Meme kanseri hastalarında duygu düzenleme güçlüğü ve psikolojik dayanıklılığın uzamış yas bozukluğu ile ilişkisi
Özet
GİRİŞ ve AMAÇ: Kanser hastalarının duygusal tepkileri olağan sınırları aştığında uzamış yas bozukluğu gibi sorunlar oluşabilir. Yas, yalnızca sevilen kişinin kaybına değil, karşılaşabilecek tüm kayıplara verilen doğal ve evrensel tepkilerin bütünüdür. UYB ise kayıptan sonra altı ay geçmesine rağmen belirtilerin şiddetli ve işlevselliği bozacak şekilde devam etmesidir. Literatürde UYB'yi etkileyen faktörler ile ilgili yeterli çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmada meme kanserli hastalarda UYB'yi etkileyebilecek sosyodemografik, kansere özgü, ruhsal faktörler ve UYB'nin psikolojik dayanıklılık ve duygu düzenleme güçlüğü ile ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır. YÖNTEM: Araştırmaya katılmaya gönüllü, alım ve dışlama kriterlerini karşılayan 177 meme kanseri hastası çalışmaya dahil edilmiştir. Hastalara Sosyodemografik veri formu, Uzamış Yas Bozukluğu Ölçeği - Hasta Formu, Yetişkinler İçin Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği, Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği - Kısa Formu ve Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği verilmiş, DSM-5 yönelimli klinik görüşme yapılmıştır. Çalışmanın verileri SPSS 28.0 programı ile analiz edilmiştir. BULGULAR: Hastaların tümör evresi, nüks, alınan tedavi türü, hormon tedavisi ile UYB arasında anlamlı ilişki saptanmamıştır (her biri için p>0.05). Geçirilmiş ruhsal hastalık, aktif psikiyatrik hastalık ve psikiyatrik ilaç kullanımı ile UYB arasında anlamlı ilişki saptanmıştır (her biri için p<0.05). UYB'nin yaş, toplam kanser süresi ve psikolojik dayanıklılık ile negatif korele, duygu düzenleme güçlüğü ile pozitif korele olduğu bulunmuştur. Psikolojik dayanıklılık ve UYB arasındaki ilişkide duygu düzenleme güçlüğü kısmi aracı değişken, depresyon risk skoru düzenleyici değişken olarak saptanmıştır. SONUÇ: Hastanın yaş, toplam kanser süresi ve psikolojik dayanıklılığı arttıkça UYB'nin azaldığı, duygu düzenleme güçlüğü arttıkça UYB'nin arttığı belirlenmiştir. Depresyon risk skorunun, psikolojik sağlamlık ile UYB arasındaki ilişki üzerinde düzenleyici etkisi vardır. Psikolojik dayanıklılığın UYB'ye doğrudan ve duygu düzenleme güçlüğü üzerinden dolaylı etkisi olduğu görülmüştür. Bu bulguyla, psikolojik dayanıklılığın hastanın duygu düzenleme stratejilerindeki başarısı yoluyla da UYB oluşumunu etkileyebileceği belirlenmiştir. Çalışmamızdaki bulgular, kanser hastalarına psikiyatrik görüşmenin yeterli olmadığını, kayıplarını kolay kabullenmelerini sağlayacak yas psikoterapileri yapılmasının önemini göstermektedir. INTRODUCTION AND OBJECTIVE: When cancer patients' emotional reactions exceed usual limits, problems such as prolonged grief disorder can occur. Grief is the natural and universal response to the loss of a loved one and any potential loss that one may encounter. Prolonged grief disorder (PGD) refers to the persistence of symptoms at a severe level that impairs functioning even after six months after the loss. There is not enough sufficient research on the factors influencing PGD in the literature. This study investigates the sociodemographic, cancer-specific and psychological factors affecting PGD and the relationship between psychological resilience, difficulty in emotion regulation and PGD in breast cancer patients. METHOD: A total of 177 volunteer breast cancer patients who met the inclusion and exclusion criteria are included in the study. Sociodemographic data form, Prolonged Grief Disorder Scale - Patient Form, Resilience Scale for Adults, Difficulties in Emotion Regulation Scale - Short Form and Hospital Anxiety and Depression Scale were administered to the patients and a DSM-5 oriented clinical interview was conducted. The data were analyzed by using the SPSS 28.0 version. RESULTS: No significant relationships were found between tumor stage, recurrence, type of treatment, hormone therapy and PGD (all p>0.05). Significant relationships were found between a history of mental illness, active psychiatric illness, psychiatric medication use and PGD (all p<0.05). PGD was negatively correlated with age, total duration of cancer, psychological resilience and positively correlated with diffuculty in emotion regulation. Difficulty in emotion regulation were found to be a partial mediator variable in the relationship between psychological resilience and PGD, with the depression risk score acting as a moderator variable. CONCLUSION: Depressive symptom severity has a moderating effect on the relationship between psychological resilience and PGD. Moreover, psychological resilience has a direct effect on PGD and an indirect effect through difficulties in emotion regulation. This finding suggests that psychological resilience can also influence the development of PGD through the individual's success in emotion regulation strategies. Another finding of our study indicated that psychiatric interviews alone are insufficient for cancer patients and highlighted the importance of grief psychotherapies, which help patients accept their losses easily.
Bağlantı
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=a0OMTmEd_3mfOBxT8SiBTJBeW1ISXyEVxt8ZZh13tLrJMESBgvc9lgfITGj13T9Zhttps://hdl.handle.net/20.500.12428/5227