Yazar "Kaynaş, Kenan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 16 / 16
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe 1-Methylcyclopropene Uygulamalarının Fuji (Malus domestica Cv. Fuji Zhen Aztec) Elma Çeşidinde Kalite Özelliklerine Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-06-29) Sakaldaş, Mustafa; Gündoğdu, Mehmet Ali; Kaynaş, KenanBu çalışmada Ülkemiz için yeni bir çeşide ait yeni bir klon olan Fuji Zhen Aztec’de 1- Methylcyclopropane (1-MCP) uygulamasının yeni formu olan protabs uygulamasının soğuk muhafaza süresince kalite üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Bu kapsamda Çanakkale’de bulunan Kepez yöresinden hasat edilmiş Fuji Zhen Aztec meyveleri 312,5 ppb, 625 ppb ve 1250 ppb uygulama dozlarına tabi tutularak 0°C ile 1°C arası sıcaklık ve %90-%95 oransal nem koşullarında sırasıyla 60, 120 ve 180 gün süreçte muhafaza edilmişlerdir. Meyveler soğuk muhafaza süreleri sonunda 7 gün süreyle 20-22°C sıcaklık koşullarında raf ömrüne tabi tutulmuşlardır. Hasattan sonra ve raf ömrü sonunda elma meyvelerinde bazı kalite özelliklerinin değişimi incelenmiştir. Bu özellikler meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde oranı, malik asit miktarı, toplam fenolik bileşik değeri ve etilen emisyon değeri olmuştur. Elde edilen sonuçlara göre; depolama süresinin uzaması tüm kalite özellikleri üzerinde olumsuz etkide bulunmuştur. Bunun yanında 625 ppb ve 1250 ppb dozunda 1-MCP protabs, depolama süresince kalite kayıplarının en az görüldüğü uygulamalar olmuşlardır.Öğe Bayramiç Beyazı Nektarin Çeşidinde Farklı Uygulamaların Depolama ve Pazarlama Kalitesine Etkileri(2018) Kesmen, Nihal; Kaynaş, KenanBu çalışmayla Bayramiç Beyazı nektarin meyvesinin kalitesinin korunması ve depolamasüresinin uzatılmasıyla pazarda daha fazla yer alması hedeflenmiştir. Bu amaç kapsamındauygun şartları sağlayan meyveler hasat edilerek 0ºC sıcaklık ve %90-95 oransal nem içerensoğukta 50 gün süreyle depolanmıştır. Depolamada; herhangi bir uygulama yapılmadanplastik kasalar içerisinde (kontrol), düşük yoğunluklu polietilen (LDPE) ambalaj (MAP1)içerisinde, özel su buharı geçirgenliğine sahip (polipropilen + ethylvinilin) LDPE (MAP2)ambalaj materyali içerisinde son olarak MAP1 ve MAP2 uygulamalarına ek ambalaj içerisineyerleştirilen etileni emici özelliği bulunan özel pedler (ethylene sached) uygulamalarına tabitutulmuşlardır. . Muhafaza süresince 25 gün aralıkla bazı meyve özellikleri incelenmiş, MAPambalajlar içerisindeki O2, CO2 ve içsel etilen sentezi ölçülmüştür. Bulgularımıza göre; farklıMAP koşullarında meyvelerin yaşlanmalarının kontrol meyvelere göre geciktirildiği sonucunavarılmıştır. İncelenen kalite parametreleri bakımından uygulamalar bazında en iyi sonuçiçerisine etilen pedi konulan özel geçirimli LDPE (polipropilen + ethylvinilin) torbalariçerisinde muhafaza edilen meyvelerde saptanmıştır. Sonuç olarak; Bayramiç Beyazı nektarinmeyveleri 0oC sıcaklık ve %90-95 oransal nem koşullarında açıkta 25-30 gün depolanırkenMAP2 uygulaması ile depolama süresini 50-60 güne uzatmak mümkün olmuştur.Öğe Bazı Yerli Zeytin Çeşitlerinin Edremit Körfezi Ekolojik Koşullarında Olgunluk Süresince Uçucu Bileşiklerindeki Değişimlerin Belirlenmesi(2024) Gündoğdu, Mehmet Ali; Kaynaş, Kenan; Şeker, MuratBu araştırma; Türkiye’de önemli düzeyde yetiştiriciliği yapılan 2 önemli (Ayvalık ve Gemlik), zeytin çeşidinin Edremit Körfezi ekolojik koşullarında olgunluk süresince uçucu bileşenlerindeki değişimlerin tespit edilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda, 2 yıl süresince (2014 ve 2015 yıllarında) Edremit Zeytincilik Üretme İstasyonu Müdürlüğü Gömeç Koleksiyon Bahçesi’nden 15.09.2014-21.12.2015 tarihleri arasında 10 gün arayla 10 defa hasat yapılmıştır. Her hasat döneminde her çeşitten 300 adet zeytin meyvesi alınmış ve hasat edilen meyve örnekleri Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü laboratuvarlarına getirilmiştir. Örneklerin her hasat döneminde olgunluk indeksi belirlenmiş ardından uçucu bileşenlerinin tanımlanması amacıyla ekstraksiyon işlemine tabi tutulmuştur. Çalışma sonucunda her iki zeytin çeşidinde de olgunluk ilerledikçe aldehit oranlarının azaldığı; alkol, ester, hidrokarbon ve keton oranlarının arttığı tespit edilmiştir. Ayrıca her iki çeşidin tüm dönemlerinde en yüksek oranda belirlenen uçucu bileşenlerin ise aldehitler grubundan E-2-hekzenal ve hekzanal bileşikleri olduğu saptanmıştır.Öğe Caldesi 85 Nektarin Çeşidinde Doğal Kaplama Uygulamalarının Depolama Süresince Meyve Kalitesine Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-06-01) Kaynaş, Kenan; Örnek, EsraBu çalışmada; Caldesi 85 nektarin çeşidine ait meyvelerde hasattan sonra doğal kaplama uygulamalarının depolama süresince bazı kalite özelliklerine etkileri incelenmiştir. Uygulamalar; doğal kaplama materyallerinden (Soya lesitini ve sukroz esteri %1 ve %2 dozlarında; Aloe vera bazlı uygulama materyali, %1, %2 ve %4 dozlarında) hazırlanan çözeltilere daldırma şeklinde olmuştur. Kontrol ve uygulama yapılan meyveler sonrasında 0–1°C sıcaklık ile %90–95 oransal nem koşullarında sırasıyla 25 ve 50 gün süreyle depolanmışlardır. Her depolama süresi sonrasında meyveler 20–22°C sıcaklık ile %50–60 oransal nem koşullarında 3 gün süreyle raf ömrüne tabi tutulmuşlardır. Her depolama ve raf ömrü süresi sonunda; meyve eti sertliği, suda çözünür kuru madde, titre edilebilir toplam asitlik miktarı, meyve kabuk ve et rengi, ağırlık kaybı, yünlüleşme oranı, fungal veya bakteriyel etmenli bozulma oranı, toplam fenolik bileşik miktarı gibi bazı kalite özellikleri incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; %1 ve %2 uygulama dozlarında sukroz ester uygulamaları fungal veya bakteriyel etmenli çürüme oranı dışındaki tüm parametreler açısından en etkili uygulamalar olmuşlardır. Bu uygulamaları, %4 dozunda Aloe vera ve %2 dozunda lesitin uygulaması izlemiştir.Öğe Çanakkale ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri(2001) Dardeniz, Alper; Kaynaş, Kenan; Ateş, FadimeBu araştırma, Çanakkale ili bağcılığının mevcut durumunu ortaya koymak için, 1997-1999 tarihleri arasında, bağcılığın halen yoğun bir şekilde yapıldığı Çanakkale merkez ilçeye bağlı İntepe beldesi, Lapseki ilçesine bağlı Umurbey beldesi, Bayramiç ve Bozcaada ilçelerinde yapılmıştır. Çiftçilerle yüz yüze yapılan görüşmeler neticesinde derlenen anket verilerinden ve edinilen izlenimlerden, bağcılığın halen Çanakkale ilinde önemli bir tarım kolunu oluşturduğu, özellikle, yörede kanyaklık bir çeşit olarak üretimi yapılan Karasakız (Kuntra) üzüm çeşidinin il genelinde çok geniş alanlarda yayılma imkanı bulduğu belirlenmiştir. Bu araştırma kapsamında, mevcut verilerden de yararlanılmak suretiyle, il genelinde karşılaşılan sorunlar ve bu sorunların çözülmesinde yararlı olacağına inanılan çözüm önerileri sunulmaya çalışılmıştır.Öğe Eski Truva şehir alanı ve Çanakkale'de bahçe bitkileri üretiminin genel özellikleri ve günümüzdeki durumu(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2004-03) Şeker, Murat; Kaynaş, Kenan; Kaynaş, Nilüfer; Dardeniz, Alper[No Abstract Available]Öğe Farklı zamanlarda hasat edilen Trabzon hurması (Diospyros kaki L) meyvelerinin fizyolojik ve kimyasal yapılarında meydana gelen değişmeler(2004) Kuzucu, F. Cem; Kaynaş, KenanBu çalışma ile bölgede yaygın olarak yetiştiriciliği yapılan Trabzon hurması meyvelerinde yüksek kalitede hasat ve yeme olumunun sağlanması amacıyla, farklı olgunluk aşamalarında kimyasal yapılarındaki değişim saptanmıştır. Bu amaçla, yörede üreticilerin yaygın olarak hasada başladığı Kasım ayının üçüncü haftası esas alınmış, bu tarihten önceki ve sonraki dönemlerde yedi günlük aralarla yapılan hasatlarla meyve eti sertliği (MES), suda çözünebilir kuru madde (SÇKM), askorbik asit, tanen, pektin ve toplam şeker içeriği gibi özelliklerdeki değişimler incelenmiştir. Bulgularımıza göre, MES ve pektin içerikleri yönünden 3. ve 4. hasat dönemlerinde alınan meyvelerin depolama ve pazarlama aşamasında en uygun sonucu verebileceği saptanırken, SÇKM oranı ve toplam şeker içeriği hasat dönemlerinde birbirlerine çok yalan ve tüketim için yeterli seviyede bulunmuş ancak meyvedeki yüksek tanen düzeyinin bu durumu gölgelediği tespit edilmiştir. Aşırı olgunluk döneminde hasat edilen meyvelerde ise tanen miktarındaki değişimin yeme olumuna olumlu etkisi olacağı ancak meyvelerdeki aşırı yumuşama ve askorbik asit değerinde önemli azalmalar olacağı dolayısıyla beslenme yönünden olumsuz etkileneceği sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak Çanakkale yöresinde bu çalışmada incelenen Trabzon hurması meyvelerin 3. hasat döneminden sonraki periyotlarda hasat edilmesiyle, en yüksek kalitede pazara sunulmasının mümkün olduğu, ancak yeme olumunda yüksek kalitenin elde edilmesi için mutlaka tanenden kaynaklanan burukluğun giderilmesine yönelik uygulamalar yapılması gerektiği kanısına varılmıştır.Öğe Hasat sonrası 1-Methylcyclopropene uygulamalarının farklı sıcaklık derecelerinde depolanan kavunlarda (Cucumis melo L. cv. Dellteks F1) meyve kalitesi üzerine olan etkileri(2009) Sakaldaş, Mustafa; Kuzucu, Canan Öztokat; Kaynaş, KenanBu çalışmada; Çanakkale yöresinde yetiştirilen “Dellteks F1” hibrit çeşit kantolop kavunlarda, hasat sonrası 1-MCP ($Smartfresh^{TM}$) uygulamalarının farklı depolama sıcaklıklarında etkileri incelenmistir. Bu amaçla, Çanakkale Kumkale bölgesinden hasat edilen kavun meyvelerinde iki farklı dozda 1-Methylcyclopropene uygulaması yapılmıs ve meyvelerin bir kısmı 4± 0,5°C sıcaklık ile %90- 95 oransal nem kosullarında, diger kısmı ise 20±1°C sıcaklık ile %55- 60 oransal nem kosullarında 3 hafta süreyle depolanmıslardır. Meyvelerde, hasat yapıldıktan sonra ve uygulama sonrası depolama bitiminde meyve kalitesini ifade eden bazı ölçümler yapılmıstır. Bu ölçümler; ağırlık kaybı, meyve eti sertligi, suda çözünür kuru madde oranı ve titre edilebilir toplam asitlik miktarı olmustur. Ayrıca mikrobiyel veya bakteriyel etmenlerden ileri gelen bozulmaların oranı gözlemsel olarak saptanmıstır. Elde edilen sonuçlara göre; meyve eti sertligi, agırlık kaybı, bozulma oranı ve suda çözünür kuru madde oranı gibi parametreler açısından, 4± 0,5°C sıcaklık ile %90- 95 oransal nem kosullarında 1- MCP uygulamaları “Dellteks F1” kavununun kalitesi üzerine olumlu etkilerde bulunmuştur.Öğe Kırmızı Biberde (Capsicum annuum L. cv. Kapya) Bazı Hasat Sonrası Uygulamaların Depolama Kalitesi Üzerine Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-12-01) Erdoğmuş, Ayşe Öykü; Kaynaş, Kenan; Kaya, SeçkinKapya biber çeşdi, özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgelerinde taze tüketim ve endüstriyel açıdan oldukça büyük üretim ve ihracat potansiyeline sahiptir. Çalışmada, Kapya biber çeşidinde farklı hasat sonrası uygulamaların etkileri incelenmiştir. Bu amaçla; Çanakkale ili Merkez ilçesi Çıplak köyünde özel üretici bahçesinden hasat edilen Kapya biberinin meyvelerine hasat sonrası farklı konsantrasyonlarda çörek otu yağı, CaCl2 ve SemperfreshTM uygulaması yapılmıştır. Uygulama yapılan ürünler, 7,5±0,5°C arası sıcaklık ve %90 oransal nem koşullarında 15 ve 30 gün süreyle depolanmışlardır. Her depolama süresi sonunda, depodan çıkarılan biberler 2 gün süreyle 18–20°C sıcaklıktaki raf ömrü koşullarında tutulmuşlardır. Depolama ve 2 günlük raf ömrü sonunda biberlerde bazı kalite özellikleri incelenmiştir. incelenen bu kalite özellikleri; ağırlık kaybı (%), renk (h°), suda çözünebilir kuru madde oranı (%), titre edilebilir toplam asitlik miktarı (%), pH değeri, toplam fenolik bileşik içeriği (mg GAE /100 g) ile depolama süresince çürüme ve bozulma oranıdır (%). Kapya biber çeşidinde yapılan uygulamalar ve depolama sonucunda 15 gün süre ile yapılan depolamada daha fazla olumlu sonuç alınmış, depolama sıcaklığının yapılan uygulamalara etki ettiği gözlemlenmiştir. Çürüme ve bozulma oranı incelendiğinde çörekotu yağı 600 ppm uygulaması başarılı olmuştur. Depolama süreleri uzadıkça meyvedeki bozulmalar artmış özellikle meyvenin uç kısmından sapa doğru giden bozulmalar gözlemlenmiştir.Öğe Leonardit Uygulamasının Albion ve Sweet Ann Çilek Çeşitlerinde Bitki Gelişimi ve Verime Etkileri(2016) Çay, Semra; Kaynaş, KenanBu araştırma 2012-2015 yılları arasında, Çanakkale İli, Merkez İlçesi Çınarlı Köyünde özel üretici bahçesinde yürütülmüştür. Çalışmada çilek yetiştiriciliğinde katı ve sıvı leonardit uygulamasının bitkilerin gelişimine ve verimine etkisini saptamak amaçlanmıştır. Araştırmada Albion ve Sweet Ann çilek çeşitlerinin taze fideleri kullanılmıştır. Dikim öncesi oluşturulan yastıklar damla sulama sistemi kurulduktan sonra delikli siyah malçla (0.03 mm, PE) kaplanmış ve bitki başına 100 g hesabı ile katı leonardit uygulanmıştır. Fidelerin dikiminden (30 x 25 cm üçgen dikim) sonra vegetasyon süresince her sulamada parsel başına 50 cc sıvı leonardit uygulaması yapılmıştır. Kontrol bitkilere dikim öncesi ve sonrası leonardit uygulaması yapılmamıştır. Tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme deseninde 4 yinelemeli olarak kurulan denemede kenar tesirleri ile birlikte her parselde 100 bitki yer almıştır. Gelişme dönemi süresince kültürel uygulamalar her parselde eşit şekilde uygulanmıştır. Çalışmanın amacına göre bitki başına verim ve çiçek sayısı, yaprak sayısı, stolon sayısı, stolon uzunluğu, kök uzunluğu, kök ağırlığı, bitki yaş ve kuru ağırlığı gibi gelişme ölçütleri saptanmıştır. Bulgularımıza göre; Albion çeşidinde leonardit uygulaması stolon sayısı, çiçek sayısı, bitki kuru ağırlığı üzerine olumlu etki yapmıştır. Stolon uzunluğu, yaprak sayısı, kök uzunluğu, kök ağırlığı ve bitki yaş ağırlığı üzerine etkili olmamıştır. Sweet Ann çeşidinde ise; stolon sayısı, çiçel sayısı, kök uzunluğu, bitki yaş ağırlığı üzerine olumlu etkisi bulunurken, stolon uzunluğu, yaprak sayısı, kök ağırlığı ve bitki kuru ağırlığı üzerine etkili bulunmamıştır. Her iki çilek çeşidinde leonardit uygulaması iki hasat döneminde de önemli düzeyde verim artışına neden olmuştur.Öğe "Monroe"ve"Blake"Geççi Şeftali Çeşitlerinde Modifiye Atmosfer Paketleme Uygulamasının Muhafaza Süresince Meyve Kalitesine Etkileri(2013) Kaynaş, Kenan; Sakaldaş, MustafaÇalışmada modifiye atmosfer paket uygulamasının -Monroe? ve -Blake? geççi şeftali çeşitlerinde muhafaza süresince bazı kalite özellikleri üzerine etkileri araştırılmıştır. Bu kapsamda Çanakkale bölgesinden hasat edilen bu iki şeftali çeşidine ait meyveler düşük yoğunluklu polietilen (LDPE) bazlı modifiye atmosfer (MA) ambalajlara konarak 0,5 ± 0,5 sıcaklıkta %90 ile %95 arası oransal nemde 25 ve 50 gün süreyle muhafaza edilmişlerdir. Meyveler her muhafaza süresinden sonra 18-20°C sıcaklıkta ve %50-60 oransal nemde 3 gün süreyle raf ömründe tutulmuşlardır. Şeftali meyvelerinde hasattan sonra, her muhafaza ve raf ömrü döneminden sonra meyve eti sertliği, suda çözünebilir kuru madde oranı, titre edilebilir asit miktarı, yünlüleşme, toplam ve indirgen şeker içeriği incelenmiştir. Her iki şeftali çeşidinde de MA ambalajında depolanan meyvelerin meyve eti sertliğinde görülen azalışlar daha düşük düzeylerde olmuştur. Benzer şekilde toplam ve indirgen şeker içeriği de MA ambalajında muhafaza edilenlerde daha düşük seviyede tespit edilmiştir. Muhafaza sonunda yünlüleşme oranı, MAP uygulamasıyla azalış göstermiştir. Ayrıca herhangi bir uygulamaya yapılmamış kontrol meyvelerinde titre edilebilir asit miktarında görülen artış muhafaza süresince daha yüksek seviyede tespit edilmiştir. MAP uygulamasının, -Blake? ve -Monroe? şeftali çeşitlerinde 50 günlük muhafaza süresince meyve kalitesinin korunmasında önemli etkilerinin olduğu saptanmıştır.Öğe Pink Lady Elma Çeşidinde Hasat Sonrası 1- Methylcyclopropene Uygulaması ve Dinamik Atmosferde Depolamanın Uzun Dönem Depolamada Kaliteye Olan Etkileri(2018) Yalav, Fatih; Kaynaş, KenanÇalışmada; Pink Lady elma çeşidi meyvelerinde farklı depolama sistemlerinin ve hasat sonrası 1-MCPuygulamasının depolama boyunca kalite özelliklerine etkileri incelenmiştir. Bu kapsamda Pink Lady elma çeşidine aitmeyvelerde dinamik kontrollü atmosfer (DKA)’ de depolama sistemi, hasat sonrası normal depoda 1-Methylcyclopropene (1-MCP) uygulaması ve bu uygulamanın DKA ile olan kombinasyonu uygulanmıştır. Buuygulamalar ile herhangi bir uygulamaya tabi tutulmayıp normal soğuk depoda muhafaza edilen kontrol meyveleri 0-1°C sıcaklık ve %90-95 oransal nem koşullarında sırasıyla 60, 120, 180 ve 240 gün süreyle depolanmıştır. Depolamanınbaşlangıcında ve her depolama döneminden sonra meyvelerde; et rengi değişimi, meyve eti sertliği (MES), sudaçözünebilir kuru madde (SÇKM) miktarı, titre edilebilir asitlik (TEA), toplam fenolik bileşik içeriği ve çürüme oranıgibi bazı kalite özellikleri incelenmiştir.Bulgularımıza göre; muhafaza süresi, incelenen kalite parametreleri üzerinde etkili olmuş, depolama süresinin uzamasıkalite kayıplarını beraberinde getirmiştir. Bunun yanında; depolama süresince kalitenin korunduğu meyveler dinamikkontrollü atmosferde depolanan ve 1- Methylcyclopropene uygulamasına tabi tutulanlar olmuşlardır. Bunu normalatmosfer koşullarında 1- Methylcyclopropene uygulaması izlemiştir.Öğe Soğuk Depolama Sonrası Taze Doğranmış Pink Lady Elma Meyvelerinde Bazı Uygulamaların Tüketici Koşullarında Kaliteye Etkileri(2018) Işık, Melike; Kaynaş, KenanBu çalışmada Çanakkale Lapseki bölgesinden hasat edilerek 0-1°C sıcaklık ile %90-95 oransal nemkoşullarında 150 gün süreyle depolanmış ‘Pink Lady’ elma çeşidine ait meyvelerde taze doğranma işlemisonrasında bazı uygulamaların tüketici koşullarında kalite özelliklerine etkileri incelenmiştir. Bu kapsamda; tazedoğranmış meyvelerde %2 ve %4 dozlarında Sitrik asit, Potasyum sorbat, Askorbat ve Kalsiyum klorür etkenmaddeli ‘Natureseal’ uygulaması gerçekleştirilmiştir. Söz konusu uygulamalara tabi tutulan meyveler 4°C ile6°C arası sıcaklıkta tüketime hazır koşullarda 7 ve 14 gün süreyle muhafaza edilmişlerdir. Her muhafaza dönemisonrasında meyvelerde; meyve eti sertliği, meyve et rengi, suda çözünür kuru madde oranı, meyve suyu pHdeğeri, Malik asit miktarı, toplam fenolik bileşik miktarı, meyve tadı ve kararma indeksi gibi bazı kaliteözellikleri incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; %4 dozunda Natureseal uygulaması tüm kalite koşullarında14 güne kadar etkili olmuştur. Diğer taraftan %2 uygulama dozu ancak 7 günlük muhafaza süresine kadar etkiliolabilmiştir.Öğe Taze Fasulyenin Soğukta Muhafazasında Kalite Değişimlerinin Belirlenmesi(2018) Özdemir, Esra; Kaynaş, KenanÇok kısa süre muhafaza edilebilen fasulyede satış fiyatlarını düzenlemek ve raf ömrünü uzatarak, kabuledilebilir kalitede ürünün tüketiciye ulaştırılması, böylece üreticinin korunması amaçlanan bu çalışmada;Çanakkale ilinde (Kösedere Beldesi) yetiştiriciliği yapılan Atlanta yeşil fasulye çeşidinin taze olarak depolanmaolanakları incelenmiştir. Bu kapsamda çeşide özgü meyve büyüklüğünde hasat edilen fasulyeler 70C sıcaklık ve%90 oransal nem koşullarını içeren soğuk depolarda (kontrol), özel su buharı geçirgenliğine sahip LDPE(polipropilen + ethylvinilin) (MA 1) ve normal LDPE torba (MA 2) kullanılarak hazırlanan modifiye atmosferkoşullarında 4 hafta süreyle muhafaza edilmiştir. Muhafaza süresince 10 gün aralıkla meyve suyunda çözünebilirkuru madde, titre edilebilir toplam asitlik, askorbik asit, bakla renk değişimi, fenolik bileşiklerdeki değişim,ağırlık kaybı, görsel kalite (1:pazarlanamaz …-3:pazarlanabilir…5: yüksek kalite) gibi kalite değişimlerisaptanmıştır.Bulgularımıza göre; Atlanta fasulye çeşidinin 70C sıcaklıkta depolanma süresince bakla rengindeyeşilden sarıya açılma, renkte parlaklığın kaybolması, SÇKM değerinde artış, askorbik asit ve TETA değerindeazalma ve fenolik bileşiklerde artışlar saptanmıştır. Kalite özelliklerindeki bu değişim kontrol meyvelerinde dahayüksek her iki MA koşullarında daha düşük düzeylerde gerçekleşmiştir. Ayrıca kontrol grubu fasulyelerdeağırlık kaybı değeri 10 gün depolamadan sonra kabul edilebilir sınırın çok ötesine geçerken, MA koşullarında%1’den daha düşük ağırlık kaybı tespit edilmiştir. Sonuç olarak, Atlanta fasulye çeşidi normal koşullarda ancak10 gün depolanabilirken MA koşullarında bu sürenin 20 – 25 güne uzatılabileceği saptanmıştır.Öğe Umurbey–Çanakkale koşullarında yetiştirilen müşküle üzüm çeşidinde (vitis vinifera l.) farklı terbiye sistemlerinin üzüm verim ve kalitesine etkileri(2007) Dardeniz, Alper; Kaynaş, Kenan; Gümüş, Bahar; Nazlım, Mustafa; Kızlcık, İlkerUmurbey-Çanakkale koşullarında, 5 BB anacı üzerine aşılı olarak yetiştirilen Müşküle üzüm çeşidinde, tek ve çift kollu kordon ile çift kollu guyot terbiye sistemlerinin üzüm verim ve kalitesine etkilerinin incelendiği bu araştırma, 2003-2005 yılları arasında T.C. Çanakkale Meyvecilik Üretme İstasyonu Müdürlüğü Umurbey İşletmesi’nde yürütülmüştür. İlk üç verim yılı bulguları değerlendirildiğinde, çift kollu kordon terbiye sistemi kazandırılmış olan omcalardan omca başına üzüm verimi, vejetatif gelişim ve üzüm kalitesi açısından diğer iki terbiye sistemine kıyasla daha olumlu sonuçlar elde edilmiş ve yörede yetiştiriciliği yapılacak olan Müşküle üzüm çeşidi için çift kollu kordon terbiye sisteminin seçilmesinin daha avantajlı olacağı belirlenmiştir.Öğe Yeni bir biber çeşidi"Sürmeli Biberi"(2007) Sürmeli, Nurten; Beşirli, Gülay; Başay, Sevinç; Kaynaş, Kenan; Erdoğan, Seçil; Sönmez, İbrahim; Kasım., M. UfukBu çalışma 1993-2001 yılları arasında Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsü Sebzecilik Bölümünde yapılmıştır. Tescil öncesi ve Tescil denemeleri 2002 ve 2005 yılları arasında tamamlanarak, yeni elde edilen biber çeşidi \"Sürmeli Biberi\" adıyla teseil edilmiştir. Çalışmada; verimli ve erkenci özellikleri bulunan, ancak açık sarımsı yeşil renkli tescilli bir biber çeşidi olan \"Yalova Çorbacı 12\" biberinin iyi özelliklerini muhafaza ederek ondan daha koyu yeşil bir biber çeşidinin geliştirilmedi amaçlanmıştır. •.'••••, Çalışmaya 1993 yılında \"Yalova Çorbacı 12\"biberi (ana) U^kpyu.yeşilibiber çeşidinin (baba) melezlemesi ile başlanmıştır. Bunu takip eden iki yılda yine \"yalova Çorbacı 12\" biberi ana; olarak kullanılmak suretiyle geriye melezlemeler yapılmıştır. Bu seçilen melezlerde altı yıl boyunca bir yandan kendilemeler yapılarken, diğer yandan seleksiyona devam edilmiş ve tek bitki seçimi yapılarak çeşit adayı belirlenmiş ve DNA parmak izleri tespit edilmiştir. Bu çalışma sonunda elde edilen \"Sürmeli Biberi\" 11 Ağustos 2005 talih ve 25903 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak tescilli çeşitler içine girmiştir. \"Sürmeli Biberi\", iç ve dış tüketime uygun, verimli, erkenci ve orta koyulukta yeşil renge sahip tatlı, sivri bir biber çeşididir, adı geçen Enstitû'de orijinal tohum üretimi yapılmaktadır.