Yugoslavya'dan Türkiye'ye göçler (1950-1960)
Özet
Bugünkü Yugoslavya toprakları ile Balkanlar'ın tamamı göç olgusunun sürekli olarak yaşandığı bir bölgedir. Birden fazla dinin ve milletin yaşam alanı olan bu bölge yine bu farklılıkların getirmiş olduğu acı tecrübelere sahne olmuştur. Osmanlı döneminin sona ermesiyle adeta bir ateş çemberi haline gelen Balkan coğrafyasında en büyük sıkıntıyı kendilerinin Türk olarak adlandırılmasına devam edildiği ve Osmanlı bakiyesi bir millet olması dolayısıyla Müslüman halk çekmiştir. Josip Broz Tito'nun liderliğinde kurulan ve hiçbir dine tolerans göstermeyen Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti'nin kuruluşu ile bu baskılar zirve noktasına ulaşmıştır. Her ne kadar perdenin önünde Tito kendisini ateist olarak tanımlıyor ve herhangi bir dini faaliyete izin vermeyeceğini beyan ediyor olsa da ekseriyetini Sırp milletine mensup insanların oluşturduğu Yugoslavya Hükumeti, Ortodoks ve Katolik mezhebinden kimselere müdahalelerini çok sınırlı tutuyorken, Müslümanlar üzerinde her daim azami derecede baskı ve yıldırma politikası güdüyordu. Bizim 1950-1970 yıllarını çalışma konusu almamızın sebebi ise belirtilen yıllarda Demokrat Parti iktidarının Yugoslavya içerisindeki Müslümanlara yönelik himayeci bir politika izlemesi ve bu politik girişimlerin ardından imzalanan göç antlaşmaları ile Yugoslavya Müslümanlarının Anavatanları olarak adlandırdığı ve gönülden bağlı oldukları Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yoğun bir şekilde göç etmeleridir. Bu çalışmada Yugoslavya'dan Türkiye'ye göçün sebepleri, göç sürecinde yaşanan sıkıntılar ve göç sonrası göçmen kişilerin hayat standartlarına da yer verilecektir. The territory of today's Yugoslavia and the whole of the Balkans is a region where the phenomenon of migration is constantly experienced. This region, which is the living space of more than one religion and nation, has again been the scene of bitter experiences brought by these differences. The biggest problem in the Balkan geography, which became a ring of fire with the end of the Ottoman period, was the Muslim people, as they continued to be called Turks and because they were a remnant of the Ottoman Empire. These pressures reached their peak with the establishment of the Socialist Federal Republic of Yugoslavia, which was founded under the leadership of Josip Broz Tito and did not tolerate any religion. Although Tito defines himself as an atheist in front of the curtain and declares that he will not allow any religious activities, the Yugoslavian Government, which is mostly made up of people of Serbian nationality, keeps its interventions very limited on people from the Orthodox and Catholic sects, while its policy of always maximum pressure and intimidation on Muslims. was driving. The reason why we have studied the years 1950-1970 is that the Democrat Party government followed a protective policy towards Muslims in Yugoslavia and with the immigration agreements signed after these political initiatives, there was an intense migration to the Republic of Turkey, which they called the Homeland of Yugoslavia Muslims and to which they were wholeheartedly attached. they do. In this study, the reasons for the migration from Yugoslavia to Turkey, the problems experienced during the migration process and the living standards of the immigrants after the migration will also be included.
Bağlantı
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=G_oJ1rKE4SgJUkomyAKpRwy10cpH86S-wxmMrUP4LFzXnB2pBQQDbKwTbOLhyG-jhttps://hdl.handle.net/20.500.12428/4725