Yazar "Demir, Fatma" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • [ X ]
    Öğe
    Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı il-ilçe yöneticilerinden şube müdürlerine uygulanan zorunlu rotasyonun yöneticilere ve eğitim-öğretime etkileri
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2024) Demir, Fatma; Arslan, Hasan
    Bu araştırma ile Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatında görev yapan il- ilçe yöneticilerinden şube müdürlerine uygulanan zorunlu rotasyonun yöneticiler ile eğitim-öğretime etkileri ortaya konularak, sorunlara ilişkin getirilen çözüm önerileri üzerinde durulmuştur. Bu amaç doğrultusunda, şube müdürlerinin rotasyon algılarının örgüt kültürü içerisinde etkilerinin; mevzuat hükümleri başta olmak üzere görev süresi, cinsiyet, coğrafi şartlar gibi demografik özellikler dikkate alınarak anlamlı farklılaşıp farklılaşmadığı araştırılmıştır. Bu araştırma için şube müdürlerinin eğitim yönetici olarak rotasyona ilişkin algılarını incelemek amacıyla dört bölümden ve toplam 30 sorudan oluşan soru temelli değerlendirme çalışması hazırlanmış ve Türkiye genelinde il ve ilçe millî eğitim müdürlüklerinde görev yapan 303 şube müdürlerine uygulanmıştır. Araştırma sonucuna göre taşrada görev yapan şube müdürlerinin çoğu, rotasyon uygulamasını olumsuz değerlendirmiştir. Bunun en büyük nedeni ise zorunlu yer değişikliğinin yönetmelikte var olmasına rağmen sadece taşrada görev yapan şube müdürlerine uygulanmasıdır. Bireysel açıdan elde edilen sonuçlarda ise şube müdürleri; rotasyonun çoğunlukla ekonomik yük oluşturduğu, aile ve sosyal hayatlarını olumsuz etkilediğini belirtmiştir. Kurumsal açıdan elde edilen sonuçlarda da "çoğunlukla" rotasyonun kuruma katkısının olmayacağı sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Şube Müdürü, Zorunlu Yer Değişikliği, Rotasyon
  • [ X ]
    Öğe
    Muzaffer İzgü'nün öykülerinde çocuk ve eğitim teması
    (Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2006) Demir, Fatma; Geçgel, Hulusi
    Ülkemizde çocuk edebiyatının gelişimi, Meşrutiyetten sonra batılı eğitimanlayışının öğretmen okullarına girmesiyle, çok dar bir alanda başlamış, böyleceTanzimat Dönemi, çocuk edebiyatının asıl başlangıcı olmuştur. Bu dönemde çocukedebiyatı ürünleri çoğunlukla çeviri eserlerle sınırlı kaldığı için, konu ve dilaçısından çocukların seviyelerine inilememiştir. Tanzimat'tan hemen sonra,edebiyatçılarımızın çoğalan bir hızla çocuk edebiyatına yöneldikleri ve geçmişteyapılan hatalardan da ders alarak, tamamen çocuklara yönelik eserler ortayaçıkardıkları görülür.Cumhuriyet dönemiyle birlikte çocuk ve çocuk edebiyatı daha çok önemsenmişve bir çok yazar çocuk edebiyatı alanında eserler ortaya koymaya başlamıştır. Buyazarlardan birisi de Muzaffer zgü'dür. Diyarbakır Öğretmen Okulu'ndan mezunolduktan sonra uzun yıllar öğretmenlik yapan yazar, kara mizah türünde yazarlıkyaşamına başlar. Bu alanda yetişkinler için bir çok öykü, roman ve oyunlar yazar.Daha sonra öğretmenlik mesleğinden getirdiği deneyimlerle birlikte çocuk edebiyatıalanına yönelerek, öykü ve romanlardan oluşan 76 eser meydana getirir. Muzafferzgü'nün yetişkinler ve çocuklar için yazdığı 65 öykü kitabında çocuk ve eğitimteması geniş bir yer tutar. Çocuklar zgü'nün eserlerinde vazgeçilmez bir unsurdur.Yazar, öyküleriyle çocukları eğitmeyi ve eğlendirmeyi amaçlar. zgü'nün eserlerindeçocuklara paylaşma, yardımlaşma, fedakârlık, emeğe saygı, üretkenlik, güçsüzdenyana olma, vatanını sevme, çevreye ve büyüklere saygılı olma gibi değerlerverilmeye çalışılır.İzgü'nün eserlerinde eğitim konusu geniş bir yer tuttuğundan, eğitimin en önemliiki unsuru da bu öykülerde karşımıza sıkça çıkar. Bu iki unsur öğretmen veöğrencidir. Öykülerde en çok maddû sıkıntılar çeken öğretmenler yer alsa da yazar,okuyucularına örnek olması aşısından iyi, fedakâr ve anlayışlı öğretmenleri daha çokanlatır. Öğrenci tipleri için de aynı durum geçerlidir. Her tipte öğrenci öykülerde yeralırken, çoğunluğu düzenli ve çalışkan öğrenciler oluşturur.Muzaffer zgü öykülerinde çocuğu anlatırken, çocuk ve öğrenci bütünlüğünübozmaz. Aynı zamanda öykülerde yer alan çocuklar çoğunlukla fakir ve çalışmakzorunda olan tiplerdir. Öykülerin neredeyse hepsinde çocuk ve oyun kavramı birlikteverilmiştir. Oyun, zgü'nün eserlerinde çocuktan ayrılmayan bir bütündür.