Yazar "Şahin, Sefer" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 2 / 2
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Potential nutritive value of browse foliages from Pinus pinaster, Prunus amygdalus and Ulmus glabra(2010) Ataşoğlu, Cengiz; Canbolat, Önder; Şahin, Sefer; Baytekin, HarunKimyasal kompozisyon ve in vitro gaz üretim tekniği kullanarak tür ve hasat zamanının ağaç yapraklarının besleme değeri üzerine etkilerinin araştırılması bu çalışmanın amacını oluşturmuştur. Ağaç yaprakları erken Mayıs, Temmuz ortası, erken Eylül ve Ekim ortasında hasat edilmiş ve kimyasal kompozisyonları belirlenmiştir. Inkübasyonun 0, 3, 6, 12, 24, 48 ve 96 saatlerindeki gaz üretim değerleri saptanmıştır. Yaprakların kimyasal kompozisyonu tür ve hasat zamanına bağlı olarak önemli düzeyde değişim göstermiştir. Ham protein içeriği 73.6 g $Kg^{-1}$ KM (Pinus pinaster) ile 124.5 g $Kg^{-1}$ KM (Ulmus glabra) arasında değişim göstermiştir. Pinus pinaster (530.0 g $Kg^{-1}$ KM) ve Ulmus glabra (413.3 g kg-1 KM) toplam lif içerikleri Prunus amygdalus’tan (326.4 g $Kg^{-1}$ KM) yüksek bulunmuştur. Test edilen türler arasında en yüksek kondense tanen içeriği Pinus pinaster yapraklarında (167.1 g $Kg^{-1}$ KM), daha sonra Ulmus glabra (157.7 g $Kg^{-1}$ KM) ve Prunus amygdalus (61.9 g $Kg^{-1}$ KM) yapraklarında saptanmıştır. Yaprakların gaz üretimi ve in vitro fermantasyon parametreleri tür ve hasat zamanına bağlı olarak önemli düzeyde değişim göstermiştir. En yüksek gaz üretimini Prunus amygdalus yaprakları sağlamıştır. Bunu sırasıyla Ulmus glabra ve Pinus pinaster takip etmiştir. Erken Ekim ortasında hasat edilen yapraklar en yüksek gaz üretimini sağlarken bunu sırasıyla Eylül ortası, erken Mayıs ve Temmuz ortasında hasat edilen yapraklar takip etmiştir. Prunus amygdalus ve Ulmus glabra yapraklarının tek başına veya karışık otlatılmaları durumunda keçilerin ve koyunların beslenmesi açısından potansiyel besleme değerine sahip oldukları sonucuna varılmıştır. Buna karşın, Pinus pinaster yapraklarının küçükbaş hayvanların besleme durumunu desteklemesi muhtemel değildir ve kullanım etkinliğini artırmak amacıyla N ile desteklenmelidir.Öğe Tahirova ve Sönmez koyunlarında yılda iki kuzulatmanın iki farklı çiftleşme takviminde etkileri(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2010) Şahin, Sefer; Pala, AkınSönmez ve Tahirova ırkı süt koyunları iki farklı takvimde yılda-iki-kuzulatma kapsamında kullanılmışlardır. Koyunlar birinci takvimde 1 Ağustos ve 1 Şubattan başlayarak 30 gün süresince ve ikinci takvimde 1 Eylül ve 1 Marttan başlayarak 30 gün süresince koçlara verilmişlerdir. Sönmez ve Tahirova koyunlarından toplamda 67 koyun kullanılmıştır. Kullanılan modeldeki bağımsız değişkenler mevsim, ırk, çiftleşme takvimi, laktasyon sırası, bir batında doğan kuzu sayısı, doğum tipi, süt test günü ve sezon içi takvim olup, bağımlı değişkenler arasında doğum ağırlığı, sütten kesim ağırlığı, koç altı koyun başına sütten kesilen kuzu ağırlığı, süt verimi, süt bileşenleri (yağ, protein, laktoz, yoğunluk, yağsız kuru madde) ve somatik hücre skoru bulunmaktadır. Irklar arasında verim özelikleri açısından önemli farklılıklar doğmuştur. Sönmez ırkı koyunların süt verimleri ve koyun başına sütten kesilen kuzularının toplam ağırlıkları Tahirova ırkına göre istatistiki olarak önemli derecede fazla bulunmuştur. Tahirova koyunlarının sütte yağ oranının Sönmez ırkına göre yüksek olduğu bulunmuştur. Sonbahar sezonunda çiftleşen koyunların süt verimlerinin ve süt bileşenlerinin ilkbaharda çiftleşenlere göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Genel olarak sonbahar çiftleşmelerinin daha olumlu sonuçlar verdiği, bununla beraber sonbahar çiftleşmesi ile gebe kalmayan hayvanların ilkbahar çiftleşmesi ile gebe kalmalarının sağlanabileceği ve yıl boyu kuzu ve süt elde edilebileceği, ve sürünün yıl boyu aktif olmasının sağlanabileceği gözlenmiştir.