Yazar "Özkan, Muhammed Turgut Alper" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Diffuse coronary artery aneursym due to acute coronary syndrome(2013) Bekler, Adem; Özeren, Ali; Altun, Burak; Gazi, Emine; Temiz, Ahmet; Barutçu, Ahmet; Özkan, Muhammed Turgut AlperA 53-years old male patient admitted to our hospital with typical chest pain. There are no risk factors for coronary artery diseases (CAD) and no systemic disease in his medical history. Electrocardiographic and echocardiographic findings were normally. Serum troponin I level was significantly high and therefore he was hospitalized with a diagnosis of non-ST elevated myocardial infarction. The coronary angiography showed diffuse coronary artery aneursym without significant stenosis. We present here a patient with diffuse coronary artery aneursym due to acute coronary syndrome without risk factors of CAD and systemic disease in his medical history.Öğe In non-st-elevation acute coronary syndrome, coronary thrombus formation is not associated with electrocardiographic changes(2014) Yener, Ali Ümit; Özkan, Muhammed Turgut Alper; Çiçek, Mustafa Cüneyt; TemIz, AhmetAntiplatelet agents are important drugs that are used in the treatment of coronary artery disease (CAD). Antiplatelet therapy especially after an acute coronary syndrome (ACS) is crucial. However, approximately 5% of patients who receive coronary stents are expected to require cardiac or non-cardiac surgery within 1 year after percutaneous coronary intervention (PCI). In this review we discuss the scenarios that can reduce the risk of these patients. It is ideal that non-urgent surgery should be delayed for the time to discontinue antiplatelet therapy confidently. The best approach involves the interdisciplinary teamwork with surgeon, cardiologist, anesthetist and patient which review all the related situations.Öğe Preoperatif Bakılan Kan Parametreleri Koroner Baypas Komplikasyonları Hakkında Fikir Verir Mi?(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Yener, Ali Ümit; Bekler, Adem; Özkan, Muhammed Turgut Alper; Kiraz, Hasan Ali; Toman, Hüseyin; Çiçek, Ömer Faruk; Çokkalender, Ömer; Saçar, Mustafa; Özcan, Sedat; Kurt, TolgaKoroner baypas cerrahisi öncesi kan testlerinde bakılan parametrelerle koroner baypas cerrahisi sonrası görülen morbidite ve mortalite arasındaki ilişkinin ortaya konulması amaçlandı.Şubat 2013 - Haziran 2014 tarihleri arasında koroner baypas ameliyatı yapılan 181 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalardan alınan preoperatif hemogram değerleri ve komplikasyonlar kaydedildi.Hastalar NLR?2.78 ( n=60) ve NLR<2.78 (n=121) olacak şekilde iki gruba ayrıldı (NLR: Nötrofil lenfosit oranı). Univariate ve multivariate lojistik regresyon analizi ile mortalite belirteçleri bulundu.Tek yönlü regresyon analizi yapıldığında kros klemp süresi, PLR (platelet lenfosit oranı) ve NLR mortalite ile ilişkili bulunmuştur. Yapılan çoklu lojistik regresyon analizine göre kros klemp süresi, PLR ve NLR koroner baypas sonrası hastane içi mortalite için bağımsız birer risk faktörü olarak tanımlanmışlardır. Ameliyat öncesi bakılan basit kan testleri yardımıyla, koroner baypas cerrahisi geçirecek hastaların ameliyat sonrası morbiditeleri ve oluşabilecek mortaliteleri hakkında fikir sahibi olunabileceği çalışmamızla ortaya konulmuştur.Öğe Steroids and impact on cardiac surgical approach: A review of the literature(Anatolian Journal of Clinical Investigation, 2014) Özkan, Muhammed Turgut Alper; Yener, Ali Ümit; Korkmaz, Kemal; Çİçek, Ömer FarukBecause of their anti-inflammatory, anti-allergic and immunosuppressive properties, corticosteroids are one of the most widely used drugs since 1940. Corticosteroids ward off adverse effects of cardiopulmonary bypass and detrimental alterations associated with activation of the systemic inflammatory response in patients undergoing cardiac surgery with cardiopulmonary bypass. In addition, it is shown that preoperative use of steroids are associated with shorter duration of ventilation, diminished blood loss and transfusion, less use of inotropic agents, lower occurrence of atrial fibrillation, shorter ICU and hospital length of stay. Corticosteroid use in open heart surgery is discussed in this review. © 2014, Anatolian Journal of Clinical Investigation. All rights reserved.Öğe Varikoselli hastalarda venöz yetmezlik insidansı(Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, 2014) Özkan, Muhammed Turgut Alper; Seyhan, Serkan; Özdemir, SeyitVarikosel, spermatik korddaki pampiniform pleksusun dilatasyonuyla ortaya çıkan ciddi bir hastalıktır. Ven duvarlarında inflamasyon, kapakçıkların yokluğu veya görevini uygun biçimde yapamaması ve proksimal venlerde basınç artışı suçlanan başlıca unsurlardır. Kronik venöz yetmezlik de, venöz sistemin başka bir hastalığıdır. Varikoseldeki gibi, variköz venlerin etiyolojisinde de kapakçıkların düzgün çalışmaması, ven duvarlarının inflamasyonu gösterilmektedir. Biz kalp damar cerrahisine polikliniğe gelen geçmişinde varikosel tanısı olan 18 hastayı safenofemoral yetmezlik açısından değerlendirdik. Kasım 2012 ile Temmuz 2013 tarihleri arasında Mardin Devlet Hastanesi ve Kızıltepe Devlet Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Polikliniğine başvuran hastalar retrospektif olarak incelendi. Geçmişinde varikosel tanısı konmuş ve kalp damar cerrahisi polikliniği tarafından alt ekstremite venöz doppler ultrasonografi tetkiği istenen 18 hasta, klinik ve demografik özellikleri kaydedilerek, çalışmaya dahil edildi. Hastaların 12’sinde sol tarafta, 5’inde sağ tarafta ve 1’inde bilateral varikosel vardı. Çalışılan grup arasında 10 hastada (% 55,5) safenofemoral bileşkede tek taraflı ya da iki taraflı kapak yetersizliği görüldü. Toplamda 36 safeno femoral bileşkenin 13'inde (% 36,1) yetmezlik görüldü. Çalışmamızda, varikoselli hastalarda yüksek oranda safenofemoral bileşke yetmezliği görüldü ki, her iki durumda kapak yetmezliğinde meydana gelmektedir. Diğer birçok yayınlanmış veri çalışmamızdaki varikosel ve safenofemoral bileşke yetmezliği arasındaki ilişkiyi doğruladı. Bütün bu bulgular, varikosel ve venöz yetmezliğin lokal hastalıktan ziyade sistemik bir venöz yetmezliğin belirtisi olabileceğini göstermektedir.