Üniversite öğrencilerinde girişimcilik eğiliminin öz-yeterlik ve kişilik özellikleri ile ilişkisinin incelenmesi
Abstract
Bu çalışmanın amacı; üniversite öğrencilerinin girişimcilik eğilimlerinin kişilikleri ve öz-yeterlikleri ile ilişkisini incelemektir. Bu çalışma ilişkisel tarama türünde hazırlanmıştır. Çalışma kapsamında katılımcılara anket formu yüz yüze uygulanmış ancak uzaktan eğitime karar verilmesi sebebi ile çalışma online anket olarak devam etmiştir. Anket formu 4 bölümdür. İlk bölüm katılanların demografik özelliklerini saptamak amacıyla araştırmacı tarafından oluşturulacak bilgi formu yer almaktadır. İkinci bölümde 14 ifadeden oluşan, Girginer ve Uçkun (2004) tarafından geliştirilen girişimcilik ölçeği bulunmaktadır. Üçüncü bölümde bölümde araştırma verilerinin toplanmasında katılımcıların proaktif kişilik yönelimlerini belirlemek amacıyla Baterman ve Crant (1993) tarafınca geliştirilen ve Akın, Abacı, Kaya ve Arıcı (2011) tarafından Türkçe 'ye uyarlama, geçerlik ve güvenirlik çalışmaları gerçekleştirilen "Kısaltılmış Proaktif Kişilik Ölçeği (KPKÖ)" kullanılmıştır. Dördüncü ve son bölümde ise Schwarzer ve Jarusalem'in geliştirdiği, ilk olarak 20 maddeden oluşan ancak 1995'te revizyonlar ile 10 madde haline getirilen, yetenek ve güven ve çaba ve direnç olarak iki alt boyuttan oluşan ''Genel Öz-Yeterlik Ölçeği'' kullanılmıştır. Çalışma sonucunda erkeklerin girişimcilik eğiliminde kadınlardan daha yüksek bir puana sahip oldukları görülmüştür. Anne mesleğinin ve baba mesleğinin girişimcilik eğilimi üzerine etkisini incelemek amacıyla yapılan Kruskal Wallis H testi sonucunda, anne ve baba mesleğinin her ikisi için de girişimcilik eğilimi arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve ebeveyni özel sektörde çalışan grubun girişimcilik puanlarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Katılımcıların aylık gelir düzeylerine göre girişimcilik eğilimi, proaktif kişilik, çaba ve direnç ile yetenek ve güven puanlarını karşılaştırmak amacıyla yapılan Kruskal Wallis H testinin sonucunda öğrencilerin gelir düzeyi ile girişimcilik eğilimi, Proaktif kişilik, çaba ve direnç-yetenek ve kendine güven arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Çalışmaya katılanların yaş gruplarının girişimcilik eğilimleri ile ilişkisinde anlamlı bir fark bulunmadığı görülmektedir. Araştırma sonucunda erkek öğrencilerin genel öz yeterlilik al boyutları olan yetenek ve güven ile çaba ve direnç puanlarının kadın öğrencilere göre daha yüksek olduğu görülmektedir. Araştırmanın sonuçları, üniversite öğrencilerinin proaktif kişiliklerinin girişimcilik eğilimleri üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Çalışma sonucunda öz yeterliliğin girişimcilik eğilimi ile ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır. Çalışmamızda proaktif kişilik ile öz yeterlilik arasında anlamlı ve yüksek bir ilişki olduğu saptanmıştır. Tüm bu sonuçlara baktığımızda kadınlar girişimciler için yapılacak projeler, verilecek ekonomik destek ve eğitimler bu durumun değişmesine katkı sağlayabilir. Bunun yanında üniversite müfredatlarında uygulanabilecek girişimcilik eğitimi dersleri ile öğrencilerin bilinçlendirilmesi bu konuda fayda sağlayabilir. Ayrıca yine genç girişimcilere yönelik maddi desteklerin arttırılması, ülke çapında yeni girişimlere ayrılan bütçenin arttırılması ve genç girişimcilerin bu kaynaklara erişiminin kolaylaştırılması bu konuda ülkemizdeki girişimcilik eğiliminin arttırılmasına yönelik yararlı faaliyetler olabilir. The aim of this study; The aim of this study is to examine the relationship between university students' entrepreneurial tendencies and their personality and self-efficacy. This study was prepared in relational survey type. Within the scope of the study, the questionnaire form was applied to the participants face-to-face, but the study continued as an online questionnaire due to the decision of distance education. The questionnaire form consists of 4 parts. In the first part, there is an information form to be created by the researcher in order to determine the demographic characteristics of the participants. The second part contains the entrepreneurship scale developed by Girginer and Uçkun (2004), which comprises 14 statements to assess students' perspectives on entrepreneurship. In the third part, the "Abridged Proactive Personality Scale (KPKÖ)" was developed by Baterman and Crant (1993) in order to determine the proactive personality orientations of the participants in the collection of research data and adapted into Turkish by Akın, Abacı, Kaya, and Arıcı (2011) and whose validity and reliability studies were carried out. " used. In the fourth and last part, the "General Self-Efficacy Scale", which was developed by Schwarzer and Jarusalem in 1979 in Germany, consisted of 20 items, but was reduced to 10 items in 1981 as a result of the studies and revisions on it, was used in 1995. As a result of the study, it was observed that men had higher scores in entrepreneurial inclination compared to women. A Kruskal-Wallis H test conducted to examine the effect of maternal and paternal professions on entrepreneurial inclination revealed a significant relationship between both maternal and paternal professions and entrepreneurial inclination. It was found that the group whose parents worked in the private sector had higher entrepreneurial scores. A Kruskal-Wallis H test was conducted to compare entrepreneurial inclination, proactive personality, effort, and self-efficacy scores of the participants based on their monthly income levels. The results showed no significant differences in entrepreneurial inclination, proactive personality, effort, and self-efficacy based on students' income levels. There was no significant difference in the relationship between participants' age groups and entrepreneurial inclination. As a result of the research, it was observed that male students had higher scores in the dimensions of self-efficacy, including self-ability and effort, compared to female students. The results of the study indicate that university students' proactive personalities have a positive impact on their entrepreneurial inclination. It was concluded that self-efficacy is related to entrepreneurial inclination. The study found a significant and strong relationship between proactive personality and self-efficacy. When we look at all these results, it becomes evident that projects, economic support, and training programs tailored for women entrepreneurs can contribute to changing this situation. Additionally, integrating entrepreneurship education courses into university curricula to raise students' awareness can be beneficial. Furthermore, increasing financial support for young entrepreneurs, enhancing the budget allocated for new ventures on a national level, and facilitating young entrepreneurs' access to these resources can be valuable activities aimed at increasing entrepreneurial inclination in our country.
URI
https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=nLNfCsWgUluh5T2iyudShuj87ac-t30RbtBG-tHcltllFudOGOnSo0mRISc7txO2https://hdl.handle.net/20.500.12428/5014