Yazar "Aça, Mustafa" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 3 / 3
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe THE EFFECTS OF MODERN POLITICAL MOVEMENTS ON CULTURAL IDENTITY: THE CASE OF RITES OF PASSAGE IN TÜRKİYE(2023) Aça, Mustafa; Yolcu, Mehmet AliAn analogy is often established between the concepts of cultural change and cultural transformation. The forms represented by innovations that allow a concrete follow-up of culture in folk life can arise through change and transformation. The connection established between these two concepts is limited to new representation forms. Apart from this limited cooperation, cultural change often takes place in a balanced and harmonious manner without any obligations. Cultural transformation refers to a fragile process in which the individual or the community is forced to accept, often through the manipulation of the powerful, the elements such as history, origins, and sense of belonging in order to create an identity. Political identities and ideologies that affect the natural course of social and cultural change in Turkish sociology and culture have become dominant since the 2000s. The rich diversity of birth, marriage and funeral ceremonies contains important findings for understanding the arguments that affect the transformation of folk life and culture. This article discusses the impact of Islamist and secular ideologies and groups on the structural and functional transformations observed in rites of passage in Turkish folk life. The study argues that the roles of conflicting socio-political identities in the processes of reinterpretation and representation of folkloric knowledge are more pronounced than in the past. Data obtained with ethnographic research techniques also support this claim. The qualitative field research was conducted within the constraints of ritualistic traditional ceremonies of birth, marriage and death in urban and rural communities in western Türkiye.Öğe Toplumsal Cinsiyetin İnşası ve Kadın Folkloru: Balıkesir Örneği(2019) Yolcu, Mehmet Ali; Aça, Mustafa; Aça, Mehmet19. yüzyıldan itibaren özellikle Avrupa?da gelişen feminist bilinç, kadınların bağımlı bir cinsiyet grubu olmalarından hareketle ikinci cins konumuna indirgenmelerinin fark edilmesi ve bu durumun doğal nedenlere dayanmayıp kültürel gerekçelerle inşa edildiği noktasında bir tespite yönelinmesi sonucunu doğurmuştur. Bu bağlamda akademi dünyasında kullanılan ?toplumsal cinsiyet? terimi, biyolojik cinsiyetten farklı, sosyokültürel olarak belirlenen ve dolayısıyla içeriği toplumdan topluma olduğu kadar tarihsel olarak da değişebilen cinsiyet konumu ya da cins kimliğidir. Projenin temel araştırma konusu, doğumdan itibaren başlayan insanın kültürlenme sürecinde ortaya çıkan toplumsal cinsiyetin inşasında kadınların üretmiş olduğu veya kadına özgü hale gelen folklor ürünlerinin rolünün tespit edilmesi ve incelenmesidir. Bu çalışma, farklı toplumsal ve kurumsal yapılarda yer alan kadın bireylere özgü halk kültürünün ve bu kültüre bağlı gelişen kategorik cinsel kimliklerin sosyokültürel yaşam ve toplumsal yapıların şekillenmesine ve böylece toplumun temel dinamiklerinin sürdürülmesine nasıl etki etmektedir, sorusuna cevap aramıştır. Projenin folklor ve cinsiyet ilişkisini problemleştirmesi, Batı ülkelerinde 1970?li yıllardan beri yapılan kadın folkloru çalışmalarında öne çıkan feminist kurama bağlı analiz yöntemlerine bağlı kalması, projeye özgün değer katmaktadır. Projeyle, kadın folkloru araştırmalarının içeriğiyle uyumlu biçimde ritüeller, inanış ve kabuller; geleneksel dünya görüşünün yansımaları olan halk hekimliği, zamanın bölümlenmesi, halk mutfağı vb. halk bilimi kadroları; sözlü ve sözsüz iletişim biçimleri (kadın jargonu), bireysel anlatılar, manzum ve mensur karakterli sözlü edebiyat ürünleri, kadının sosyalleşme ortamları, etnografik mahiyet taşıyan ev eşyaları, giyim kuşam ve süslenme araçları, halk ekonomisi ve gündelik hayatları gibi folklor konuları, alan araştırması yöntemleri (gözlem ve mülakat çeşitleri) kullanılarak kayıt altına alınmıştır. Ardından bu verilerin geleneksel yapılarda ortaya çıkan toplumsal cinsiyet inşasındaki rolü tartışılmış ve feminist kurama bağlı geliştirilen toplumsal cinsiyet merkezli çözümleme yöntemleri ile toplumun yapısal parçalar halinde örgütlendiği yaklaşımından hareket eden yapısal-işlevselci yöntemle bu veriler yorumlanmaya çalışılmıştır. Konu, evren ve örneklem grubu açısından Balıkesir?le sınırlı tutulmuştur. Çünkü Balıkesir ili, Balkan ve Kafkas göçmenlerinden Yörük ve Manav gibi yerli topluluklara, Alevi, Sünni gibi dinsel cemaatlerden muhafazakâr ve seküler siyasal tercihlere sahip kitlelere kadar köylü/kentli ve cemaat/cemiyet çelişkileri taşıyan farklı toplumsal grupları içinde barındırmakta, bu yönüyle de Anadolu Türk nüfusunun bir örneklemi olabilecek özelliklere sahip görünmektedir. Ayrıca denize kıyı yerleşimlerden orman içi köylere kadar farklı yerleşim yeri tipolojisine sahip olan Balıkesir, coğrafya ve kültür etkileşimini göstermesi bakımından da spesifik bir ildir. Projede örnekleme yoluyla genellemelere gidilmiş, hipotezlerin doğrulanması koşuluyla konuyla ilgili kavramsallaştırmalar gerçekleştirilmiştir. Türkiye'nin de taraf olduğu UNESCO?nun Somut Olmayan Kültürel Miras Sözleşmesi temelinde BM?nin dezavantajlı gruplara özgü kültürel öğelerin korunmasına yönelik yaklaşımı projenin amaçlarıyla örtüşmektedir. Proje, insanlığın ürettiği evrensel değerlerin aksi olgular olan cinsiyetler arası ayrımcılık, cinsel dokunulmazlıkların ve bedensel bütünlüğün ihlali, çocuk gelinler, namus kodlarıyla ilişkili kadın cinayetleri gibi geleneksel toplumun ürettiği birey özgürlüğünü kısıtlayıcı hususlarla mücadele noktasında olumsuz koşulların kültürel arkaplanlarının anlaşılmasına bilimsel anlamda katkı sağlayacaktır. Böylelikle proje, BM İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve CEDAW gibi kararlar doğrultusunda cinsel ayrımcılıkla mücadele çerçevesinde daha doğru politikaların uygulanmasında olumlu bir farkındalık yaratacaktır.Öğe Türk Sinemasında Yeni Hayatın Eşiği: Haydarpaşa Garı Üzerine Değerlendirmeler(2021) Aça, Mustafa; Dinç, Mustafa19. yüzyılın ikinci yarısında Fransız Lumiere Kardeşlerin sinematografcihazını icat etmeleriyle birlikte ortaya çıkan ve ülkemize de takip edenyüzyılın başlarında gelen sinema sanatının ilk örnekleri tüm dünyadaolduğu gibi ülkemizde de öncelikle belge filmler üzerindenoluşturulmuştur. Dünya savaşlarının hemen ertesinden günümüze gelenedeğin ise sinema, başlangıcındaki belge niteliğinin yanında zaman içerisindegeliştirdiği türlü konu ve teknik altyapı üzerine çok büyük bir birikimkoyarak halk kitlelerinin görsel sanatlar içerisinde en çok ilgi duyduğu vebelki de dünyanın en yaygın bilinen sanat dalı haline gelmiştir.Anlatının dört unsuru olarak ele alınan olay, yer, zaman ve kişiler bir metin(senaryo) olarak başlayan sinema eseri anlatısının da en önemli unsurlarınıoluşturmaktadır. Bu doğrultuda sinema eserlerinin de bir edebi anlatıgözüyle değerlendirilmesi mümkündür. Hatta sinema eseri bu anlamdaedebi eserden bir kat daha ileri giderek özellikle mekân bağlamıylaizleyicinin zihninde daha ayrıntılı bir yer edinebilmektedir. Bu bakımdanmekân sinema eserinin doğru okunabilmesi veya anlamlandırılmasıaçısından çok önemli bir görevi de yerine getirmektedir. Çünkü mekân,sinema eserinin konusunun geçtiği yer olmasının yanında, vermek istediğimesajın da izleyiciye tam anlamıyla yansıtılmasını sağlayan görseltemsillerin sahnelendiği yerdir. Dolayısıyla bir sinema eserinideğerlendirme durumunda mekân bağlamı asla göz ardı edilmemelidir.Türk sinemasında çok önemli bir sinematik gösterge olarak yer alanHaydarpaşa Garı ile ilgili temsillerin değerlendirilmeye çalışıldığı buaraştırmada öncelikle sinema – mekân ilişkisine değinilmiş, ardındanHaydarpaşa Garı’nın tespit edilen filmlerde hangi psiko-sosyal, sosyokültürel, sosyo-ekonomik ve geleneksel kodlarla izleyiciye sunulduğuüzerinde durulmuştur. Bu anlamda 1950-2020 yılları arasındaki yetmiş yıllıksüre zarfında Yeşilçam sineması olarak adlandırılan Türk sinemasıgeleneğinde Haydarpaşa Garı’nı bir şekilde mekân olarak seçen yaklaşık 80eserden yapılan seçkilerdeki gar temsilleri görsel içerik çözümlemesiyöntemiyle ele alınıp değerlendirilmiştir.