Yazar "Ateş, Fadime" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 10 / 10
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Alaşehir"de (Manisa) Mevlana Üzüm Çeşidi Yetiştirilen Bağ Topraklarının Bazı Fiziksel ve Kimyasal Özelliklerinin Belirlenmesi(2016) Ateş, Fadime; Kuştutan, Fulya; Dardeniz, Alper; Yüksel, SüleymanBu araştırma, ülkemizdeki en büyük bağ alanına sahip ve en fazla üretimin gerçekleştirildiği Alaşehir (Manisa)\"de, Mevlana üzüm çeşidi yetiştirilen bağ topraklarının bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerinin belirlenmesi amacıyla, 2015 yılı içerisinde yürütülmüştür. Bağ topraklarının analiz sonuçlarına göre; topraklar tınlı (%60), killi-tınlı (%30) ve kumlu (%10) bünyede, toprakların %40\"ı kuvvetli alkali ve %60\"ı hafif alkali, %90\"ı tuzsuz ve %10\"u çok hafif derecede tuzludur. Toprakların %60\"ı düşük, %20\"si yüksek ve %20\"si çok yüksek kireçli, tamamı organik madde yönünden düşük sınıfta yer almaktadır. Toprakların %60\"ı orta, %20\"si yüksek ve %20\"si çok yüksek P içeriğine, %48\"i çok düşük, %16\"sı düşük ve %36\"sı orta K içeriğine sahiptir. Toprakların %10\"u çok düşük, %10\"u düşük, %20\"si orta, %40\"ı yüksek ve %20\"si çok yüksek Mg içeriğinde, %30\"u çok düşük, %30\"u orta ve %40\"ı yüksek Ca içeriğindedir. Toprakların %70\"i düşük, %20\"si kritik ve %10\"u yeterli Zn içeriğine, %50\"si kritik ve %50\"si yeterli Fe içeriğine sahiptir. Toprakların tamamının N içeriklerinin düşük, Cu ve Mn içeriklerinin yeterli olduğu görülmüş, bununla birlikte bağ topraklarının bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri arasında ikili önemli ilişkilerin mevcudiyeti ortaya konulmuştur.Öğe Amasya üzümü beslenme problemlerinin tespiti üzerine bir araştırma(2001) Müftüoğlu, Nuray Mücella; Demirer, Tuncay; Ateş, Fadime; Türkmen, CaferBu araştırma Çanakkale İlinde yetiştirilen Amasya üzümü çeşitlerinin beslenme durumunu belirlemek amacı ile yapılmıştır.Toprak ve yaprak analiz sonuçları şu şekilde özetlenebilir. Toprak örneklerinin pH'sı kuvvetli asitten orta alkaliye kadar değişmekle beraber % 75'i hafif asit ve nötr karakterli olup örneklerin tamamı organik maddece noksanlık göstermektedir. Yaklaşık % 50'si kireççe fakir olan topraklarda alınabilir fosfor, örneklerin % 57.5'inde az, %37.5'inde orta; alınabilir potasyum % 67.5'inde yeterli ve yüksek düzeyde bulunmaktadır. Alınabilir demir örneklerinin % 60'ında, mangan % 42.5'inde, çinko % 10'unda yetersiz, bakır ise bütün örneklerde yeterli düzeyde bulunmaktadır. Yaprak ayası örneklerinin azot bakımından % 15'i, alınabilir fosfor bakımından ise % 25'inin yetersiz olduğu; potasyum, kalsiyum, demir ve mangan yönünden beslenme sorununun olmadığı, çinko bakımından ise % 15'inin yetersiz olduğu belirlenmiştir. Yaprak sapına ait besin elementlerinin bakı yönünden % 15'i yetersiz, çinko bakımından tamamının yeterli, magnezyum bakımından ise yaprak ayası ve yaprak sapı örneklerinin % 10'unun yetersiz düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Toprak özellikleri ile yaprak ayası ve yaprak sapı besin elementi kapsamları arasında önemli ilişkiler belirlenmiştir.Öğe Bazı Sofralık Üzüm Çeşitlerinin 5BB Amerikan Asma Anacı Üzerindeki Vejetatif Gelişim Performanslarının Belirlenmesi(2016) Dardeniz, Alper; Gündoğdu, Mehmet Ali; Akın, Aydın; Ateş, Fadime; Çelik, Mustafa; Gökdemir, Aysun; Kahraman, Kemal AbdurrahimBu araştırma, '5BB' Amerikan asma anacı üzerine aşılı 7 yaşlı 'ÇOMÜ Dardanos Yerleşkesi', 'Sofralık Üzüm Çeşitleri Uygulama ve Araştırma Bağı'nda, 2009 ve 2010 yıllarında yürütülmüştür. 'Cardinal', 'Yalova Çekirdeksizi', 'Amasya Beyazı', 'Ata Sarısı', 'Italia', 'Kozak Beyazı' ve 'Müşküle' üzüm çeşitlerinin; omca kuvveti (1-5), mevcut koltuk kuvveti (0-4), odunlaşan koltuk sayısı (adet/sürgün), sürgün dikliği (1-5), ortalama boğum arası uzunluğu (cm), 4.-5., 7.-8. ve 10.-11. boğum arası kalınlığı (mm), 4.-5., 7.-8., 10.-11. ve 4.-11. boğum aralarının yuvarlaklık katsayısı ile yıllık dalların Hue ve Chroma değerleri belirlenmiştir. Omca kuvveti (1-5) bakımından en iyi gelişim gösteren üzüm çeşitleri sırasıyla Italia (4,18), Kozak Beyazı (4,14) ve Yalova Çekirdeksizi (4,09), en zayıf omcalara sahip çeşit ise Ata Sarısı (3,47) üzüm çeşidi olmuştur. Mevcut koltuk kuvveti (0-4) en yüksek bulunan çeşit Cardinal (2,68) üzüm çeşidi olarak belirlenmiştir. En fazla odunlaşan koltuk sayısı (adet/sürgün) oluşturan çeşit Cardinal (5,93 adet/sürgün), en az odunlaşan koltuk sayısı oluşturan çeşit Kozak Beyazı (3,24 adet/sürgün) üzüm çeşidi olarak belirlenmiştir. Sürgün dikliği (1-5) en fazla olan çeşit Italia (4,63), en az olan çeşit ise Yalova Çekirdeksizi (4,16) üzüm çeşidi olarak tespit edilmiştir. Ortalama boğum arası (cm) en uzun çeşit Kozak Beyazı (10,74 cm), en kısa çeşit ise Yalova Çekirdeksizi (6,01 cm) üzüm çeşidi olarak saptanmıştır.Öğe Çanakkale ili bağcılığının mevcut durumu, sorunları ve çözüm önerileri(2001) Dardeniz, Alper; Kaynaş, Kenan; Ateş, FadimeBu araştırma, Çanakkale ili bağcılığının mevcut durumunu ortaya koymak için, 1997-1999 tarihleri arasında, bağcılığın halen yoğun bir şekilde yapıldığı Çanakkale merkez ilçeye bağlı İntepe beldesi, Lapseki ilçesine bağlı Umurbey beldesi, Bayramiç ve Bozcaada ilçelerinde yapılmıştır. Çiftçilerle yüz yüze yapılan görüşmeler neticesinde derlenen anket verilerinden ve edinilen izlenimlerden, bağcılığın halen Çanakkale ilinde önemli bir tarım kolunu oluşturduğu, özellikle, yörede kanyaklık bir çeşit olarak üretimi yapılan Karasakız (Kuntra) üzüm çeşidinin il genelinde çok geniş alanlarda yayılma imkanı bulduğu belirlenmiştir. Bu araştırma kapsamında, mevcut verilerden de yararlanılmak suretiyle, il genelinde karşılaşılan sorunlar ve bu sorunların çözülmesinde yararlı olacağına inanılan çözüm önerileri sunulmaya çalışılmıştır.Öğe Çanakkale ilinde yetiştirilen Karasakız üzümünün beslenme problemlerinin belirlenmesi(2000) Müftüoğlu, Nuray Mücella; Demirer, Tuncay; Ateş, Fadime; Türkmen, CaferBu araştırma Çanakkale ilinde yetiştirilen Karasakız üzüm çeşidinin beslenme durumunu belirlemek amacıyla yapılmıştır. Amaca uygun olarak seçilen 19 bağdan meyve tutumu devresinde yaprak ayası ve sapi örnekleri ile 0-30 cm Ve 30-60 cm derinlikten toprak örnekleri alınmıştır. Toprak ve yaprak analizleri göz önünde tutularak araştırma sonuçları aşağıdaki gibi özetlenebilir;1.Toprak Örneklerinin reaksiyonu orta dereceli asitten kuvvetli alkaliye kadar değişmektedir. Örneklerin hepsi organik maddece noksanlık göstermektedir. Yaklaşık %65'i kireççe fakir olan topraklarda alınabilir fosfor, örneklerin %60'ınde az, %34'ünde orta, alınabilir potasyum örneklerin %50'sinde noksân ve düşük düzeyde, alınabilir demir ise örneklerin %50'sinde kritik değerin altında bulunmaktadır. Alınabilir mangan açısından örneklerin %74'ü sınır değerler arasında ve üzerinde, alınabilir çinko örneklerin %92'sinde kritik değerin üzerinde, alınabilir balar ise tüm örneklerde kritik değerin üzerinde yer almaktadır.2.Yaprak ayası örneklerinin %38'İ fosfor bakımından, %26'sı çinko bakımından, tamamı ise kalsiyum bakımından kritik seviyenin altında yer almaktadır. Azot bakımından örneklerin %89'u, potasyum ve magnezyum bakımından örneklerin tamamı sınır değerlerin üzerinde yer almaktadır. Demir, mangan ve bakır yönünden örneklerin hepsi sınır değerler arasında ve üzerinde yer almaktadır.Yaprak sapma ait besin elementleri potasyum, magnezyum, demir ve mangan yönünden hepsi sınır değerlerin üzerinde, çinko bakımından Örneklerin %95'i kritik değerin üzerinde, bakır bakımından %90'ı sınır değerler arasında ve üzerinde, kalsiyum ise tüm örneklerde sinir değerlerinin akında yer almaktadır. 3.Toprak özellikleri ile yaprak ayası ve yaprak sapı, ayrica yaprak ayası ile yaprak sapı besin elementi kapsamları arasında önemli ilişkiler belirlenmiştir.Öğe Çanakkale İlinde Yetiştirilen Karasakız Üzümünün Beslenme Problemlerinin Belirlenmesi(Selcuk University, 2000) Müftüoğlu, N. Mücella; Demirer, Tuncay; Ateş, Fadime; Türkmen, CaferBu araştırma Çanakkale ilinde yetiştirilen Karasakız üzüm çeşidinin beslenme durumunu belirlemek amacıyla yapılmıştır. Amaca uygun olarak seçilen 19 bağdan meyve tutumu döneminde alınmış yüzey ve sap örnekleri ile 0-30 cm ve 30-60 cm derinlikten toprak örnekleri alınmıştır. Toprak ve yaprak analizleri göz önünde tutularak araştırma sonucu aşağıdaki gibi özetlenebilir: Toprak örneklerinin reaksiyonu orta dereceli asitten kuvvetli alkaliteye kadar değişmektedir. Örneklerin büyük kısmı madde noksanlığı göstermektedir. Yaklaşık olarak; örneklerin %68’i organik madde noksanlığı, %100’ü fosfor noksanlığı, %26’sı mikro element noksanlığı ve %50’si demir noksanlığı olduğu, alınabilir demir miktarının ortalama 3.3 ppm olduğu belirlenmiştir. Ayrıca alınabilir çinko ve bakır içeriklerinin %74’ü sınır değerlerin üzerinde, alınabilir mangan içeriklerinin ise sınır değerlerin altında olduğu bulunmuştur. Toprakların %37’si kireçli %63’ü kireçsiz grupta yer almaktadır. Yaprak ayası örneklerinin %81’i fosfor bakımından, %26’sı çinko bakımından, mangan ve demir bakımından yeterli seviyenin altındadır. Azot bakımından %81’i sınır değerlerin üzerinde olduğu, potasyumun %87’si yeterli ve sınır değerlerin üzerinde, magnezyum bakımından %68’i yetersiz ve sınır değerlerin üzerinde olduğu belirlenmiştir. Yaprak sapı örneklerinde ise potasyum, magnezyum, demir ve çinko içeriklerinin yeterli ve sınır değerlerin üzerinde, azot, fosfor ve mangan içeriklerinin %95’i kritik değerlerin altında olduğu belirlenmiştir. Toprak analizlerine ve yaprak ayası ve yaprak sap analiz sonuçlarına göre bitki besin maddesi bakımından asıl sorun demir, mangan, azot ve fosfor olduğu belirlenmiştirÖğe Cane Lignification Levels of Some Table Grape Cultivars and American Vine Rootstocks(2017) Dardeniz, Alper; Alı, Baboo; Ateş, Fadime; Savaş, Yüksel; Gündoğdu, Mehmet AliThe present study was conducted to determine the lignification levels of canes of some table grapecultivars (‘Amasya Beyazi’, ‘Ata Sarisi’, ‘Cardinal’, ‘Italia’, ‘Kozak Beyazi’, ‘Muskule’, ‘Yalova Cekirdeksizi’ and‘Yalova Incisi’) and American vine rootstocks (‘140Ru’, ‘1613C’, ‘1103P’, ‘110R’, ‘5BB’ and ‘41B’) during theyears 2013 and 2014. The 7.5–9.5 mm thick scions of table grape cultivars were supplied from ‘Table GrapesResearch and Implementation Vineyard’ of ‘COMU Dardanos Campus’ and 8.0–9.5 mm grafting cuttings ofAmerican vine rootstocks were supplied from ‘Manisa Viticulture Research Institute’ (Manisa/Turkey). Resultsrevealed that cane lignification levels of Vitis species were best represented by width/core and xylem/coreratios and such ratios significantly varied based on cultivars, rootstocks and years. Parameters ratios ofAmerican vine rootstocks were much higher than the ratios of table grape cultivars. Such a case was because ofgenetic differences and much higher fruit cluster loads of grape cultivars than the rootstocks.Öğe Dynamics of Berry Characteristics, Biochemical Composition, and Physiological Responses Across Ripening Stages: Investigating the Impact of Pollinizer Varieties on Physiological Femaleness in Bozcaada Çavuşu (Vitis vinifera L. cv)(Springer, 2024) Ateş, Fadime; Delavar, Hava; Dardeniz, Alper; Yılmaz, Turhan; Turan, Metin; Kaya, ÖzkanUnderstanding the dynamic changes in grape characteristics during ripening is crucial for enhancing grape quality, which, in turn, influences overall viticulture practices. This study aimed to investigate the temporal and cultivar-specific variations in grape characteristics, focusing on BAs, phenolic compounds, antioxidant enzymes, and organic acids. Our results revealed that Bozcaada cavusu*Kuntra and Kuntra grapes exhibited the most significant growth in size, weight, and maturity index at the final developmental stage (EL-38), while Vasilaki showed a nuanced maturation pattern with significant increases in berry width but not weight. Across all varieties, the highest maturity index and Total Soluble Solids percentages were observed at EL-38. The investigation of BAs revealed a significant decrease in Put levels from 2.62 at EL-32 to 2.04 mg L-1 at EL-38, contrasting with an increasing trend in Agm concentrations from 0.25 at EL-29 to 0.37 mg L-1 at EL-38. Bozcaada cavusu*Kuntra stood out with the highest Cad concentration at 2.96 mg L-1. The analysis of phenolic compounds highlighted a distinct temporal pattern for gallic acid, increasing from 1.60 at EL-29 to 3.77 g L-1 at EL-32 and maintaining stability at 3.74 g L-1 at EL-38. Bozcaada cavusu*Vasilaki consistently exhibited higher concentrations of phenolic compounds, such as epicatechin (5.69 g L-1) and tyrosol (7.00 g L-1). Antioxidant enzymes like catalase and superoxide dismutase in grape cultivars showed significant temporal variations, indicating a dynamic oxidative stress response during berry ripening. Catalase activity decreased from 14.04 to 11.20 EU/gr berry between EL-29 and EL-38. The multifaceted regulation of superoxide dismutase by sampling time and cultivar highlighted the complexity of antioxidant dynamics in grapevine physiology. In conclusion, this comprehensive study sheds light on the intricate interplay of temporal and cultivar-specific factors influencing grape characteristics, providing valuable insights for optimizing viticulture practices and enhancing overall grape quality.Öğe Günümüz Asma Fidancılık İşletmelerinde Yürütülen Asma Fidanı Üretim Faaliyetlerinin İrdelenmesi(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2015-12-01) Dardeniz, Alper; Ateş, Fadime; Çoban, Harun; Kahraman, Kemal Abdurrahim; Savaş, Yüksel; Ali, Baboo; Gökdemir, AysunBu araştırma kapsamında, çoğunluğu ülkemizin Ege ve Marmara Bölgeleri’ne konumlanmış olan günümüz asma fidancılık işletmelerinin bazılarıyla (13 adet), 2010–2013 yılları arasında yaklaşık 100 soruluk bir anket çalışması yapılmıştır. Asma fidancılık işletmelerinin yüzyüze yapılan sorulara vermiş oldukları yanıtlar dikkatlice analiz edilerek, günümüz asma fidancılık işletmelerinde yürütülen asma fidanı üretim faaliyetlerinin irdelenmesi amaçlanmıştır. Değerlendirmeler neticesinde, farklı asma fidancılık kuruluşlarının açık köklü aşılı fidan ve tüplü (kaplı) aşılı fidan üretim aşamalarının büyük ölçüde benzerlik gösterdiği, bununla birlikte bazı tarih, süre, sıcaklık, materyal ve yöntem farklılıklarının bulunduğu belirlenmiştir. Genel olarak, çimlendirme odalarında başlıca iki farklı yöntem uygulanmaktadır. Birinci yöntem klasik yöntemdir. Bu yöntemi benimseyen bazı işletmelerde orta–kalın çelikler (7–12 mm) kullanılarak ve sandıklara normal yoğunlukta aşılı çelik (700– 800 adet) yerleştirilerek, aşılı çeliklerin 21–25 gün süresince ortalama 25–28°C sıcaklıkta tutulmasıyla, çimlendirme odasında daha uzun sürede daha kalın bir kallus, orta–yoğun pişkin sürgünler ile kuvvetlice bir kök sistemi oluşturma isteği ön plana çıkmakta, bu durumda alıştırma süresi de daha uzun (7–14 gün) olmaktadır. Son yıllarda benimsenen ikinci bir yöntem; bazı işletmelerde ince çelik (4–7 mm) kullanımı ve sandıklara yoğun aşılı çelik (900–1.200 adet) yerleştirilerek, 13–14 gün (maksimum 20 gün) süresince 30°C sabit sıcaklık veya ilk 3 gün 30–32°C?den kademeli olarak sıcaklığın düşürülmesiyle, aşılı çeliklerin aşı bölgesinde daha kısa sürede yeterli ve çepeçevre ince bir kallus oluşumu, sıfır sürgün, köreltilen gözlerde kallus, dipte kallus ve(ya) çok az bir kök oluşturma isteği doğrultusunda geliştirilmesine dayanmaktadır. Bu durumda yoğun ve uzun kökler ile sürgün gelişimi hiç istenmemekte, alıştırma süresi de normalden daha kısa (3–7 gün) tutulmaktadır. Bununla birlikte, her fidancılık işletmesinin kendine uygun bir yöntemi tercih ettiği ve bazı işletmelerde ara uygulamalara da rastlanıldığı dikkati çekmektedir.Öğe Manisa İli Alaşehir İlçesi Bağ Topraklarının Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2022) Ateş, Fadime; Kuştutan, Fulya; Şimşek, Halis; Turan, Metin; Dardeniz, AlperBu araştırma, Manisa ilinin en büyük bağ alanlarına sahip Alaşehir ilçesinde üzüm üretiminin yapıldığı toprakların genel özelliklerini belirlemek amacıyla, kırsal yerleşim yerlerindeki 20 bağdan 0–60 cm derinliklerden toplanan 100 toprak örneği üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bu araştırma ile Manisa bağlarının toprak pH, EC, organik madde, doku sınıfları, makro ve mikro besin maddesi özellikleri belirlenmiştir. Araştırma alanıyla ilgili toprak örneklerinin analiz sonuçları sınır değerlerle karşılaştırılmış ve toprakların verimlilik durumları değerlendirilmiştir. Bulgulara göre; Manisa ili bağ toprak örneklerinin pH’ı kuvvetli alkaliden nötre doğru değişmekle birlikte örneklerin çoğu organik madde eksikliğiyle karakterize edilmiştir. Bağ topraklarının tuz değerleri sınırlayıcı bir faktör oluşturmamaktadır. Toplam azot açısından, tüm örnekleri alt azot sınıfında sınıflandırılmıştır. Bağ topraklarının yaklaşık %48’i kalkerli, mevcut fosforun %29’unun düşük ve %71’inin orta, mevcut potasyumun %97’sinin çok düşük ve %3’ünün ise düşük olduğu bulunmuştur. Mevcut magnezyumun %3’ünün çok düşük, %26’sının düşük, %27’sinin orta, %28’inin yüksek ve %16’sının çok yüksekolduğu tespit edilmiştir. Mevcut kalsiyumun %26’sının çok düşük, %27’sinin düşük, %34’ünün orta ve %13’ünün yüksek olduğu belirlenmiştir. Ayrıca bağ toprak örneklerinin %69’unda mevcut çinkonun düşük olduğu saptanmıştır. Demir, %65’inde yeterli; manganez ve bakır, tüm örneklerde yeterli bulunmuştur. Bununla birlikte, bağ toprak örneklerinin besin element içerikleri arasında önemli ilişkilerin olduğu sonucuna varılmıştır
