Yazar "Akbaş, Alpaslan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Böbrek Yaralanmasını Taklit Eden Nadir Bir Renal Kolik Olgusu : Koç Toslaması Sonrası Gelişen Renal Kolik(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Sancak, Eyüp Burak; Reşorlu, Mustafa; Akbaş, Alpaslan; Gülpınar, Murat TolgaHayvanlarla ilişkili travmalar, ciddi morbidite ve mortalite potansiyelinden dolayı, önemli bir tıbbi problemdir. Türkiyede hayvancılığın halen önemli bir geçim kaynağı oluşu, bu problemin riskini artırmaktadır. Koç saldırısı sonucu oluşan travma ile ilgili literatürde çok az veri vardır. Ancak hayvanla ilişkili travma sonrası renal kolik vakasına literatürde rastlanmamıştır. Biz burada genç erişkin bir hastada, koç saldırısı sonrası gelişen akut renal kolik olgusunu sunmayı planladık.Öğe Böbrek Yaralanmasını Taklit Eden Nadir Bir Renal Kolik Olgusu: Koç Toslaması Sonrası Gelişen Renal Kolik(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Sancak, Eyüp Burak; Reşorlu, Mustafa; Akbaş, Alpaslan; Gülpınar, Murat TolgaÖzet Hayvanlarla ilişkili travmalar, ciddi morbidite ve mortalite potansiyelinden dolayı, önemli bir tıbbi problemdir. Türkiyede hayvancılığın halen önemli bir geçim kaynağı oluşu, bu problemin riskini artırmaktadır. Koç saldırısı sonucu oluşan travma ile ilgili literatürde çok az veri vardır. Ancak hayvanla ilişkili travma sonrası renal kolik vakasına literatürde rastlanmamıştır. Biz burada genç erişkin bir hastada, koç saldırısı sonrası gelişen akut renal kolik olgusunu sunmayı planladıkÖğe Enurezisli erişkin hastalarda biofeedback tedavisinin etkinliği(2016) Sancak, Eyüp Burak; Akbaş, Alpaslan; Alan, Cabir; Ersay, Ahmet ReşitAmaç: Çalışmanın amacı; primer monosemptomatik enurezisli (MsE) erişkinlerde, biofeedback tedavisinin etkinliğini araştırmaktır. Gereç ve Yöntemler: Prospektif dizaynlı bu çalışmada, primer MsE'li erişkin hastalar çalışmaya dahil edildi. Nörojen mesaneli, gündüz işeme problemi olan, anatomik anomalisi olan ve enurezisle ilişkili başka hastalığı olan hastalar çalışmaya alınmadı. Kriterlere uyan 13 hastanın demografik verileri kaydedildi. Biofeedback öncesinde ve tedavinin bitiminden sonra 3. ayda, hastaların enurezis sıklıkları, üroflovmetri değerleri, rezidüel idrar miktarları (PVR) ve total mesane hacmi (TMH) (işeme hacmi + PVR) değerlendirildi. Biofeedback tedavinin başarısı, ayda bir kez veya daha az gece ıslatması olarak tanımlandı. Bulgular: Altı erkek ve yedi kadını içeren toplam 13 hastanın yaş ortalaması 29.2 ± 8.2 idi. Biofeedback tedavisi öncesinde aylık enurezis sıklığı 23.4 ± 5.9 iken, tedavi sonrasında 5.2 ± 8.9 olarak hesaplandı (p=0.002). Biofeedback tedavisi öncesi ve sonrasında; PVR, maksimum idrar akım hızı (Qm) ve ortalama akım hızı (Qa) açısından fark saptanmadı. Biofeedback tedavisi sonrası, TMH'nin 277.8 ml'den 329.9 ml'ye yükseldiği belirlendi (p=0.001). Sonuç: Primer MsE olan erişkin hastalarda biofeedback tedavisi, güvenli basit ve kolay uygulanabilen bir tedavi seçeneğidir. Mesane kapasitesini artırdığı saptanan bu tedavi, bu özel hasta grubu için önerilebilir.Öğe Karyotipik bozukluk gösteren intratestiküler leyomiyom(2015) Gülpınar, Murat Tolga; Akbaş, Alpaslan; Sancak, Eyüp Burak; Aydın, Hatip; Reşorlu, Mustafa; Özkanlı, Sıdıka Şeymaİntratestiküler leyomiyom benign karakterli ve nadir görülen bir skrotal kitle sebebidir. Preoperatif klinik bulgular ile malign bir testiküler kitleden ayrımı mümkün olmamaktadır. Bu durum benign karakterdeki bir tümör nedeniyle testis kaybına yol açmaktadır. Klinik olarak malign-benign ayrımı yapılamayan şüpheli durumlarda peroperatif yapılacak frozen inceleme ile doğru tanı ve tedavi yapılabilir. Erkeklerde düz kas dokusu kaynaklı benign tümörlerde karyotipik anormallik görülmesi son derece ender bildirilen bir durumdur. Leyomiyom patogenezinin altında yatan moleküler mekanizmaların henüz anlaşılamamış olması saptanan karyotipik anomalilerin önemini arttırmaktadır.Öğe Primer üreter karsinomu: Olgu sunumu Olgu(2014) Verim, Levent; Akbaş, AlpaslanÜst Üriner Sistem Ürotelyal Hücre Tümörleri (ÜÜSÜHT), Alt Üriner Sistem Ürotelyal Hücre Tümörleri (AÜS-ÜHT)ne göre ender görülen urlardır. Primer Üreter Tümörleri (PÜT) ise daha da ender görülen ürotelyal urlardır. AÜÜ-ÜHTleri (özellikle mesane tümörleri) dünyada 4üncü sıklıkta görülen kanserlerdir. PÜT ise çok ender olup ÜÜS-EHTlerin yaklaşık % 1i kadardır. PÜT tanısı genellikle nonfonksiyone böbrek etyopatogenezinin araştırılmasında insidental olarak konulmaktadır. Bu yazıda, primer tümörün olağandışı yerleşim yeri, büyük bir tümör olmasına rağmen invazyon yapmamış olması ve göreceli olarak genç yaşta görülmesi nedenleriyle ender ve ilginç olan bir olgu sunulmaktadır.