çalışmada istatistiksel analizler SPSS 27.0 (IBM Inc, Chicago, IL, USA) programı kullanılarak yapılmıştır. Normal dağılmayan parametreler IQR; çeyrekler dilimi (medyan, minimum ve maksimum), normal dağılan parametreler ise ortalama±standart sapma (SS) şeklinde ifade edildi. Bağımlı çoklu ölçüm değerlerinin karşılaştırılmasında Friedman testi veya tekrarlı ölçümler ANOVA analizleri kullanıldı. İki grup arasındaki bağımsız karşılaştırmalarda ise Mann Whitney-U testi kullanıldı. Çoklu bağımlı grup arasında, ikili kıyaslamalarda posthoc analiz olarak Wilcoxon işaretli sıralar analizi veya bağımlı t-testi kullanıldı. Çalışmamızda p<0,05 anlamlı sınır olarak kabul edilmiştir. Bulgular: Grup 1 FAZ alanı değerinin 1. aydan sonra azalmaya başladığını saptandı (p<0,05). Grup 2 ve Grup 3 FAZ alan ve perimetre değerinin 0. ayda en düşük 6. ayda en yüksek olduğu saptandı (p<0,05). Grup 1 YKP iç segment damar ve perfüzyon dansitesinde 3. aydan sonra artış olduğu saptandı (p<0,05). Grup 2 ve Grup 3 YKP verilerinde iç – dış segment YKP değerlerinin hem damar dansitesi hem de perfüzyon dansitesi başlangıç fazı değerlerinin en yüksek olduğunu ve zaman içerisinde azalma eğilimde olduğunu gözlemlendi (p<0,05). Grup 1 DKP verilerinde iç segment damar dansitesi, iç segment perfüzyon dansitesitesi ve dış segment perfüzyon dansitesinde 3. ay ve 6. ay arasında artış olduğu gözlendi (p<0,05). Grup 2 ve Grup 3 DKP verileri incelendiğinde iç segment damar dansitesi değerlerinin başlangıç fazı değerlerinin en yüksek olduğunu ve zaman içerisinde azalma olduğu saptandı (p<0,05). KK verilerinde Grup 1'de iç segment perfüzyon dansitesinde 1. ay ile 3. ay arasında azalma olduğu, 3. ay ile 6. ay arasında artış olduğu saptandı (p<0,05). Grup 2 KK verilerinde iç segment damar damar dansitesi, iç segment perfüzyon dansitesi, dış segment damar dansitesi değerlerinde zaman içerisinde azalma gözlendi (p<0,05). Grup 3 KK verilerinde iç segment damar dansitesi, iç segment perfüzyon dansitesi, dış segment damar dansitesi ve dış segment perfüzyon dansitesi değerlerinde 6. ay değerlerinin 0. ay değerlerine göre daha düşük olduğu gözlendi (p<0,05). Grup 1 K verilerinde iç segment damar dansitesinin tedaviden sonra 1. aydan sonra artma eğiliminde olduğu, iç segment perfüzyon dansitesinin 3. aya kadar değişmediği ve 3. ay ile 6. ay arasında azalma olduğu gözlemlendi (p<0,05). Dış segment vasküler dansitenin tedavi öncesi ile 1. ay arasında azaldığını 3. ay ile 6. ay arasında arttığını, dış segment perfüzyon dansitesinin ise tedavi öncesi ile 1. ay arasında azaldığını tedavi sonrası 3. ay ve 6. ay arasında arttığı gözlemlendi (p<0,05). Grup 2 K verilerinde iç segment damar dansitesi, iç segment perfüzyon dansitesi, dış segment damar dansitesinde zaman içerisinde azalma olduğu gözlemlendi (p<0,05). Grup 3 K verilerinde iç segment damar dansitesi, iç segment perfüzyon dansitesi ve dış segment damar dansitesinde zaman içerisinde azalma eğiliminde olduğu gözlemlendi (p<0,05). RNFL verilerinde Grup 1 değerlerinde tedavi öncesi ve tedavi sonrası veriler arasında anlamlı bir değişim saptanmadı (p>0,05). Grup 2 ve Grup 3 verileri incelendiğinde iki grupta da zaman içerisinde RNFL'nin azaldığı gözlendi (p<0,05). GCC verilerinde Grup 1 değerlerinin tedavi sonrası 6. ayda, tedavi öncesine göre artmış olduğu görülmektedir (p<0,05). Grup 2 ve Grup 3 incelendiğinde GCC değerlerinde zaman içerisinde değişim gözlenmedi (p>0,05). Sonuç: Grup 1 verilerinde FAZ alanı ve FAZ perimetre değerlerinde azalma; YKP vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, DKP vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, KK vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, K vasküler dansite ve perfüzyon dansitesinde ve GCC' de artma saptanmıştır. Grup 2 ve Grup 3 verilerinde ise FAZ alanı ve FAZ perimetre değerlerinde artma; YKP vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, DKP vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, KK vasküler dansite ve perfüzyon dansitesi, K vasküler dansite ve perfüzyon dansitesinde ve RNFL' de azalma saptanmıştır.
  • [ X ]
    Öğe
    Megaloblastic anemia-associated retinopathy: A rare case
    (Gazi Eye Foundation, 2024) Arican, Esra; Okur, Yusuf Emre; Iseri, Beril; Turgut, Burak; Ersan, Ismail
    Anemia is a common hematologic disorder that can manifest with retinal involvement. As the severity of anemia increases, the incidence of retinal findings such as flame shape hemorrhages, roth spots, and venous dilatation also increases. In this case, a 51-year-old male patient presented with decreased vision in the left eye. A dilated fundus examination revealed findings consistent with anemic retinopathy. Upon further evaluation, the patient was found to have pancytopenia and was diagnosed with megaloblastic anemia after ruling out other systemic diseases. The aim of this case is to keep in mind the possible causes of retinal hemorrhage and to preserve visual acuity through appropriate treatment. Copyright © 2024 The author(s).

| Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi | Kütüphane | Açık Erişim Politikası | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Çanakkale, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim