Yazar "Demirel, Kürşad" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 20 / 34
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe An examination of the use of "vetiver grass" to prevent erosion in Yusufeli Region (Çoruh Watershed area-Turkey): A case study(Triveni Enterprises, 2005) Demirel, Öner; Demirel, KürşadThe goal of this study is to explore opportunities for plantation at Çoruh Watershed area, where severe erosion has been observed, using "Vetiver grass" which has proven successful in preventing erosion in South America and in other countries. A site on the banks of the Çakalo?lu stream located in the borders Yusufeli settlement is chosen as a study area and four experimental sites were been determined considering altitude (700-750 m., 750-800 m.), direction faced by the sites; facing South and facing North-East and slope (%53, %60). At these experimental sites, eight parcels have been formed, one being control and the rest being experimental. Soil patterns taken from two different depth levels; 0-30 cm. and 30-60 cm, and Vetiver grass being tested at these parcels have been used as material. The lengths of stem and root and vegetation coverage of the plants at the sample parcels have been measured and the shoot numbers have been counted. Analysis for-soil patterns, soil texture, pH, dispersion ratio and erosion have been done on specimens of soil taken from the sample sites. Using the obtained data, observations and the results of tha analysis of variance (ANOVA), it has been concluded that "Vetiver grass" can be used at the steep slopes of arid regions where erosion is severe to prevent erosion due to the fact that it has proven successful in holding the soil.Öğe Bazı Ekonomik Toprak Nem Sensörlerinin Hassasiyetlerinin Belirlenmesi(2021) Çamoğlu, Gökhan; Kızıl, Ünal; Demirel, Kürşad; Aksu, Sefa; Nar, Hakan; Genç, LeventSon yıllarda ucuzlayan bazı toprak nem sensörlerinin kullanımı Arduino mikroişlemci kontrolkartları sayesinde giderek artmaktadır. Buradan hareketle çalışma kapsamında, oldukça ekonomikolan 3 farklı toprak nem sensörünün son yıllarda sıklıkla kullanılan Arduino mikroişlemci kontrolkartıyla toprak nemini belirlemede kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu amaçla yapılan çalışmada 4 farklıtipte sensör ele alınmıştır. Bu sensörlerden biri kontrol sensörü (10HS, DECAGON) olarak kullanılmış,diğerleri de Arduino toprak nem sensörü, gravity analog toprak nem sensörü ve kapasitif toprak nemsensörü olarak bilinen ve sıklıkla kullanılan sensörlerden seçilmiştir. Bu sensörlerin, topraklı (ortabünye) ve topraksız (1/1 oranında torf+perlit) olmak üzere iki farklı yetiştirme ortamında topraknemine karşı tepkileri belirlenmiştir. Araştırma kapsamında elde edilen sonuçlara göre performansıtest edilen 3 farklı toprak nem sensörünün özellikle topraksız ortamda doğru okuma yapamadığıtespit edilmiştir. Ayrıca toprak nemini algılama konusunda da çok değişken sonuçlar elde edilmiştir.Oksitlenmeden dolayı ekonomik ömürlerinin çok kısa olduğu anlaşılmıştır. Elde edilen sonuçlara görebu nem sensörlerinin kullanımı konusunda dikkatli olunması gerektiği söylenebilir.Öğe Bazı Minyatür Gül Çeşitlerinin Su Stresine TepkilerininBelirlenmesi(2021) Demirel, Kürşad; Akçal, Arda; Çamoğlu, GökhanBu çalışmada, farklı sulama seviyelerinin dört farklı minyatür gül çeşidinin (Rosa Spp, cv. Mandarin, Orange Juwel, Zwergen Fee 09 ve Zwerkönig 78) bitki su tüketimi (ET), fizyolojik (yaprak basıncı, stoma iletkenliği, yaprak sıcaklığı, yaprak klorofil indeksi ve yaprak oransal su içeriği), morfolojik (bitki boyu, çiçek sayısı, tomurcuk sayısı, çiçek çapı, petal sayısı ve spathe rengi) ve biomass (yaprak/gövde/kök yaş ve kuru ağırlığı) özelliklerine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Denemede dört farklı sulama seviyesi (%100, %75, %50, %25) oluşturulmuştur. Araştırma, 2020-2021 yıllarında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Stresi İzleme ve Termografi Laboratuvarında (BİSİTLAB) 6 ay süreyle yürütülmüştür. Deneme, laboratuvar koşullarında kontrollü şartlar altında gerçekleştirilmiş olup, fotoperiyot 16/8 saat, sıcaklık 23±1 ºC, bağıl nem %40±5 seviyesinde olacak şekilde ayarlanmıştır. Ayrıca, iç ortam ve dış ortam karbondioksit değerlerini ölçen CO2 sensörleri mevcut ölçüm sistemine dahil edilerek takip edilmiştir. Bitkilerin ışıklandırılması, 450 nm ? 660 nm ? 730 nm kombinasyonu ile oluşturulan spektruma sahip özel ışıklandırma sistemi altında yapılmıştır. Çalışma sonucunda, su stresinin her dört çeşitte ölçülen fizyolojik ve morfolojik özellikleri olumsuz yönde etkilediği görülmüştür. Genel olarak su stresini ayırt etmede fizyolojik ölçümlerin morfolojik ölçümlere oranla daha başarılı olduğu söylenebilir. Mandarin, Orange Juwel, Zwergen Fee 09 ve Zwerkönig 78 minyatür gül çeşitlerindeki altı aylık dönemdeki ET değerleri sırasıyla 255.7- 642.3 mm, 293.6-796.3 mm, 277.3-736.2 mm ve 261.8-675.9 mm olarak bulunmuştur. Sonuç olarak, Mandarin?in ET değerlerinin diğer çeşitlere oranla daha düşük olduğu için kuraklığa daha dayanıklı olduğu söylenebilir. Yaprak basıncı değerlerinde Zwergen Fee 09 çeşidinin tüm sulama seviyelerinde sulama öncesi ve sonrası farkların belirgin olduğu görülmüştür. Bu yüzden, Zwergen Fee 09 çeşidinde yaprak basıncı grafiklerine bakılarak sulama yapılabilme potansiyeline sahip olduğu söylenebilir. İleri ki çalışmalarda, peyzaj alanlarında yaygın olarak kullanılan farklı süs bitkilerinin su tüketimlerini belirlemek ve su stresinin bitkilerde oluşturduğu etkileri görmek için daha kapsamlı çalışmaların yapılması önerilmektedir.Öğe Çanakkale ili belediye sınırları içerisindeki peyzaj alanlarında sulama sistemlerinin projelenmesi ve işletilmesindeki hatalar(2006) Demirel, Kürşad; Yıldırım, Murat; Çamoğlu, GökhanSulama, peyzaj çalışmalarındaki temel alt yapı sistemlerinden biridir. Bu çalışmada, Çanakkale'İli Belediye sınırları içerisinde bulunan 141 adet peyzaj alanındaki sulama sistemleri görsel olarak incelenmiştir. Ayrıca, bu peyzaj alanları içerisinde en büyük 2. alana sahip olan Halk Bahçesi'ndeki 362 m2iik parselde yağmurlama sulama sistemi projesi gerçekleştirilip, mevcut yöntemle karşılaştınlmıştır. Proje kapsamında klasik döner tip yağmurlama başlığı yerine pop-up puskürtücü ayarlanabilir açılı başlıklar kullanılarak yeni bir sulama programı oluşturulmuştur. Görsel olarak incelenen alanlarda, uygulanan yöntemdeki hatalar sonucunda etkin bir sulama yapılmadığı gözlenmiştir. Gerçekleştirilen proje kapsamında ise, mevcut koşulda 693 m3 olan toplam mevsimlik sulama suyu miktarının, projeleme sonucunda 355 m3*e düştüğü saptanmıştır. Sonuç olarak, bu alanda sulama sisteminin belirli kurallara göre projelenmesi ve uygulanması yaklaşık % SO^e varan su tasarrufu sağlamış olup, estetik açıdan da daha iyi bir görüntünün oluşması sağlanmıştır.Öğe Çanakkale İli Peyzaj Alanlarındaki Sulama Sistemlerinin İncelenmesi: Özgürlük Parkı ve Halk Bahçesi(2018) Demirel, Kürşad; Çamoğlu, Gökhan; Sağlık, Alper; Genç, Levent; Kelkit, AbdullahPeyzaj alanlarında genellikle sulama suyu ihtiyacı göz önüne alınmadan sulamalar yapılmakta,sulama sistemi mevcut su kaynağına, alana, bitkiye ve toprağa göre tasarlanmamaktadır. Bu da, çokbüyük oranda su israfına neden olmaktadır. Bu çalışmada, Çanakkale ilinde bulunan en büyük ikiparkın (Halk Bahçesi ve Özgürlük Parkı) mevcut sulama sistemleri incelenmiştir. Her iki projealanında sulama sistemleri uygun kriterlere göre yeniden tasarlanmıştır. Proje alanlarında yapılanölçüm ve gözlemlere dayalı olarak, projeleme ve işletme hatalarının sonucunda etkin bir sulamayapılmadığı ve her iki alanda gereğinden fazla sulama suyu uygulandığı saptanmıştır. Halk Bahçesive Özgürlük Parkı için sezonluk boşa harcanan sulama suyu ücreti sırasıyla, 52800 TL ve 87720 TLolarak hesaplanmıştır. Çalışmanın sonucunda, alana uygun yapılan sulama sistemi projeleriyle; sutasarrufu sağlanmış ve estetik açıdan daha iyi bir görüntü elde edilmiştir. Ayrıca, bu çalışmanın,Çanakkale İli ve diğer şehirlerde planlanacak peyzaj alanları için örnek teşkil edeceğidüşünülmektedir.Öğe Çeltikte Damla Sulama ile Su Tutma Bariyerinin Kullanımı(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2018-12-25) Çamoğlu, Gökhan; Demirel, Kürşad; Nar, HakanÇeltik yetiştiriciliğinde geleneksel göllendirme sulama uygulandığı için diğer bitkilere oranla çok daha fazla su kullanılmaktadır. Bu nedenle, kurak yıllarda çeltik yetiştirilen alanlara sınırlamalar getirilmektedir. Bu çalışma, çeltik (Oryza Sativa L. cv. Luna) bitkisinde su tasamıfu sağlayan yöntemlerden damla sulama (DI) ve su tutma bariyerinin (STB) göllendirme sulama yönteminin uygulandığı çiftçi uygulaması ile su kullanımı verim ve kalite özellikleri açısından karşılaştırılması amacıyla yapılmıştır. Araştırma 2017 yılında Edirne İli Enez İlçesi Çavuş Köyü’nde yürütülmüştür Deneme süresince toprak nemi sensörler aracılığıyla izlenmiştir Sulamalar DI ve DI+STB konularında toprakta kullanılabilir su tutma kapasitesinin %15+5’i tüketildiğinde tekrar tarla kapasitesine tamamlanması şeklinde yapılmıştır Çiftçi uygulamasında ise sulamalar çiftçinin kendisi tarafından yapılmıştır Çalışma sonucunda ele alınan konular arasında incelenen özelliklerin birçoğunda istatistiksel olarak önemli farklılıklar bulunmuştur En yüksek verim çiftçi uygulamasından elde edilirken en düşük verim DI+STB konusundan elde edilmiştir Buna karşın DI+STB konusunda çiftçi uygulamasına göre %83 3 daha az su kullanılmıştır. Çiftçi DI ve DI+STB konularına ilişkin toplam sulama suyu miktarı sulama suyu’kullanım randımanı ve verim değerleri sırasıyla 5580-1375-930 mm, 0,1-0,4-0,5 kg/m' ve 708,0-576,3— 438,7 kg/da olarak bulunmuştur. Çalışmanın sonucu olarak, azalan su kaynakları nedeniyle, su tasamıfu sağlamada alternatif yöntemler olarak DI ve DI+STB uygulamalarının kullanım potansiyeline sahip olduğu söylenebilir Ancak halen yerim azalmasının önüne geçebilecek uygulamaların araştırılacağı çalışmalara ihtiyaç olduğu düşünülmektedir.Öğe Çuha Çiçeğinin Morfolojik ve Fizyolojik Özellikleri Üzerine Su Stresinin Etkilerinin Araştırılması(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-12-29) Demirel, Kürşad; Yıldırım, Deniz; Ayanoğlu, Zehra; Albayrak, Figen; Kuşak, İnci; Ersoy, Çisem; Budak, Nur Betül; Nar, Hakan; Çamoğlu, Gökhan; Akçal, Arda; Çatıkkaş, Gülizar RumeyseBu çalışmada, farklı su stresi seviyelerinin iki farklı (beyaz ve mor çiçekli) çuha çeşidinin bitki su tüketimine (ET), fizyolojik özelliklerine (yaprak sıcaklığı, stoma iletkenliği, klorofil indeksi, yaprak oransal su içeriği), morfolojik özelliklerine (bitki boyu, bitki çapı, çiçek sayısı, petal sayısı, petal uzunluğu, petal eni ve çiçek çapı) ve hasat özelliklerine (kök uzunluğu, kök kuru ağırlığı, bitki yaş ağırlığı, bitki kuru ağırlığı) etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma, 2019 yılında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Stresi İzleme ve Termografi Laboratuvarı’nda (BİSİTLAB) yürütülmüştür. Deneme boyunca sıcaklık 20°C’de tutulmuş 16/8 saat fotoperiyot uygulaması yapılmıştır. Denemede, dört farklı sulama konusu (7 gün aralıkla saksıda eksilen nemin kullanılabilir su tutma kapasitesinin %100’üne (kontrol), %75’ine, %50’sine ve %25’ine tamamlanması) oluşturulmuştur. Her sulamadan önce tüm bitkilerde fizyolojik ve morfolojik ölçümler yapılmıştır. Çalışma sonucunda, mor ve beyaz çiçekli çuha çeşitlerinde deneme süresince elde edilen toplam ET değerleri sırasıyla 83-117 mm ve 78-116 mm olarak bulunmuştur. Deneme kapsamında ölçülen fizyolojik özellikler üzerine su stresinin etkisinin her iki çeşitte de morfolojik ve hasat sonu ölçümlerine oranla daha fazla olduğu görülmüştür. Buna ilaveten, aynı su stresi konularında çeşitler karşılaştırıldığında, morfolojik ölçümler bakımından mor çiçekli çuha bitkisinde çiçek sayısı ve çiçek çapı değerlerinin, beyaz renkli çuhaya göre daha büyük olduğu görülmüştür. Sonuç olarak, su stresi koşulları altında her iki çuha çeşidinin benzer tepkileri gösterdiği söylenebilirÖğe Damla sulama ile sulanan karpuzda su stresinin bitki su tüketimine, su kullanım randımanına, verime ve kalite parametrelerine etkisi(2010) Çamoğlu, Gökhan; Aşık, Şerafettin; Genç, Levent; Demirel, KürşadBu çalışmada, 2007 ve 2008 yıllarında Çanakkale yöresinde damla sulama ile sulanan karpuz bitkisinde (Citrullus vulgaris) su stresinin bitki su tüketimine, su kullanım randımanına, verime ve kalite parametrelerine etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla altı farklı sulama konusu (tüketilen suyun %100’ü (kontrol), %80’i, %60’ı, %40’ı, %20’si ve susuz) oluşturulmuştur. Topraktaki eksik nemin tam olarak karşılandığı kontrol konusunda (%100), ortalama mevsimlik bitki su tüketimi 475 mm ve uygulanan ortalama toplam sulama suyu miktarı ise 403 mm olarak bulunmuştur. Verim, denemenin ilk yılında konulara göre 7.04-56.34 t$ha^ {-1}$, ikinci yılında ise 13.66-64.82 t$ha^ {-1}$ arasında gerçekleşmiştir. Konulara göre ortalama su kullanım randımanları, sulama suyu kullanım randımanları ve uygulanan sulama suyunun bitki su tüketimini karşılama yüzdeleri sırasıyla 6.58- 12.94 kg $m^ {-3}$, 7.92-12.51 kg $m^ {-3}$ (susuz konusu hariç), % 30-85 arasında olmuştur. Ortalama verim tepki etmeni 1.328 bulunmuştur. Kalite parametrelerinden tek meyve ağırlığı, meyve çapı, meyve boyu ve meyve eti kalınlığı konulara göre farklılık gösterirken, pH ve suda çözünür kuru madde miktarı herhangi bir farklılık göstermemiştir.Öğe Damla Sulama Sistemlerinin CAD Tabanlı Bir Program ile Değerlendirilmesi: Kumkale, Çanakkale Örneği(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2018-07-17) Çamoğlu, Gökhan; Demirel, Kürşad; Genç, Levent; Eroğlu, İlker; Boran, AhmetDamla sulama sistemlerinin tasarımındaki hatalar sebebiyle sistemlerde beklenen eş su dağılım düzeyi sağlanamamaktadır. Bu çalışmada, damla sulama sistemlerinin yoğun olarak kullanıldığı Çanakkale Kumkale Ovası’nda tesadüfî olarak seçilen 20 adet işletme ele alınmış ve söz konusu işletmeler tasarım yönünden değerlendirilmiştir. Değerlendirmede mevcut sistemlere ilişkin bilgiler arazi çalışmaları ile toplanmış ve bu bilgiler IrriPro paket programına girilerek eş su dağılım katsayıları ve haritaları elde edilmiştir. Çalışmada incelenen arazilerin toplam büyüklüğü 22 ha olup ortalama büyüklüğü yaklaşık 1 ha’dır. Söz konusu arazilerde kurulu sistemlerde kontrol biriminde olması gereken tüm filtreleri kullanan işletmelerin oranının %5 düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Bu durum önemli bir eksiklik olarak değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda incelenen işletmelerin sadece %15’i eş su dağılım kriterlerini sağlayabilmiştir. Bu durumda, Kumkale Ovası’nda tesadüfen seçilen 20 işletmeden elde edilen bu değerlere göre, ovada kurulu damla sulama sistemlerinde genel itibariyle eş su dağılımının sağlanamadığı, yani sistemlerin hatalı tesis edildiği sonucuna varılabilir. IrriPro programının damla sulama sistemlerinin eş su dağılımını kolaylıkla değerlendirilmesine olanak sağlaması nedeniyle, söz konusu programın sulama sistemlerin projelendirilmesi ve değerlendirilmesinde kullanılması önerilebilir.Öğe Determination of drought resistance of miniature rose varieties(Routledge, 2024) Demirel, Kürşad; Çamoğlu, Gökhan; Akçal, Arda; Doğan, G. Rumeyse; Cengiz, Selin; Nar, Hakan; Kahrıman, FatihThe researchers aimed to determine the effects of different irrigation levels on plant water consumption (ET), physiological, morphological and biomass traits of four different miniature rose varieties (Rosa Spp, cv. Mandarin, Orange Juwel, Zwergen Fee 09 and Zwergkönig 78). Four different irrigation levels (100% (control), 75%, 50%, 25%) were created in the experiment. The research was carried out at Çanakkale Onsekiz Mart University, Crop Stress Monitoring and Thermography Laboratory in 2020–2021. Water stress negatively affected the physiological and morphological traits measured in all four varieties. The six-month ET values of Mandarin, Orange Juwel, Zwergen Fee 09 and Zwerkönig 78 miniature rose varieties were 255.7–642.3 mm, 293.6–796.3 mm, 277.3–736.2 mm and 261.8–675.9 mm, respectively. Mandarin is more resistant to drought because its ET values are lower than other varieties. © 2024 Informa UK Limited, trading as Taylor & Francis Group.Öğe Determination of water stress and some physiological traits in pepper plant with thermography technique(Centenary University, 2020) Eroğlu, İlker; Çamoğlu, Gökhan; Demirel, KürşadIn this study, it was aimed to determine the water stress level of pepper plant by help of thermal indices and to determine the relationships among some physiological traits with these indices. An experiment consisting of four different irrigation applications (S100, S75, S50 and S25) was conducted in 2017 in Çanakkale. According to the results obtained from the study, thermal indices and all physiological traits were affected from the irrigation treatments. Crop Water Stress Index (CWSIe) determined empirically from the measurements of plant body with the help of thermal camera increased due to the decrease in irrigation water and Stomatal Conductance Index (IGe) has decreased as well. According to classification and regression tree analysis, arguably the use of CWSIe is enough to determine the time to start irrigation. In this case, the threshold value of the index is suitable as 0.42. According to the results of regression analysis for each growth period, significant correlations (p <0.001) were obtained among physiological traits with thermal indices. These relations increased after flowering period. As a result of the study, because of its success in discriminating water stress and ease of application, the use of indices obtained by thermal cameras which is one of the remote sensing techniques may be suggested for pepper plant. The study showed that the water stress in pepper plant has the potential to be determined quickly and accurately by using thermal images. © 2020, Centenary University. All rights reserved.Öğe Discrimination of water stress in pepper using thermography and leaf turgor pressure probe techniques(Elsevier B.V., 2021) Çamoğlu, Gökhan; Demirel, Kürşad; Kahrıman, Fatih; Akçal, Arda; Nar, Hakan; Boran, Ahmet; Eroğlu, İlker; Genç, LeventThe use of technology is spreading rapidly in modern agriculture with remote sensing and sensor technologies becoming more important. The objective of this study is to investigate the possibilities of determining the water stress level and irrigation time in peppers using leaf pressure probes based on turgor pressure and thermography techniques. An experiment consisting of four different irrigation treatments (100%, 75%, 50% and 25%) was conducted in Canakkale province, Turkey in the 2017–2018 summer growing seasons. During this seasons, leaf turgor pressure (Pp) and soil moisture levels were recorded in real time by a remote monitoring system. Thermographic measurements were taken before each irrigation. Data were analyzed using the analysis of variance and regression tree methods. Results show that both Pp and thermal data significantly differed according to water stress. Pp values decreased partially after irrigation and increased until the next irrigation. However, it was observed that it is not enough to decide the irrigation time using results obtained from graphical readings only. Models including meteorological features strengthen the decision-making models. According to the classification and regression tree analysis, it was revealed that there is a potential to separate the treatments, especially in models including thermal indices. Leaf turgor pressure data and thermal indices, which are plant-based monitoring techniques, have the potential to be used in determining irrigation time and distinguishing water stress in the pepper plant. However, there is a need for more studies especially in laboratory conditions, to understand the mechanisms in plants and how environmental conditions affect the responses of Pp probes.Öğe EFFECT OF WATER STRESS ON FOUR VARIETIES OF GLADIOLUS(Parlar Scientific Publications (P S P), 2018) Demirel, Kürşad; Çamoğlu, Gökhan; Akçal, ArdaThis paper aimed to determine the effect of different irrigation levels on four varieties of gladiolus (Gladiolus grandifloras L.). The study was carried out in 2016 at the Agricultural Research Station of Canakkale Onsekiz Mart University in Canakkale, Turkey. Four different types of gladiolus (White Prosperity, Peter Pears, Red Balance, Priscilla) were irrigated by the drip irrigation method. We applied four irrigation levels: 100% (control treatment), in which water was refilled in the root zone up to field capacity and 75%, 50% and 25% of the control treatment. In order to understand the water stress and drought resistance mechanisms of the four varieties, thermal images were used in this study. The amount of irrigation water applied changed depending on the variety. Priscilla consumed more water than the others. Leaf temperature of all gladiolus varieties increased with an increase in water stress. In addition, indices calculated from the thermal imaging changed significantly depending on the irrigation water applied to all gladiolus varieties. Priscilla was found to be more sensitive to water stress than other varieties. It is suggested that the use of thermal imaging with regard to both determination of water stress and selection of drought resistant varieties is a useful method.Öğe Estimation of growth curve parameters for pepper (Capsicum annuum cv. Kapija) under deficit ırrigation conditions(2012) Demirel, Kürşad; Genç, Levent; Mendeş, Mehmet; Saçan, Melis; Kızıl, ÜnalBu çalışma, kısıtlı sulama koşulları altında farklı büyüme eğrisi modellerini kullanarak biber bitkisinin (Capsicum annuum cv. Kapija) büyüme eğrisi parametrelerini tahmin etmek için yürütülmüştür. Bitki boyu, bitki x-x ve y-y çapı ve klorofil okumaları 12 hafta boyunca bitkideki büyümeyi tahmin etmek için ölçülmüştür. Bitki boyu ve çapı için en uygun modeller Linear, Gompertz ve Logistik model ve klorofil okumaları için Linear, W(t)=A.tBexp(-k.t), W(t)=A(1-Bt) modeller uygun bulunmuştur. Biber bitkisinin boy, x-x ve y-y çapı için belirtme katsayıları (R2) %99.1-99.9 arasında ve klorofil okumaları için %38.8-82.8 arasında değişmiştir. Biberin büyüme dönemi boyunca klorofil okumaları değerleri sürekli olarak artmadığı için, R2 değerleri diğer modellere göre daha düşük çıkmıştır.Öğe Farklı Sulama Seviyelerinin Ceylangözü’nün Bitkisel Özellikleri Üzerine Etkilerinin Belirlenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-12-31) Doğan, Selin; Demirel, Kürşad; Çamoğlu, Gökhan; Nar, Hakan; Akçal, ArdaBu çalışmanın amacı; su stresinin, Ceylangözü’nün (Pelargonium domesticum) bitkisel özelliklerine etkilerinin belirlenmesidir. Bu amaçla; çalışmada, fizyolojik (klorofil indeksi, yaprak oransal su içeriği, yaprak sıcaklığı, stoma iletkenliği, yaprak su potansiyeli), morfolojik (bitki çapı, çiçek sayısı, bitki boyu) ve hasat sonrası (kök uzunluğu, bitki yaş ağırlığı, bitki kuru ağırlığı, kök kuru ağırlığı) ölçümler yapılmıştır. Çalışma laboratuvar koşulları altında saksı ortamında yapılmış ve 5 farklı sulama konusu (saksılarda eksilen nemin kullanılabilir su tutma kapasitesinin %100’üne (S100), %80’ine (S80), %60’ına (S60), %40’ına (S40) ve %20’sine (S20) tamamlanması) oluşturulmuştur. Sulamalar, haftada bir kez yapılmış ve toprak nemi saksı ağırlık değerlerine göre izlenmiştir. Araştırma, 2020 yılında Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi bünyesinde bulunan Bitki Stresi İzleme ve Termografi laboratuvarında (BİSİTLAB) yürütülmüştür. Çalışma sonucunda, sulama konularına göre toplam sulama suyu miktarı ve bitki su tüketimi değerleri sırasıyla 45-130 mm ve 1.4-2.6 mm/gün olarak bulunmuştur. Fizyolojik özelliklerden klorofil indeksi ve yaprak su potansiyeli değerlerinde konular arasındaki fark tüm sulama seviyelerinde istatistiksel olarak önemli bulunurken, çalışmada ölçülen morfolojik özelliklerin tümünde önemsiz bulunmuştur. Sonuç olarak %20 oranında uygulanan bir su kısıtının Ceylangözü bitkisinde, fizyolojik ve morfolojik özelliklerine olumsuz etkilemediği söylenebilir.Öğe Farklı Sulama Suyu Seviyelerinin Serada Yetiştirilen Kıvırcık Marulun (Lactuca sativa var. campania) Verimi ve Gelişimi Üzerine Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-06-01) Yıldırım, Murat; Bahar, Erdem; Demirel, KürşadBu araştırma, farklı sulama suyu düzeylerinin ısıtmasız cam serada kış döneminde yetiştirilen kıvırcık marulun (Lactuca sativa var. campania) verim ve bitki gelişimi üzerine etkilerini araştırmak amacıyla Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Dardanos Yerleşkesinde 2011–2012 yıllarında yürütülmüştür. Araştırma, tesadüf parselleri deneme desenine göre kurulmuş ve A sınıfı buharlaşma kabından meydana gelen buharlaşma miktarına göre sulamalar yapılmıştır. Bitki–kap katsayıları (Kcp) 0,25, 0,50, 0,75, 1,00 ve 1,25 alınarak sulama konuları I1,25, I1,0, I0,75, I0,50, I0,25 şeklinde oluşturulmuştur. Kış dönemi süresince iki bitkisel üretim gerçekleştirilmiştir. Birinci üretim döneminde 15–75 mm ve ikinci üretim döneminde 9–45 mm arasında değişen sulama suyu deneme parsellerine uygulanmıştır. Gerçekleşen bitki su tüketimleri dönemler arasında sırasıyla 88–115 ve 56–79 mm tespit edilmiştir. Her iki üretim döneminin sonunda deneme konularından elde edilen toplam verim değerleri 2,239–3,742 kg/da arasında farklılık göstermiştir. En yüksek verim değerleri, en fazla sulama suyunun uygulandığı deneme konusunda, üretim dönemlerine göre sırasıyla 1,544 ve 2,198 kg/da bulunmuştur. İkinci üretim döneminde, tüm deneme konularında verimlerin arttığı görülmektedir. Sulama suyunun artışı ile birlikte marulların tek meyve ağırlığının, yaprak alanlarının, taç genişliklerinin ve boylarının arttığı tespit edilmiştir. Bu araştırma, Çanakkale’de serada yetiştirilen marul için sulama programının oluşturulmasında A sınıfı buharlaşma kaplarının kullanılabileceği göstermektedir ve kap katsayısı olarak 1.25’nin kullanılması önerilmektedir.Öğe Marulda Farklı Tuz ve Potasyum Uygulamalarının Verim ve Bazı Fizyo-Morfolojik Özelliklere Etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-06-01) Çamoğlu, Gökhan; Demirel, KürşadBu çalışma, farklı tuz ve potasyum düzeylerinin marul bitkisinin verimine ve bazı fizyolojik (yaprak oransal su içeriği, stoma iletkenliği ve membran geçirgenliği) ve morfolojik (bitki boyu ve çapı, toplam ve atılan yaprak sayısı) özelliklerine etkilerini belirlemek amacıyla 2011–2012 yılı kış döneminde sera koşullarında yürütülmüştür. Çalışmada, 2 farklı tuz (0,6 dS m-1 (T0) ve 4,0 dS m-1 (T1)) ve 4 farklı potasyum seviyesi (5 kg da-1 (K1), 16 kg da-1 (K2), 32 kg da-1 (K3) ve 48 kg da-1 (K4)) uygulanmıştır. Çalışma sonucunda, marul veriminin tuzlu sulama suyundan önemli oranda etkilendiği ve uygulanan potasyum düzeyindeki artışın verimi iyileştirici yönde bir etkisinin olmadığı görülmüştür. Tuzsuz koşullarda gereğinden çok daha fazla potasyum uygulaması verimi ve fizyolojik özellikleri önemli oranda azaltmış, tuzlu koşullarda ise verim ve fizyolojik özelliklerden sadece membran geçirgenliği üzerine potasyumun herhangi bir etkisinin olmadığı gözlenmiştir. Hem tuzsuz hem de tuzlu su ile sulanan marulda en yüksek stoma iletkenliği ve yaprak oransal su içeriği değerleri ihtiyacından iki kat fazla potasyumun uygulandığı konulardan elde edilmiştir. Tuz ve potasyum düzeylerindeki artış veya azalış, morfolojik özelliklerden bitki boyu ve yaprak sayısını değiştirmemiştir. Sonuç olarak, marul bitkisi için sulama suyundaki tuz seviyesinin artmasının bitki gelişimini olumsuz etkilediği ve ihtiyacından çok daha fazla uygulanan potasyumun tuz stresini azaltıcı bir etkisinin olmadığı görülmüştür.Öğe Peyzaj Alanlarındaki Sulama Projelerinin 3 Boyutlu Tasarımı: Bursa İli Maltepe Su Deposu Örneği(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2020-07-14) Demirel, Kürşad; Alkan, OğuzhanPeyzaj alanlarına ilişkin yapılan tasarımlarının görsel olarak daha iyi görünebilmesi için, kâğıt üzerinde çizilen iki boyutlu projeler yerine teknolojinin gelişmesiyle birlikte bilgisayarlarda 3 boyutlu olarak daha kolay ve hızlı tasarlanabilmektedir. Projelerin üç boyutlu olarak gösterilmesi projeyi tasarlayan kişilere, uygulayıcılara ve kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Ülkemizde yapılan peyzaj alanlarındaki sulama sistemi projeleri genellikle profesyonel kişilerce tasarlanmadığından uygulama sonrası problemler ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada, Bursa İl’inde Maltepe Su Deposu Çevre Düzenleme Peyzaj Projesinde sulama sisteminin yeniden ele alınarak üç boyutlu olarak tasarlanması amaçlanmıştır. Çalışma sonucunda söz konusu alanda sulama sistemi toprak, bitki örtüsü, eğim, su kaynağı vb. parametreler göz önüne alınarak yeniden tasarlanmıştır. Buna ilaveten, sulama sisteminin tüm parçaları 3DsMAX programında üç boyutlu olarak çizilmiştir. Ayrıca, suyun dağılımının da üç boyutlu olarak animasyonunun gösterimi de yapılmıştır. Yapılan bu çalışma ile yapısal ve bitkisel üç boyutlu tasarımın yanında su kaynağından bitkiye ulaşıncaya kadar sulama sisteminin tüm parçalarının üç boyutlu olarak gösterilmesi hazırlanan projelere büyük katkı sağlayacaktırÖğe Peyzaj Alanlarındaki Sulama Projelerinin 3 Boyutlu Tasarımı: Bursa İli Maltepe Su Deposu Peyzaj Alanı Örneği(2020) Alkan, Oğuzhan; Demirel, KürşadPeyzaj alanlarına ilişkin yapılan tasarımlarının görsel olarak daha iyi görünebilmesi için, kâğıt üzerindeçizilen iki boyutlu projeler yerine teknolojinin gelişmesiyle birlikte bilgisayarlarda 3 boyutlu olarak daha kolayve hızlı tasarlanabilmektedir. Projelerin üç boyutlu olarak gösterilmesi projeyi tasarlayan kişilere, uygulayıcılarave kullanıcılara büyük kolaylıklar sağlamaktadır. Ülkemizde yapılan peyzaj alanlarındaki sulama sistemiprojeleri genellikle profesyonel kişilerce tasarlanmadığından uygulama sonrası problemler ortaya çıkmaktadır.Bu çalışmada, Bursa İl’inde Maltepe Su Deposu Çevre Düzenleme Peyzaj Projesinde sulama sisteminin yenidenele alınarak üç boyutlu olarak tasarlanması amaçlanmıştır.Çalışma sonucunda söz konusu alanda sulama sistemi toprak, bitki örtüsü, eğim, su kaynağı vb.parametreler göz önüne alınarak yeniden tasarlanmıştır. Buna ilaveten, sulama sisteminin tüm parçaları3DsMAX programında üç boyutlu olarak çizilmiştir. Ayrıca, suyun dağılımının da üç boyutlu olarakanimasyonunun gösterimi de yapılmıştır. Yapılan bu çalışma ile yapısal ve bitkisel üç boyutlu tasarımın yanındasu kaynağından bitkiye ulaşıncaya kadar sulama sisteminin tüm parçalarının üç boyutlu olarak gösterilmesihazırlanan projelere büyük katkı sağlayacaktır.Öğe Peyzaj projelerinde kullanılan farklı yağmurlama sulama başlıklarının performanslarının belirlenmesi üzerinde bir araştırma(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2005) Demirel, Kürşad; Şener, SabriÖZ Bu çalışmada, peyzaj alanlarında kullanılan 13 adet farklı yağmurlama başlığının (pop-up püskürtücü, pop-up döner ve klasik döner yağmurlama başlıkları) farklı basınç (minimum, optimum ve maksimum) ve farklı rüzgar hızı aralıklarındaki (0-3, 3-6, 6-9 m/s) su dağılım deseni belirlenmiştir. Ayrıca, bütün başlıkların düzeltilmemiş ve düzeltilmiş CU (Christiansen yeknesaklık katsayısı) ve DU (Dağılım yeknesaklığı) değerleri bulunmuştur. Püskürtücü pop-up yağmurlama başlıklarının ortalama düzeltilmemiş ve düzeltilmiş CU değerlerinin sırasıyla % 62.9 ve % 88.8'i, döner pop-up yağmurlama başlıklarının % 16.6 ve % 50' si, döner klasik yağmurlama başlıklarında ise % 7.4 ve % 25.9'u uniform bir su dağılım için önerilen CU % 84 koşulunu sağlamıştır. Bunun yanında, püskürtücü yağmurlama başlıklarının ortalama düzeltilmemiş ve düzeltilmiş DU değerlerinin tümü püskürtücü başlıklar için uniform dağılımının göstergesi olan % 50 değerini geçmiştir. Döner pop-up yağmurlama başlıklarının düzeltilmemiş ve düzeltilmiş DU değerlerinin sırasıyla % 33.3 ve % 55.5'si, klasik döner yağmurlama başlıklarında ise DU değerlerinin % 11.1 ve % 37.0'ı bu tipteki başlıklar için önerilen % 70 koşulunu sağlamıştır. Anahtar kelimeler: Yağmurlama başlığı, pop-up, peyzaj alanları, Christiansen yeknesaklık katsayısı(CU), dağılım yeknesaklığı (DU)